AMİNO ASİTLER.pps

advertisement
AMİNO ASİTLER
Sınıflandırma Özellikleri
ve Kimyasal Tepkimler
Proteinlerin bazı işlevleri
Ateş böceklerinin yaydığı ışık,lusiferaz enziminin
katalizlediği, lusiferin proteini ve ATP’nin tepkimesi
sonucudur.
Eritrositler büyük miktarda oksijen-taşıyıcı protein
olan hemoglobini içerir
Keratin proteini tüm omurgalılarda vardır.ve saçın, balık
pulunun, boynuzun,yünün,tırnakların vardır ve kuşların
tüyünün başlıca yapısal elemanıdır.Gerçekte,gergedan
boynuzundan elde edilen tozun kimyasal özellikleri sığır
toynağı veya insan tırnağından farklı değildir.
Amino Asitler


Proteinler amino asitlerin dehidrate (su
kaybetmiş) polimerleridir
Tüm amino asitlerin anlamsız veya genel isimleri
vardır.Bazı durumlarda ilk izole edildikleri
kaynaktan türetilmiş isimler verilmiştir.
Asparajin asparagus ta (kuşkonmaz)
 Glutamat buğday glutenin de
 Tirozin peynir de
 Glisin (glykos, tatlı) tadından dolayı

Amino Asitler Ortak yapısal
Özellikler Taşır

Aynı atom karbonuna bağlı (α-karbon), bir
karboksil grubu ve bir amino grubuna sahiptir.
Pratikte karşılaştırılabilecek şekilde, amino asit
yapısındaki karbonlar iki sistemle tanımlanır. R
grubundaki ilave her bir karbon α-karbondan
uzaklaştıkça β,γ,δ,ε ve devam ederek
adlandırılır. Diğer organik moleküllerin çoğunda
karbon atomları bir uçtan basitçe
numaralandırılır, atom numarası en yüksek
atomları içeren karbona öncelik tanınır.

Bu son sisteme göre amino asidin
karboksil grubu C-1, α karbonu ise C-2 olur.

Protein Amino Asit Kalıntıları L
Stereoizomerlerdir
 Amino Asitler R Gruplarına Göre
Sınıflandırılırlar

Işığın moleküller tarafından emilimi
(absorbsiyonu):Lambert- Beer Yasası


Birçok molekül ışığı belli karakteristik dalga boyunda
absorblar, örneğin triptofanın ışığı 280nm’de
absorblaması gibi
Işık absorbansının spektrofotometre ölçümü moleküllerin
saptanması, tanımlanması ve çözelti içerisindeki
derişimlerinin ölçümünde kullanılır. Belli bir dalga
boyunda bir çözelti tarafından absorblanan ışığın miktarı;
absorblayan tabakanın (ışığın katettiği mesafenin
uzunluğu) ve absorblayan maddenin derişimine bağlıdır.
 I0 Gelen ışığın yoğunluğu



I Geçen ışığın yoğunluğu
ε molar ekstinksiyon katsayısı( mol-cm başına
litredeki birim cinsinden )
c absorblayan maddenin derişimi (litre başına
mol cinsinden )


Lambert- Beer yasasına göre gelen ışık paralel,
monokromatiktir(tek dalga boyunda) çözücü ve katı
molekülleri gelişigüzel yerleşmiştir
Sabit uzunlukta bir yol söz konusu olduğunda,
absorbans A, çözeltinin derişimiyle doğru orantılıdır.
Molar ekstinksiyon katsayı absorblayan bileşiğin
türüne, çözücüye, dalga boyuna ve farklı absorbans
özellikleri gösteren, iyonizasyon durumuyla dengede
olan absorblayan maddenin pH’sınada bağlı olarak
değişir.
Peptitler ve Proteinler

Sığır insülinin amino asit dizisi iki polipeptit
zinciri disülfit çapraz bağlarıyla birbirine bağlıdır. A
zinciri insan,domuz, köpek, tavşan ve balina
insülininde aynıdır. İnek, domuz, köpek,keçi ve atta B
zincirleri aynıdır.


