haftalık bülten haftalık bülten 6 Ağustos 2012 Geçen haftanın özeti Yıllık enflasyon, MB’nin işaret ettiği gibi %9’un üzerinde. Temmuz’da aylık tüketici fiyatları enflasyonu -%0.23 oldu. Gerek bizim %0.16’lık tahminimizin gerekse -%0.1 seviyesindeki piyasa beklentisinin altında kalan bu rakam, Haziran’da %8.87 olan yıllık enflasyonu %9.07’ye taşıdı. Üretici fiyatları ise aylık bazda %0.31 düşüş kaydetti ve yıllık üretici fiyatları enflasyonu Haziran’da bulunduğu %6.13 seviyesinden %6.44’e geriledi. İnan Demir +(90) 212 318 5087 [email protected] Başak Karaaslan +(90) 212 318 5086 [email protected] Manşet enflasyon bizim tahminimize yakın olsa da verinin detayları bizim beklentimizden farklı gerçekleşti. Örneğin, İstanbul ve Ankara’daki gıda fiyatları gelişmelerine paralel olarak gıda fiyatlarındaki aylık düşüşlerin Temmuz’da da devam etmesini bekliyorduk. Ancak yurt genelindeki gıda fiyatlarının, Ramazan etkisiyle, aylık bazda %0.36’lık artış kaydettiğini görüyoruz. Manşet enflasyondaki gerilemenin asıl belirleyicisinin ise %0.6’lık aylık gerileme kaydeden konut fiyatları - su faturasındaki %4.5’lik düşüşün etkisiyle - olduğunu görüyoruz. Benzer şekilde, eğlence alt kaleminde de -TL’deki değerlenmenin gecikmeli etkisiyle TV fiyatlarındaki düşüşü yansıtan - bir gerileme görüyoruz. Ayrıca, giyim fiyatları da sezon sonu indirimlerinin etkisiyle %4.5 geriledi. Dokuz çekirdek enflasyon göstergesinden beşi geçen ayki değerlerine göre gerileme kaydetti. MB’nin iki favori çekirdek enflasyon göstergesinden biri olan H endeksi 5 baz puan gerileyerek %8.05 olurken diğer favori gösterge olan I endeksi 7 baz puanlık artışla %7.5’e yükseldi. Medyan enflasyon ise %7.94’ten %7.97’ye yükseldi. Sonuç olarak manşet enflasyon beklentilerden daha düşük gerçekleşmiş olsa da enflasyon göstergelerinin çok cesaretlendirici olduğunu düşünmüyoruz. Temmuz enflasyon verileri yakın dönem eflasyon beklentilerimizde herhangi bir değişikliğe yol açmadı. Ağustos’ta manşet enflasyonun bir miktar düştüğünü görebiliriz ancak Ekim ayında %7 seviyelerine yılın sonunda ise %6.7’ye gerilemeden önce, Ağustos – Eylül döneminde %9 seviyelerine yakın gerçekleşmesini bekliyoruz. Bu verinin Temmuz’da manşet enflasyonda bir miktar yükseliş olabileceğini bekleyen MB’nin politika duruşu üzerinde etkisi olmasını beklemiyoruz. Başkan Başçı’nın Enflasyon Raporu sunumunda belirttiği gibi, önümüzdeki iki ay içinde uygulamaya geçmesi beklenen yeni mekanizmanın ardından MB, yıllık enflasyonun belirgin şekilde düşüş kaydedeceği ve gecelik borç verme faizlerinin aşağı çekilmesi için daha çok imkan tanıyacağı son çeyrekte faiz koridorunu daraltmaya gidecektir. Gökçe Çelik +(90) 212 318 5096 [email protected] haftalık bülten Aylık dış ticaret açığı Ekim 2009’dan bu yana en hızlı yıllık düşüşü kaydetti. Aylık dış ticaret açığı Haziran’da gerek 8 milyar dolar seviyesindeki piyasa beklentisinin gerekse bizim daha iyimser olan 7.5 milyar