CARİ AÇIK OCAK’TA 4,88 MİLYAR DOLAR OLDU TCMB verilerine göre Ocak ayında cari işlemler dengesi 4,88 milyar dolar açık verdi. Geçen yılın aynı ayında 5,8 milyar dolar açık verilmişti. Piyasa ortalama beklentisi 5,2 milyar dolar iken bizim beklentimiz 5,1 milyar dolar açık düzeyindeydi. Böylece, 2013 yılını 64,9 milyar dolar düzeyinde tamamlayan son 12 aylık cari açık, 2014 yılının ilk ayında 64,0 milyar dolara gerilemiş oldu. Bu eğilimin yıl boyu devam etmesi beklenebilir. Milli gelire oranla da cari açık %7.9’dan %7.8 düzeyine iyileşme gösterdi. Öte yandan, enerji dışı cari açık %1.8’e altın hariç cari açık %6.4’e gerilerken, enerji ve altın dışı cari açığın GSYH’ya oranla büyüklüğü de %0.4 ile önceki aya göre gerileme gösterdi. Cari açıkta Ocak’ta gözlenen iyileşmede, dış ticaret açığının geçen yılın aynı ayına göre gerilemesi, hizmetler ve yatırım geliri dengesinin ise geçen yıla göre daha iyi düzeylerde gerçekleşmesi etkiliydi. Dış ticaret açığı, net altın ithalatının gerilemesi ve ihracattaki sıçramayla Ocak’ta yıllık bazda %6.9 daralmıştı. Buna karşılık, hizmetler dengesi içinde taşımacılık ve turizm gelirlerinin geçen yıla göre artış gösterdiği, yatırım geliri dengesinin ise geçen yıla benzer gerçekleştiği gözlendi. Finansman tarafında siyasi belirsizlikler ve TCMB’nin faiz artırmama ısrarı sonucu olumsuz görünüm ağır basarken, resmi rezervlerde 5,8 milyar dolarlık sert düşüş gözlendi. Ocak’ta yurtdışı yerleşiklerin TL varlıklardan kaçışı ve yurtiçi yerleşiklerin dolarizasyon eğilimi nedeniyle Merkez Bankası 2,6 mlr doları günlük ihaleler ve 3,1 mlr doları müdahale yoluyla olmak üzere toplam 5,7 milyar dolar döviz satmıştı. Bu doğrultuda; Portföy kanalında, Aralık ayında başlayan çıkış eğilimi güçlenirken eurobond ve banka-şirket tahvil ihraçları sınırlı da olsa net girişe (72mn dolar) yol açtı. Alt kırılım olarak; Hisse senetlerinden 319mn dolar çıkış ve DIBS’dan 1,1mlr dolar çıkış gözlendi. Buna karşılık, Bankaların ve şirketlerin devam eden yurtdışı tahvil ihraçları (0.4 ve 0.5 mlr dolar) ve Hazine’nin eurobond ihracı (net borçlanma 0.75 mlr dolar) giriş yönünde gerçekleşti. Doğrudan yatırımlar da yıla 917mn dolar giriş ile geçen yıla göre daha iyi bir düzeyde başladı. Bankaların ve diğer sektörlerin uzun vadeli kredi yenilemelerinde bir sorun gözlenmezken, bankaların kısa vadeli kredilerde yüklü bir net geri ödeme yaptığı izlendi. Ayrıca, net hata-noksan kaleminin 2,2 mlr dolar giriş ile finansmana katkıda bulunduğu izlenirken, bu kanaldan son yedi aydaki toplam net giriş 10,6 mlr dolar oldu. Bütün bu gelişmeler sonucunda cari açık finanse edilemediğinden TCMB döviz rezervlerinde 5,8 milyar dolar azalış gözlendi. Buna karşılık, bu eğilimin Şubat ayında devam etmediğini ve döviz rezervlerinin Ocak sonuna göre artış gösterdiğini de bilmekteyiz. Yakın dönem cari açık seyri açısından altın ithalatının Şubat ayında da gerilemesi olumlu bir sinyal oldu. Altın ithalatının Şubat ayında hızlı azalış kaydettiğine ilişkin İAB açıklamasıyla (Şubat’ta 1.27 ton altın ithal edilmiş) altın ithalatının 0,1 milyar dolara gerileyeceğini öngörürken (geçen Şubat 1,0 milyar dolar) bu nedenle bu kez dış ticaret dengesini olumlu etkileyeceğini düşünüyoruz. 