KAMU PERSONEL SEÇME SINAVI ÖĞRETMENLİK ALAN BİLGİSİ TESTİ TARİH ÖĞRETMENLİĞİ 22 HAZİRAN 2014 PAZAR TG – 9 ÖABT – TARİH Bu testlerin her hakkı saklıdır. Hangi amaçla olursa olsun, testlerin tamamının veya bir kısmının “İhtiyaç Yayıncılık”ın yazılı izni olmadan kopya edilmesi, fotoğrafının çekilmesi, herhangi bir yolla çoğaltılması, yayımlanması ya da kullanılması yasaktır. Bu yasağa uymayanlar, gerekli cezai sorumluluğu ve testlerin hazırlanmasındaki mali külfeti peşinen kabullenmiş sayılır. AÇIKLAMA DİKKAT! ÇÖZÜMLERLE İLGİLİ AŞAĞIDA VERİLEN UYARILARI MUTLAKA OKUYUNUZ. 1. Sınavınız bittiğinde her sorunun çözümünü tek tek okuyunuz. 2. Kendi cevaplarınız ile doğru cevapları karşılaştırınız. 3. Yanlış cevapladığınız soruların çözümlerini dikkatle okuyunuz. TARİH ÖĞRETMENLİĞİ 2014 – ÖABT / TAR 1. Bir Osmanlı sikkesi üzerinden tarihî bir bilgi üretebilmek için tarihe yardımcı bilimlerden nümismatik (I) ve paleografiden (II) istifade etmek gerekmektedir. 4. Nümismatik: Paraları inceleyen bilim dalıdır. Türk tarihinde hâkimiyet anlayışı gereği hükümdarlar tahta çıktıklarında sikke kestirdikleri için bu bilim dalının Türk tarihçiliği için ayrı bir ehemmiyeti söz konusudur. Paleografi: Eski yazıları inceleyen bilim dalıdır. Soruda paylaşılan örnek durumda bir tarihçinin sikke üzerinden tarihî bilgiye ulaşabilmesi için sikkedeki yazıların anlamını öğrenmesi gerekmiştir. Bu durum tarihe yardımcı bilimlerden paleografiden istifade etmesini zorunlu kılmıştır. Heraldik ise armaları inceleyen bilimdir. Mısır Medeniyeti, Nil Havzası’nda ortaya çıkmıştır. Bu durum coğrafi gelişmelerin sonucunda karşılaştıkları problemlere bilimsel yollarla çözümler aramalarını gerektirmiştir. Nil’in taşma zamanlarını hesaplayabilmek için takvim ve matematik gibi alanlarda bilimsel bilgi üretmişlerdir. Öte yandan Mısırlılar Gize Pramitleri ile Karnak, Luksor gibi son derece ihtişamlı tapınaklar inşa ederek ileri düzeyde mimarlık bilgisine sahip olduklarını göstermişlerdir. Buna ek olarak ölü gömme geleneklerine bağlı olarak cesetleri mumyaladıkları için tıpta da ilerleme göstermişlerdir. Ancak gemi yapım teknolojisi söz konusu olduğunda Mısırlıların dünya kültür mirasında kayda değer bir etki uyandırdıkları söylenemez. A B C D E A B C D E 5. 2. Neşrî, “Cihannüma” isimli eserini II. Bayezit’e takdim etmiştir. Bu döneme kadar olan sürecin tarihini yazmıştır. Sade bir dil kullanılan eserde, dönemin söyleyiş özelliklerini barındıran ifadelerin yanında arkaik Türkçeye has kelimeler de kullanılmıştır. Öte yandan Neşrî, eserini kaleme alırken kullandığı kaynakları belli bir tenkit ve tahlil sürecine tabi tutmuş, olayları sebep - sonuç ilişkisi dâhilinde anlatmıştır. Neşrî bu yönüyle son derece özel bir eser meydana getirmiştir. Bu durum onun “araştırıcı tarih yazıcılığı” anlayışı kapsamında değerlendirilebilecek bir eser ortaya koyduğunu göstermektedir. Atinalılar, Ege Adaları, Batı Anadolu kıyıları ile Karadeniz’in kuzeyindeki bazı limanları içine alan bir koloni imparatorluğu kurmuşlardır. Bununla birlikte Eski Çağ Uygarlıkları arasında ilk deniz aşırı kolonicilik faaliyetini Fenikelilerin