dolarlık tahminimizin altında, 7.2 milyar dolar oldu. Geçen yılın aynı ayına göre %30’luk bir gerilemeye işaret eden - Ekim 2009’dan bu yana en hızlı yıllık düşüş – bu rakam 12 aylık birikimli dış ticaret açığını ise Mayıs ayındaki 97.7 milyar dolar seviyesinden 94.6 milyar dolara çekti. Mevsimsellik ve takvim etkilerinden arındırılmış seriye göre, Mayıs ayına oranla %5.1 gerileyen aylık dış ticaret açığı 7 milyar dolar oldu. Daha az volatil olan dış ticaret açığının 3 aylık ortalamasını ise aylık bazda %4 gerileyerek 7.1 milyar dolar olarak gerçekleşti. Bu değeri yıllıklandırdığımızda, dış ticaret açığının 85 milyar dolar olacağını görüyoruz ki bu rakam bizim 59 milyar dolar olan yıl sonu cari açık tahminimizle de uyumlu olacak 60 milyar dolar düzeyinde bir cari açık rakamına işaret edecektir. Geniş ekonomik grupların sınıflandırılmasına göre, sermaye malları ithalatı yıllık bazda %31 oranında gerileme kaydetti. Bu rakam aylık sermaye malı ithalatında aralıksız olarak dördüncü ayda gerilemeye işaret etmesinin yanı sıra gerilemenin hızının da arttığını gösteriyor – Mayıs’taki gerileme %10 seviyesindeydi. Benzer şekilde Haziran ayında tüketim malları ithalatında görülen yıllık daralma Mayıs ayındaki %5.5’i aşarak %20 oldu. Aylık toplam ithalatta görülen yılllık bazdaki daralmanın %5.4’le sınırlı kalmasındaki temel etken enerji ithalatı oldu. Enerji kalemini hesaplama dışarı bırakmış olsaydık, aylık ithalatın geçen yılın aynı dönemine göre %11 oranında daralmış olduğunu görecektik. Bu gelişme, Haziran ayında vergi gelirlerindeki zayıflığın da işaret ettiği gibi ekonomik aktivitedeki zayıf seyri teyit ediyor. Haziran ayında Türkiye 1.6 milyar dolar tutarında değerli taş ve metal ihracatı gerçekleştirirken bu rakamın 1.3 milyar dolar tutarındaki kısmı İran’a ihraç edildi. Ancak bu kalemdeki ithalat da beklendiği gibi hızlandı ve 1.4 milyar dolara ulaştı. Böylece Nisan’da 0.9 milyar dolar, Mayıs’ta ise 0.5 milyar dolar olan söz konusu kalemdeki net ihracat 0.2 milyar dolar olarak gerçekleşti. Önümüzdeki dönemde, Ekim ayına kadar olumlu baz etkisiyle, birikimli dış açıktaki iyileşmenin devam etmesini bekliyoruz. Aylık dış ticaret açığı verilerinin mevcut ivmesini göz önünde bulundurarak yıl sonu cari açık/GSYH oranı tahminimizi %7.5 seviyesinde koruyoruz. Tahminimiz için her iki yönde de riskler görüyoruz. Bir taraftan, gelişmiş ülkelerin merkez bankalarının bilançolarını genişletmeye devam etmeleri ve bunun sonucunda gözlenecek yabancı sermaye girişlerindeki hızlanma gerek TL’de değerlenmeye sebep olarak gerekse kredi büyümesini arttırarak dış açığa yukarı yönlü baskı yapacaktır. Öte yandan, gelişmiş ülkelerin merkez bankaları tarafından atılacak bu adımların küresel büyümeye ilişkin aşağı yönlü riskleri ortadan kaldırma konusunda yetersiz kalması durumunda, emtia fiyatlarının ve iç talepteki zayıflamanın etkisiyle, daha da düşük bir dış açık görebiliriz. Ekonomik aktivitede 3. çeyreğe