haftalık bülten haftalık bülten 13 Ocak 2014 Ecicek Geçen haftanın özeti Sanayi üretimi Kasım’da toparlandı; ancak riskler aşağı yönlü. Mevsim ve takvim etkilerinden arındırılmış sanayi üretim endeksi Kasım’da önceki aya göre %2.9 arttı. Takvim etkisinden arındırılmış ve arındırılmamış endeksler ise, önceki yıla göre sırasıyla %4.7 ve %4.6 oranlarında artış kaydetti. Çok sayıda tahmine dayandığı için dikkate aldığımız, arındırılmamış endekse için piyasa beklentisi %4.2 oranda yıllık büyümeye işaret ediyordu. Beklentimiz doğrultusunda, mevsim ve takvim etkilerinden arındırılmış endeksteki aylık artış, Ekim’deki %3.1 oranındaki düşüşü büyük ölçüde telafi etti. Ancak, Kasım büyümesinin Ekim’deki düşüşü tamamen karşılamaması yüzünden, endeks Eylül seviyesinin %0.2 altında kaldı. Son aylardaki sanayi üretimi verileri net bir görünüm sergilemese de, Kasım ayı verisinin gerçek bir büyümenin işaretini vermediğini söyleyebiliriz. 2013 yılının son çeyreğinde, finansal koşullardaki sıkılaşmaya rağmen, öncü göstergeler şimdiye kadar ekonomik aktivitede ciddi bir yavaşlama göstermedi. Ancak önümüzdeki dönemde büyüme üzerindeki riskler aşağı yönlü görünüyor. Dahası, finansal koşullardaki sıkılaşmaya ek olarak, siyasi riskler de arttı. İki büyük seçimin olacağı 2014 yılında, toplumsal ve siyasi olayların ekonomik istikrarı etkileyerek büyümeyi olumsuz etkilemesi ihtimalini dikkate değer görüyoruz. TCMB son vergi artışlarının enflasyonu en çok 0.5 puan artıracağını öngörüyor. TCMB’nin aylık fiyat gelişmeleri raporuna göre, aylık enflasyon üzerinde enerji fiyatları etkili olurken; yılsonunda %7.40 seviyesine ulaşan yıllık enflasyonda, yıl genelinde yüksek seyreden gıda fiyatları belirleyici oldu. Ayrıca, TCMB’nin hesaplarına göre, üretici fiyatlarının değişmediği varsayımı altında, Ocak ayı başında yapılan vergi ayarlamalarının enflasyon üzerindeki net etkisinin yaklaşık 0.5 yüzde puan olacağı bildirildi. Ancak, vergi artışlarının nihai fiyatlara yansımasında firmaların fiyatlama davranışları belirleyici olacak. Çekirdek göstergelerden H ve I endekslerine göre yıllık enflasyon, sırasıyla 0.17 ve 0.14 yüzde puan düşerek %7.11 ve %7.08 oranlarında yer aldı. Alt grupların yıllık tüketici enflasyonuna katkıları incelendiğinde ise, enerji fiyatlarının katkısının 0.36 puan arttığı gözlendi. Gıda ve hizmet gruplarının katkısında belirgin bir değişiklik olmazken, temel mal grubunun katkısı belirgin oranda azaldı. Aralık ayında çekirdek enflasyonda görülen düşüş olumlu bir İnan Demir +(90) 212 318 5087 [email protected] Deniz Çiçek +(90) 212 318 5086 [email protected] Gökçe Çelik +(90) 212 318 5096 [email protected] haftalık bülten gelişme olsa da, son zamanlarda şiddeti artan Türk lirası üzerindeki değer kaybı baskıları olumlu trendi muhtemelen tekrar yukarı döndürecektir. Önümüzdeki dönemde enflasyon beklentilerinin bozulması da muhtemel olduğundan, TCMB’nin gecelik borç verme faizini %7.75’te tutmayı tekrar gözden geçirebileceğini değerlendiriyoruz. REDK Aralık’ta %2.3 geriledi. Reel efektif döviz kuru (REDK) Aralık’ta 106.85 değerini alarak, 110 seviyesinin altında yer almayı sürdürdü. Ayrıca, Kasım değeri de, 109.41’den 109.38’e revize edildi. Böylece, önceki aya göre kaydedilen reel değer kaybı %2.3 oldu. Ayrıca Aralık itibariyle endeks, Nisan’daki 2013 yılının zirve noktasından %12 aşağıda bulunuyor. Nominal olarak bakıldığında ise, Türk lirası eşit ağırlıklı USD-EUR sepeti karşısında bir ayda %2.6, Nisan-Aralık döneminde ise %18 değer kaybetti. Türkiye’nin dış dünyayla olan enflasyon farkları reel değer kayıplarını sınırlasa da, nominal kur dalgalanmalarının REDK üzerinde daha belirleyici olduğu görülüyor. Fitch: Siyasi risk Türkiye’nin kredi notunu etkilemedi, ama kredi itibarını zayıflatabilir. Kredi değerlendirme kurumu Fitch, Türkiye’deki son siyasi gelişmeleri değerlendirdi. Gelişmelerin Türkiye’nin BBB- olan ülke notunu etkilemediğini belirten Fitch, siyasi risklerin yatırımcıların algısını