Tam Metin PDF - JournalAgent

advertisement
Olgu Sunumu
Yenidoðan Döneminde Hastanede Uzun Süreli
Tedavi Görmenin Baðlanma Örüntüsü
Üzerindeki Etkileri: Bir Olgu Sunumu
A. Þebnem SOYSAL*, Ebru ERGENEKON**, Erhan AKSOY***
ÖZET
Bu yazýda, uzun süreli hastanede tedavi görmenin baðlanma
örüntüsü üzerindeki etkileri bir vaka çerçevesinde tartýþýlmýþtýr.
Bir bebeðin huy ve alýþkanlýklarýnýn belirlenmesinde baðlanmanýn saðlýklý bir þekilde kurulmasýnýn payý büyüktür. Yaþamýn
ilk üç yýlýnda ortaya çýkan çoðu psikopatolojik durumun kaynaðý
bebek ile birincil bakýcýsý arasýndaki iliþkinin niteliðinden doðmaktadýr. Bu noktada, hastanede uzun süreli kalmanýn baðlanma örüntüsünü olumsuz yönde etkileyebileceði düþünülmektedir.
Bunda temel bakýmý veren kiþinin sürekli deðiþmesinin ya da
çocuðun sosyal ve duygusal gereksinimlerinin saðlýklý yaþýtlarýna
göre tam olarak karþýlanamamasý etkilidir. Ýlgili yazýn ýþýðýnda,
koanal atrezi tanýsý ile Gazi Üniversitesi Týp Fakültesi Çocuk
Saðlýðý ve Hastalýklarý Anabilim Dalý, Yenidoðan ünitesinde 4 ay
7 gün süreyle bakým ve tedavisi yapýlan bir kýz hastanýn baðlanma örüntüsü tartýþýlmýþtýr.
Anahtar Sözcükler: Baðlanma, uzun süreli hastanede yatýþ.
KLÝNÝK PSÝKÝYATRÝ 1999;2:266-270
SUMMARY
Effects of Long-term Hospital Stay on Attachment Style
in Newborn Period: A Case Study
In this study, the attachment style of a baby who has a long term hospital -stay history, is discussed. The healty attachment of
* Uz. Psk., ** Yrd. Doç. Dr., *** Dr., Gazi Üniversitesi Týp
Fakültesi Çocuk Saðlýðý ve Hastalýklarý Anabilim Dalý,
ANKARA
266
a baby is very important in the formation of his/her habits. The
source of the psychopathologies in the first 3 years of life depend
on the quality of the relationship between the baby and his / her
primary caretaker. At this point, a long-term stay at the hospital
is thought to effect the attachment style in a negative way. This
may be due to the continuous change of the primary caregiver,
or the baby's social and / or emotional need's not being satisfactorily given compared to his / her healthy age group. The attachment style of a baby staying in the Gazi University Medical
Faculty Children’s Health and Disease Department, Newborn
Unit for 4 month and 7 days with the diagnoses of choanal atresia, is discussed in the light of the literature.
Key Words: Attachment, long-term hospital stay.
GÝRÝÞ
Son otuz yýl içerisinde, bebeklerin geliþimi ile ilgili bilgilerde büyük bir artýþ olmuþtur. Bebeklik ve çocukluk
dönemine iliþkin temel geliþim bilgilerinin artmasýyla
birlikte araþtýrmacýlarýn ilgileri çevresel ve biyolojik
risk faktörleri üzerinde yoðunlaþmýþtýr. Bu ilgi, beraberinde pek çok yeni alanýn doðmasýna neden olmuþtur. Bu alanlardan biri de bebeklik psikopatolojisidir.
