CARİ AÇIK NİSAN AYINDA 4,79 MİLYAR DOLAR OLDU TCMB verilerine göre Nisan ayında cari işlemler dengesi 4,79 milyar dolar açık verdi. Geçen yılın aynı ayında 8,1 milyar dolar açık verilmişti. Piyasa ortalama beklentisi 4,85 milyar dolar iken bizim beklentimiz 4,50 milyar dolar açık verilmesi yönündeydi. Böylece, 2013 yılını 65,0 milyar dolar düzeyinde tamamlayan son 12 aylık cari açık, 2014 yılı Nisan ayı sonunda 56,8 milyar dolara gerilemiş oldu. Bu eğilimin yıl boyu devam etmesi beklenebilir. Milli gelire oranla da cari açık %7.4’den %7.0 düzeyine iyileşme gösterdi. Öte yandan, enerji dışı cari açığın GSYH’ya oranla büyüklüğü %0.8’e, altın hariç cari açık %6.2’ye gerilerken, enerji ve altın dışı cari denge ise %0.1 ile Temmuz 2010’dan beri ilk kez fazla verdi. Cari açıkta Nisan’da gözlenen belirgin iyileşmede, dış ticaret açığının geçen yılın aynı ayına göre sert gerilemesi ve hizmetler dengesinin geçen yıla göre daha iyi düzeylerde gerçekleşmesi etkiliydi. Dış ticaret açığı, Türkiye’nin altın ithalatının çok yavaşlaması ve ihracattaki sıçramayla Nisan’da yıllık bazda %30.3 daralmıştı. Buna ilaveten, hizmetler dengesi içinde taşımacılık ve turizm gelirlerinin geçen yıla göre artış gösterdiği, yatırım geliri dengesinin ise geçen yıla göre daha fazla açık verdiği gözlendi. Bavul ticaretinde ise sürpriz bir yıllık bazda düşüş yaşandı. Finansman tarafında; portföy kanalında olumlu görünüm ağır basarken, resmi rezervlerde 2,7 milyar dolarlık artış gözlendi. Portföy kanalında, Aralık ayında başlayan çıkış eğilimi tersine dönerken, banka-şirket tahvil ihraçları da yüklü net girişlere (bankalar 1.6mlr şirketler 0.5mlr dolar) işaret etti. Alt kırılım olarak; Hisse senetlerine 579mn dolar giriş, DIBS’a 467mm dolar giriş gözlendi. Doğrudan yatırımlar da 668mn dolar giriş ile geçen yıla göre daha yüksek seyretmeye devam etti. Bankaların ve diğer sektörlerin kısa ve uzun vadeli kredi yenilemelerinde bir sorun gözlenmezken, finansmana önceki aylarda yüklü katkılarda bulunan net hata-noksan kalemi bu kez 873mn dolar çıkışa işaret etti. bu kanaldan son on aydaki toplam net giriş 12,7 mlr dolar oldu. Bütün bu gelişmeler sonucunda cari açık fazlasıyla finanse edildiğinden TCMB döviz rezervlerinde 2,7 milyar dolar artış gözlendi. Buna ilaveten, bu eğilimin Mayıs ayında devam ettiğini TCMB döviz rezervlerinin Nisan sonuna göre 0.9 milyar dolar civarı artış göstermesinden dolayı bilmekteyiz. Yakın dönem cari açık seyri açısından altın ithalatının Mayıs ayında da geçen yıla göre düşük kalması olumlu bir sinyal oldu. Altın ithalatının İAB açıklamasına (11.7 ton altın ithal edilmiş) dayanarak Mayıs ayında 0,8 milyar dolar civarı gerçekleşeceğini öngörürken (geçen Mayıs 2,15 milyar dolar) bu nedenle dış ticaret dengesini olumlu etkilemeye devam edeceğini düşünüyoruz. Altın ithalatı kaynaklı lehte baz etkisi Ağustos ayına kadar sürebilir. 2012 yılında Ocak-Aralık döneminde altın dış ticareti dengesi 5,7 milyar dolara yakın fazla verirken, 2013 yılında 11,8 milyar dolar açık verilmişti. Bu yıl altın dış ticaret dengesinin 2013 kadar açık vermeyeceğini, bu nedenle de yıllık cari açıkta iyileşme getireceğini düşünüyorduk. Ancak ilk dört aydaki gerçekleşme beklediğimizden de iyi bir tabloya (1.3 mlr dolar net fazla) işaret etmektedir. Dolayısı ile, önceki iki yılda olduğu gibi ana eğilim açısından ihracat ve ithalat verilerini altın etkisini dışlayarak izlemek daha