MG Konseyi B: 169 İÇİŞLERİ BAKANI SELAHATTIN

M. G. Konseyi
B : 169
İÇİŞLERİ BAKANI SELAHATTIN ÇET1NER
— Sayın Cumhurbaşkanım, izin verirseniz Genel
Müdüıs arkadaşım izahat verecek.
FAHRÎ GÖRGÜLÜ (İçişleri Bakanlığı Temsilcisi) — Sayın Cumhurbaşkanım, maddenin (a) ben­
dinde Sayın Albayımın belirttikleri gibi gerçekten bir
kasıt yok. Yalnız, 12 Eylül öncesi uygulamalarda
epey bir sıkıntı çektik, Levhayı çizmenin cezasını
bulamadık, yasalarda yok. Ne yaptık, valilik olarak
11 İdaresi Kanununa göre emirler çıkardık, «Bu em­
re uymayanlara ceza verilir» dedik ve uymayanları
mahkemeye verdik, hiçbir ceza da görmediler. En
azından yeni bir uygulamayı getiriyor bu. Yani bunu
cezasız bir fiil olarak bırakmak aslında zor olabilir,
tabiî fiilin önemine göre artırılması da gerekebilir; fa­
kat bu takdirde yine trafik polisi ceza yazamayacak
zabıt tanzim edecek, hâkime götürecek, hâkime götürmektense beşbin veya onbin lira ceza alacaksa,
polisin vereceği ikibin. liralık cezanın daha etkili ola­
cağını düşündük, onun için bu hükmü buraya monte
ettik.
BAŞKAN — «Anlamlarını değiştirecek» kısmını
oradan silelim.
ORGENERAL TAHSİN ŞAHtNKAYA — «Teh­
likeye sokacak» kısmını çıkarmak lazım,
ORGENERAL NURETTİN ERSİN — «Tehli­
ke» lafı konmazsa olmaz burada.
BAŞKAN — Şu olabilir; yere tahta atmıştır, teh­
likelidir veya karpuz kabuğu gibi kayıcı bir şey at­
mıştır veya bilmeyerek yağlı bir madde dökmüştür;
bunlar tehlikeye sokar.
ORGENEERAL NURETTİN ERSİN — Tamam,
zaten ne yaptığı belli değil.
BAŞKAN — «Tehkileye sokacak» kısmını kal­
dırmayalım. «Anlamlarını değiştirecek» kısmını kal­
dıralım ; «Trafik işaretlerinin görülmelerini engel­
leyecek» kısmı anlaşılıyor; önüne bir şey koyar, gö­
rünmez. Ama «anlamını değiştirecek» ibaresi orada
olmaz. Anlamını değiştirmek için muhakkak bir işa­
ret yapmak lazım. O da (b) fıkrasına girer, yani ka­
sıtlı olur.
Tehlike kasıtsız da olabilir; bir kişi eşekle odun
taşırken bir tane odun parçası düşürmüştür, onu ca­
hilliğinden almamıştır, «kalsın» demiştir. Ama ondan
sonra gelen araba onun üzerine geldiği zaman direk­
siyonu şaşırmıştır ve kaza olmuştur. Tehlikeye soka­
bilir değil mi?
10 « 10 .1983
O: 2
İÇİŞLERİ BAKANI SELAHATTtN ÇETINER
— Evet, Sayın Cumhurbaşkanım, kasıtsız olarak teh­
likeye sokabilir.
BAŞKAN — Fakat «anlamını değiştirmek» kısmı
burada olmaz.
HÂKIM ALBAY FERIDUN BALATLIOĞLU
(içişleri Komisyonu Başkanı) — Sayın Cumhurbaş­
kanım, buradan geçemezsin, sollayamazsın anlamları­
nı belirten yol çizgileri var. Onların üzerine konulan,
dökülen herhangi bir nesne de bunların anlamını de­
ğiştirmez mi?
BAŞKAN — Değiştirmez; böyle dönüşleri işaret
eden çizgilerin üzerine bir şey dökülmüşse anlamı
değişmez, zaten mühim bir şey de değil ve tehlikeye
sokmaz. Esas önemli olan karayolu üzerindeki öteki
levhalardır.
Bu fıkrayı şöyle düzenleyelim :
«Karayolu yapısı üzerine, trafiği güçleştirecek,
tehlikeye sokacak veya engel yaratacak (işte getirdi
çuvalını oraya bıraktı) trafik işaretlerinin görülmele­
rini engelleyecek (önüne bir şey koyar) veya güçleş­
tirecek şekilde bir şey koymak, atmak, dökmek, bı­
rakmak ve benzeri hareketlerde bulunmak»
Bu fıkradaki, «anlamlarını değiştirecek» ibaresi
silinecek .
ORGENERAL SEDAT CELASUN — Peki, bir
işaret koysa efendim, mesela bir partinin ismini yaz­
dı?..
\
BAŞKAN — işte o (b) fıkrasına giriyor. «Kara­
yolu yapısını, trafik işaretlerini ve karayoluna ait di­
ğer yapı ve güvenlik tesislerini, üzerlerine yazı yaza­
rak, çizerek veya başka şekillerde bozmak, yerleri­
ni değiştirmek veya ortalan kaldırmak» diyor (b) fık­
rası. O, (b)'ye giriyor, onun cezası fazla.
HÂKİM TÜMGENERAL MUZAFFER BAŞKAYNAK (Hukuk işleri, Kanunlar ve Kararlar
Dairesi Başkanı) — Birincisinde kasıt unsuru yok,
ihmal. unsuru var; ikincisinde ise kasıt unsuru var
zaten.
BAŞKAN — 14 üncü madde üzerinde başka söz
isteyen var mı efendim? Yok.
14 üncü maddeyi* bu şekliyle oylarınıza sunuyo­
rum : Kabul edenler... Etmeyenler... Kabul edilmiş­
tir.
15 inci maddeyi okutuyorum :
Trafik işaretleri
MADDE 15. — Trafik düzenlemede kullanılan
işaret levhaları, ışıklı ve sesli işaretler, yer işaretle-
— 320 —