Bu alanýn geliþmesiyle birlikte, yaþamýn ilk üç yýlýnda
ortaya çýkan geliþimsel deðiþiklikler psikopatolojinin
oluþumunu nasýl etkilemektedir ve bu yaþ grubunda
yer alan çocuklar olasý psikiyatrik bozukluklar için bir
risk grubu oluþturmakta mýdýr sorularý önem kazanmýþtýr. Hýzlý bir geliþim dönemi olan bebeklik dönemi-
YENÝDOÐAN DÖNEMÝNDE HASTANEDE UZUN SÜRELÝ TEDAVÝ GÖRMENÝN
BAÐLANMA ÖRÜNTÜSÜ ÜZERÝNDEKÝ ETKÝLERÝ: BÝR OLGU SUNUMU
ne iliþkin bu yoðun ilginin nedeni, bu döneme özgü
fiziksel, biliþsel ve duygusal alanlardaki geliþmelerle,
aile, arkan ve diðer etkileþimde bulunulan kiþilerle
olan iliþkileri belirlemek; sorun alanlarýna erken giriþimlerde bulunabilmektir. Bu nedenle, bebeklik
döneminden itibaren duygusal geliþimin ciddiyetle ele
alýnmasý gerekmektedir. Yaþamýn ilk yýlý bebek
psikoloji ve sonrasýndaki ruhsal geliþim açýsýndan
önemlidir. Temel güvenin oluþtuðu bu dönemde bakým
veren kiþi ile bebek arasýndaki iliþki en çok üzerinde
durulan alanlardan birisidir. Bu noktada, hastanede
uzun süreli tedavi ve bakýmlarý yapýlan bebeklerin
duygusal geliþimlerinin deðerlendirilmesi daha da
önem kazanmaktadýr. Hastalýðýn bedensel seyrine
göre hastanede kalýþ süresinin uzamasýnýn bebek ve
aile üzerindeki etkilerinin incelenmesi özellikle güvenli baðlanma iliþkisinin kurulabilmesi açýsýndan önemlidir.
Bebeklik döneminde duygusal geliþimin saðlýklý olabilmesinde anahtar rolü anne-baba oynamaktadýr
(Zeanah ve ark. 1997). Bolwby (1988), yenidoðan
bebeklerin ve çocuklarýn, bakýcýlarý ile iliþki kurma
ihtiyacý içerisinde olduklarýný vurgulamýþtýr. Anne ile
bebek arasýndaki iliþki ancak yakýnlýk arayýþý ile belirginleþmektedir. Çeþitli nedenlerle doðumdan hemen
sonra annelerinden ayrýlarak, özel bakýma alýnan
bebeklerde; geliþmenin yavaþladýðý ya da durduðu, bu
bebeklerin yemek yemedikleri, sosyal geri çekilme
yaþadýklarý ve yüzlerinde sürekli üzüntülü ifadeler
taþýdýklarý görülmektedir (Goodfriend 1993). Tüm
bunlara ek olarak, birincil baðlanma objesindengenellikle anne- herhangi bir nedenle ayrýlma durumunda, bebeðin kalp atým hýzýnýn yükseldiði ve nörobiyolojik sistemlerin iþleyiþinde farklýlaþmalar olduðu
belirlenmiþtir (Boccio ve ark. 1994). Bu noktada, hastanede uzun süreli tedavi ve bakýmlarý yapýlan bebeklerin ebeveynleriyle olan iliþkilerinin niteliðinin yalnýz
duygusal geliþimleri üzerinde deðil fiziksel ve zihinsel
geliþimleri üzerinde de etkili olabileceði ön görüþü
ortaya çýkmaktadýr.
Bir bebeðin huy ve alýþkanlýklarýnýn belirlenmesinde
baðlanmanýn saðlýklý bir þekilde kurulmasýnýn payý
büyüktür. Troy (1995), anne ile bebek arasýndaki
tensel baðýn oldukça önemli olduðunu vurgulamýþtýr.
Araþtýrmacý, doðumdan kýsa bir süre sonra annenin
bebeðini çýplak olarak kucaklamasýyla baðlanma
arasýnda olumlu yönde bir iliþki olabileceðini ileri sürmüþtür. Bu nedenle, doðumu izleyen ilk 45-60
dakikalýk dönemde bebek uyanýk ve alýcý durumda
KLÝNÝK PSÝKÝYATRÝ 1999;2:266-270
olduðundan anne ile olan temasý oldukça önemlidir
(Þener ve ark. 1995). Benzer þekilde, Cynthia ve
arkadaþlarý (1993), baðlanma iliþkisinin en erken
dönemde, doðumdan sonraki saatlerde ve günlerde
baþladýðýný belirtmektedirler.
