CARİ AÇIK KASIM AYINDA 3,9 MİLYAR DOLAR OLDU TCMB verilerine göre Kasım ayında cari işlemler dengesi 3,9 milyar dolar açık verdi. Geçen yılın aynı ayında 4,08 milyar dolar açık verilmişti. Piyasa ortalama beklentisi 4,2 milyar dolar iken bizim beklentimiz 4,0 milyar dolar açık düzeyindeydi. Böylece, ilk 11 ayda verilen cari açık 56 milyar dolara ulaşırken, son 12 aylık cari açık da 61 milyar dolardan 60,8 milyar dolara geriledi. Bu ise milli gelire oranla %7,5 düzeyine işaret etmekte. Öte yandan, enerji dışı cari açık ve enerji-altın dışı cari açığın GSYH’ya oranla büyüklükleri ise sırası ile %1,4 ve %0,3 düzeylerinde oluşurken, önceki aya göre değişim göstermedi. Cari açıktaki iyileşmede, dış ticaret açığının geçen yılın aynı ayına göre gerilemesi, hizmetler ve yatırım geliri dengesinin ise benzer olması etkiliydi. Dış ticaret açığı, net altın ithalatının yüksek seyrine rağmen diğer gruplardaki daha dengeli görünüm nedeniyle Kasım’da yıllık bazda %0.6 gerilemişti. Buna karşılık, bavul ticareti ve turizm gelirlerinin ılımlı artış eğilimini koruduğu gözlendi. Finansman tarafındaki güçlü görünüm ile resmi rezervlerde artış devam etti. Portföy kanalından, net 1,2 milyar dolar giriş gerçekleşti. Hisse senetlerine 0,8 mlr dolar giriş ve 1,7 mlr dolar Eurobond ihracının pozitif etkisi olurken, DIBS’dan 1,2mlr dolar çıkış gözlendi. Bankalar ve diğer sektörlerin yurtdışı tahvil ihraçlarında (66 mln dolar) ise yavaşlama görüldü. Doğrudan yatırımlar zayıf seyretmeye devam etti (0,4 milyar dolar). Bankaların ve diğer sektörlerin uzun vadeli kredi yenilemelerinde de bir sorun gözlenmezken, bankaların kısa vadeli kredilerde net geri ödeme yaptığı izlendi. Ayrıca, geçen ay 1,4 mlr dolar çıkış gösteren net hata-noksan kalemi, bu ay 1 mlr dolar giriş ile yeniden finansmana katkıda bulun. Bu kanaldan son dört ayda toplam giriş 9,3 mlr dolar giriş gerçekleşti. Yakın dönem cari açık seyri açısından Aralık ayında altın ithalatının yine yüksek gerçekleşmesi olumsuz bir sinyal oldu. Altın ithalatının Aralık ayında hızlı artış kaydettiğine ilişkin İAB açıklamasıyla altın ithalatının 1,4 milyar dolara yükseleceği öngörümüz (geçen Aralık 0,4 milyar dolar) ve geçen yıl aynı ayda gözlenen 0,57 milyar dolarlık altın ihracatının bu yıl tekrarlanmayacak olması nedeniyle, dış ticaret dengesini olumsuz etkilemeye devam edeceğini düşünüyoruz. Geçen yıl Ocak-Kasım döneminde altın dış ticareti dengesi 5,4 milyar dolara yakın fazla verirken, bu yıl aynı dönemde 10,4 milyar dolar açık verilmişti. Dolayısı ile, ana eğilim açısından ihracat ve ithalat verilerini altın etkisini dışlayarak izlemek daha sağlıklı olmaya devam edecektir. Yukarıda da belirttiğimiz gibi, altın etkisi dışlandığında cari açığın milli gelire oranla Aralık’taki %6.9 değerinden %6.3’e iyileşme gösterdiği saptanmaktadır. Olumlu tarafta ise, ihracat (altın hariç) son çeyrekte önceki çeyreğe göre yavaşlasa da görece güçlü seyrederken, ithalat (altın hariç) artış hızı daha sınırlı kalıyor. Aralık ayında TİM verilerine göre, altın hariç ihracat Euro Bölgesi kaynaklı dış talep artışı nedeniyle yıllık bazda %9.8 artış göstermişti. Buna rağmen, üçüncü çeyrekte altın hariç ihracat yıllık bazda %10 artış kaydetmişken son çeyrekte %6.8’e yavaşlama göstermişti. İthalat (altın hariç) artış hızı ise son çeyreğin ilk iki ayında (Ekim-Kasım) sıfıra yakın bir düzeyde kalmıştı. Ayrıca, petrol fiyatlarının düşük seyrini koruması önceki aylarda olduğu gibi cari dengeye olumlu yansımaya devam edebilir. Enerji