M. G. Konseyi B : 174 ALTAN TUFAN (Sosyal Güvenlik, îş ve İşçi İlişkileri Komisyonu Üyesi - Bağ - Kur Genel Müdürü) — 5 522 liradan 7 880 liraya çıkacaktır. BAŞKAN — 12 nci basamaktaki bir sigortalının maaşı ne kadar olacak? ALTAN TUFAN (Sosyal Güvenlik, İş ve işçi iliş­ kileri Komisyonu Üyesi - Bağ • Kur Genel Müdürü) — 15 280 liradan 20 200 liraya çıkacaktır. DENİZ ÖĞRETMEN ALBAY ERBERK İNAM (Sosyal Güvenlik, iş ve işçi ilişkileri Komisyonu Baş­ kanı) — Sayın Cumhurbaşkanım, Sosyal Sigortalar ve Emekli Sandığından bağlanan aylıkları da malumaten arz etmek isterim. 1984 yılında Emekli Sandığına tabi birinci derece dördüncü kademedeki bir emeklinin aylığı, sosyal yar­ dım dahil 42 500 lira olacaktır. Aynı durumdaki Sos­ yal Sigortadan emekli olan bir işçinin aylığı ise 36 650 lira olacaktır. Düşük derecelerde; onuncu de­ recenin birinci kademesinde Sosyal Sigorta emeklisi 26 071, onuncu derecenin birinci kademesindeki bir memur emeklisi ise 20 660 lira alacaktır, sosyal yardım zammı dahil. BAŞKAN — Aşağı kademede niye öyle oluyor? DENİZ ÖĞRETMEN ALBAY ERBERK İNAM (Sosyal Güvenlik, iş ve işçi İlişkileri Komisyonu Baş­ kanı) — İki kurumda da gösterge rakamları değişiktir efendim. SOSYAL GÜVENLİK BAKANI SADIK ŞlDE — Geçinemiyorlar Sayın Cumhurbaşkanım. BAŞKAN — Artış memurdan çok oluyor değil mi? DENİZ ÖĞRETMEN ALBAY ERBERK İNAM (Sosyal Güvenlik, iş ve işçi ilişkileri Komisyonu Baş­ kanı)-— Evet, Sayın Cumhurbaşkanım, karşılaştırma tablosunda yedinci dereceye kadar işçilerin memurla­ ra üstünlüğü var, yedinci dereceden sonra üst kademe­ lerde memurların işçilere üstünlüğü var. SOSYAL GÜVENLİK BAKANI SADIK SİDE — Sayın Cumhurbaşkanım, Danışma Meclisi Umu­ mî Heyetinde bütçe müzakereleri sırasında da işçile­ re yapılan zammın yetersiz olduğu, yüzde rakamı­ nın yüksek, ama karşılığına tekabül eden miktarın az olduğu, dolayısıyla bunun biraz daha yükseltilmesi lazım geldiği yolunda tenkitlere maruz kaldık. BAŞKAN — O konuda bilerek söylemiyorlar. SOSYAL GÜVENLIK BAKANI SADIK ŞÎDE — Bir hesap yapmışlar kendilerince. DENİZ ÖĞRETMEN ALBAY ERBERK İNAM (Sosyal Güvenlik, tş ve işçi İlişkileri Komisyonu Baş­ kanı) — Sayın Cumhurbaşkanım, emekli aylığı bağ— 621 17 , lû 1983 O: 2 lama koşulları çok değişik. Birisinde prim ödeme gim sayıları esas, diğerinde sürekli bir hizmet esas. Sü­ rekli hizmet olması nedeniyle terfi olanakları oluyor ve alt kademelerde memur emeklisinin miktarı daha az bulunuyor. Oysa işçi emeklisinin alt kademelerin­ deki miktarı çok. HAVA PERSONEL BİNBAŞI FAZIL KAYNAKDEMIR (Sosyal Güyenlik, tş ve İşçi İlişkileri Ko­ misyonu Üyesi) — Sayın Cumhurbaşkanım, kanun, memurlar için emekliliğin asgarî sınırını ondördüncü derecenin ikinci kademesinden başlatıyor, ama zan­ netmiyorum ki, bugün Emekli Sandığında bunlar faz­ laca bir sayı teşkil etsinler. Bunların çoğu sekiz ve yedinci derece ile bunun daha yukarısında. BAŞKAN — Mademki buna Devletin bir katkısı yok, kendi yağı ile kavrulacak, bir kuruluşumuza beş senede bir yardım yapılacak falan dedik, ötekinde de başlangıçta bir on milyon lira vermişlerdi, bilahara bir şey vermemişlerdi, bunları böyle kanunla dü­ zenlemek bence sakat. Bu bizim Ordu Yardımlaşma Kurumuna benzer. Ordu Yardımlaşma Kurumunun bir kanunu vardır, bir defa çıkmıştır; ondan sonra o kendi aktüeryal durumuna göre yapacağı yardımları ayarlamaktadır. Kanunla ayarlamaz, her. sene değişir o, öyle değil mi? Hizmet süresine göre, vesaireye göre değişir o. Burada niye kanunla verdik? Eğer kanunu çıkar­ dığımız takdirde ödeyemezse, bunu Devletin öde­ mesi lazım şimdi. Çünkü bu sefer, «kanunu sen çı­ kardın, sen benim işime karıştın; ben belki bu kadar veremeyecektim, şimdi sen kanun yapıcı olarak be­ ni sıkıntıya düşürdün, öyleyse üstünü ver» diyecektir. O zaman ne olacaktır? Demeye de hakkı var. SOSYAL GÜVENLIK BAKANI SADIK SIDE — Sayın Cumhurbaşkanım, Kuruluş Kanununu dü­ zeltir de, orada ifade edilen «idarî ve malî muhtariye­ ti» kurum yönetimine tam verir, genel kurul ile de denetimini sağlarsak bu buyurduklarınızı tahakkuk ettirmek gayet mümkün. Kanunlarla uğraşmayız efen­ dim. Yalnız memleket genelinde işçi - memur emeklisi, esnaf emeklisi arasında da dengeyi sağlamaya mecbu­ ruz; onu da kanunla yapmak durumundayız. SEDAT GÜNERAL (Millî Güvenlik Konseyi Ge­ nel Sekreteri) — Sadece emekliler değil, muvazzaf­ lar arasında da tutmaya mecburuz. Yani hem çalışa­ na, hem emekli olana vermek durumundayız. SOSYAL GÜVENLİK BAKANI SADIK SİDE -- Şüphesiz efendim, şüphesiz.