Zeanah ve arkadaþlarý (1992), baðlanma iliþkisinin
niteliðinin anne ile bebek arasýndaki iliþki tarzý ile
þekillendiðini belirtmiþlerdir. Baðlanma örüntüsünün
þekillenmesindeki ilk süreç; annenin, bebeðin açlýk ve
susuzluk gibi fizyolojik ihtiyaçlarýný karþýlamasýdýr.
Bunun ardýndan, annenin bebeði ile geçirdiði zaman
dilimi ve bu zaman dilimini nasýl kullandýðý önem
kazanmaktadýr. Goodfriend (1993), yeni doðan bebeklerin, annelerinin ses ve gülümsemelerini, herhangi
bir kiþi veya nesneyle birarada olmaya tercih ettiklerini belirtmiþtir. Anne ile bebek arasýndaki yüzyüze
iliþkinin önemini vurguladýklarý yazýlarýnda Cohn ve
Tronick (1987), annenin bebeðine ilettiði olumlu
duygu ifadelerinin (gülümseme, "ce" türü oyunlar
oynama ve hayvan sesleri çýkarma gibi) bebeklerde
olumlu duygular uyandýrdýðýný ve duruma uygun tepkiler verdiklerini belirlemiþlerdir. Ýlk aylarda kurulan
bu iliþki tarzý gelecekteki iliþki örüntülerinin ilk iþareti
niteliðinde görülmektedir. Hastanede uzun süreli
olarak bakým ve tedavileri yapýlan bebeklerin hastalýklarýnýn doðasý gereðince annelerinin vereceði ilgi,
bakým ve sevgiden uzak kalmalarý yaþamlarýný olumsuz yönde etkilemektedir. Bu bebekler fizyolojik olarak
saðlýklarýna kavuþsalar bile psikolojik açýdan bir çok
sorunla karþý karþýya kalmaktadýrlar. Bu bilgiler
ýþýðýnda, hastanede uzun süreli bakým ve tedavi görmenin bebek ve anne üzerindeki etkileri aþaðýdaki
olguda sunulmuþtur.
OLGU
Koanal atrezi teþhisi ile yenidoðan ünitesine yatýrýlan
6 günlük kýz bebek, 4 ay 7 gün süreyle ilgili birimde
bakým ve tedavi gördü. Bu süre içersinde bebek,
Kulak-Burun-Boðaz (KBB) bölümüne konsülte edilip
üç kez opere edildi. Buna ek olarak, solunum yetmezliði nedeniyle hastaya 60 gün mekanik ventilasyon
ardýndan da 30 gün süre ile oksijen tedavisi uygulandý. Hastanede kaldýðý ilk 30 gün süresince bebek
orogastrik sondayla beslendi. Bu sürenin ardýndan
yavaþ yavaþ oral beslenmeye geçildi. Hasta 4 aylýkken
taburcu edildi.
Baþlangýçta her zaman karþýlaþýlan bir iþlemler
dizisinin özetlendiði olgunun baðlanma örüntüsü
açýsýndan çizdiði grafik oldukça ilginçtir. 4 ay 7 gün
267
SOYSAL AÞ, ERGENEKON E, AKSOY E.
