TBMM B : 1 4 0 " 1 3 . 7 . 1 9 9 5 0 : 4 basanların, hele bu konularda

advertisement
T.B.M.M.
B:140
"
13.7.1995
0:4
basanların, hele bu konularda söyleyecek hiçbir şeyleri yoktur! (DYP sıralarından "Bravo" sesleri,
alkışlar)
Şimdi, Plana geçiyorum Sayın Başkan.
Sayın Başkan, sayın milletvekilleri; sözlerime, demokrasinin ekonomi literatüründeki çok ya­
lın bir ifadesiyle başlamak istiyorum. Çağdaş demokrasi, piyasa ekonomisini uygulayan ülkelerin
rejimidir. Bütün dünya ülkeleri için, 2000'li yıllar, değişimin, gelişimin ve kalkınmanın umudunu
içinde saklayan yıllardır. Türkiye'nin hedefi de, bu dönemde, milletçe hak ettiği yeri almak olma­
lıdır.
Bunun için, geleceğe ait hareket tarzımızı tespit ederken, "dünyada ne varsa, bizde de olmalı­
dır" düşüncesiyle yola çıkmamız gerekir. Zira, globalleşen dünyadan ayrı kalma gibi bir riski bile­
rek üstlenmek, akıl ve izan işi değildir.
Ekonomik ve sosyal yapıların baş döndürücü bir hızla değiştiği, bu hızlı değişimin ülkelerin
fizikî sınırlarını aştığı, ekonomik gücün en önemli rolü oynadığı bir dünyada yaşıyoruz. İnsanlar,
artık aynı değerlere inanmaya başlıyorlar. Bütün dünya ülkelerinin ortak değerleri, demokrasi, hu­
kukun üstünlüğü, insan hakları ve liberalizm olarak belirginleşiyor. Bütün dünyada bilgi toplumu­
na geçiş süreci yaşanıyor. Çok önemli bir husus olarak da, dünyadaki küreselleşme hareketleri ya­
nında, bölgesel bütünleşme hareketleri hızla gelişiyor ve bu bağlamda, Avrupa Birliği, NAFTA,
Pasifik Bölgesi gibi üç kutuplu bir yapı ortaya çıkıyor. Paul Kennedy "21 inci Yüzyıla Hazırlık"
adli eserinde, beş konudaki yapısal gelişmelerin, dünyanın geleceğine damga vuracağını iddia edi­
yor. Bunların birincisi, nüfus patlaması; ikincisi, iletişim ve finans devrimi; üçüncüsü, dünya tarı­
mı ve biyoteknoloji devrimi; dördüncüsü, robotlar, otomasyon ve sanayi devrimi; beşincisi ise, çev­
re sorunlarıdır. Bu yapısal gelişimlerin tümü, doğrudan ülkemizi etkileyebilecek öneme sahiptir.
Türkiye, dünyadaki bu gelişmelere bigâne kalamaz.
îşte, Yüce Meclise sunulan Yedinci Beş Yıllık Kalkınma Planı, özetlemeye çalıştığım bu et­
kenler ile ülke ekonomisinin durumu dikkate alınarak hazırlanmıştır.
Sayın Başkan, sayın milletvekilleri; Türkiye, 1990'lı yıllara çok ciddî makroekonomik sıkıntı­
larla girmiştir. Ekonomideki sıkıntıları besleyen en önemli kaynak, 1980'li yılların ikinci yarısında,
özellikle 1987 yılından itibaren artan bir şekilde genişleme gösteren kamu kesimi açıklarıdır. Ar­
tan kamu açıklan, bir taraftan ekonomide likidite kontrolünü güçleştirirken, diğer taraftan, ulusla­
rarası konjonktürün de etkisiyle hızla büyüyen cari işlemler açığıyla birlikte, döviz piyasalarında,
talep, baskısını artırmıştın Yine, 1989 yılından itibaren reel işgücü maliyetinde verimliliğin üzerin­
deki artışlar, kronik yüksek enflasyonla birlikte dış açığın giderek bozulduğu bir ortam yaratmıştır.
Ekonomide iç dengeler bozulmuş; bu bozulma, hızlı bir şekilde dış dengelere de yansımıştır. Yıl­
lar boyu biriken bu dengesizlikler, ekonomiyi çok ciddî bir krizin eşiğine getirmiştir ve nihayet, bu
olumsuzlukları önlemek veya asgariye indirmek amacıyla, 5 Nisan ekonomik istikrar tedbirleri
alınmıştır. 5 Nisan ekonomik istikrar tedbirleri, orta ve uzun dönemde, büyüme potansiyelini sü­
rekli artırabilmek amacının bir önemli parçasını oluşturmuştur.
Bu tedbirlerin etkisiyle, kamu açıkları ve dış açıklar önemli ölçüde daraltılmış, Türk Lirası
gerçek değerine kavuşturulmuştur. Malî piyasalarda istikrar sağlanmıştır. Toplam kamu kesimi
borçlanma gereğinde önemli iyileşmeler sağlanmıştır.
Sayın Başkan, sayın milletvekilleri; Yedinci Beş Yıllık Planının temel amaç ve ilkelerinde de
belirtildiği gibi, Türkiye, 21 inci Yüzyıla çağdaş, üreten, gelirini adaletle paylaşan, insan haklarını
ve demokratik özgürlükleri tam olarak kullanan, barış içinde bir ülke olarak girmelidir.
Teknoloji, artık, ideolojileri yıkmakta; Rusya'nın dramı, teknoloji, ve iktisadî boyutlu bir dram
olarak nitelendirilmektedir. Balkanlar, sosyalizmden liberalizme geçiyor; Çekoslavakya değişiyor,
- 106 -
Download