haftalık bülten haftalık bülten 6 Haziran 2016 Ecicek Geçen haftanın özeti TCMB finansal istikrar raporunu ve PPK özetini yayımladı. Yılın ilk finansal istikrar raporunda TCMB, finans piyasalarındaki, ödemeler dengesindeki ve maliye politikasındaki gelişmelerin finansal istikrarı önceki altı aya göre iyileştirdiğini değerlendirdi. Ayrıca Kasım seçimlerinden sonra siyasi belirsizliklerin azalmasının ve Fed faiz artırımlarına dair küresel beklentilerin düzelmesinin Türkiye’nin risk priminde düşüşe sebep olduğu kaydedildi. Son Para Politikası Kurulu (PPK) toplantısının özetinde ise, küresel piyasalardaki oynaklığın son dönemde biraz artmasına karşın, TCMB’nin elindeki politika araçlarının etkin kullanmasının sonucunda geniş faiz koridoruna ihtiyacın azaldığı ve gecelik borç verme faizindeki 50 baz puanlık indirimin de bu sebepten yapıldığı ifade edildi. Buna karşın enflasyon görünümünde ve belirgin düşüş sağlanana kadar sıkı likidite politikasının korunacağı tekrar edildi. Toplantı özetinde enflasyon görünümüne dair yeni bir görüş sunulmazken, büyümede iç talep ve ihracat kaynaklı ılımlı ve istikrarlı trendin süreceği ifade edildi. PMI Mayıs’ta da imalat aktivitesinde daralmaya işaret etti. PMI Mayıs ayında bir önceki aya göre 0.5 puan artarak 49.4 oldu. Endeks imalat sektöründe genişlemeyi daralmadan ayıran 50 eşinin kalarak imalat aktivitesindeki daralmanın sürdüğüne işaret etti. Endeksteki yükseliş ise bu daralmanın ivme kaybettiğine işaret ediyor. Endeksin bileşenleri arasında, yeni siparişler ve yeni ihracat siparişleri alt endeksleri de eşiğin altında kalmakla birlikte daha yukarı geldi. İhracat siparişlerinin yılbaşından veri daralma göstermesi kayda değer. PMI ile aynı zamanda açıklanan TİM’in ihracat verileri de PMI’daki zayıf görünümle uyumlu gerçekleşti. Buna göre ihracat Mayıs’ta geçen yılla aynı seviyede kalırken, yılın ilk beş ayındaysa %6.5 düştü. Öncü göstergelerden kapasite kullanım oranı, reel sektör ve tüketici güven endeksleri gibi PMI da Mayıs’ta ciddi bir toparlanma göstermedi. İlerleyen dönemde küresel, politik ve jeopolitik riskler yüzünden finans piyasalarındaki volatilite tekrar yükselirse, ekonomik aktivitede yavaşlama görebiliriz. Dış ticaret açığı Nisan’da düşen enerji ithalatının desteğiyle daraldı. Nisan ayı dış ticaret açığı, öncü verilere paralel olarak yıllık bazda %16.3 daraldı ve 4.2 milyar dolar olarak gerçekleşti. Yıllık bazda %10.2 azalan ihracat 12 milyar dolar, %11.9 azalan İnan Demir +(90) 212 318 5087 [email protected] Deniz Çiçek +(90) 212 318 5086 [email protected] Gökçe Çelik +(90) 212 318 5096 [email protected] haftalık bülten ithalat 16.2 milyar dolar oldu. Bir önceki ay 60.2 milyar dolar seviyesinde olan 12 ay birikimli dış ticaret açığı ise 59.4 milyar dolara geldi. Nisan’da yıllık bazda %33.4 düşen enerji ithalatı yine dış ticaret açığındaki daralmanın temel belirleyicisi oldu. Petrol fiyatlarındaki toparlanmayla birlikte geçmiş aylara göre ivme kaybeden düşüş, bu seyrini önümüzdeki dönemde de sürdürebilir. Mevsim ve takvim etkilerinden arındırılmış veriler, ithalatta geçen aya göre %3.3, ihracatta ise %5.4 düşü kaydetti. İhracattaki düşüşün büyük kısmının altın ticaretindeki dalgalanmalardan olduğu anlaşılıyor. Son üç ayın arındırılmış dış ticaret açığının yıllıklandırılmış ortalaması 49 