süre ile tedavi ve bakým verilen bebek baþlangýçta ailesi tarafýndan haftada bir gün kýsa süreli olarak ziyaret
ediliyordu. Bunda anne-babanýn þehir dýþýnda oturmasýnýn ve sosyoekonomik düzeylerinin düþük
olmasýnýn etkili olduðu daha sonra yapýlan
görüþmede öðrenildi. Anne, bebeðini ziyarete geldiði
kýsa süreler içerisinde yenidoðan ünitesinde bebek
bakýmý ve beslenmesi üzerine verilen seminerlere ve
kýsa süreli yardým gruplarýna katýldý. Bebek ventilatörden ayrýldýktan sonra anne bebeðini her gün
ziyaret etmeye baþladý. Bu dönemde, bebek ile anne
arasýnda yoðun bir tensel temas baþladý. Hastaneye
yaptýðý günlük ziyaretler sýrasýnda anne kýsa süreli
yardým gruplarýna düzenli bir þekilde devam etti ve bir
kez de bireysel danýþmanlýk aldý. Bebek ventilatöre
baðlýyken katýldýðý grupta oldukça sessiz olan ve
sürekli aðlayan annenin, bebeðiyle yakýn iliþki kurmaya baþlamasýnýn ardýndan sakinleþtiði ve kendisini
sözel olarak rahat bir þekilde ifade edebildiði görüldü.
Yapýlan görüþmede, bebeðin çiftin evliliðinde birleþtirici öðe olduðu, hem annenin hem de babanýn
ailesindeki ilk torun olmasýnýn anne üzerinde büyük
bir baský oluþturduðu öðrenildi.
Hastanede geçirdikleri son 15 gün içinde anne ve
bebek özel odaya alýndý. Bu süre hem anne hem de
bebek için gerçek anlamdaki ilk yakýnlaþma olduðundan, bebeðin duygusal geliþimi yanýnda anne ve
bebeðin birbirlerine olan uyumlarý açýsýndan da
oldukça önemliydi. Bu zamana dek yalnýzca ünite
ekibi tarafýndan kendisine hediye edilen bir oyuncak
dýþýnda hiçbir nesne ya da kiþiye ilgi göstermeyen
bebeðin annesine tepkiler vermeye -heyecanlanma,
hareketlerde artýþ- baþladýðý gözlendi. Bu dönemde,
bebeðin orogastrik ya da oral beslenebilmesi ve
banyosu için anneye özel bir eðitim verildi. Ýlk uygulama hemþire denetiminde yaptýrýldý. Ayrýca bebek
düzenli olarak geliþimsel açýdan da izlendi. Anneyle
birlikte özel odada kalmaya baþladýðýnda bebeðe
Bayley Bebekler Ýçin Geliþim Ölçeði uygulandý.
Uygulamada bebeðin yalnýzca ýþýklý uyaraný izlediði,
göz temasý kurmadýðý ve yeni durumlarýn farkýnda
olmadýðý görüldü. Bu durum uyaran eksikliðine ve
ebeveyn yoksunluðuna baðlandý. Anne bebeðin durumuna iliþkin olarak bilgilendirildi ve çeþitli önerilerde
bulunuldu.
Taburcu olduktan sonra bebek 15 - 30 gün aralarla
multidisipliner olarak yenidoðan, nöroloji ve KBB
bölümlerince poliklinikten düzenli olarak izlendi. Bu
izlemler sýrasýnda hastanýn psikomotor ve duygusal
geliþimde olumlu yönde deðiþiklikler olduðu görüldü.
268
Hastaya, taburcu olduktan 30 gün sonra uygulanan
Bayley Bebekler Ýçin Geliþim Testi sonuçlarý, hastanede kaldýðý dönemde uygulanan test sonuçlarýyla
karþýlaþtýrýldýðýnda önemli bir deðiþim olduðu gözlendi. Bebeðin ýþýklý ve sesli uyaranlara yanýt verdiði,
eline verilen nesneleri tutabildiði, sallanan objeleri
takip edebildiði görüldü. Hastanede kaldýðý süre
içerinde göz temasý kurmayan, dokunulduðunda tepki
vermeyen bebeðin annesiyle uyumlu bir iliþki kurduðu, annesinden ayrýldýðýnda protesto davranýþlarý
sergilediði gözlendi. Ancak, hastanýn motor ve zihinsel geliþim olarak 5 ay 7 günlük bir bebeðin özelliklerini gösteremediði belirlendi. Bebek, 6 ay 4 günlük
olduðunda yapýlan deðerlendirmede zihinsel ve motor
geliþim puanlarýnýn yükseldiði ancak yine de yaþ özelliklerini göstermediði görüldü.
