haftalık bülten 24haftalık Şubatbülten 2014 Ecicek Geçen haftanın özeti PPK para politikasında değişiklik yapmadı. Para Politikası Kurulu (PPK), piyasanın hemen hemen tümü tarafından paylaşılan beklenti doğrultusunda, faizlerde bir değişiklik yapmadı. Böylelikle, 1 hafta vadeli repo faizi %10, gecelik borçlanma faizi %8 ve gecelik borç verme faizi olan marjinal fonlama oranı %12 olarak korundu. Ayrıca, makroihtiyati tedbirlerde de beklendiği gibi değişiklik yapılmadı. Karar duyurusu, önceki acil PPK toplantısının ardından yapılan duyuruların üzerine para politikasına dair yeni bir bilgi katmadı. Vergi ayarlamalarına, kur hareketlerine ve gıda fiyatlarına bağlı olarak, enflasyonun bir süre daha hedefin üzerinde seyredeceğini ifade eden duyuruda; enflasyon görünümünde belirgin bir iyileşme sağlanana kadar para politikasındaki sıkı duruşun korunacağı tekrarlandı. Ekonomik aktivitedeki gelişmeler dair yapılan değerlendirmede ise, yurtiçi nihai talebin ivme kaybedebileceği ve bunun yurtdışı talepteki toparlanmayla birlikte cari işlemler açığında belirgin bir iyileşmeye yol açacağı ifade edildi. Ara PPK toplantısında yapılan faiz artırımı şimdiye kadar piyasaları tatmin etmiş gibi görünüyor. Bu dönemde TL, USD karşısında %7’den fazla değer kazanarak, diğer gelişmekte olan ülke para birimlerinden daha iyi performans sergiledi. Ancak dikkate değer bir nokta, aynı dönemde bankalararası piyasadaki gecelik faizlerin çok büyük çoğunlukla haftalık repo faizinin üzerinde gerçekleşmesiydi. Bu bizim görüşümüze göre, piyasa koşullarının %10 seviyesinin üzerindeki bir faizi gerektirdiğine işaret ediyor. Son PPK toplantısında para politikasının operasyonel çerçevesini basitleştiren TCMB’nin, gecelik faizler yüksek seyrederken haftalık repo faizini sabit tutarak ikili faiz uygulamasını sürdürmesi için bir neden göremiyoruz. Aslında TCMB’nin, sadece operasyonel çerçeveyi basit tutmak için değil, mevcut risk faktörlerini de dikkate alarak eninde sonunda faiz artırımına gideceğini düşünüyoruz. Şu anda TL üzerindeki baskı hafiflemiş olsa da, önümüzdeki dönemde gelişmekte olan piyasalara dair risk algısının bozulması halinde, mevcut faiz seviyelerinin oluşacak kur hareketlerini engelleyebileceğinden kuşkuluyuz. Bu açıdan, yeni faiz artırımlarının gündeme geleceği görüşündeyiz. Bütçe dengesi ve faiz dışı denge Ocak’ta fazla verdi. Ocak ayında bütçe dengesi 1.9 milyar TL, faiz dışı denge ise 6.9 milyar TL fazla kaydetti. Geçen sene de fazla veren bu göstergeler, sırasıyla 5.9 ve 11.2 milyar TL değerlerini almışlardı. İnan Demir +(90) 212 318 5087 [email protected] Deniz Çiçek +(90) 212 318 5086 [email protected] Gökçe Çelik +(90) 212 318 5096 [email protected] haftalık bülten Harcamalar tarafında, bütçe harcamaları yıllık %16.4 artış kaydederken; faiz dışı harcamalar %20.5 arttı, faiz harcamaları ise %4 azaldı. Gelirler tarafında, vergi gelirleri %15 yükseldi. İthalden alınan KDV gelirlerindeki artış ise %38.7 oldu. Bu da dolar cinsinden %10.6 artışa denk düşüyor. İthalat vergilerindeki bu belirgin gelir artışı, Aralık’ta beklentilerin üzerinde gelen ithalatın muhtemelen Ocak’ta da güçlü kaldığına işaret ediyor. Ocak ayı verileri, 2014 yılı maliye politikasını değerlendirmek açısından tek başına fazla bir şey söylemiyor. Önümüzdeki dönemde ise, ekonomik aktivitedeki muhtemel bir yavaşlamanın vergi gelirleri üzerindeki olumsuz etkisi ve seçimler öncesinde yüksek seyreden siyasi gerilim, mali görünüm üzerinde risk oluşturmayı sürdürüyor. İşsizlik oranı Kasım’da %9.9 oldu. İşsizlik oranı, Ekim-Aralık ayını kapsayan Kasım verilerine göre %9.9 oldu. İşsizlik böylece yıllık bazda 0.5 yüzde puanlık yükseldi. Benzer şekilde, yıllık bazda 0.3 yüzde puan artan tarımdışı işsizlik oranı %12’ye geldi. Ayrıca, işgücüne