gerçekleştirdiği bilinmektedir. A B C D E 6. TG – 9 8. Türkler tarafından bırakılan mevcut en eski tarihli yazılı kayıtları içeren Orhun Kitabelerine dahi yansımış olan aile müessesesi Türkler için son derece önemlidir. Aile, devleti var eden toplumsal yapılanmanın çekirdek unsuruydu. Bu bakımdan aile birliğinin sağlanması ve korunması maksadıyla Türk kültüründe katı kaidelerin bulunduğu görülmektedir. Evli erkek ya da kadının gayrimeşru ilişkide bulunmasının ölümle cezalandırılması Türk kültüründe aile kurumuna verilen önemle ilişkilendirilebilir. A B C D E 9. Pazırık Kurganı’nda ele geçen kalıntılar arasında mumyalanmış cesetlerin bulunması ölü gömme geleneği (II), kumaşlar dokumacılık (I), kumaş üzerine işlenmiş olan hayvan tasvirleri ise Türklerin tabiat algısını (III) ortaya koymaktadır. A B C D E 10. Mitoloji temalı eserleriyle tanınan ünlü şair Ovidius (Ovid), MÖ I. yüzyılda yaşamış olup Roma Dönemi fikir ve sanat adamları arasında yer almaktadır. İslamiyet öncesi Türk tarihinde ilk olarak Uyguların yerleşik hayatı benimsedikleri bilinmektedir. Bu durum Türklere has mimari unsurların ilk defa Uygular tarafından geliştirildiğini göstermektedir. Dolayısıyla Türk - İslam devletlerinden Gaznelilerin, Selçukluların ve Osmanlıların daha çok Uygur mimari ve sanat anlayışından etkilendiklerini düşünmek doğru olur. A B C D E A B C D E A B C D E 11. 7. 3. Verilen örnekte çalışma sahası ve dönemini belirleyen bir tarihçi kaynaklarını tespit etmiştir. Bu durum onun tarih araştırma metodolojisinde tarama basamağını tamamladığını göstermektedir. A B C D E Mete Han, ordusunu ve devletini teşkilatlandırdıktan sonra kendisinden toprak talebinde bulunan Tunguzları mağlup etmiştir. Ardından Tanrı Dağları - Kansu bölgesinde yaşayan Yüecilere savaş ilan edip MÖ 203 yılında onları mağlup etmiştir. Böylece Yüeçiler yerlerini terk etmişlerdir. Bu gelişmeleri takiben Hunlarla Yüeçiler arasındaki mücadeleler Mete Han’ın oğlu Kiok zamanında da sürmüş sürekli olarak batıya doğru hareket eden Yüeçiler Afganistan’a giderek Belh havalisindeki Baktria Krallığı’na son vermişlerdir (MÖ 166). I. Göktürk Kağanlığı Dönemi’nde Türkler batıda İran ile komşu olmuşlardı. Bu süreçte İpek Yolu üzerindeki egemenlik mücadelesi kapsamında Göktürkler Sasanilerle ortak hareket edip Akhun Devleti’ni yıkmışlardı. Böylece ticaretin yoğun olarak gerçekleştiği ve tüccar bir kavim olan Sogd ahalisinin yaşadığı bölge Türk kontrolüne girmişti. Sasanilerin bu gelişmeden rahatsızlık duyması üzerine çatışmalar meydana gelmiştir. Sonunda Göktürk Hakanı İstemi Yabgu, Maniakh isimli Soğdlu bir tüccarın başkanlık ettiği elçilik heyetini Bizans’a göndermiştir (567). Böylece Türklerle Romalılar arasında bilinen ilk diplomatik temas kurulmuş oldu. A B C D E A B C D E 3 Diğer sayfaya geçiniz. 2014 – ÖABT / TAR 12. TG – 9 Müslümanların savaş sonunda ele geçirdikleri esirleri belli koşullar altında serbest bırakmaları belli bir savaş hukukuna bağlı kalındığını (I), buna ek olarak esirlerden Müslümanlara okuma yazma öğretmelerini istemeleri Müslümanların eğitime önem verdiğinin (II) doğrudan göstergesidir. 