DIŞ TİCARET AÇIĞI MART AYINDA 5,2 MİLYAR DOLAR OLDU Dış ticaret açığı Mart ayında 5,2 milyar dolar ile 6,05 milyar dolar olan ortalama beklenti ve 6,0 milyar dolar olan beklentimizin altında gerçekleşti. Geçen yılın aynı ayında verilen açık ise 7,4 milyar dolar düzeyindeydi. İhracat, Ocak ayında yıllık bazda %12.4 artışla 14,7 milyar dolar olurken, artış oranındaki gerçekleşmenin TİM öncü verilerine göre yüksek olmasında geçen yıl gerçekleşen 467 milyon dolar altın ihracatının bu yıl yükselmesi (1,5 milyar dolar) etkili oldu. İthalat ise %3.0 azalışla 19,9 milyar dolar düzeyinde oluştu. Böylece, yıllık dış ticaret açığında 2014 yılı Ocak ayında başlayan düşüş eğilimi hızlanarak devam etmiş oldu. Dış ticaret dengesini altın çok olumlu, enerji ise hafif olumsuz etkiledi. İthalat artışının sınırlı kalmasında Ocak ayında altın ithalatının 240 milyon dolara gerilemesi de önemli bir etkendi. Böylece, geçen yılın aynı ayında altın ithalatının daha yüksek olması (1 milyar dolar) nedeni ile yıllık ithalata olumlu etkisi de gözlendi. Buna ek olarak, altın ihracatının sıçrama göstermesi de altın dış ticaret dengesinin dış dengeyi azaltıcı yöndeki etkisini güçlendirdi. 2012 yılında altın dış ticareti dengesi 5,7 milyar dolara fazla verirken, 2013 yılında 11,8 milyar dolar açık verilmişti. Enerji ithalatı ise 2013 yılının tersine yıllık dış açıkta artış getirmeye devam etti. Mart ayında önceki yılın aynı ayına göre 237mn dolar daha yüksek gerçekleşirken, böylece son 12 aylık enerji ithalatı da 56,5 milyar dolardan hafif yükselmiş oldu. İthalat alt gruplarından gelen sinyaller üretim, iç talep açısından olumsuzdu. Tüketim malı ve ara malı ithalatı sırasıyla %12 ve %3.7 yıllık azalış kaydederken, sermaye malı ithalatı %8.3 arttı. Bu durum, Mart ayı için yıllık %3.0 artış şeklinde olan sanayi üretimi tahminimizde risklerin dengeli olduğunu düşündürdü. Ana eğilim açısından izlediğimiz, altın ve enerji hariç ithalat ise Mart ayında yıllık bazda değişim göstermedi. Dış açıkta azalış eğilimi altın ithalatının oluşturduğu baz etkisi nedeniyle Temmuz ayına kadar güçlü seyredecek. Geçen yılın ilk yedi ayında toplam 11 milyar dolar altın ithalatı gerçekleşmiş, bunun büyük kısmı da Nisan-Temmuz döneminde kaydedilmişti. Dolayısı ile, altın ithalat talebinde tekrar bir sıçrama olmazsa önümüzdeki aylarda yıllık dış açık daralmaya devam edecektir. Ayrıca, izlediğimiz kadarıyla, Nisan ayı TİM öncü ihracat (altın hariç) verileri yıllık bazda güçlü bir artış (%10 civarında) kaydedilebileceğini düşündürürken, önceki aylara göre hızlanmaya işaret etmektedir. Buna karşılık, TL’de gözlenen toparlanma, azalan siyasi belirsizlikler ile tüketici-reel kesim güveninde gözlenen artışlar ve ilk çeyrekte kredilerde görülen yavaşlamada en kötü noktanın geride bırakıldığına dair sinyaller, altın dışı ithalatın önümüzdeki dönemde hızlanabileceğini ve yukarıda bahsettiğimiz olumlu faktörleri belli ölçüde sınırlayabileceğini düşündürmektedir. Dış ticaret verisinden sonra, Mart ayı cari açık beklentimizi 3.5 milyar dolar olarak şekillendirdik. Geçen yılın aynı ayında cari açık 5,6 milyar dolardı. Bu şekilde gelirse, son 12 aylık cari açık 60,1 milyar dolar düzeyine inecek. 