katılım oranı yıllık 0.2 yüzde puan azalarak %50.5, istihdam oranı 0.4 yüzde puan azalarak %45.5 oldu. Mevsim etkilerinden arındırılmış verilere göre, işsizlik oranı önceki aya göre değişmeyerek %9.9 oldu. İşgücüne katılım ve istihdam oranlarıysa 0.1 yüzde puanlık artışlarla, sırasıyla %50.5 ve %45.5 oranlarında gerçekleşti. Mevsim etkilerinden arındırılmış veriler yılın ikinci çeyreğinden beri bozulma eğilimi gösterse de, ekonomik aktivitenin güçlü kalması sonucu bozulma sınırlı kaldı. Önümüzdeki dönemde ise, yavaşlayacağını tahmin ettiğimiz ekonomik aktivite ile birlikte, işgücü piyasası göstergelerinin de zayıflamasını bekliyoruz. haftalık bülten Önümüzdeki Haftaya Bakış Ocak ayı dış ticaret verileri Cuma günü açıklanacak. Ocak ayında dış ticaret açığının 7.2 milyar dolar olacağını tahmin ediyoruz. Piyasa beklentisi ise 7.1 milyar dolar düzeyinde. Tahminimiz aylık açığın bir önceki senenin Ocak ayına göre %1.6 oranında azalacağına işaret ediyor. Bu sonuçla 12 ay birikimli dış ticaret açığı, 2013 sonundaki 99.7 milyar dolar değerinden 99.6 milyar dolara geriledi. Ocak ayında ihracatın 12.3 milyar dolar, ithalatınsa 19.5 milyar dolar olmasını bekliyoruz. İhracatın 0.3 milyar doları, ithalatınsa 0.5 milyar doları altın ticaretinden kaynaklanacak. Aralık ayı verileri, ithalatta gözlenen belirgin artışlar sonucunda beklentilerin oldukça üzerinde gerçekleşmişti. Önümüzdeki dönemde ise, Türk lirasının zayıf seyrini sürdüreceğini ve iç talebin yavaşlayacağını düşündüğümüzden, dış ticaret açığının azalmasını bekliyoruz. Bu doğrultuda, 12 ay birikimli açığın 2014 sonunda 75 milyar dolara gerileyeceğini tahmin ediyoruz. Bu haftanın veri gündeminde ayrıca, bugün açıklanacak olan Şubat ayı reel sektör güven endeksi ve kapasite kullanım oranı, Salı günü belirlenecek olan Ocak ayı yabancı ziyaretçi sayısı ve Perşembe günü açıklanacak olan tüketici güven endeksi bulunuyor. Hazine bu hafta beş ihale düzenleyecek. Hazine bugün, 14 Kasım 2018 vadeli 5 yıllık sabit kuponlu tahvil ile 11 Kasım 2020 vadeli 7 yıllık değişken faizli tahvili yeniden ihraç edecek. Yarın, yeni 2 yıllık gösterge tahvil olan, 24 Şubat 2016 vadeli sabit kuponlu tahvil ve 20 Şubat 2019 vadeli 5 yıllık TÜFE’ye endeksli tahvil ilk defa ihraç edilecek. Yarın ayrıca, 27 Eylül 2023 vadeli 10 yıllık sabit kuponlu tahvili yeniden ihraç edilecek. İhalelerin ardından, Hazine Çarşamba günü 14.1 milyar TL tutarında iç borç geri ödemesi yapacak. haftalık bülten Bu rapor, Finansbank CEO Ofisi Araştırma Bölümü tarafından müşterilerini bilgilendirmek amacıyla düzenlenmiştir. Raporun Finansbank ile ilişkili bir kuruluşun müşterisi tarafından kullanılabilirliği, alan kişi ve bu kuruluş arasındaki akdi ilişkiye tabi olacaktır. Bu raporda sunulan bilgi, yorum ve tavsiyeler raporu hazırlayan Finansbank CEO Ofisi’ne ait görüşleri yansıtmakta olup yatırım danışmanlığı hizmeti kapsamında değildir. Mali durum ile risk ve getiri tercihlerinin çeşitliliğini göz önünde bulundurunca sadece bu raporda yer alan görüşlere dayanarak verilecek yatırım kararları beklentilere uygun sonuçlar doğurmayabilir. Bu rapordaki bilgilerin derlenmesinde güvenilirliğine inanılan sağlam kaynaklardan faydalanılmıştır; ancak bilgilerin doğruluğu bağımsız olarak teyit edilmemiştir. Finansbank bilgilerin doğruluğu ve bütünlüğü konusunda garanti vermemekte ve doğabilecek hatalarda sorumluluk üstlenmemektedir. Raporda sunulan bilgiler üzerinde önceden belirtilmeksizin değişiklik yapma hakkı saklıdır. Finansbank ve ilişkili kuruluşlar ile bu kurumlarda çalışan personel araştırma raporlarında sözü edilen menkul kıymetlere yatırım yapabilir ve zaman içerisinde pozisyonlarını değiştirebilir. Bu raporda yer alan bilgilerin bir kısmı ya da tamamının kopyası çıkarılamaz ya da dağıtılamaz.