ithalatı Kasım ayında önceki yılın aynı ayına göre 555mn dolar daha düşük gerçekleşirken, yılın ilk 11 ayındaki enerji ithalatı gerilemesi geçen yılın aynı dönemine göre 4,3 milyar dolar civarında olmuştu. Benzer ülkelere oranla yüksekliği nedeniyle Türkiye ekonomisinin en kırılgan unsuru olarak gösterilen cari dengenin ana eğilimi, dış finansman ihtiyacının ve karşılanma durumunun seyri açısından kritik önem taşımaya devam edecektir. Nitekim, manşet cari açıkta bu yıl gözlenen artışa rağmen enerji ve altın hariç cari açığın yılbaşından beri yatay (%0.2-0.3 aralığında) seyretmesi aslında cari dengede kontrollü seyrin devamına işaret etmektedir. Önümüzdeki dönemde ise, genel olarak finansal koşullarda gözlenen sıkılaşma (daha sıkı para politikası duruşu, BDDK önlemleri ve daha yüksek kredi faizleri) ve Türk Lirası’nda gözlenen belirgin değer kaybı nedeniyle iç talep üzerinde ortaya çıkan aşağı yönlü risklerin, cari açığı azaltıcı yönde etki yapmasını beklerken, petrol fiyatlarının da 2013 yılı ortalamasının (108.8 dolar) altındaki mevcut düzeyini koruması durumunda iyileşmeye katkıda bulunacağını düşünmekteyiz. Ekim verileri sonrası 2013 yılı sonu cari işlemler açığı tahminimizi 61 milyar dolara (milli gelirin %7,4’ü) yükseltmiştik, bunu koruyoruz. Gelecek yıl ise, %3 olarak revize ettiğimiz GSYH büyüme tahminimize paralel olarak, cari açığın 56 milyar dolara (GSYH’ya oranla %7.0) gerileyeceğini beklemekteyiz. Hatırlanacağı gibi, Ekim ayında açıklanan yeni OVP’de 2013 yılı resmi cari açık tahmini 60.7 milyar dolardan 58.8 milyar dolara indirilmişti. Bu tahminin gerçekleşmeyeceği anlaşılmaktadır. Buna karşılık, OVP’de cari açık / GSYH oranında 2014 yılı için 0.7 puanlık iyileşme (%7.1’den %6.4’e) öngörülmüştü. Bu öngörü OVP’nin %4 büyüme hedefi nedeniyle iddialı dursa da, gerek bu tahminin tamamen enerji fiyatlarında olumlu beklentiler ile altın ithalatında azalma beklentisine dayanması ve gerekse son dönemde piyasanın büyüme tahminlerinde gerçekleşen aşağı yönlü revizyonlar, bu öngörüyü daha gerçekçi bir konuma taşımışa benzemektedir. Bu rapor Burgan Yatırım Menkul Değerler A.Ş. tarafından hazırlanmıştır. Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeleri yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti, yetkili kuruluşlar tarafından kişilerin risk ve getiri tercihleri dikkate alınarak kişiye özel sunulmaktadır. Burada yer alan yorum ve tavsiyeler ise genel niteliktedir. Bu tavsiyeler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir. Raporda yer alan içerik, müşterilerin verilen stratejilerden kârlı çıkacağının ya da zararlarının limitli olacağının, Burgan Yatırım Menkul Değerler A.Ş. tarafından verilmiş sözü veya garantisi olarak kabul edilemez. Burada yapılan analizlere dayanarak ve özellikle kaldıraç sistemi kullanan piyasalara yapılan yatırımlar zararla da sonuçlanabilir. Bu raporun ticari amaçlı kullanımı sonucu oluşabilecek zararlardan dolayı kurumumuz ve kurumumuz çalışanları hiçbir sorumluluk üstlenmemektedir. Bu raporda yer alan bilgiler, güvenilir olduğuna inanılan kaynaklardan derlenmiş olup doğrulukları ayrıca araştırılmamıştır. Bu nedenle, bu bilgilerin tam veya doğru olmamasından, kullanılan kaynaklardaki hata ve eksik bilgilerden dolayı doğabilecek zararlar konusunda kurumumuz ve kurumumuz çalışanları herhangi bir sorumluluk kabul etmez. Raporda yer alan bilgiler Burgan Yatırım Menkul Değerler A.Ş.’nin yazılı izni olmadan çoğaltılamaz, yayınlanamaz veya üçüncü kişilere gösterilemez.