16. Bağdat’taki Camius’s-Sultan ile İsfahan’daki rasathane Büyük Selçuklu Devleti Hükümdarı Melikşah tarafından inşa ettirilmiştir. Melikşah’ın ünlü veziriazamı Nizamülmülk’ün girişimleriyle kurulan Nizamiye Medreseleri de aynı dönemde tesis edilmiştir. A B C D E A B C D E 17. 13. 20. Müslümanlar Suriye ve Mısır’ın fethinden sonra Doğu Akdeniz’de Bizans’la rekabet edebilecekleri bir donanmaya ihtiyaç olduğunu fark etmişlerdir. Suriye Valisi Muaviye, Hz. Ömer’e bir donanma inşa edilip akınlara girişilmesi yönünde telkinlerde bulunmuşsa da olumlu cevap alamamıştı. Öyle anlaşılıyor ki başlangıçta Müslümanlar denizlerden çekindikleri için denizcilik faaliyetlerine başlamada tereddütlere sahiplerdi. Ancak Hz. Osman’ın halifeliği sırasında Muaviye deniz seferi yapılmasına ilişkin isteğini halifeye kabul ettirebilmiştir. Böylece Müslümanların ilk denizaşırı seferi Kıbrıs’a yapılmıştır. Akka ve İskenderiye limanlarından açılan İslam donanması 648/649 yılında Kıbrıs’ı barış yoluyla fethederek yıllık 7200 altın vergiye bağlamıştır. Malazgirt Meydan Muharebesi’nde Selçuklu Hükümdarı Alparslan’ın beraberinde Afşin, Sav Tegin, Sunduk, Ay Tegin, Artuk, Tutak, Danişment, Saltuk, Çavuldur, Mengücek, Porsuk gibi beyler ve emirler bulunuyordu. Bu kişiler daha önce bölgeye yapılan akınlarda bulunmuş, yöreyi iyi tanıyan generallerdi. Alparslan’ın beraberindeki beyler Malazgirt Savaşı’ndan sonra Anadolu üzerine yapılan akınları yönetmişlerdi. Bilindiği üzere Selçuklularda, beylerini fetihlere teşvik etmek için fethedilen bölgeyi fetheden beye temlik etme uygulaması vardı. Bu tatbikatın sonunda Anadolu’nun fethinde yer alan beyler birer birer beyliklerini kurmuşlardır. Bu beyliklerin kurulduğu devir Türk tarihinde I. Beylikler Dönemi olarak anılmaktadır. Bu dönemde kurulan beylikler şu şekilde sıralanabilir: A B C D E 21. ●● Saltuklular (1092 - 1202) ●● Mengücekliler (1071 - 1252) A B C D E ●● Danişmentliler (1071 - 1175) ●● Artuklular (1101 - 1409) ●● Sökmenliler (1100 - 1207) 14. ●● Arslanoğulları (Dilmaçoğulları) (1084 1394) Battal Gazi, Emeviler Dönemi’nde Bizans’a karşı yapılan savaşlarda ün kazanmış bir Müslüman emiridir. Battal Gazi, kahramanlıklarıyla Müslümanlar ve özellikle Türkler arasında kendi adıyla anılan bir menakıpnameye konu olmuş, büyük bir evliya kimliğine yüceltilmiştir. ●● İnaloğulları (1103 - 1183) ●● Çubukoğulları (1085 - 1113) A B C D E A B C D E ●● Tanrıvermişoğulları (1097) ●● İnançoğulları (1262 - 1335) A B C D E 18. Mısır yüzyıllar boyunca Türk hâkimiyetinde kalmış bir ülkedir. Bölgede hâkimiyet kuran ilk hanedan Tolunoğulları olup 868 ile 905 yılları arasında Mısır ve Suriye sahasında hüküm sürmüştür. İhşidiler ise 935 yılından 969 yılına kadar, Eyyubîler 1174 yılından Memluklerin Mısır’da hâkimiyet kurduğu 1250 yılına kadar bölgeyi yönetmiştir. Mısır’daki Memluk idaresi ise Osmanlıların Mısır’ı kontrol altına aldığı 1517 yılına kadar devam etmiştir. Osmanlı hâkimiyeti 1881 yılına değin sürmüştür. Divanıhümayun Osmanlı Klasik Çağı’nda merkez teşkilatının en önemli karar alma mercisi konumundaydı. Bu sebeple Divanıhümayun kayıtları