M. G. Konseyi B : 145 sendikasına üye bulunup da ayrılanlar veya çıkarılan­ ların toplu iş sözleşmesinden yararlanabilmeleri toplu iş sözleşmesinin tarafı işçi sendikasına dayanışma aida­ tı ödemelerine bağlıdır. Bu hususta işçi sendikasının muvafakati aranmaz. Dayanışma aidatı ödemek su­ retiyle toplu iş sözleşmesinden yararlanma talep tari­ hinden geçerlidir. Dayanışma aidatı miktarı, üyelik aidatının üçte ikisidir. Faaliyeti durdurulmuş sendikalara dayanışma aida­ tı ödenmez. BAŞKAN — 9 uncu madde üzerinde söz almak isteyen var mı? Buyurun Sayın Bakan. SOSYAL GÜVENLIK BAKANI SADIK SIDE — Sayın Cumhurbaşkanım, bu maddenin ikinci fık­ rasına göre sendika, kendi üyesine yaptığı sözleşme­ yi yürürlük tarihinden değil imza tarihinden itibaren uygulayabilecek; oysa yürürlük tarihi, imza tarihin­ den her zaman öncedir. İki ay sürmüş müzakereler­ de iki aylık bir boşluk kalıyor. Orada bir yanlış tapaj olmuş zannediyorum. Arz ederim. BAŞKAN — Buyurun Sayın inam. DENtZ ÖĞRETMEN ALBAY ERBERK İNAM (Sosyal Güvenlik, iş ve işçi İlişkileri Komisyonu Baş­ kanı) — Sayın Cumhurbaşkanım, daha önceki tartış­ malar sırasında geriye doğru yürürlüğü olan hüküm­ ler konulamayacağı hükme bağlanmıştı. Ancak, Ko­ misyon o hükmü kaldırınca, tabiî onun paralelinde bu hükmün de, sayım Bakanımın buyurduğu gibi dü­ zenlenmesi gerekiyor ve «imza tarihinden» değil «yü­ rürlüğü tarihinden» demek gerekiyor; Komisyon ola­ rak katılıyoruz. BAŞKAN — ikinci fıkra, «Toplu iş sözleşmesinin imzalanması tarihinde taraf sendikaya üye olanlar yü­ rürlük tarihinden, imza tarihinden sonra üye olanlar ise üyeliklerinin taraf işçi sendikasınca işverene bil­ dirildiği tarihten itibaren yararlanırlar» şeklinde ola­ cak. ikinci fıkrayı düzelttiğimiz şekliyle bir daha oku­ tuyorum : «Toplu iş sözleşmesinin imzalanması tarihinde ta­ raf sendikaya üye olanlar yürürlük tarihinden, imza tarihinden sonra üye olanlar ise üyeliklerinin taraf işçi sendikasınca işverene bildirildiği tarihten itibaren yararlanırlar.» BAŞKAN — 9 uncu madde üzerinde başka söz almak isteyen var mı? Yoktur. 3 , 5 s 1983 O: 3 Maddeyi oylarınıza sunuyorum : Kabul edenler... Etmeyenler... Kabul edilmiştir. 10 uncu maddeyi okutuyorum : İşverenin toplu iş sözleşmesiyle bağlılığı MADDE 10. — Toplu iş sözleşmesine taraf olan işveren sendikasının toplu görüşmeye çağrı tarihin­ de üyesi bulunan işveren, o sendikanın üyeliğinden ayrılsa veya sendikadan çıkartılsa dahi, o sözleşme ile bağlı kalır. Çağrıdan sonra işveren sendikasından ay­ rılan işveren yapılan çağrıyla bağlı kalır. BAŞKAN — Çalışma Bakanımızın teklifine uy­ gun olarak bu değiştirildi ve «Çağrıdan sonra işve­ ren sendikasından ayrılan işveren yapılan çağrıyla bağlı kalır» denildi. Bunun üzerinde bir açıklamanız olacak mı Sayın Bakan. ÇALIŞMA BAKANI TURHAN ESENER — Sa­ yın Cumhurbaşkanım, burada çok ufak bir düzelt­ me gerekiyor, 10 uncu madde bu şekilde olmayacak. 10 uncu maddeyi müsaade ederseniz şöyle okuyayım: «Toplu iş sözleşmesine taraf olan işveren sendikası­ nın toplu görüşmeye çağrı tarihinde üyesi bulunan iş­ veren, o sendikanın üyeliğinden ayrılsa veya sendika­ dan çıkartılsa dahi, yapılan çağrı ile bağlı kalır.» O kadar. Yapılan çağrı dle bağlı kalınca, tabiî toplusöz­ leşme üe de bağlı kalıyor. Ayrıca «o sözleşme ile bağ­ lı kalır» demeye lüzum yok. «Yapılan çağrı ile bağlı kalır» demek toplusözleşme ile de bağlı kalır demek­ tir. Ayrıca ikinci cümleye lüzum yok efendim. BAŞKAN — Şöyle oluyor : «Toplu iş sözleşme­ sine taraf olan işveren sendikasının toplu görüşmeye çağrı tarihinde üyesi bulunan işveren, o sendikanın üyeliğinden ayrılsa veya sendikadan çıkartılsa dahi, yapılan çağrı ile bağlı kalır.» ÇALIŞMA BAKANI TURHAN ESENER — Ta­ mam efendim. BAŞKAN — Toplusözleşme ile bağlı kalmaz mı? ÇALIŞMA BAKANI TURHAN ESENER — Çağ­ rı ile bağlı kaldığına göre toplusözleşme ile de bağlı kalır. BAKSAN — «Yapılan çağrı ve sözleşme ile bağlı kalır» desek daha iyi olmaz mı? ÇALIŞMA BAKANI TURHAN ESENER — Ben­ ce lüzum yok, ama konursa da diyeceğim yok. BAŞKAN — ileride tefsire uğrayabilir; «çıkartıl­ sa dahi, yapılan çağrı ve sözleşme ile bağlı kalır» de­ mek lazım. Talat Bey buyurun. — 113 —