TARTIÞMA
Yaþamýn ilk altý ayýnda oluþmaya baþlayan ve kiþinin
ilerideki yaþantýsýndaki iliþki örüntülerinin belirlenmesinde önemli bir yer tutan baðlanma, bebeklik
döneminde aþamalar halinde gözlenmektedir.
Doðumdan hemen sonra insan yavrusunun doðasý
gereðince baþlayan baðlanma; meme arama, baþý
döndürme, emme, yutma, parmak emme, yakalama,
anneye yönelme, beslenme saatlerini sezinleme ve
hazýrlanma þeklinde kendisini göstermektedir.
Sekizinci haftayla birlikte bebek bakýcýsýna yönelmeye
baþlamaktadýr. Bebek bu dönemden itibaren bakýcýsýna gülümsemekte, uzun süreli göz iliþkisi kurmakta,
ona daha fazla ses çýkartmakta ve onun yanýnda kendisini daha rahat hissetmektedir (Kaplan ve ark.
1994). Yedinci ayla birlikte bebek çevresindeki iliþki
örüntülerini anlamlandýrmaya baþlamaktadýr. Bu
dönemde, bebek gerçek ve belirgin bir nesneye
yönelmektedir. Bu ay öncesinde anne, bebek için çok
önemli deðilken, yedinci aydan itibaren baðlanma
iliþkisinin kurulmasýyla birlikte bebek çok geniþ yelpazede olan sosyal iliþkilerini sýnýrlandýrmaktadýr.
Artýk bebek, ilgisini, tüm ihtiyaçlarýný karþýlayan
kiþiye yöneltmektedir. Bu dönemden itibaren bebekler
yabancý kiþilerle karþýlaþtýklarýnda korku, kaygý ya da
kaçma davranýþlarýnda bulunmaktadýrlar (Joseph
1992). Olgumuzda sözü edilen bu özelliklerin
hiçbirinin gözlenmemesi hastanede geçirdiði süre ile
doðrudan iliþkilidir. Bebeðin ilk üç ayýný annesinden
uzakta ve pek çok týbbi giriþimle karþý karþýya kalarak
geçirdiði düþünüldüðünde, baðlanma davranýþýnýn
geliþiminin seyri anne-bebek yakýn iliþkisinin önemini vurgulamasý açýsýndan önemlidir.
KLÝNÝK PSÝKÝYATRÝ 1999;2:266-270
YENÝDOÐAN DÖNEMÝNDE HASTANEDE UZUN SÜRELÝ TEDAVÝ GÖRMENÝN
BAÐLANMA ÖRÜNTÜSÜ ÜZERÝNDEKÝ ETKÝLERÝ: BÝR OLGU SUNUMU
Baðlanmada temel bakým veren kiþi ile sürekli ve
kaliteli bir iliþki önemlidir. Bu iliþkide temel bakýmý
veren kiþi ölüm gibi çok özel durumlar dýþýnda
annedir. Baðlanma, ancak anne figüründen yansýyan
sýcaklýk ile gerçekleþmektedir. Eðer anne kendi
ebeveyni ile sýcak, sevgi dolu ve güvenli bir baðlýlýk
iliþkisi kurmuþsa bu durum evliliðine ve çocuðu ile
olan iliþkisine de yansýmaktadýr (Ruble ve ark. 1990,
Biller 1993, Donley 1993, Zeanah ve ark. 1993).
