C. Senatosu B : 25 milyon dolar civarında bir noksanlık, kâr trans­ ferinden yabancı sermayenin 42 milyon dolar civarında bir fazlalık alınacak kredilerden 50 60 milyon dolar civarında bir noksanlık, ödenmiyen borçlardan da 110 - 120 milyon dolar civarında bir noksan ödemeyi beklememiz lâzımgeliyor, tahminlere göre. Şimdiye kadar ger­ çekleşenler bundan sonra gerçekleşmesi muhcemel olan rakamlar. Bu tabloyu şöyle yorum­ layabiliriz. Normal gelir kaynaklarımızın ye­ tersizliği, yabancı sermayenin fazla kâr transferi ve plâna göre noksan alınacak krediler ki top­ lam olarak 400 - 500 milyon dolar civarındaki bir döviz geliri gerilemesi baskısını ithalâtın takriben 400 milyon dolar kısıtlanması borç ödemelerimizin takriben 100 - 120 milyon dolar geciktirilmesinde kendisini gösterecektir. Dö­ viz stoklarına olan tesiri hesaba katılmamıştır. Keza diğer gelir kaynakları hem pek önemli olmadığından hem de bir birini götürecek şe­ kilde gerçekleştiğinden hesaba dâhil edilme­ miştir. Sonuç olarak denebilir ki, plân dönemi için­ de aşağı - yukarı 500 milyon doların üstünde yani 5 milyarı aşkın Tl. nın karşılığı bir dö­ viz sıkıntısına uğramamız muhtemel. Bunun tedbiri şimdiden alınmalıdır, ihracaat artırıl­ madığı ve diğer gelir kaynaklan harekete geçirilemediği takdirde ya ithalât kısılacak ya borç ödemeleri geciktirilecek veya yeni borç­ lanmalara girilecektir. Döviz ihtiyatlarımız pek azaldığı için bu kısmı hesaba dâhil etmedik. Tedbir alınmadığı takdirde bu durum plândan önemli gerilemelere yol açacaktır. Bedelsiz it­ halâta bel bağlamak ise doğru değil kanaatin­ deyiz. Plânda çok az miktarda artırılmasına rağmen, geçen sene bu sene plânı geçmiş bir bedelsiz ithalât var. 1969 programına da plân­ dan gene üstünde bir rakam konmuş oluyor. Bu ithalâta bel bağlamamalıyız. Bu sağlam bir yol değildir kanaatimize göre. Bedelsiz ithalâ­ ta bel bağlamanın böylece doğru olmadığını ifade etmiş bulunuyorum, ihracatımızı artıra­ maz ve görünmiyen kalenderdeki gelirlerimi­ zin kısırlığı devam ederse, plân hedeflerinden geri kalmaktan gaçınamayız. ileride daha açık olarak görüşü belirtmekle beraber ifade etmek isterim ki bu ekonomi düzeni ve politikası kal­ dığı müddetçe plâna rağmen sonucun 3 aşağı 5 yukarı bundan daha değişik olması mümkün 28 . 1 . 1969 O :3 değildir. Ekonomiyi sarsıntılardan kurtararak hedefine götürmek hem çok güç olacak, hem de belki çok zaman is diyecektir. Görüşümüz odur. Söz buraya gelmişken plânın ekonomimizin 1975 ten itibaren dışa bağlı bir ekonomi ol­ maktan kurtulması için mutlaka gerçekleştiril­ mesini istediği iki temel şartı bir daha açıkla­ mak istiyorum. Konuşmalarımı da plânla teyi­ defcmekiçin. Bunda temel olan iki şart şudur. Birisi plân hedeflerininin tümüyle gerçekleş­ mesi, diğeri dış yardımların zamanında aksak­ sız alınması. Eğer hedefler tümüyle gerçek­ leşmez ise, eğer yardımlar zamanında aksaksız alınmazsa plân gerçekleşemiyecelktir. Plânın ifadesi budur ve Türk ekonomisi 1975 ten son­ rada bağımlı ekonomi olmakta devam edecek­ tir. Oysa ki gördük gecikmeler vardır. Plânın istediği hedefler gerçekleşmemektedir. Değerli arkadaşlarım, ortaya çıkması pek muhtemel 500 milyon dolarlık sıkıntı büyük tesisler için 10 milyar liralık bir yatırım de­ mektir. Zira büyük tesislerin kurulmasında dış para ihtiyacı bâaen % 70 kadar çıkmaktarır. En az : 20 ile 30 dur. Ortalama biz % 50 kabul etsek demek ki 10 milyar liralık karşılığı, bü­ yük tesisleri kuramıyacağız. Dış para ihtiya­ cını artırarak ağır tesisleri dikkate alırsak bu sıkıntı daha da fazla olacaktır. Bunun karşılı­ ğı meselâ böyle gidersek, plân dönemi sonunda çok değil, 4 yıldır bu iş 4 - 5 demir çelik tesi­ si demektir. 4 - 5 - 6 - 7 - 8 nci dç^p.ir çelik tesi­ si bir kaç petro - kimya tesisi demektir. Ondan fazla büyük makina imalât tesisi demektir. He­ le çimento fabrikası filân gibi tesisleri aldınız mı yüze aşkın çimento fabrikası filân demektir. Değerli arkadaşlarım, ödemeler dengesini çok önemli gördüğüm için bizi ileride sıkması çok muhtemel olduğu için şimdiden gerekli tedbirleri almak gerektiği için bunun üzerinde biraz fazlaca durdum. Şimdi plânın yatırım ve tasarruf dengesi bakımından bir iki noktasına geçiyorum itha­ lâtın % 8 - 1.0 noksan gerçekleşmesi halinde sabit sermaye yatırımlarının kısmen de olsa gerilemesi muhtemeldir. Esasen bu yatırımlar kayıtlara göre plân hedeflerinden % 7-8 ora­ nında geri kalmaktadır. Hiç değilse bu geri kalışı önemli faaliyet dallarında kendisini gös69 —