haftalık bülten haftalık bülten 30 Mayıs 2011 Geçen haftanın özeti Zorunlu karşılıklarda ve politika faizinde değişiklik yapmayan PPK, mevcut politika paketinden emin görünüyor. Para Politikası Kurulu (PPK) bugün yaptığı toplantıda beklenildiği gibi politika faizini %6.25’te sabit tuttu. Öte yandan, artış öngören beklentimizin aksine Kurul üyeleri zorunlu karşılıklarda da bir değişikliğe gitmedi. Hatılanacağı gibi, piyasa beklentisi zorunlu karşılık kararı konusunda ikiye bölünmüştü; CNBC-e anketi katılımcılarının çoğunluğu zorunlu karşılıklarda artış beklerken Reuters anketinde değişiklik öngörülmüyordu. İnan Demir +(90) 212 318 5087 [email protected] Başak Karaaslan +(90) 212 318 5096 [email protected] Faiz kararına ilişkin açıklamada özel tüketim ve yatırımın 2010 yılına göre daha ılımlı bir seyir izlediği belirtilirken dış talebin zayıf seyrini sürdürdüğü yinelendi. Öte yandan, işsizlik oranının kriz öncesi döneme yaklaştığı açıklamasına rağmen Kurul üyeleri kapasit kullanım oranının düşük seviyesini neden göstererek toplam talebin enflasyonist baskı yapacak seviyeye gelmediğine dikkat çekti. Bununla birlikte, Kurul ithalat fiyatlarındaki artışın gecikmeli etkisiyle çekirdek enflasyon göstergelerinin sınırlı artışını sürdüreceğini vurguladı. Kurul üyeleri, bu aya ilişkin ise manşet enflasyonun işlenmemiş gıda fiyatları nedeniyle %5.5 hedefinin üzerine çıkabileceğini düşünüyor. Açıklamada, alınan sıkılaştırıcı tedbirlerin krediler ve iç talep üzerindeki etkilerinin yılın ikinci çeyreğinden itibaren görülmeye başlandığı belirtiliyor. Ancak, enerji ve diğer emtia fiyatlarının bulunduğu yüksek seviyelerin yanısıra dış talebi zayıflatan gelişmelerin, cari dengedeki iyileşmeyi yılın son çeyreğine ertelediği vurgulanıyor. Önceki açıklamaya ek olarak, son dönemde küresel ekonomideki artan belirsizlikleri göz önüne alarak, alınan önlemlerin gecikmeli yansımalarının bir müddet daha takip edilmesinin faydalı olacağı ifade ediliyor. Kurul açıklamasında, mevcut politika bileşiminin sıkılaştırıcı yöndeki etkilerinin yakından izlenmeye devam edileceğini ve gerekli görüldüğü takdirde aynı doğrultuda ilave tedbirler alınmasının uygun olacağı ifadesini koruyor. PPK kararı öncesinde, zorunlu karşılık oranlarında artırıma gidilmesinin yavşlamaya başlayan kredi büyümesine katkı sağlayacağını düşünüyorduk. Ancak MB, yeniden gündeme gelen küresel ekonomik belirsizliklerin ilave tedbirler olmadan yavaşlamayı sağlayacağını düşünüyor olabilir. Enflasyon Raporu’ndaki baz senaryo doğrultusunda, zorunlu karşılık oranlarında (ağırlıklı ortalamada 300-400 baz puan) ilave artırım beklentimizi korumaya devam ediyoruz. Ancak, ilave sıkılaştırma ihtiyacını azaltacak hatta ortadan kaldırabilecek olan Euro Bölgesi borç krizinin derinleşme ihtimali tahminimiz için en önemli riski oluşturuyor. Daha önce olduğu gibi, piyasa beklentisinin aksine bu yıl politika faizinde artırım beklememeye devam ediyoruz. Cevdet Çağdaş Ünal +(90) 212 318 5086 [email protected] haftalık bülten Orta vadeli enflasyon beklentileri az da olsa artış gösterdi. Merkez Bankası’nın Mayıs ayı II. Beklenti anketinin sonuçlarına göre yılsonu enflasyon beklentisi 6 baz puanlık artışla %6.99’a, 12 ay sonrasına ilişkin enflasyon beklentisi de 7 baz puanlık artışla %6.88’e yükseldi. 24 ay sonrasına ilişkin enflasyon beklentisi ise orta vadeli beklentilerin aksine %6.32’den %6.29’a gevşedi. Anket katılımcıları Merkez Bankası’nın politika faizini bu ay sonunda %6.25’te üç ay sonrasında ise %6.39’da öngörüyor ki bu da katılımcıların çoğunluğunun seçim sonrası faiz artırımı beklediklerini gösteriyor. Öte yandan, 12 ay sonrasının politika faizi beklentisi bu ankette de düşmeye devam etti ve %7.44’ten %7.41’e geriledi. Faiz artırımlarının toplam büyüklüğüne dair beklentiler neredeyse hiç değişmedi ve 24 ay sonrasının politika faizi beklentisi sadece 2 baz puanlık düşüşle %7.63 oldu. Mart ayında piyasa beklentisinin oldukça üzerinde gerçekleşen cari açık anket katılımcılarını da etkiledi ve yılsonu cari açık beklentisi 57 milyar dolardan 61 milyar dolara yükseldi. Böylelikle, piyasa beklentisi yukarı yönlü risk ihtiva ettiğini düşündüğümüz 64 milyar dolarlık tahminimize yaklaşmış oldu. Son olarak, anket katılımcıları %5.2 (Finansbank tahmini:%6.2) olan 2011 yıl sonu ve %4.8 (Finansbank tahmini:%4) olan 2012 yılsonu beklentilerini değiştirmedi. Reel