milyar dolar civarında bir dış ticaret açığı seviyesine işaret etti. Bu gösterge son dönemdeki düşük enerji ithalatı ve büyük altın ihracatı sayesinde 2009’dan bu yana en düşük seviyeye indi. Ancak enerji ithalatının toparlanması ve altın ticaretinin normalleşmesiyle, önümüzdeki dönemde yönünü yukarı çevirecektir. Dış ticaret açığı Mayıs’ta da daralmayı sürdürdü. Gümrük ve Ticaret Bakanlığından açıklanan öncü dış ticaret verilerine göre, Mayıs ayı dış ticaret açığı 5.1 milyar dolar olarak kaydedildi. TÜİK’in verileri baz alındığında, önceki yıla göre %9.5 yükselen aylık ihracat 12.1 milyar dolar, %3.8 düşen ithalat 17.2 milyar dolar oldu. Dış ticaret açığı ise %25.6 azaldı. Bunun sonucunda, önceki ay 59.4 milyar dolar olan 12 ay birikimli dış ticaret açığı 57.6 milyar dolara indi. Mayıs’ta yıllık bazda %37 düşen enerji ithalatı dış ticaret açığındaki daralmanın yine temel belirleyicilerinden oldu. Petrol fiyatlarındaki toparlanmayla birlikte buradaki yıllık bazlı düşüşler zamanla ivme kaybedecek. Altın ihracatı ise önceki aydaki normalleşme işaretine karşın yine yükselerek 1.4 milyar dolara ulaştı ve dış açığın diğer temel belirleyicisi oldu. Belirgin bir değişim göstermeyen altın dışı ihracat ise son aylardaki zayıf seyrini sürdürdü ve daha önce yayımlanan PMI verilerine paralel olarak ekonomik aktivite için olumsuz sinyal verdi. Sonuç olarak altın dışı ihracat dengelenmeye destek vermese de, ithalattaki enerji kaynaklı düşüşün ve altın ihracatındaki geçici yükselişin etkisiyle dış ticaretteki dengelenme Mayıs’ta da devam etti. Altın ticareti tahminlerimizde risk yaratsa da, dengelenme trendinin önümüzdeki aylarda yavaşlayarak sürmesini bekliyor; yılsonu dış ticaret açığı için 57 milyar dolar olan tahminimizi koruyoruz. Önümüzdeki Haftaya Bakış Nisan ayı sanayi üretim endeksi Çarşamba günü açıklanacak. Mevsim ve takvim etkilerinden arındırılmış sanayi üretim endeksinin Nisan’da aylık bazda yatay seyretmesini bekliyoruz. Bu yıllık bazdaki sanayi üretimi büyümesinin, hem takvim etkisinden arındırılmış hem de arındırılmamış olarak %2.8 olacağına işaret ediyor. PMI, kapasite kullanım oranı, reel sektör güven endeksi gibi anket bazlı göstergeler son dönemde ekonomik aktivitede durağan bir seyre işaret ederken, ihracat da zayıf kaldı. Bunun yanında asgari ücret zamlarının ardından işgücü maliyetlerinin artması ve petrol fiyatlarındaki toparlanma sanayi üretimi için olumsuz arz yönlü etkiler ifade ediyor. Bunların sonucunda ikinci çeyrekte sanayi üretimi büyümesinin ivme kaybedeceğini düşünüyoruz. haftalık bülten 2016 1. çeyrek GSYH verileri Cuma günü açıklanacak. İlk çeyrekte GSYH büyümesinin yıllık bazda %5 olacağını tahmin ediyoruz. Piyasa beklentisi ise %4.6. Hatırlanacağı gibi olumlu işgünü sayısı etkisinin de desteğiyle önceki çeyrekte GSYH yıllık %5.7 büyümüştü. Bu desteğin yokluğunda manşet büyüme oranında bir düşüş olacaktır. Ancak sanayi üretim endeksi, takvim etkileri hariç, bu çeyrekte ekonomik aktivitede bir hızlanmaya işaret etmişti. Bu doğrultuda takvim etkisinden arındırılmış yıllık GSYH büyümesinin %4.1’den %4.7’ye, mevsim ve takvim etkilerinden arındırılmış çeyreklik GSYH büyümesinin %0.7’den %1’e yükseleceğini düşünüyoruz. Önümüzdeki dönem içinse, 2016 yılının kalanında ekonomik aktivitede yavaşlama olacağını öngörmeyi