sağlıklı olmaya devam edecektir. Olumlu tarafta bir diğer gelişme ise, ihracatın (altın hariç) Mayıs ayında artış eğilimini koruması oldu. Mayıs ayında TİM verilerine göre, altın hariç ihracat Euro Bölgesi kaynaklı dış talep artışı nedeniyle yıllık bazda %5.8 artış gösterdi. Önceki aya göre zayıflama varmış gibi görünse de, bu yıl bir işgünü eksik olduğu dikkate alındığında ihracatın güçlü seyrini koruduğunu söyleyebilmekteyiz. Geçen yılın tamamında altın hariç ihracat yıllık bazda %6 artış kaydederken bu yıl ilk beş ay sonundaki büyüme %7’ye hızlanmıştır. Buna karşılık, yurtiçi oto ve beyaz eşya satışlarındaki daralma ve kredilerde yavaşlığın devamı ithalatın düşük seyrini koruyacağını düşündürüyor. Öte yandan, petrol fiyatlarının geçen yılın aynı dönemine göre bir miktar yükseliş eğiliminde olması ise cari dengeye olumsuz yansımaya devam edebilir. 2014 yılında %3.0 olan GSYH büyüme tahminimize paralel olarak, cari açığın 50 milyar dolara (GSYH’ya oranla %6.2) gerilemesini beklemekteyiz, ancak son gelişmelerle bu tahmin üzerindeki riskler yukarı yöne dönmüşe benzemektedir. Önceki dönemde finansal koşullarda gözlenen sıkılaşma (daha sıkı para politikası duruşu, BDDK önlemleri ve daha yüksek kredi faizleri) ve Türk Lirası’nda gözlenen belirgin değer kaybı nedeniyle cari açığı azaltıcı yönde etki yapan faktörlerin etkisinin bir süre sonra azalacağını öngörürken, petrol fiyatlarının da 2013 yılı ortalamasının (108.8 dolar) hafif üzerindeki mevcut düzeyini koruması durumunda iyileşmeye olumsuz etkide bulunacağını düşünmekteyiz. Ayrıca, ilk çeyrek büyüme verileri ve Nisan ayı sanayi üretim verisi sonrası büyüme tahminlerinde olası yukarı yönlü revizyonların da ortalama cari açık beklentisinde yükseliş getirebileceğini düşünmekteyiz. Benzer ülkelere oranla yüksekliği nedeniyle Türkiye ekonomisinin en kırılgan unsuru olarak gösterilen cari dengenin ana eğilimi, dış finansman ihtiyacının ve karşılanma durumunun seyri açısından kritik önem taşımaya devam edecektir. Bu rapor Burgan Yatırım Menkul Değerler A.Ş. tarafından hazırlanmıştır. Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeleri yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti, yetkili kuruluşlar tarafından kişilerin risk ve getiri tercihleri dikkate alınarak kişiye özel sunulmaktadır. Burada yer alan yorum ve tavsiyeler ise genel niteliktedir. Bu tavsiyeler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir. Raporda yer alan içerik, müşterilerin verilen stratejilerden kârlı çıkacağının ya da zararlarının limitli olacağının, Burgan Yatırım Menkul Değerler A.Ş. tarafından verilmiş sözü veya garantisi olarak kabul edilemez. Burada yapılan analizlere dayanarak ve özellikle kaldıraç sistemi kullanan piyasalara yapılan yatırımlar zararla da sonuçlanabilir. Bu raporun ticari amaçlı kullanımı sonucu oluşabilecek zararlardan dolayı kurumumuz ve kurumumuz çalışanları hiçbir sorumluluk üstlenmemektedir. Bu raporda yer alan bilgiler, güvenilir olduğuna inanılan kaynaklardan derlenmiş olup doğrulukları ayrıca araştırılmamıştır. Bu nedenle, bu bilgilerin tam veya doğru olmamasından, kullanılan kaynaklardaki hata ve eksik bilgilerden dolayı doğabilecek zararlar konusunda kurumumuz ve kurumumuz çalışanları herhangi bir sorumluluk kabul etmez. Raporda yer alan bilgiler Burgan Yatırım Menkul Değerler A.Ş.’nin yazılı izni olmadan çoğaltılamaz, yayınlanamaz veya üçüncü kişilere gösterilemez.