sektör güven endeksi artmaya devam ederken kapasiye kullanım oranı bu ay da geriledi. Reel sektör gücen endeksi Mayıs’ta önceki iki aya göre azalan bir hızda da olsa artmaya devam etti ve geçen ay kaydettiği 116.7’den 117.2’ye ulaştı. Manşet endeksin alt kalemlerini incelediğimizde en fazla dikkat çekici noktanın geleceğe dönük bütün kalemlerin azalması olduğu görüyoruz ve bu da önümüzdeki dönemde ekonomik aktivitenin momentumunu kaybedeceğine işaret ediyor olabilir. Günün açıklanan diğer verisi olan Mayıs ayı kapasite kullanım oranı Nisan ayındaki %74.9’dan %75.2’ye yükseldi. Merkez Bankası’nın çıktı açığının göstergesi olarak kullandığı mevsimsellikten arındırılmış kapasite kullanım oranı ise aşağı yönlü trendine bu ayda devam etti bir önceki değerinin 1 yüzde puan altında %74.8 seviyesinde gerçekleşti. Böylelikle, kriz öncesi ortalamasıyla aradaki fark 5.5 yüzde puana çıkarken bu durum Merkez Bankası’nı çıktı açığının kapanmadığı konusunda rahatlatacaktır. Daha önce de belirttiğimiz gibi Merkez Bankası’nın yükselmekte olan reel sektör güven endeksinden öte düşüşte olan kapasite kullanım oranına odaklanacağı ve böylelikle iç talep kaynaklı enflasyonist baskılara dair endişeleri azaltmaya yöneleceğini düşünüyoruz. Öte yandan, Merkez Bankası’nın hedeflediği seviyenin oldukça üzerinde seyreden kredi büyümesine bakarak zorunlu karşılık artırımlarıyla ilave sıkılaştırmanın devam edeceğini düşünüyoruz. Bu bağlamda bugün yapılacak PPK’da zorunlu karşılıkların en az 100 baz puan artırılacağını tahmin ediyoruz. haftalık bülten Önümüzdeki haftaya bakış Mayıs ayı enflasyon verileri Cuma günü açıklanıyor. Tüketici fiyatlarında aylık artışın %1.05 (piyasa beklentisi: %1.00 olmasını ve olumsuz baz etkisiyle Nisan ayında %4.3 olan yıllık TÜFE’nin %5.7’ye yükselmesini bekliyoruz. Hatırlanacağı gibi, geçen hafta yayımlanan PPK açıklamasında işlenmemiş gıda fiyatlarındaki baz etkisiyle yıllık enflasyonun %5.5 olan yılsonu hedefinin üzerine çıkabileceği vurgulanmıştı. Önümüzdeki aylarda olumsuz baz etkisinin sürmesiyle yıllık enflasyonun Haziran – Temmuz aylarında %7’nin üzerine yükseldikten sonra dalgalı bir seyir izleyerek 2011 yılını %6.9 seviyesinden kapamasını bekliyoruz. Bugün açıklanacak olan Merkez Bankası’nın Finansal İstikrar Raporu da para politikası açısından önem arz ediyor. MB’nin finansal istikrar vurgusundaki artış, bir para politkası iletişim aracı olan Finansal İstikrar Raporu’nun önemini yükseltti. Nitekim, mevcut politika bileşiminin ilk sinyalleri Aralık ayında yayımlanan raporda verilmişti. Nisan ayı dış ticaret verileri Salı günü yayımlanacak. 10 milyar dolar olan piyasa beklentisine paralel olarak, Nisan ayında dış ticaret açığının 9.9 milyar dolar olmasını bekliyoruz. Tahminimiz doğrulusunda Mart ayında 83.7 milyar dolar olan 12-aylık birikimli dış ticaret açığı 88 milyar dolar seviyesine yükselecek. Bu hafta açıklanacak olan diğer veriler arasında, Çarşamba günü yayımlanacak olan Mayıs imalat PMI, İstanbul enflasyonu ve öncü ihracat verileri bulunuyor. haftalık bülten Bu rapor, Finansbank Hazine Araştırma ve Satış Grubu tarafından müşterilerini bilgilendirmek amacıyla düzenlenmiştir. Raporun Finansbank ile ilişkili bir kuruluşun müşterisi tarafından kullanılabilirliği, alan kişi ve bu kuruluş arasındaki akdi ilişkiye tabi olacaktır. Bu raporda sunulan bilgi, yorum ve tavsiyeler raporu hazırlayan Finansbank Hazine Bölümü’ne ait görüşleri yansıtmakta olup yatırım danışmanlığı hizmeti kapsamında değildir. Mali durum ile risk ve getiri tercihlerinin çeşitliliğini göz önünde bulundurunca sadece bu raporda yer alan görüşlere dayanarak verilecek yatırım kararları beklentilere uygun sonuçlar doğurmayabilir. Bu rapordaki bilgilerin derlenmesinde güvenilirliğine inanılan sağlam kaynaklardan faydalanılmıştır; ancak bilgilerin doğruluğu bağımsız olarak teyit edilmemiştir. Finansbank bilgilerin doğruluğu ve bütünlüğü konusunda garanti vermemekte ve doğabilecek hatalarda sorumluluk üstlenmemektedir. Raporda sunulan bilgiler üzerinde önceden belirtilmeksizin değişiklik yapma hakkı saklıdır. Finansbank ve ilişkili kuruluşlar ile bu kurumlarda çalışan personel araştırma raporlarında sözü edilen menkul kıymetlere yatırım yapabilir ve zaman içerisinde pozisyonlarını değiştirebilir. Bu raporda yer alan bilgilerin bir kısmı ya da tamamının kopyası çıkarılamaz ya da dağıtılamaz.