2014 yılı için %3.0 düzeyindeki GSYH büyüme tahminimize paralel, 2014 sonu cari açık beklentimiz GSYH’nin %6,2’sine tekabül edecek şekilde 50 milyar dolar düzeyinde bulunuyor. Orta Vadeli Program’da ise %4 büyüme beklentisi ile 55.0 milyar dolar cari açık öngörülmüştü. Dış ticaret açığını ise bu yıl 94,0 milyar dolar düzeyinde öngörüyoruz, OVP’de ki tahmin ise 95,5 milyar dolar düzeyinde bulunmakta. Cari açığın birincil belirleyicisi olan dış ticaret dengesindeki düzelmenin nereye kadar devam edeceği ve ne boyuta ulaşacağı dış finansman ihtiyacının ve karşılanma durumunun seyri açısından kritik önem taşımaya devam edecektir. Son yıllarda altın ithalat ve ihracatı faktörleri nedeniyle manşet dış açık verilerinin tek doğru ölçü olmayacağını düşündüğümüzü sıklıkla vurguluyoruz. Bu nedenle, son 12 aylık birikimli enerji ve altın hariç dış ticaret açığının seyrini takip etmekteyiz ki, 2013 yılındaki oldukça yatay seyrini bu yıl da devam ettirmesini olumlu karşılamaktayız. Bu yıl, gelişmiş ülkelerin büyüme hızlarında görülen toparlanmanın ihracatımıza olumlu yansımaya devam etmesini beklemekteyiz. Diğer taraftan, ilk çeyrekte finansal koşullarda gözlenen sıkılaşma, petrol fiyatlarının geçen yıla benzer seyri ve net altın ithalatının normalize olmaya başlaması gibi gelişmeler de, cari işlemler dengesinin kademeli olarak iyileşme eğilimine devam edeceği öngörülerini güçlendirmektedir. Bu rapor Burgan Yatırım Menkul Değerler A.Ş. tarafından hazırlanmıştır. Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeleri yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti, yetkili kuruluşlar tarafından kişilerin risk ve getiri tercihleri dikkate alınarak kişiye özel sunulmaktadır. Burada yer alan yorum ve tavsiyeler ise genel niteliktedir. Bu tavsiyeler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir. Raporda yer alan içerik, müşterilerin verilen stratejilerden kârlı çıkacağının ya da zararlarının limitli olacağının, Burgan Yatırım Menkul Değerler A.Ş. tarafından verilmiş sözü veya garantisi olarak kabul edilemez. Burada yapılan analizlere dayanarak ve özellikle kaldıraç sistemi kullanan piyasalara yapılan yatırımlar zararla da sonuçlanabilir. Bu raporun ticari amaçlı kullanımı sonucu oluşabilecek zararlardan dolayı kurumumuz ve kurumumuz çalışanları hiçbir sorumluluk üstlenmemektedir. Bu raporda yer alan bilgiler, güvenilir olduğuna inanılan kaynaklardan derlenmiş olup doğrulukları ayrıca araştırılmamıştır. Bu nedenle, bu bilgilerin tam veya doğru olmamasından, kullanılan kaynaklardaki hata ve eksik bilgilerden dolayı doğabilecek zararlar konusunda kurumumuz ve kurumumuz çalışanları herhangi bir sorumluluk kabul etmez. Raporda yer alan bilgiler Burgan Yatırım Menkul Değerler A.Ş.’nin yazılı izni olmadan çoğaltılamaz, yayınlanamaz veya üçüncü kişilere gösterilemez.