transfüzyonla bulaşan enfeksiyonlar

advertisement
TRANSFÜZYONLA BULAŞAN
ENFEKSİYONLAR
Dr. Nafiz KOÇAK
Derince Asker Hastanesi
KOCAELİ
Kan ve kan komponentlerinin
infüzyonuna bağlı meydana gelen
istenmeyen reaksiyonlar
KAN TRANSFÜZYON REAKSİYONLARI
Sıklığı: % 5-10
İMMÜNOLOJİK
* Hemolitik
Akut
Gecikmiş Tipte
* Ateş Reaksiyonları (FnhTR)
* Akut Akciğer Hasarı (TRALI)
* Ürtiker ve Anaflaksi
* İmmünmodülasyon
* Graft Versus Host Hastalığı
(TA-GVHD)
* Transfüzyon Sonrası İzlenen Purpura
İMMÜNOLOJİK
* Hemolitik
Akut
Gecikmiş Tipte
* Ateş Reaksiyonları (FnhTR)
* Akut Akciğer Hasarı (TRALI)
* Ürtiker Ve Anaflaksi
* İmmünmodülasyon
* Graft Versus Host Hastalığı
(TA-GVHD)
* Transfüzyon Sonrası İzlenen Purpura
İMMÜNOLOJİK OLMAYAN
* Hiperkalemi
* Sitrat Toksisitesi
* Hipotermi
* Dolaşım Yüklenmesi
* Hemosiderozis
* Hemolitik
İMMÜNOLOJİK
* Hemolitik
Akut
Gecikmiş Tipte
* Ateş Reaksiyonları (FnhTR)
* Akut Akciğer Hasarı (TRALI)
* Ürtiker Ve Anaflaksi
* İmmünmodülasyon
* Graft Versus Host Hastalığı
(TA-GVHD)
* Transfüzyon Sonrası İzlenen Purpura
İMMÜNOLOJİK OLMAYAN
* Hiperkalemi
* Sitrat Toksisitesi
* Hipotermi
* Dolaşım Yüklenmesi
* Hemosiderozis
* Hemolitik
ENFEKSİYÖZ KOMPLİKASYONLAR
Bakteri ve Parazit Enfeksiyonları
Virus Enfeksiyonları
Prion Hastalıkları
• Kan ve kan ürünleri transfüzyonu ile
bağlantılı ilk infeksiyon 1943 yılında
transfüzon yapılan yedi hasta a hepatitin
gelişmesiyle tanımlanmıştır
Transfüzyon sırasında karşılaşılan
herhangi bir belirti veya bulgu
başlangıçta
yaşamı tehdit eden bir reaksiyon
olarak değerlendirilmelidir
transfüzyon reaksiyonu kuşkusu
tanısal yaklaşım
tedavi
eş zamanlı başlamalıdır
Kan ve Kan Ürünleri ile Bulaşan Etkenler
VĐRÜSLER
BAKTERĐLER
PARAZĐTLER
RĐKETSĐYALAR
CMV
Borrelia burgdorferi
Babesia türleri
Rickettsia rickettsii
EBV
Brucella melitensis
Plasmodium türleri
Coxiella burnetti
HAV
Campylobacter türleri
Toxoplasma godii
HBV-HDV
Pseudomonas türleri
Trypanasoma cruzi
HCV
Salmonella türleri
Leişmanya türleri
HGV
Serratia türleri
HEV
Staphyloccoccus türleri
HTLV 1-2
Streptococcus türleri
HHV-8
Treponema pallidum
HIV1/2
Yersinia türleri
Parvo-B19
WNV
PRIONLAR
TÜRKİYE’de ZORUNLU TARAMALAR
• HBsAg
• Anti HIV
• Anti HCV
• Sifiliz
• Malarya (endemik bölgelerde)
Bakteriyel kontaminasyon
Ciddi, fatal seyredebilen transfüzyon reaksiyonlarına
neden olabilir.
