TBMM B: 14 27 . 1 . 1988 0: 1 nusunda, Sayın Işılay Saygın gündem

T. B. M. M.
B : 14
nusunda, Sayın Işılay Saygın gündem dı­
şı söz istemişlerdir.
Buyurun efendim. (ANAP sıraların­
dan alkışlar).
Sayın Saygın, süreniz 5 dakikadır.
IŞILAY SAYGIN (izmir) — Sayın
Başkan, sayın milletvekilleri; son günler­
de, basında yer alan, «Şimdi de Haçlı
Tehlike», «Gençliğe Papaz Çengeli», «An­
ne Acısı», «Bu Utanca Dayanılır mı?»
«Aynı Tehlike Binlerce Genci Bekliyor»,
«Kilise Broşürlerinden Sonra Radyo ile
de Hıristiyanlığa Çağrı Yapılıyor» gibi,
düşündürücü ve ürpertici başlıklarla, ba­
zı gençlerimizin din değiştirmesi ve Hıristiyanlaştırılması yolundaki olayları ve pa­
pazların gizli faaliyetlerini gündeme ge­
tiren haberler, her Müslüman Türk va­
tandaşını derinden sarsmış bulunmakta­
dır.
insanoğlu, yaradılışından itibaren, ge­
lişmesinin her çağında, tabiatın ve kâi­
natın sonsuzluğu karşısında en büyük
desteği, Allah ve din inancında bulmuş­
tur. Tarih boyunca, hiçbir topluluk, inanç­
sız ve dinsiz yaşamamıştır. Cumhuriyeti­
mizin kurucusu Büyük Atatürk de, «Din
lüzumlu bir müessesedir. Dinsiz milletle­
rin devamına imkân yoktur. Din vardır
ve lazımdır. Temeli sağlam bir dinimiz
var» diyerek, bu gerçeği teyit etmişlerdir.
insanı ruhen yüceltmeyi, ahlaken fa­
ziletli kılmayı hedef alan, kültürümüzle
de bir noktada birleşerek, iyiyi, güzeli,
doğruyu, değişmeyen değerler olarak öğ­
reten İslam Dinıi, Türk Milletine değerler
kazandırdığı gibi, büyük milletimiz de
Islamı yaymış ve İslam Kültürünü zenginleştirmiş; kısaca, tslamla bütünleşmiş­
tir.
Sayın Başkan, sayın milletvekilleri;
eğitiminde Isl'amî bilgiler yer almayan bir
gencin, Fuzulî'yi, Yahya Kemal'i, Meh­
27 . 1 . 1988
0: 1
met Akif'i, Mevlana'yı, Yunus Emre'yi
anlaması; Süleymaniyenin, Selimiyenin
karşısında mest olması; Itri, Dede Efen­
di, Aşık Veysel ile beraber hissedip, söy­
leyebilmesi; istanbul'un fethinin, Millî
Mücadele felsefesinin, Türk seferlerinin
ve zaferlerinin sırrına erebilmesi; özetle,
edebiyatımızı, tarihimizi, mimarimizi, mu­
sikimizi, hakkıyla bilmesi mümkün ola­
mayacaktır. (ANAP sıralarından alkış­
lar).
Papazlar ne yaparlarsa yapsınlar, Türk
Milletinin Allah'a ve Islama yürekten
bağlılığını sarsamazlar; ancak, çocukları­
mıza ve gençlerimize belli seviyede din
eğitimi veremediğimiz takdirde, onların
yanlış yönlere çekilmeleri her zaman
mümkün olabilir.
Laiklik baki kalmak şartıyla, Allah'a
imanın ve sevgili Peygamberimiz Hazreti
Muhammed'e bağlılığın güçlendirilmesi
amacıyla, arz edeceğim tedbirlerin alın­
masında zaruret olduğuna inanıyorum :
1. Batı ülkelerinde anaokullarından
itibaren okutulan din dersinin, ülkemizde
de ilkokulların birinci sınıfından başlatıl­
ması;
2. Din kültürü ve ahlak bilgisi der­
sini okutacak ehliyetli branş öğretmenle­
rinin, çağımıza uygun nitelikte yetiştiril­
mesi hususunun yeniden değerlendirilme­
si;
3. Gerek din kültürü, gerek ahlak
bilgisi dersinin ve gerekse diğer derslerin
program ve kitaplarının, çocuklarımıza ve
gençlerimize, millî, manevî kültür değer­
lerimizi layıkıyla tanıtıp, benimsetecek şe­
kilde yeniden gözden geçirilmesi;
4. Liselerimizde din kültürü ve ahlak
bilgisi öğretimine ayrılan ders saatlerinin
artırılması gerekmektedir.
Sayın Bafşkan, sayın milletvekilleri;
toplumumuzun geleceği olan gençlerimiz-