itina ile tutulmuş ve muhafaza edilmiştir. Bu kayıtların yer aldığı defterler daha sonraki tasnifler sonucunda “mühimme defterleri” olarak anılmıştır. Mühimme hükümleri yazım usulü ve üslubu gereği bir suret niteliğindedir. Daha açık bir dille ifade edilecek olursa Divan kararları sonucunda düzenlenen ferman, berat gibi vesikalar karar defteri mahiyetindeki mühimme defterlerine bir suret olarak kaydedilirdi. Belgenin aslında bulunması gereken tuğraya mühimme hükmünde yer verilmezdi. ●● Çaka Beyliği (1081 - 1097) A B C D E 15. Müslüman devletlerinde Ehlibeytten sayılan kişiler, Hz. Muhammet’in soyundan gelmelerine hürmeten çeşitli ekonomik ayrıcalıklara sahip olmuşlardır. Bu kişilerle ilgili işlemler ilk defa Abbasi Devleti’nde bir kurum tarafından yürütülmeye başlanmıştır. Nakibüleşraflık olarak anılan bu kurumun ilgili olduğu saha Fatımi, Eyyubi, İlhanlı ve Memluklerde daraltılmıştır. Böylece nakibüleşraflar sadece Hasan ve Hüseyin soyundan gelen seyit ve şeriflerle alakalı muamelatı yürütmüştür. Bu müessese Osmanlı Devleti’ne miras olarak geçmiştir. Osmanlılar kurumun benzer yapısını sürdürmüşler ve nakibüleşrafların idaresindeki kurumda seyit ve şeriflerin şecere kayıtları tutulmuş, konuyla ilgili usulsüzlükler ile düzenlemelere ilişkin sorunlar bu makam tarafından çözüme kavuşturulmuştur. Türk tarihindeki en büyük askerî başarılar arasında yer alan İstanbul’un fethi, II. Mehmet’in “Ebu’l-feth” sanıyla anılmasını sağlamıştır. A B C D E 19. Ünlü Heşt Bihişt isimli eserini II. Bayezit Devri’nde tamamlayan tarihçi İdris-i Bitlisî’dir. Tarihçi eserini padişahın isteği üzerine Farsça kaleme almıştır. İlk yedi Osmanlı padişahını kapsayan tarihinde, Arapça ve Farsça kaynakların yanında Neşrî’nin Cihannüma’sından faydalanan Bitlisî’nin eseri, Osmanlı tarihçiliğinde İran ekolünün ilk örneği olarak kabul edilmektedir. A B C D E 4 22. Osmanlı müesseselerinde Orta Asya Türk devlet geleneği, İslam devlet geleneği ve Bizans devlet geleneğinin tesirleri görülür. Bu bağlamda Osmanlıların şehzadelerin lalalar eşliğinde sancağa çıkarılması yönünde tasarrufta bulunmaları, Selçuklu meliklerinin atabeylerin nezaretinde vali olarak gönderilmesiyle benzerlik arz ettiği anlaşılmaktadır. Benzer şekilde Selçuklularda ve İlhanlılarda tesadüf edilen İkta Sistemi’ne Osmanlılarda Timar Sistemi olarak tesadüf edilir. Osmanlı padişahının hilat giydirmesi, kendi adına hutbe okutup sikke kestirmesi de örneklerine diğer Müslüman Türk devletlerinde görülen uygulamaların devamı niteliğindedir. Bununla birlikte vakıfların devlet eliyle yönetilmesine ilişkin tatbikata daha önce kurulmuş olan Müslüman Türk devletlerinde rastlanmaz. A B C D E Diğer sayfaya geçiniz. 2014 – ÖABT / TAR 23. TG – 9 1768 - 1774 Osmanlı - Rus Harbi sırasında Baltık Denizi’nden hareket eden Ruslar, İngilizlerin de yardımıyla Cebelitarık Boğazı’ndan geçerek Akdeniz’e inmişler ve Çeşme Donanma Baskını (I) olarak anılan olayda Çeşme Limanı’na demirlemiş olan Osmanlı donanmasını imha etmişlerdir. Daha sonra da Limni adasını işgal etmişlerdir (II). Öte yandan Rusların Yeşilköy’e kadar ilerlemesi olayı 93 Harbi sırasında yaşanmış olan bir gelişmedir. 