Homolog proteinler, evrimsel olarak birbirleriyle bağlantılı
proteinlerdir. Sitokrom c, ökaryot hücrelerinde biyolojik
oksidasyon sırasında elektron transferini yapar. Farklı
türlerde bulunan homolog proteinlerin polipeptit zincirleri
birbirinin aynı olabileceği gibi uzunlukları neredeyse eşit
olabilir.
Tüm türlerde amino asit dizilimindeki bazı pozisyonlar
aynı amino asit kalıntısı tarafından işgal edilir ve bu
kalıntılar değişmez kalıntılar alarak adlandırılır.
Türler arasında farklılıklar gösteren diğer
pozisyonlardaki amino asit kalıntıları değişken
kalıntılar olarak adlandırılır.
 Homolog dizilimin işlevsel önemi sitokrom
c (Mr ~13,000) ile izah edilebilir,sitokrom c bir çok
türde yaklaşık 100 amino asit kalıntısına sahiptir.
Test edilen tüm türlerde zincirdeki 27 pozisyonun
değişmez olduğu görülmüş biyolojik aktivitelerini
belirten en önemli amino asit kalıntıları olduğu
düşünülmüştür. Diğer pozisyonlardaki
kalıntılar,türler arasında farklılıklar
sergilenmektedir. Pozitif yüklü Arg,pozitif yüklü
Lys’in yerini alabilir.bunlara; konservatif gruplar
denir.

Hangi kalıntının hangi sınıfta yer aldığının
saptanması, amino asit diziliminin üç
boyutlu özgül bir yapıya dönüştürülmesi
gibi karmaşık bir soruya yanıtta önemli bir
adımdır.
 Her hangi iki türdeki homolog proteinlerin
farklı kalıntılarının sayısı, bu türler
arasındaki evrimsel farklılıkla doğru
orantılıdır.


Ökaryotik evrim ağacının ana dalları, farklı
türlerdeki sitokrom c moleküllerinin amino asit
farklılıklarına göre inşa edilmiştir. Sayılar, belli bir
hattaki organizmanın atasındaki sitokrom c
kalıntı sayısından farkını göstermektedir.
Dallanma noktaları ortak bir atayı temsil
etmektedir.

Proteinlerdeki disülfit bağlarının koparılması.
Yaygın olarak kullanılan iki yöntem gösterilmiştir.
Sistein kalıntısının performik asitle oksidasyonu
sonucunda iki sisteik asit kalıntısı oluşur. Disülfit
bağlarının yeniden oluşmasını önlemek için
sistein kalıntıları oluşturmak üzere yapılan
ditiyotreitol ile redüksiyon işleminin yanı sıra
reaktif-SH gruplarının daha ileri modifikasyonları
gerekmektedir. İyodoasetat ile asetilasyon işlemi
bu amaca yöneliktir.

Analizi yapılacak moleküller yani analitler ilk
olarak bir vakum içinde iyonize edilirler.
Kütle/yük, m/z oranına göre bu alanda bir yol
izlerler. Analitin kütlesinin (M) büyük bir
doğrulukla saptanmasında kullanılabilir.
Küçük peptitler ve proteinlerin kimyasal olarak
sentezlenmesi teknolojisine büyük katkı 1962
de Merrifield’ den gelmiştir



Bir peptidin çözünmez polimer destek
üzerindeki kimyasal sentezi. 1’den 4’de kadar
gösterilmiş olan tepkimeler her peptit bağının
oluşumu için zorunludur.
9-florenilmetoksikarbonil (Fmoc) grup bu(mavi
gölgeli) kalıntının α-amino grubunda (kırmızı
gölgeli) olabilecek istenmeyen tepkimelerin
önlenmesinde görev yapar. Kimyasal sentez
in vivo protein sentezinin tersi yönünde karbonil
uçtan, amino uca doğru ilerler.

Download