sürdürüyoruz. Bunun bir sebebi yaklaşan Fed faiz artırımlarına bağlı olarak küresel finansal koşulların sıkılaşmasını ve sermaye girişlerinin yavaşlamasını beklememiz. Bu gelişme iç talep büyümesinde yavaşlamaya yol açacaktır. Buna karşın TCMB son dönemde para politikasında gevşeme adımları atsa da bunun henüz banka kredilerinde belirgin bir hızlanmaya sebep olmadığı görülüyor. Kaldı ki küresel oynaklıkların ya da Türkiye’ye özgü risklerin artması durumunda, bu gevşeme adımları da sınırlı kalacaktır. Ayrıca büyüme açısından net ihracatı etkileyecek iki olumsuz gelişme de sayabiliriz. Birincisi turizmdeki bozulma ikinci ve üçüncü çeyreklerde etkisini belirginleştirecek. İkincisi petrol fiyatlarındaki toparlanma tekrar tersine dönmezse, Türkiye’nin enerji ithalatı faturası yükselecek. Tüm bunları dikkate aldığımızda büyümenin ilk çeyrekteki dirençli performansına karşın, 2016 yılının tamamı için GSYH büyümesi tahminimizi %3 olarak koruyoruz. Nisan ayı ödemeler dengesi de Cuma günü açıklanacak. Nisan ayında cari işlemler dengesinin geçen senenin aynı ayına göre %24 aşağıda 2.9 milyar dolar açık vermesini bekliyoruz. Piyasa beklentisi ise 3.3 milyar dolar. Önceki aylara dair verilerde revizyon olmadığı takdirde, tahminimiz 12 ay birikimli cari açığın önceki aya göre 0.9 milyar dolar azalarak 28.6 milyar dolar olacağına işaret ediyor. Cari işlemler açığı Nisan ayında da yıllık bazda düşen enerji ithalatı ve ılımlı iç talebin etkisiyle daralmaya devam edecek. Turizm gelirlerindeki düşüşün sürmesini beklesek de, bunun cari dengedeki etkisi hala küçük olacak. Ancak yaz aylarına gelindikçe turizmdeki olumsuz etkilerin büyümesini ve buna paralel olarak enerji ithalatındaki kazanımların da azalmasını bekliyoruz. Tüm bunları dikkate alarak yıl sonu için 32 milyar dolar (GSYH’nin %4.3’ü) olan cari işlemler açığı tahminimizi koruyoruz. Bu haftanın gündeminde ayrıca Mayıs ayı reel efektif döviz kuru (bugün) ve Hazine nakit dengesi (Salı) verileri de bulunuyor. haftalık bülten Bu rapor, Finansbank CEO Ofisi Araştırma Bölümü tarafından müşterilerini bilgilendirmek amacıyla düzenlenmiştir. Raporun Finansbank ile ilişkili bir kuruluşun müşterisi tarafından kullanılabilirliği, alan kişi ve bu kuruluş arasındaki akdi ilişkiye tabi olacaktır. Bu raporda sunulan bilgi, yorum ve tavsiyeler raporu hazırlayan Finansbank CEO Ofisi’ne ait görüşleri yansıtmakta olup yatırım danışmanlığı hizmeti kapsamında değildir. Mali durum ile risk ve getiri tercihlerinin çeşitliliğini göz önünde bulundurunca sadece bu raporda yer alan görüşlere dayanarak verilecek yatırım kararları beklentilere uygun sonuçlar doğurmayabilir. Bu rapordaki bilgilerin derlenmesinde güvenilirliğine inanılan sağlam kaynaklardan faydalanılmıştır; ancak bilgilerin doğruluğu bağımsız olarak teyit edilmemiştir. Finansbank bilgilerin doğruluğu ve bütünlüğü konusunda garanti vermemekte ve doğabilecek hatalarda sorumluluk üstlenmemektedir. Raporda sunulan bilgiler üzerinde önceden belirtilmeksizin değişiklik yapma hakkı saklıdır. Finansbank ve ilişkili kuruluşlar ile bu kurumlarda çalışan personel araştırma raporlarında sözü edilen menkul kıymetlere yatırım yapabilir ve zaman içerisinde pozisyonlarını değiştirebilir. Bu raporda yer alan bilgilerin bir kısmı ya da tamamının kopyası çıkarılamaz ya da dağıtılamaz.