MT Meclisi B : 67 5.4. 19S3 O : 1

advertisement
MT Meclisi B : 67
velâ 'bir kanun anlayışımı ve bir Devlet memu­
riyeti .anlayışını bu memlekette 'tesis edi!p vazi­
fesini yapanı takdir, yapmııyanı tecziye prensi­
bini yaşatmamız lâzımdır. Son olaylarda, Hü­
kümet dahi vazifesini yapmadığını, ihmal içe­
risinde . bulunduğunu burada ifade ettiğine gö­
re, böyle b'ir kanun anlayıişı henüz Hükümete
hakim olamamıştır.
*
Partiler işin neresinde? Sayın arkadaşlarım.
19!4ı6 dam beri gelen parti 'hareketleri şöyle sey­
retti; Cumlhuriyöt Halk Partisi ile lâğvedilen
Demokrat Partinin haricinde kurulan partiler
de iki kader (geçirdiler. Birisi, varlıklarını ida<me etmekte ister kendi'hataları, ister (hâdisele­
rin. müşlkilâtı içerisinde muvaffak olamadılar,
kâh kapandılar, kâh dağınık halde kaldılar,
kâlh da 'memleketin dayanıklı olmıyan münev­
verleri tarafından kurulan partiler dağılmak
suretiyle davacılarının bugün nerede olduğunu
bilmek imkânı kalmadı. 'Bu da memleket için
ayrıca bir inkisar mevzuu olmuştur;! -gelecek
nesillerin üzerinde dikkatle duracağı bir ko­
nudur. Parti anlayışı şu şekle geleli yeniden:
Tavşanlı'da bir vatandaş, bir gün bana, «öğ­
rendim fTahtakılıç, particiliğin ne demek ol­
duğunu.» diye kendine has bir halk tabiriyle,
«kendi »ahlatını armut diye satabileceksin; başkaısınm armuduna, alhiat diyebileceksin.» İşte,
Türkiye'deki parti zihniyeti. Da'ba bu çerçeve­
nin dışına çrkılaımaimıştır. O halde iç politika
b ümranınım nereden 'geldiğini anlamak için bu
derdin üzerine de parmak basmak lâzımdır.
Mu'ht'erem arkadaşlarım, basın, memleketin
iç politikası üzerinde e'nemmi'yetli bir rol sahi­
bidir. Dünyanın her tarafında da böyledir.
Şu 'anda açıkça ifade edeyim ki; çoğunluğuyla
basın, demin luarlf ettiğim partizan görüşün dı­
şına çııkaımad]. Âmme Vicdanımın (aydınlanma­
sında kendisine düşen vazifeyi yapamadı. Bili­
yorsunuz iki, geçen 'gün Cumhuriyet Halk Par­
tili 'arkadaşı! arim, (milletvekili 'arkadaşlarım, iti­
raz ettiler. Demiştim ki; «Sayın Başbakan,
(eğer tedbir alsaydım 'gazeteler bundan şikâ­
yet ederdi) diye buradan şikâyet etti.» Bunu
yaygara kelimeisi olarak ifade ettim. Yine ay­
nı kelimeyle ifade ediyorum. Maalesef, bu
parti görüşü içinde cereyan eden gazetecilik,
Jpu; vaziyette .memlekette bir yaygara havası
yaratmak suretiyle, vatandaşın aydınlığa ka-
5 . 4 . 19S3
O:1
vıışımasma imkân vermiyor. Bu- acı gerçeğe
de cesaretle temas etmemiz lâzımdır.
Hemen, beni dinliyen basın muhabirlerine
sumu söyleyeyim ki, sizler birer basın işçisislniz. Asıl basının politikasını tâyin eden, 'o ga­
zetenin sahipleri vıe müeasisleridir. Onun için
sözlerim yalnız onlara matuftur. ('G-ülüşmeler)
Bu arada bir (gerçeği de söyllyeyim. Ha- .
berleşme namusunun, ihaber namusunun bu
memlekette teessüs etmesi içim elbette muha­
birlere düşen vazife de var. Onlar da İhaber
mevzuunda gazetelerine, yalnız gerçekleri inti­
kal ettirmek suretiyle, benim söylediğim, iç po'litika buhranının meydana 'gelmemesinde TO^
zifesini yapmalıdırlar. Muhabir arkadaşlarım
hakkındaki düşüncem ve tenkidim de bu nok­
tada toplanmaktadır.
Muhteremi arkadaşlar, madem iki, böyle sos­
yal ve tarihî bir araşltırma yapıyoruz, İç poli­
tika buhranı mevzuunda; o halde halk bu işin
neresinde 1.
Sayın arkadaşlar, Türkiye'de halk daima
aydınlığa kavuştuğu andan itibaren, parti if­
ratlarının karşısındadır. Ve, 'Türk (halkı kadar
vatanının müşkülâtını bağrına basmasını bilen
ve her türlü güçlüğe dayanmak (Suretiyle, hü­
kümetlerinin hatasını tashih etmek suretiyle
varlığını muhafaza eden, tarihte bir halk küt­
lesi yoktur. Onun için, halk, Meclisten, Hükü­
metten , partilerden, basından gerçekleriyle
kendisinin (karşısına 'çıkılmasını ve küçük mü­
cadele istikametinde ıgiiden hâdisıel erden mem­
leketin bir an evvel kurtulmasını beklemekte­
dir.
Yurdun yarınını temsil eden, yarının .salhibi
olan gençlere de burada hitabediyoruım.
Aziz arkadaşlarım, partiler 'gençlik kolları
kurmak suretiyle hata etmişlerdir. (Bravo ses­
leri) Kadın kolları da aynı suretle hatadır.
(Bravo sesleri, gülüşmeler)
Sayın arkadaşlarım, bu memleketin içtimai
olsun, ekonomik- olsun, bütün ıstıraplarının
menşei işte, partide, sokakta, eğlencede kadını
ile yan yana olamamasmdaın
doğmaktadır.
Onun için inkılâpçı 'olduğunu söyleyen Cumhu­
riyet Halk Partisi, (Ortadan '«söyleyen değil,
olan,» sesi) yine kadın kolları kurmak suretiy­
le maalesef bu tarilhî gelişi yine değiiştirmek
Download