28. A B C D E Şeyh Sait Ayaklanması, Türkiye Cumhuriyeti’nin kararlılıkla Musul Sorunu’nu çözmek üzere harekete geçeceği bir dönemde patlak vermiştir. Sahip olduğu petrol kaynaklarıyla ünlü Musul’un ahalisi ekseriyetle Türklerden oluşuyordu. Musul, bu sebeple Misakımillî sınırları dâhilinde kabul edilmişti. Musul Sorunu Lozan Antlaşması’nda çözme kavuşturulamamış bir mesele olarak kalmıştı. Dolayısıyla çözüm yolunda adımlara hazırlanıldığı bir dönemde isyanın çıkması, Şeyh Sait Ayaklanması’nda İngilizlerin müdahalesi olduğu yönünde bir karine oluşmasına yol açmıştır. 33. A B C D E 34. A B C D E 24. Osmanlı Devleti’nin ordu içindeki siyasal çatışmalarında tesiriyle kaybettiği savaş I. Balkan Harbi’dir. Bunun dışında Osmanlıların aldığı bu ağır yenilgiye askerler arasında koleranın yayılması, ordudaki teçhizat eksikliği, askerlerin terhis edilmiş olması, ordunun bir kısmının isyanları bastırmak üzere Hicaz yöresine sevk edilmiş olmasının etki ettiği bilinmektedir. 29. Atatürk Dönemi’nde mali politikaları arasında enflasyon artışının desteklenmesi yönünde bir tasarrufta bulunulmamıştır. Zira enflasyonun yükselmesi paranın alım gücünün düşmesine dolayısıyla fiyatların artmasına neden olur. 25. Mustafa Kemal’in İstanbul’da bulunduğu sırada görüştüğü isimler arasında yer alan Ali Fuat Cebesoy 25 Şubat 1919’da 20. Kolordu Komutanlığına tayin edilerek Konya’ya gönderilmiştir. Daha sonra karargâhını 13 Mayıs 1919 tarihinde Ankara’ya taşımıştır. 30. I. TBMM Hükûmetinin Türk milletinin haklı davasını diplomatik sahada duyurmak ve savaşmak yerine barışı tesis etmek amacıyla gerçekleştirdiği girişimler kapsamında Dışişleri Bakanı Bekir Sami Bey’in başkanlığında bir heyetin Rusya’ya gönderilmesi (I), Fransa’nın Suriye Komiseri General Gouraud’un siyasi danışmanı De Caix ile müzakerelerde bulunulması (II), I. TBMM Hükûmetinin Londra Konferansı’na temsilci göndermesi (III) değerlendirilebilir. A B C D E 27. Eşleşmeler şu şekilde doğru olarak sıralanabilir: Birinci İnönü Muharebesi – İnönü, Eskişehir İkinci İnönü Muharebesi – İnönü, Eskişehir Sakarya Meydan Muharebesi – Polatlı, Ankara Başkomutanlık Meydan Muharebesi – Afyon Avrupa’da 1830 İhtilalleri sırasında liberalizm güç kazanmıştır (I). Ayrıca 1815 tarihli Viyana Kongresi kararları kapsamında Hollanda ile birleştirilen Belçika bağımsızlığını elde etmiştir (II). Rusya ile Avusturya arasında paylaşılmış olan Polonya arazisinde yaşayan Lehler ayaklanmıştır (III). Bunlara ek olarak İsveç ve Norveç Birleşik Krallığı’nın dağılması ve Fransa’da meşruti idarenin tesis edilmesi 1830 İhtilalleri içinde değerlendirilen diğer tarihî olaylardır. A B C D E A B C D E 31. 26. 