Kapalı sistemlerin kullanılması
tüm kan transfüzyonlarında %0.2-0.5 oranında bakteri
kontaminasyonu olduğu tahmin edilmektedir.
Bakteriyel kontaminasyon riski
Saklama koşulu
Saklama koşulu
Oda ısısı
+ 40C
KONTAMİNANT ETKENLER
•
•
•
•
•
•
•
•
•
Staphylococcus türleri
Streptococcus türleri
Micrococcus türleri
Corynebacterium türleri
Propionibacterium acnes
Pseudomonas türleri
Enterobacteriaceae üyeleri
Bacillus cereus
Serratia türleri
Kontaminasyon iki şekilde olabilir
– Ürünün hazırlanması
aşamasında
– Donördeki bakteriyemi
sonucunda
ÜRÜN HAZIRLAMA AŞAMASINDA
• Kullanılan malzemelerin kontaminasyonu
– Üretim aşamasında
– Bozuk ambalaj
– Nakil ve saklama sırasında
• Donörün deri florası veya flebotomi
bölgesindeki cilt lezyonundan
kontaminasyon
ÜRÜN HAZIRLAMA AŞAMASINDA
• Santrifügasyon, komponent ayırma veya
saklama sırasında laboratuar
kontaminasyonu
• Transfüzyona hazırlık aşamasında
kontaminasyon
– Isıtma banyoları
– Uygunsuz transport
– Klinikte, kanın takılması aşamasında
En riskli ürün
TROMBOSİT SÜSPANSİYONU’dur
• Kontaminasyon oranı %5
• Bakterilerin kolayca ürediği oda ısısında
saklanır
• Hazırlanması sırasında kontamine olabilir
• Tromboferezle hazırlandığında kontaminasyon
riski daha düşüktür
DONÖRDE BAKTERİYEMİ
• Asemptomatik enfeksiyon
• Ufak cerrahi/tanısal girişimler
– Diş çekimi, apse drenajı, endoskopiler vs
• Önemsenmeyen odaklar
– Diş enfeksiyonu, küçük apse, diyare,
osteomiyelit vs
DONÖRDEN BULAŞAN ETKENLER
•
•
•
•
•
•
•
•
Brusella türleri
Salmonella türleri
Yersinia türleri
Campylobacter türleri
Treponema pallidum
Borrelia türleri
Ricketsia rickettsii
Coxiella burnetii
Asemptomatik seyreden, transfüzyonla
bulaşan bazı enfeksiyon hastalıkları
•
•
•
•
Bruselloz
Salmonelloz
Yersinyoz
Spiroket enfeksiyonları
– Sifiliz, Rekürren ateş, Lyme hastalığı
• Riketsiyozlar
– Q ateşi, Kayalık Dağlar benekli ateşi
• Bruselloz
• Afebril olgularda bakteriyemi olabilir
• B. abortus ve mellitensis olguları bildirilmiştir
– Transfüzyon sonrasıgeliþen brusellozis olgularına ilişkin bildiri
çok azdır.
– Kanın +4°C’de depolanması ile enfeksiyözitesini aylarca
koruduğu saptanmıştır.
– Bu yüzden bruselloz öyküsü olan kimseler donör olarak kabul
edilmemektedir
Salmonelloz
• Asemptomatik donörler özellikle trombosit
süspansiyonları için sorun oluşturabilir
• S. cholerasuis ve S. heidelberg sepsisi
bildirilmiştir
(Morduchowichz G ve Ark. RID, 1991;13: 307307-14)
(Rhame FS ve ark. Ann Intern Med 1973;78:6331973;78:633-41, Heal JM ve ark. Transfusion, 1987;27:11987;27:1-5)
• Yersinyoz
• Kontamine eritrosit süspansiyonlarında seyrek
olmayarak karşılaşılır
• Bakteri +4ºC’de üreyebildiğinden banka kanlarında
sorun oluşturabilir
• Tipple ve ark. 7 olgu; Jones ve ark. 1 olgu
bildirmiştir.