2012 yılında Ocak-Aralık döneminde altın dış ticareti dengesi 5,7 milyar dolara yakın fazla verirken, 2013 yılında 11,8 milyar dolar açık verilmişti. Bu yıl altın dış ticaret dengesinin 2013 kadar açık vermeyeceğini, bu nedenle de yıllık cari açıkta iyileşme getireceğini düşünüyoruz. Dolayısı ile, önceki iki yılda olduğu gibi ana eğilim açısından ihracat ve ithalat verilerini altın etkisini dışlayarak izlemek daha sağlıklı olmaya devam edecektir. Olumlu tarafta bir diğer gelişme ise, ihracatın (altın hariç) bir miktar güç kaybetse de Şubat ayında da artış eğilimini koruması oldu. Şubat ayında TİM verilerine göre, altın hariç ihracat Euro Bölgesi kaynaklı dış talep artışı nedeniyle yıllık bazda %4.3 artış gösterdi. Geçen yılın tamamında altın hariç ihracat yıllık bazda %6 artış kaydetmişti. Buna karşılık, yurtiçi oto satışlarındaki daralma ve kredilerde görülen yavaşlama ithalatın düşük seyrini koruyacağını düşündürüyor. Öte yandan, petrol fiyatlarının geçen yıla benzer seyrini koruması önceki dönemde olduğu gibi cari dengeye olumlu yansımaya devam edebilir. 2014 yılında %2.5 olan GSYH büyüme tahminimize paralel olarak, cari açığın 53 milyar dolara (GSYH’ya oranla %6.7) gerilemesini beklemekteyiz. Benzer ülkelere oranla yüksekliği nedeniyle Türkiye ekonomisinin en kırılgan unsuru olarak gösterilen cari dengenin ana eğilimi, dış finansman ihtiyacının ve karşılanma durumunun seyri açısından kritik önem taşımaya devam edecektir. Önümüzdeki dönemde, genel olarak finansal koşullarda gözlenen sıkılaşma (daha sıkı para politikası duruşu, BDDK önlemleri ve daha yüksek kredi faizleri) ve Türk Lirası’nda gözlenen belirgin değer kaybı nedeniyle iç talep üzerinde ortaya çıkan aşağı yönlü risklerin, cari açığı azaltıcı yönde etki yapmasını beklerken, petrol fiyatlarının da 2013 yılı ortalamasının (108.8 dolar) altındaki mevcut düzeyini koruması durumunda iyileşmeye katkıda bulunacağını düşünmekteyiz. Hatırlanacağı gibi, OVP’de cari açık / GSYH oranında 2014 yılı için 0.7 puanlık iyileşme ile 55.5 milyar dolar öngörülmüştü. Bu öngörü ilk başlarda OVP’nin %4 büyüme hedefi nedeniyle iddialı dursa da, gerek bu tahminin tamamen enerji fiyatlarında olumlu beklentiler ile altın ithalatında azalma beklentisine dayanması ve gerekse son dönemde piyasanın büyüme tahminlerinde gerçekleşen aşağı yönlü revizyonlar, bu öngörüyü daha gerçekçi bir konuma taşımışa benzemektedir. Bu rapor Burgan Yatırım Menkul Değerler A.Ş. tarafından hazırlanmıştır. Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeleri yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti, yetkili kuruluşlar tarafından kişilerin risk ve getiri tercihleri dikkate alınarak kişiye özel sunulmaktadır. Burada yer alan yorum ve tavsiyeler ise genel niteliktedir. Bu tavsiyeler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir. Raporda yer alan içerik, müşterilerin verilen stratejilerden kârlı çıkacağının ya da zararlarının limitli olacağının, Burgan Yatırım Menkul Değerler A.Ş. tarafından verilmiş sözü veya garantisi olarak kabul edilemez. Burada yapılan analizlere dayanarak ve özellikle kaldıraç sistemi kullanan piyasalara yapılan yatırımlar zararla da sonuçlanabilir. Bu raporun ticari amaçlı kullanımı sonucu oluşabilecek zararlardan dolayı kurumumuz ve kurumumuz çalışanları hiçbir sorumluluk üstlenmemektedir. Bu raporda yer alan bilgiler, güvenilir olduğuna inanılan kaynaklardan derlenmiş olup doğrulukları ayrıca araştırılmamıştır. Bu nedenle, bu bilgilerin tam veya doğru olmamasından, kullanılan kaynaklardaki hata ve eksik bilgilerden dolayı doğabilecek zararlar konusunda kurumumuz ve kurumumuz çalışanları herhangi bir sorumluluk kabul etmez. Raporda yer alan bilgiler Burgan Yatırım Menkul Değerler A.Ş.’nin yazılı izni olmadan çoğaltılamaz, yayınlanamaz veya üçüncü kişilere gösterilemez.