zayıf başlangıç. Haziran’da 51.4 olan imalat PMI Temmuz’da dört aylık aranın ardından tekrar sektörde daralmaya işaret eden 50 sınırının altına düştü ve 49.4 değerini aldı. Bu rakam endeksin geçen Ağustos ayından bu yana aldığı en düşük değer oldu. Detaylar yeni siparişlerdeki ve üretimdeki zayıflamanın aylık bazdaki gerilemede etkili olduğunu gösteriyor. haftalık bülten CNBC-e tüketici güven endeksi ise Temmuz’da aylık bazda %1.8, yıllık bazda ise %5.8 gerileyerek 94.6 oldu. Tüketim harcamalarının çok doğru bir göstergesi olmasa da, tüketici güven endeksindeki düşüş gerek PMI‘ın gerekse diğer öncü göstergelerin çizdiği zayıf tabloyla uyumlu görünüyor. Hatırlanacağı gibi, mevsimsellikten arındırılmış serilere göre, Temmuz’da kapasite kullanım oranı 28 ayın en düşük değerinde kalmaya devam ederken reel kesim güveni ise 100 sınırının üzerinde kalmaya devam etse de Aralık 2009’dan bu yana en düşük değerini almıştı. Sonuç olarak şimdiye kadar açıklanan verilerin ekonomik aktivitenin 3. çeyreğe zayıf bir başlangıç yaptığına işaret ettiğini ve bizim piyasa beklentisinin altında olan %2.9’luk yıl sonu büyüme beklentimizle uyumlu olduğunu söyleyebiliriz. Bu verilerin MB’nin mevcut geniş faiz koridorunda herhangi bir değişikliğe gitmesine yol açmayacağını ve yeni politika aracı önümüzdeki iki ay içinde uygulamaya koyuluncaya kadar koridorun korunacağını düşünüyoruz. Bu arada, küresel parasal koşullarda ciddi bir genişleme olması halinde, büyüme görünümü daha olumlu hale gelebilir ve MB daha düşük kısa vadeli faiz ve daha yüksek zorunlu karşılıktan oluşan politika duruşuna geçebilir. Temmuz ayı öncü ihracat verileri %5.5’lik yıllık gerilemeye işaret ediyor. Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) tarafından yayımlanan verilere göre, Temmuz ayında ihracat 10.9 milyar dolar düzeyinde gerçekleşti. Geçen yılın aynı dönemine göre %5.5 gerileyen ihracat Eylül 2009’dan bu yana yıllık bazdaki en hızlı düşüşüni kaydetti. Öte yandan, Temmuz 2011’deki 1.43 seviyelerinde karşılık bu yılın aynı ayında 1.23 seviyelerinde seyreden EUR/USD paritesindeki keskin düşüşün etkisiyle, euro cinsi ihracat ise %9.4 yıllık büyüme kaydetti. Euro cinsi ihracat rakamı dolar cinsi rakama kıyasla daha iyi bir tablo çiziyor olsa da Temmuz’da kaydedilen büyümenin yılın ilk yarısında kaydedilen ortalama %14’lük büyümenin altında kaldığının altını çiziyoruz. TİM’in yayımladığı öncü ihracat verileri geçtiğimiz aylarda TÜİK tarafından açıklanan ihracat rakamlarına kıyasla daha düşük. Bu durumun sebebi son aylarda aylık ihracata ciddi oranda katkı yapan öncü verilerin altın ihracatını kapsamaması. Bu durumu göz önünde bulundurarak ay sonunda TÜİK tarafından açıklanacak verilerde Temmuz ayı enflasyonunun daha yüksek gerçekleşmesini bekliyoruz. Önümüzdeki dönemde, birikimli dış ticaret açığındaki iyileşmenin devam etmesini bekliyoruz ancak bu iyileşmenin daha çok ithalat maliyetindeki düşüşten kaynaklanacağını