1 let Planlama Teşkilatının tahminlerine bakılırsa, bu

advertisement
T.B.M.M.
B:140
13.7.1995
0:1
let Planlama Teşkilatının tahminlerine bakılırsa, bu hedefin tutturulması mümkün görülmemekte­
dir; çünkü, en son olarak yüzde 3.1 şeklinde revize edilmiştir. Yedinci Beş Yıllık Kalkınma Plan
taslağında ise, 2000 yılında yüzde 5,5 ilâ yüzde 7.1 arasında bir kalkınma öngörülmektedir.
Değerli arkadaşlarım, aslında, Planda gösterilen hedefler, çok büyük hedefler değildin Mese­
la: "Dış ticaret hacmi 160 milyar dolar olsun" deniliyor; bu, büyük bir hedef değildir. Eğer, haki­
katen, şu andaki, sakat ve yanlış ekonomi politikası terk edilecek olursa, bu hedefleri elbette ki, tut­
turmak mümkün olur. Bugün, iç ve dışborç toplamamız 100 milyar dolar civarındadır. Enflasyon,
yüzde 100 civarında seyretmektedir. Sermaye, yatırımlara yöhelmiyor; sermaye, repoya, faize, ran­
tiyeye yöneliyor. Dolayısıyla, bugün, belki, elli yerden belge alması lazım gelen bir yatırımcı, ya­
tırım yapmak yerine, hiçbir riski olmayan faizciliğe yöneliyor ve Hükümetin politikası da, bunu sü­
rekli olarak teşvik etmek ve desteklemek şeklindedir. Böyle bir politikayla, elbette ki, yatırımları
artırmak, üretimi artırmak ve dolayısıyla, dış ticaret dengesini ve cari işlemler dengesini sağlamak
da mümkün değildir. Onun için, bu rakamları, elbette ki, şu andaki politikaya göre, bir hayal mah­
sulü, bir temenni ve tahmin muhsulü olarak kabul ettiğimizi burada belirtmek istiyorum.
Değerli arkadaşlarım, global olarak baktığımızda, 1960 yılında, bizim gayri safî millî hâsıla­
mız 50 milyar TL'imiş. O zaman, tabiî, 1 doların 9 lira olduğu hesap edilirse, 5 milyar dolar civa­
rında bir millî gelirimiz varmış. Şimdi, 1995 yılındayız, peki, şu anda, bizim gayri safî millî hâsı­
lamız, yeni seriye göre nedir; 6,9 katrilyon TL'dir; yani, dolara vurduğumuz zaman, 148 milyar do­
lardır. Tabiî, bir yeni seri-eski seri meselesi vardır; bu, yeni seri hesabına göre 148 milyar dolardır,
eski seriye göre de, 107 milyar dolardır.
Şunu arz etmek istiyorum: Kalkınma çabası içerisine giren ülkelerle, Türkiye'yi kıyasladığınız
zaman, maalesef, Türkiye'nin, çok çok gerilerde kaldığını görüyoruz. Hatırlayalım, Türkiye, İkin­
ci Dünya Harbine girmemiştir. Japonya ve Almanya, İkinci Dünya Harbine girmiş, perişan ve mağ­
lup bir şekilde çıkmış olmalarına rağmen, onlar, kendilerini toparlamışlardır. Şunu hemen arz et­
mek istiyorum: 1955 yılında, Almanya'nın gayri safî millî hâsılası 43 milyar dolar, Japonya'nın 24
milyar dolar, Güney Kore'nin, 2,3 milyar dolar, Türkiye'nin ise 6,8 milyar dolar. Yani, o yıllarda,
kırk sene evvel, Japonya'nın üçte biri nispetinde bir millî gelire sahip olan Türkiye -bugün, Japon­
ya'da gayri safî millî hâsıla 4,2 trilyon dolara ulaşmıştır- şu anda; Japonya'nın otuzda biridir. O yıl­
larda, biz, Güney Kore'nin üç katı iken, şu anda üçte biriyiz.
Değerli kardeşlerim, bunun sebebini araştırmak lazımdır. Türkiye.niçin geri kaldı, Türkiye'nin
kaynaklan mı yok, İnsanlarımız geri zekâlı mı; hayır. Öyleyse, şu anda, benim kanaatime göre,
Türkiye'de, başta Devlet Planlama Teşkilatı olmak üzere, bütün kurumların yapması gereken, hat­
ta Hükümetin yapması gereken bir iş, bir inceleme vardır; nedir bu; kırk yıldan beri Türkiye neden
kalkınamadı... Bununla ilgili çok ciddî bir şekilde araştırma yapmak lazım.
Değerli arkadaşlarım, hiç kimse, suçu başkasına atmasın. Son elli yıldan beri, iki tane görüş
Türkiye'nin siyasal iktidarlarına hâkim olmuştur: Bir, liberal görüş, bir de, sol, sosyal demokrat gö­
rüş Evet, bunlar, ara dönemleri çıkaracak olursak, anahatlarıyla, son elli yıllık, Türkiye'nin siyasî
hayatında rol alan iki ayri görüştür. Öyleyse, onların, ciddî bir şekilde muhasebe edilmesi gerekir.
Biz, "adil düzen" dediğimiz zaman, arkadaşlarımız, bıyık altından tebessüm ediyor. Elli yıl­
dan beri, adil düzen, tabiî ki, iktidar değil; ama, şuhu ifade edeyim; eğer, biz de, sizin gibi bir po­
litika izleyecek olursak, elbette ki, muvaffak olamayız. Çünkü, şu anda, Türkiye'nin hali pürmelâli hepimizce malumdur.
Değerli kardeşlerim, planlamadan ikinci gaye ne idi; ülke kaynakları, rantabl ve rasyonel bir
şekilde değerlendiriliyor mu, kullanılıyor mu... Bugün, ülkemiz, 780 bin kilometre karelik büyük
bir sahaya sahip olmasına rağmen; 28 milyon hektarjık bir arazi üzerinde tarım yapılmasına rağ—.32-
Download