bozarak Türkiye’nin kredi itibarını zedelediğini de ekledi. Fitch, son siyasi gelişmelerin makroekonomik görünümde henüz ciddi bir olumsuzluğa yol açmadığı değerlendirmesinde bulundu. Ancak, bu yılki seçimler öncesinde siyasi ve toplumsal huzursuzlukların artabileceğine dikkat çeken kurum, bu yüzden hükümetin zayıflayabileceği ve ekonomik istikrara yönelik tedbirlerin zamanında alınamayabileceği uyarısında bulundu. Fitch, para politikası konusunda ise, TCMB’nin sonsuza kadar döviz satarak piyasaya müdahale edemeyeceğini ve faiz artırımı baskısına maruz kalacağını ifade etti. Özel sektörün döviz açık pozisyonları sebebiyle karşı karşıya olduğu döviz riskine vurgu yapan kurum, bunun yetkilileri politika çerçevesinde değişikliğe gitmeye itebileceğini söyledi. Fitch’in açıklamalarının ardından, Reuters’in sorularını yanıtlayan bir diğer kredi derecelendirme kuruluşu Moody’s de Türkiye’deki son gelişmeleri değerlendirdi. Moody’s, iç siyasi risklerin Türkiye için belirgin risk oluşturduğunu, ancak Türkiye’nin Baa3 olan kredi notunun ve durağan not görünümünün siyasi riskleri zaten yansıttığını açıkladı. Hatırlanacağı gibi, Moody’s Türkiye’nin kredi notunu geçen Mayıs’ta yatırım yapılabilir seviyeye yükseltmişti. Hatırlanacağı gibi, biz de bir süredir para politikası konusunda benzer değerlendirmelerde bulunuyoruz. Küresel piyasa hareketleri ve artan iç siyasi riskler karşısında, döviz satışlarının ve %7.75 ile sınırlanan kısa vadeli faizlerin, kur üzerindeki değer kaybı baskılarını tersine çevirmeye yetmeyeceği görüşünü koruyoruz. Bu çerçevede, önümüzdeki dönemde TCMB’nin kısa vadeli faizleri mevcut seviyelerinde tutmaktan vazgeçebileceğini düşünüyoruz. haftalık bülten Önümüzdeki Haftaya Bakış Kasım ayı ödemeler dengesi verileri Salı günü açıklanacak. Piyasa beklentisine paralel olarak, aylık cari işlemler açığının Kasım ayında 4.2 milyar dolar olacağını tahmin ediyoruz. 2012’nin aynı ayına göre %3 oranında bir artışa işaret eden bu sonuç, 12 ay birikimli cari işlemler açığını, Ekim’deki 60.9 milyar dolar düzeyinden 61 milyar dolara getirecek. 2013 sonunda ise, cari açığın 62 milyar dolar olmasını bekliyoruz. Altın ticareti dışarıda bırakılırsa, Türkiye’nin dış dengelerinin önümüzdeki dönemde, Türk lirasının zayıf seyrine ve küresel ekonomideki toparlanmaya bağlı olarak iyileşmesi muhtemeldir. Bununla beraber, bir süre daha yüksek seyredecek gibi görünen altın ithalatı bu iyileşmeyi sınırlayacaktır. Bu hafta ayrıca, Çarşamba günü Ekim ayı işgücü istatistikleri ve Aralık ayı merkezi yönetim bütçe verileri yayımlanacak. Cuma günü ise TCMB’nin aylık beklenti anketinin sonuçları yayımlanacak. haftalık bülten Bu rapor, Finansbank CEO Ofisi Araştırma Bölümü tarafından müşterilerini bilgilendirmek amacıyla düzenlenmiştir. Raporun Finansbank ile ilişkili bir kuruluşun müşterisi tarafından kullanılabilirliği, alan kişi ve bu kuruluş arasındaki akdi ilişkiye tabi olacaktır. Bu raporda sunulan bilgi, yorum ve tavsiyeler raporu hazırlayan Finansbank CEO Ofisi’ne ait görüşleri yansıtmakta olup yatırım danışmanlığı hizmeti kapsamında değildir. Mali durum ile risk ve getiri tercihlerinin çeşitliliğini göz önünde bulundurunca sadece bu raporda yer alan görüşlere dayanarak verilecek yatırım kararları beklentilere uygun sonuçlar doğurmayabilir. Bu rapordaki bilgilerin derlenmesinde güvenilirliğine inanılan sağlam kaynaklardan faydalanılmıştır; ancak bilgilerin doğruluğu bağımsız olarak teyit edilmemiştir. Finansbank bilgilerin doğruluğu ve bütünlüğü konusunda garanti vermemekte ve doğabilecek hatalarda sorumluluk üstlenmemektedir. Raporda sunulan bilgiler üzerinde önceden belirtilmeksizin değişiklik yapma hakkı saklıdır. Finansbank ve ilişkili kuruluşlar ile bu kurumlarda çalışan personel araştırma raporlarında sözü edilen menkul kıymetlere yatırım yapabilir ve zaman içerisinde pozisyonlarını değiştirebilir. Bu raporda yer alan bilgilerin bir kısmı ya da tamamının kopyası çıkarılamaz ya da dağıtılamaz.