35. İsmayıl Hakkı Baltacıoğlu’nun girişimleriyle 1934 tarihinden itibaren yayımlanan gazete Yeni Adam gazetesidir. Bu yayın haftalık olarak çıkarılan bir fikir gazetesiydi. Gazetede genellikle Cumhuriyet Dönemi’nin eğitim politikalarının ele alındığı yazılara yer verildiği görülmektedir. A B C D E Waterloo Savaşı, Avrupa tarihinde yaşanan ve kıtanın kaderini etkileyen en önemli muharebelerden biridir. Napolyon Savaşları’nı sona erdiren bu muharebede Fransız süvarilerin hatalı manevrasına ek olarak Prusya ordusunun savaş meydanına yetişmesi, İngiliz General Wellington Dükü Sör Arthur Wellesley’in zafer kazanmasını sağlamıştır. A B C D E A B C D E A B C D E İngilizlerin millî kilisesi hüviyetinde olan Anglikan Kilisesi büyük tartışmalar eşliğinde VIII. Henry Dönemi’nde kurulmuştur. Doğu kültürünü ve yaşam tarzını tanıyan Haçlılar Doğuda gördükleri baharatları Avrupa’ya taşımışlar ve tanıtmışlardı. Böylece Avrupa’da yeni bir yeme içme kültürü ortaya çıkmıştır. Dolayısıyla bu gelişme teknik değil, Haçlı Seferleri’nin doğurduğu kültürel sonuçlardan biri olarak değerlendirilmelidir. 36. A B C D E 32. Desidarius Erasmus Rönesans Devri’nin tanınmış fikir adamları arasında yer alır. Çalışmalarıyla Antik Yunan felsefesinin Hristiyan ruhunun anlaşılmasında yol gösterici özelliklere sahip olduğunu savunmuştur. Avrupa’da ortak bir bilim ve sanat anlayışının ortaya çıkması yönünde fikirler beyan etmiştir. Çağdaşı olan ve Rönesans Devri İngiliz aydınları arasında yer alan Thomas More ile dostluk kuran Erasmus ünlü eseri Deliliğe Övgü’yü ona ithaf etmiştir. A B C D E A B C D E 5 İngiltere Krallığı XIX. yüzyılda büyük bir imparatorluğa dönüşmüştü. Bu duruma tesir eden gelişmeler arasında Windsor Hanedanı’nın faaliyetlerini göstermek mümkün değildir. Zira Windsor Hanedanı’ndan gelen hükümdarlar 1917 tarihinden itibaren İngiliz tahtına oturmuştur. A B C D E 37. İki savaş arası dönemde Batı Avrupa’da faşist eğilimli ideolojiler güç kazanmıştır. Nihayet Almanya, İtalya ve İspanya’da (II) faşist yönetimler kurulmuştur. Bu süreçte İspanya 1936 yılında başlayıp üç yıl süren bir iç savaşa sahne olmuştur. İç savaşın sonunda Franco’ya bağlı birlikler cumhuriyet taraftarı olanların merkezine dönüşmüş olan Barcelona’yı ele geçirmişlerdir. Böylece kırk yıl sürecek olan faşist idare kurulmuştur. A B C D E Diğer sayfaya geçiniz. 2014 – ÖABT / TAR 38. TG – 9 Osmanlı Hanedanı’nın menşei ve Osmanlı Devleti’nin kuruluşu üzerine yaptığı çalışmaların yanı sıra Türk edebiyat tarihine dair araştırmalarıyla tanınan ünlü Türk tarihçisi ve siyaset adamı Mehmet Fuad Köprülü’dür. Uzun yıllar Dil ve Tarih - Coğrafya Fakültesinde verdiği derslerle birçok bilim adamı yetiştirmiş olan Köprülü, Türkolojide büyük ufuklar açmıştır. 43. Öğrencileri doğru cevaba yönelten işaret ve mesajlara “ipucu” denir. Soruda öğretmen ilk önce bir soru sormuş ardından öğrencileri doğru cevaba yönlendirmek için ipucu vermiştir. 48. A B C D E A B C D E A B C D E 44. 39. Ülkemizde ilk defa Adnan Menderes Dönemi’nde kâğıt para basılmaya başlanmıştır. Bundan önce tedavülde olan kâğıt paralar yurt dışında bastırılıyordu. Ülkemizde ilk defa 1955 tarihinde Banknot Matbaasının kurulmasına karar verilmiş, 1956’da matbaa faaliyetlerine başlamıştır. Basılan banknotlar 1957 yılından itibaren dolaşıma girmiştir. Bu gelişmeler Adnan Menderes’in başbakan olduğu döneme (1950-1960) tekabül etmektedir. Bir öğretmenin dersinde görsel materyallere yer vermesi, konuyu örneklerle zenginleştirmesi ve eğlenceli hâle getirmesi, anlatıma ara vermesi ve öğretim yöntemlerini çeşitlendirmesi gibi uygulamaların hepsi konunun anlaşılırlığını artırmaya yöneliktir. A B C D E 49. 