düşünüyoruz. Bu sabah açıklanan Euro Bölgesi Temmuz ayı PMI’larında görülen düşüşler Türkiye’nin ihracat momentumu açısından olumsuz bir tabloya işaret ediyor. Euro Bölgesi liderleri güçlü adımlar atarak gerek bölge ekonomisi gerekse küresel ekonomi üzerindeki aşağı yönlü riskleri ortadan kaldırmadığı sürece bu olumsuz tablonun ihracat açısından aşağı yönlü risk oluşturmaya devam edeceğini düşünüyoruz. haftalık bülten Önümüzdeki haftaya bakış Haziran ayı sanayi üretimi verileri Çarşamba günü açıklanıyor. Sanayi üretiminin yıllık bazda %3’lük artış kaydetmesini bekliyoruz (Piyasa beklentisi: %2.6) Bu tahminimizin gerçekleşmesi durumunda sanayi üretiminin ikinci çeyrekteki yıllık büyümesi, ilk çeyrekteki %2.8’lik büyümeden biraz daha güçlü, %3.5 olacak. Ancak ikinci çeyrekteki büyüme görünümü için gördüğümüz aşağı yönlü riskler sebebiyle, bu büyümenin tahminlerimizde herhangi bir değişikliğe işaret edecek kadar önemli olduğunu düşünmüyoruz. Haziran sanayi üretimi verilerinin yanı sıra, bu haftanın veri gündeminde yine Çarşamba günü açıklanacak olan Temmuz ayı nakit dengesi ve MB Ağustos ayı I. dönem beklenti anketi bulunuyor. Hazine bu hafta 4 ihale düzenleyecek. Çarşamba günü yapacağı 14.3 milyar TL tutarındaki itfa öncesinde, Hazine 4 ihale düzenleyecek. Pazartesi günü düzenlenecek iki ihalede 8 Mart 2017 vadeli sabit kupon ödemeli ve 10 yıl vadeli TÜFE’ye endeksli tahvillerin yeniden ihracı gerçekleştirilecek. Hazine, Salı günü düzenleyeceği ihalelerde ise 5 Mart 2014 vadeli mevcut gösterge tahvili ve 12 Ocak 2022 vadeli sabit kupon ödemeli tahvili yeniden ihraç edecek. haftalık bülten Bu rapor, Finansbank Hazine Araştırma ve Satış Grubu tarafından müşterilerini bilgilendirmek amacıyla düzenlenmiştir. Raporun Finansbank ile ilişkili bir kuruluşun müşterisi tarafından kullanılabilirliği, alan kişi ve bu kuruluş arasındaki akdi ilişkiye tabi olacaktır. Bu raporda sunulan bilgi, yorum ve tavsiyeler raporu hazırlayan Finansbank Hazine Bölümü’ne ait görüşleri yansıtmakta olup yatırım danışmanlığı hizmeti kapsamında değildir. Mali durum ile risk ve getiri tercihlerinin çeşitliliğini göz önünde bulundurunca sadece bu raporda yer alan görüşlere dayanarak verilecek yatırım kararları beklentilere uygun sonuçlar doğurmayabilir. Bu rapordaki bilgilerin derlenmesinde güvenilirliğine inanılan sağlam kaynaklardan faydalanılmıştır; ancak bilgilerin doğruluğu bağımsız olarak teyit edilmemiştir. Finansbank bilgilerin doğruluğu ve bütünlüğü konusunda garanti vermemekte ve doğabilecek hatalarda sorumluluk üstlenmemektedir. Raporda sunulan bilgiler üzerinde önceden belirtilmeksizin değişiklik yapma hakkı saklıdır. Finansbank ve ilişkili kuruluşlar ile bu kurumlarda çalışan personel araştırma raporlarında sözü edilen menkul kıymetlere yatırım yapabilir ve zaman içerisinde pozisyonlarını değiştirebilir. Bu raporda yer alan bilgilerin bir kısmı ya da tamamının kopyası çıkarılamaz ya da dağıtılamaz.