C. Senatosu B : 95 14 . 10 . 1972 0 : 2 miz çok genç nüfus

advertisement
C. Senatosu
B : 95
miz çok genç nüfus olduğundan, bu konuda
günün ihtiyaçlarına uygun ve geçerli tedbirlerin acilen bulunması gerekliliğine inanıyoruz.
Plân, yaygın eğitimin meslekî ve teknik bö­
lümü için mükemmel tedbirler öngörmekte, fa­
kat genel yaygın eğitim alanını bugünkü sakıncalarıyle aynen ortada bırakmaktadır.
Plânda gençliğin eğitimi konusunda esaslı
görüşler getirilmişse de, kurumsal tedbirler ba­
kımından bir dağınıklığın, belirsizliğin mevcu­
diyeti dikkati çekmektedir. Hızla artan nüfusu­
muz karşısında, eğitim problemi halledilmediği
takdirde, yan aydın işsizliğinin yurdumuz için
çok kötü sonuçlar doğuracağını belirtmek iste­
riz.
Plân; sosyal ve ekonomik yapının, sosyal
alışkanlık ve değerlerin kalkınmayı sürekli kı­
lacak bir yönde değişmesine bağlıdır, demek su­
retiyle, gelecek iktidarlara da devrimci bir
düzen değişikliği fikri müdirini vermektedir.
İşletmeciliği ulusal sayan plân, Devletçilik­
ten titizlikle kaçınmak ve sanayileşmenin yük­
selen yaşam düzeyinin gerektirdiği enerjinin
sağlanmasında; Devlet tekelini temel ilke ka­
bul etmesine rağmen; petrollerin Devletleştiril­
mesinden kaçınmak suretiyle, açık çelişkilere
de düşmüş bulunmaktadır.
Ayrıca, hem fiyat kontrolü yapılacağı, hem
serbest yarışmanın ticarette esas olduğunu ka­
bul eden bir politikanın nasıl uygulanacağını
da kestirmekte güçlük çekmekteyiz.
Sayın senatörler, Üçüncü Beş Yıllık Plânın
uygulanmasında karşılaşılacak güçlükler özet
olarak şöyledir :
1. Büyük bütçe açığı.
2. Gerekli finansman.
3. ikinci Beş Yıllık Plânda öngörülen ya­
tırımlardan önemli bir bölümünün yeni plân
dönemine aktarılması.
4. Plânda öngörülen tedbir ve reformla­
rın gerçekleştirilme şansı.
5. Plânın saptadığı tasarruf oranına riayet
ve sağlanması.
6. AET ile ilgili Katma Protokolün kaygı
veren hükümleri.
7. 12 Marttan sonraki hükümetlerin güven
oyuna mazhar olan programlarında yer alan ve
bugün Üçüncü Beş Yıllık Plânda değer kazanan
önemli hususların, Plân bütünlüğünü bozması­
14 . 10 . 1972
0:2
na, Hükümet ve Komisyonun karşı olmasına
rağmen, Adalet Partisinin önerge ve oylarıyle
değiştirilmesi daha başlangıçtan itibaren plânın
başarısızlığının delilleri olarak görünmektedir.
Özellikle madencilikle ilgili, ilgi ve ilişkileri
olan arkadaşların bu yoldaki çabaları da ibret
vericidir.
Hükümetin de kaynak ayrılmadığını gerek­
çe olarak gösterip önergelere karşı daha ma­
kul sebepler serdetmemiş olmasını olumlu kar­
şılayamamaktayız.
Bu gerçeklerin ışığı altında, Anayasa ve
12 Mart muhtırasının öngördüğü reformların
yapılmasını mümkün görmüyoruz.
Sayın senatörler, Üçüncü Beş Yıllık Plân,
kalkınmayı belirli bir gelir seviyesine ulaşmak
değil, ekonomik ve sosyal yapı değişimi olarak
tanımlamaktadır. Bu gerçek karşısında, Plânı­
nın başarıya ulaştırılabilmesi için :
1. Devlet yönetiminde, hukukun üstünlü­
ğü baki kalmak şartiyle, disiplinli bir idareye,
2. A dan Z ye kadar kişi, örgüt ve yöneti­
ciler olarak kalkınma için Plânın öngördüğü
tedbirlerin alınmasına,
3. Kemerleri sıkma zorunluluğuna inan­
maya,
4. Anayasanın sosyo - ekonomik felsefesine
uymaya,
5. Yeraltı ve yerüstü servetlerinin yalnız
millileştirilmesine değil, devletleştirilmesi inan­
cına varmaya,
6. Uzun yıllardır tartışılan sosyo - ekono­
mik reformların gerçekleştirilmesine ihtiyaç var­
dır.
Bunlar yapılmadığı takdirde en mükemmel
belgelerin dahi yararlı olamayacağını bir kez
daha ispattan başka bir şey yapmış olmayacağız.
Sayın senatörler, sözlerimi bitirirken bir hu­
susa da temas etmeyi yararlı görmekteyim.
22 yıllık dönem sonunda varılacak hedefin
örneği bugünkü İtalya'nın seviyesi olarak alın­
mıştır. Çağın koşulları durmadan gelişmeyi zo­
runlu kıldığına göre, tespit edilen hıza ulaşsak
dahi, dönem sonunda yine uygar toplumların
gerisinde kalacağız. Örnek aldıklarımızın yerin­
de saymayacaklarını düşünmek, kalkınmış Japonyanın dahi hâlâ % 13 hızla ilerlediğini hesaba
katarak, Atatürk'ün işaret ettikleri, uygar top­
lumlar düzeyindeki yerimizi alabilmek için, bu-
Download