(Transfusion, 1990; 30: 207-13 ve J Clin Pathol, 1993;46:477-8)
• Sifiliz
• T pallidum, transfüzyonla bulaşan etkenler
arasında ilk tanımlananlardandır (1911 yılında
Woolsey)
• Hastalığın 1. ve 2. devresi bulaştırıcıdır
• +4ºC’de 72 saatte inaktive olduğundan yalnızca
taze kan ürünleriyle bulaşır
– Malarya için en duyarlı kişiler; hemofili olguları, immünsüpresif ilaç
kullananlar ve splenektomi yapılmış olanlardır
• C jejuni, B burgdorferi, R ricketsii, C burnetii
literatürde nadir olarak bildirilen enfeksiyon
etkenleridir
Sifilis-epidemiyoloji
Treponema pallidum adı verilen spiral bir bakteri etkendir.
Sifilisin kan transfuzyonu ile bulaşma riski çok düşüktür
çünkü infeksiyon kan donörlerinde oldukça düşük oranda
görülmektedir ve bakteri kan depolama şartlarına oldukça
dayanıksızdır.
Üç günden uzun süre +4°°C’de depolanmış kanlarda
sifilisin infektivitesi kaybolur ve bulaşma riski yoktur.
Post-transfüzyon sifilisin çok az sayıda görüldüğü, ortaya
çıktığında kolaylıkla tedavi edilebileceği, bu nedenle
taramaların gereksiz olduğu öne sürülmektedir.
PARAZİTLER
Sorun olan etkenler ülkeden ülkeye değişir
• Sıtma
• Toksoplazmoz
• Kala Azar
• Chagas Hastalığı
• Filariazis
• Babezyoz
PARAZİTLER
• Plasmodium
– Transfüzyonla bulaştığı bilinen ilk etkenlerdendir
– Eritrositler içindeki şizogonik formlar bulaştırıcıdır
Gametosit formları bulaştırıcı değildir
– Banka kanlarında 12 güne kadar canlılığını koruyabilir
– Dünyada 3000’den fazla, ülkemizde 11 transfüzyon sıtması
rapor edilmiştir
– İnsidansın endemik bölgelerde 50 olgu/milyon Ü kan
olmasına karşın, endemik olmayan bölgelerde (ABD ve
İngiltere gibi) 0.25 olgu/milyon Ü kan olduğu bildirilmektedir
– Günümüzde endemik bölgelerde dahi donörlerde
plasmodium taranması önerilmemektedir
Malaria (sıtma)-epidemiyoloji
Sıtma, özellikle ülkemizin endemik olarak görülen Akdeniz ve
Güneydoğu Anadolu bölgelerinde önemlidir.
Eritrositlerin dışında trombosit suspansiyonları ile de sıtma bulaştığı
bildirilmiştir.
Ülkemizde donörlere sıtma tanısı için herhangi bir test yapılmamaktadır.
Sıtma taramasında mikroskobik incelemenin zor, ELISA’nın ise
duyarlılık ve maliyet sorununun olduğu hem WHO hemde Avrupa
Konseyi kararları ile vurgulanmış ve tarama yerine, endemik bölgede
kan transfüzyonu yapılan hastalara klorokin ile profilaksi tavsiye
edilmiştir.
• Asemptomatik taşıyıcılıkta P. malariae‘nin 40 yıl, P. vivax ve
P.ovale’nin 6-8 yıl ve P. falciparum’un ise 2 yıla kadar kanda
bulundu ğu bildirilmiştir
• Plasmodiumlar eritrositle kontamine diğer kan ürünleri ile de bulaşa
bilmektedirler. Eritrositler içinde plasmodiumlar 4-6 °C’de 7 gün can
lı kalmaktadır, 10-12 günlük kanlarla malarya bulaştığı gösterilmiştir
• Sıtmanın endemik olmadığı bölgeler de tanı geç konulduğundan,
özellikle gebeler ve immun sistemi baskılanmış kişiler tehlike altın
dadır. Bu bölge lerde;
– 30 gün için de ateşli hastalık geçirenlerin donör olarak kabul edilmemesi
– Kan alımından 48 saat önce ve ya kan almadan hemen önce tek doz klorokin
verilmesi
– Alı cıya kemoprofilaksi uygulanması (gebe, süt veren anne, ço cuklar ve P.
falciparumun ne den olduğu olgular hariç) önerilmektedir.