Bebeðin, sosyal ve duygusal açýdan geliþebilmesinde
bakýcýnýn duyarlýlýðý mevcut baðýn kuvvetlenmesini
saðlamaktadýr (Denham 1993, Rijt-Plooij ve Plooij
1993, Isabella 1993). Ayný þekilde bebeðin kendisini
ifade edebilmesi ve ortaya koyabilmesinde de annebaba-çocuk iliþkisindeki duyarlýlýk önemlidir (Casiddy
1988). Anne çocuk iliþkisinde gerek anne gerekse
bebek birbirlerinin duygularýna yanýt verdikleri oranda aralarýndaki duygusal iletiþimin kalitesi artmaktadýr (Rijt-Plooij ve Plooji 1993). Bu durumda da birincil bakýcýnýn etkinliði, bebeðin ihtiyaçlarýný ne ölçüde
ve ne þekilde karþýladýðý üzerinde durulmaktadýr
(Dodson 1995). Hastanedeki on beþ günlük bir yakýnlaþmanýn bebek üzerinde olumlu etkileri olduðunun
gözlenmesi de bunun bir göstergesidir. Ayrýca olgunun
ilk uygulanan Bayley Bebekler Ýçin Geliþim Ölçeði
sonucuyla ikincisi ve üçüncüsü arasýndaki farkta
anne - bebek yakýn iliþkisinin önemini vurgulamaktadýr. Hastanede annesiyle birlikte kaldýðý dönemde
uygulanan geliþim testinde yalnýzca ýþýklý uyaranlara
yanýt veren, göz temasý kurmayan ve dýþ uyaranlarýn
farkýnda olmayan bebeðin, taburcu olduktan bir ay
sonra yapýlan deðerlendirmede geliþim ölçeðinden
aldýðý puanlarýn yükseldiði görüldü. Hastanýn ýþýklý ve
sesli uyaranlarý takip ettiði, nesneleri tutmaya
baþladýðý, annesiyle oyunlar oynadýðý ve göz temasý
kurduðu ve dokunulmaktan hoþlandýðý gözlendi. Bu
durumda anneyle birarada olmanýn olumlu etkisi
olduðu düþünülmektedir. Hastadaki geliþim üçüncü
deðerlendirmede de gözlenmiþ hastanýn aðýzdan
beslenmeye baþladýðý, kilo aldýðý ve biliþsel geliþim
puanýnýn yükseldiði ve baðlanma iliþkisinin kurulmaya baþlandýðý gözlenmiþtir. Bu noktada, bebeðin
sosyal ve duygusal açýdan geliþebilmesi ancak
bakýcýnýn bebeðin ihtiyaçlarýna olan duyarlýlýðýnýn
(Rijt-Plooij ve Plooij 1993) derecesine baðlý olarak
belirlenecektir.
Hayatýn ilk üç yýlýnda ortaya çýkan çoðu psikopatolojik durumun kaynaðý bebek ile birincil bakýcýsý arasýndaki iliþkiden doðmaktadýr. Bu iliþkideki herhangi bir
aksaklýk patolojik bir yapýnýn oluþmasýnda etkili olabilir. Yenidoðan döneminde, hastanede uzun süreli
tedavisi ve bakýmý yapýlan bebeklerde DSM-IV' de (APA
1994) bebeklik ya da küçük çocukluk döneminde
görülen bozukluklarýn içerisinde "Bebeklik ya da
Erken Çocukluk Dönemindeki Tepkisel Baðlanma
Bozukluðu" baþlýðý altýnda ifade edilen patolojinin
görülme riski oldukça yüksektir. Bozukluðun beþ
yaþýndan önce baþlamasý, bebeðin ya da küçük
çocuðun yaþamýndaki pek çok alanda önemli ölçüde
bozulma ve geliþim dönemine göre uygunsuz toplumsal iliþki kurma biçiminin olmasýdýr. Ayrýca, kalýcý
baðlanmanýn kurulmasýný önleyici þekilde birincil
bakýcýnýn sýk sýk deðiþmesi ya da çocuðun temel
ihtiyaçlarýnýn, sosyal ve duygusal gereksinimlerinin
sürekli gözardý edilmesi de bozukluðun ölçütleri
içerisinde yer almaktadýr. Bozukluðun ölçütleri
gözönünde bulundurulduðunda, yenidoðan servislerinde anne ve bebek iliþkisinin beklenen düzeyde
olmasa bile sürdürülmesinin gerekliði ortaya çýkmaktadýr. Bu noktada; yenidoðan bakým ünitelerinde anne
ve bebeðin birarada kalmalarýný saðlamalanýn önemi
ortaya çýkmaktadýr. Bu amaçla geleneksel yaklaþýmýn
ötesinde yenidoðan ünitelerinin yeniden yapýlandýrýlmasý gerekmektedir.