45. A B C D E 40. Tımar Sistemi’nde devlet, hazineye ait mirî araziden elde edilen gelirleri vazifelerine göre devlet görevlilerine maaş karşılığı tahsis ederdi. Tahrir defterleri nüfus ve arazi sayımlarına ait kayıtları içerdiğinden maaş tahsisi bu defterler üzerinden yapılırdı. Bu durum Osmanlı Klasik Dönemi’nde Tımar Sistemi’nin açıklanabilmesi için tahrir defterlerinin kullanılmasını gerektirmektedir. Buluş yoluyla öğrenme, öğrencilerin bilgiyi öğretmenlerinin rehberliğinde keşfettikleri stratejidir. B seçeneğinde verilen uygulamada Tanzimat Dönemi insan haklarıyla ilgili öğretmen tarafından doğrudan bir bilgi verilmeyip öğrencilerin bilgiyi keşfetmeleri sağlanmıştır. Bu yüzden B seçeneğinde verilen uygulama buluş yoluyla öğretim için daha uygundur. Sovyet hegemonyasına karşı ilk başarılı başkaldırı hareketi Çekoslovakya’da gerçekleşmiştir. 1989 yılında yaşanan olaylar Kadife Devrim olarak anılmıştır. Kısmen tartışılmış ancak tam anlamıyla açıklığa kavuşmamış konuların işlenmesi için uygun olan tartışma tekniği zıt paneldir. Bu teknik, sınıfta işlenen konuları tekrar etmek, gözden geçirmek, yanlış anlaşılmaları düzeltmek ve yeni fikirleri ortaya çıkararak konuya öğrencilerin dikkatini çekmek amacıyla düzenlenebilir. Bu teknikte sınıf, soru soran ve cevap veren olmak üzere ikiye ayrılır. Konuyla ilgili hazırlık yapmaları için öğrencilere 15 - 25 dakika süre verilir. A B C D E A B C D E A B C D E 46. 41. İsoteg, etkili bir okuma tekniğidir. Bu tekniğin “tekrar etme” aşamasında, öğrenci okuduğu metin ile ilgili kendine sorular sorar ve cevap verir. Böylece metnin etkili bir şekilde okunup okunmadığı anlaşılır. Öğrencilerin 1881 - 1919 yıllarını kapsayan bir tarih şeridi hazırlamaları, kronolojik düşünme becerilerini geliştirecektir. Zaman içerisindeki olayların, insanların ve fikirlerin ardışık bir sırada yer alışının kavranması bu becerinin gelişimi için önemlidir. A B C D E A B C D E 42. Öğrencinin katılımı ile hazırlanan ve uygulanan öğretim etkinlikleri, öğrencinin ilgisini daha fazla çekeceği gibi öğrenmelerin etkililiğini de artırır. Fatma Öğretmen, öğrenme - öğretme sürecinde öğrenciyi merkeze alan bir yol izlemiştir. Ayrıca öğrencilerin derse katılımını artırmaya çalışmıştır. 50. Öğretmenin kullandığı öğretim aracı semantik ağ (kavram ağı)dır. Kavramları gruplama ve bu yolla çocuğun zihin yapılanmasını düzenleyerek daha üst kavrama ve düşünme düzeyine erişmesine yardım eden bu araç, iki aşamada gerçekleştirilir. İlk aşamada konuyla ilgili kavram, cümle ya da soru tahtaya yazılır ve öğrencilerin konuyla ilgili bulduğu sözcükler etrafına yerleştirilir. İkinci aşamada ise öğrenciler sözcükleri anlamlarına ya da ilişkilerine göre gruplandırır. A B C D E 47. Haçova Meydan Muharebesi 1596 yılında III. Mehmet komutasındaki Osmanlı ordusu ile Avusturya arasında yapılmıştır. Bu muharebe ile ilgili temsilî resmi öğrencilerine inceleten bir öğretmenin yaptığı etkinlik III. Mehmet Dönemi ile ilgilidir. A B C D E A B C D E 6