PARAZİTLER
• Toxoplasma gondii, Leishmania’lar ve Babesia
•
•
•
•
Teorik olarak transfüzyonla bulaşabilir. Etken organizma +4°C’de sitratlı
tam kan içinde 50 gün süre ile canlı kalabilir
Ancak bulaş riski çok düşük olduğundan zorunlu olarak tarama
önerilmemektedir
Transfüzyon ile bulaş; özellikle immün yetmezliği olan hastalarda
sözkonusudur
Multipl transfüzyon yapılan immün yetersizliği olan hastalara verilecek
tam kan veya lökosit gibi kan ürünlerinde toksoplazma antikorları
aranmalıdır
• Chagas Hastalığı etkeni T cruzi
– Transfüzyonla bulaşan paraziter etkenlerdendir
– Endemik olduğu Brezilya dışında donörlerde taranmamaktadır
MANTARLAR
• Fungemi daima semptomatik olduğundan,
transfüzyonla bulaş genellikle kontaminant
mikroorganizmalardandır
• Hormodendrum, Aspergillus ve Penicillium gibi
küf mantarları ve Candida türleri kontaminant
mikroorganizmalar olarak bildirilmiştir
• Çok nadirdir
• İmmunsuprese hastalarda sorun olabilir
Bakteriyel İnfeksiyonların
Seyrek Görülmeme Nedenleri
• Antikoagülan-ek solüsyondaki sodyum sitrat
• Plazmadaki humoral faktörler
– (kompleman ve çeşitli antikorlar)
• Kandaki savunma hücreleri
– (nötrofiller, makrofajlar)
• Soğukta saklama (+4ºC)
BAKTERİ BULAŞINDA KLİNİK
• Transfüzyonla bulaşan bakteriler benzer klinik
tabloya yol açar
• 106 CFU/mL veya üzeri, fatal reaksiyonlara
neden olur.
• Semptomlar
• Üşüme, titreme, ateş, baş ve sırt ağrısı,
hipotansiyon
• Hemolitik transfüzyon reaksiyonlarına benzer
• Klinik tablo
• Kontamine üründeki bakteri sayısına, türüne,
ürünün saklanma koşullarına, hastanın immün
durumuna ve antibakteriyel tedavi alıp
almadığına bağlı olarak değişir
Kontamine Kan Transfüze
Edildiğinde Tedavi
• Transfüzyon durdurulur
• Kan torbası kan merkezine gönderilir:
• Direkt boyalı preparatlar
– (Gram, akridin orange)
• Aerob, anaerob kültürler
– (+4ºC, +22ºC, +37ºC)
KORUNMA
DİKKAT!
Kan ve komponentleri transfüze edilmeden
önce ürün renk değişikliği ve bulanıklık
açısından dikkatle incelenmelidir
Transfüzyon = Transplantasyon
SON SÖZ
Hekimlere düşen görev
Transfüzyon = SANAT
SONUÇ
• Çok sayıda mikroorganizma kan ve kan ürünleri ile bulaşabilir
• Çoğunu belirleyecek tarama testleri geliştirilmişse de testlerin
rutinde kullanımında yetersizlikler vardır
• Tarama testleri yerine donörden alınacak iyi bir anamnez en
uygun korunma yöntemidir
• Bu amaçla geliştirilmiş olan “DONÖR SORGULAMA FORMU” nun
her donör için titizlikle uygulanması gereklidir
Download