KAYNAKLAR
Amerikan Psikiyatri Birliði (1994) Mental Bozukluklarýn
Tanýsal ve Sayýmsal El Kitabý, 4. Baský (DSM-IV). Amerikan
Psikiyatri Birliði, Washington DC, (Çev. E Köroðlu), Hekimler
Birliði Yayýnlarý, Ankara.
Biller HB (1993) Fathers and families paternal factor in child
development. London, Auburn House.
Boccio M, Laudenslager MN, Rerie ML (1994) Intrinsic and
extrinsic factors affect infant responses to maternal separation. Psychiatry, 57:43-50.
Bolwby J (1988) A secure base: Clinical Application of attachment theory. London, Routledge.
KLÝNÝK PSÝKÝYATRÝ 1999;2:266-270
Casiddy J (1988) Child-mother attachment and the self in six
year olds. Child Development, 59:121-134.
Cohn JF, Tronick EZ (1987) Mother -infant face-to-face interaction: The sequence of dyadic states at 3,6, and 9 months.
Developmental Psychology, 23 (1):68-77.
Cynthia A, Stifter CA, Coulchan CM ve ark. (1993) Linking
employment to attachment: The mediating effects of maternal
separation anxiety and interactive behavior. Child
Development, 64:1451-1460.
Denham SA (1993) Maternal emotional responsiveness and
toddler's social-emotional completence. J Child Psychol
Psychiatry, 34:715-728.
269
SOYSAL AÞ, ERGENEKON E, AKSOY E.
Dodson F (1995) Çocuk yaþken eðilir: Doðumdan altý yaþa
kadar çocuk bakýmý ve eðitimi, 4. baský, (Çev. S Selvi), Ýstanbul, Özgür Yayýnlarý.
Ruble DN, Fleming AS, Stangor C ve ark. (1990) Transition to
motherhood and self: Measurement, stability, and change. J
Pers Soc Psychol, 58(3):450-463.
Donley MG (1993) Attachment and the emotional unit. Family
Process, 32:3-22.
Þener Þ, Özdemir D, Þahin MV (1995) Tepkisel baðlanma
bozukluðu: Bir olgu sunumu. Çocuk ve Gençlik Ruh Saðlýðý
Dergisi, 2(1):28-34.
Goodfriend MS (1993) Treatment of attachment disorder of
ýnfancy in a neonatal intensive care unit. Pediatrics,
91(1):139-142.
Isabella RA (1993) Origins of attachment: Maternal interactive
behavior across the five years. Child Development, 64:605621.
Joseph R (1992) The right brain and the unconscious discovering the stranger within, New York, Pleneum Press.
Kaplan HI, Sadock BJ, Grebb JA (1994) Synopsis of Psychiatry,
Baltimore Maryland, s.161-165.
Troy NW (1995) The time of this first holding of the infant and
maternal self-esteem related to feelins of maternal attachment. Women Health, 22(3):59-72.
Zeanah CH, Benoit D, Barton M ve ark. (1992) Representations
of attachment in mother and their one year old infants. J Am
Acad Child Adolescent Psychiaty, 32(2):278-286.
Zeanah CH, Borris NW, Larriey JA (1997) Infant development
and developmental risk: A review of the past 10 years. J Am
Acad Child Adolescent Psychiatry, 36(2):165-178.
Rijt-Plooij HHC, Plooij FX (1993) Distrint periods of mother
ýnfant conflict in normal development: sources of progress and
germs of pathology. J Child Psychol Psychiatry, 34(2):229-245.
270
KLÝNÝK PSÝKÝYATRÝ 1999;2:266-270
Download