Çocuklara Nasıl Anlatacaksınız?

advertisement
Zeynep Oral
Çocuklara Nasıl Anlatacaksınız?
“Anne polis bize de saldırır mı?” Gezi Parkı’nda beş yaşlarında bir
çocuk annesine bu soruyu soruyordu. Gezi direnişinin onuncu
günündeydi. Biraz ileride ablaları, ağabeyleri halay çekiyor,
şarkılar söylüyordu. Güneşli, harika bir akşamüstüydü. Peki ama
bu çocuğun aklına nereden geldi “Anne polis bize de saldırır
mı?” sorusu… Yanıt, parktaki bir fotoğraf sergisindeydi. Daha ilk
gün ağaçlara, parka sahip çıkmak isteyen gençlere öyle aşırı bir
polis şiddeti uygulanmıştı ki ertesi gün, şiddete karşı direnmek,
haysiyetlerini, insanlık onurunu korumak için milyonlar parka
akmıştı... Ama çocuk görmüştü o şiddetin fotoğraflarını.
Gecikmeli de olsa, televizyonlarda izlemişti polisin şiddet
görüntülerini…
Önceki gün polis önce Taksim Meydanı’na saldırdı. Sonra ilan
edildi, söylendi. Açıklandı. Kentin yetkilileri, devletin yetkilileri,
hükümetin yetkilileri, polisin yetkilileri tarafından açıklandı. Gezi
Parkı’na polis müdahalesi olmayacak, “Gezi Parkı ve göstericilere
dokunulmayacak” denildi. Sonrasını biliyorsunuz.
Şiddeti kullandığınızda diyalog olasılığını yok ettiğinizi? İnatla
şiddeti tırmandırmanın bir ülkeyi felakete sürükleyeceğini?
Bu felaketi önlemek elinizdeydi. Gerilimi düşürmek yerine tehdit
ve benden olanları sokağa dökerim kışkırtmasını nasıl
savunacaksınız?
Polisi düşmana saldırır gibi kendi halkına saldırtanlar! Yarın ne
cevap vereceksiniz çocuklara?
Baskıcı zihniyeti, keyfi yasakları, yaşama biçimine müdahaleyi
protesto etmenin suç olmadığı bir dünya bırakmak istiyorum
çocuklarımıza. Travmasız ve korkusuz bir dünya. Seçilmişlerin
şiddeti kışkırttığı değil, karşı çıkacağı bir dünya… Ölünceye dek
“başka bir dünya mümkün”ü anlatmaya çalışacağım
çocuklarımıza…
Verdikleri sözü tutmadılar, yalan söylediler. Aynı günün akşamı
gaz bombası, plastik mermi, tazyikli su, biber gazıyla parka
girdiklerinde ilk önce o soruyu soran kız çocuğunu düşündüm.
“Anne, polis bize de saldırır mı?”
Gezi direnişi günlerinde Türkiye Çocuk ve Ergen Psikiyatrisi
Derneği, çocuklarımızı karşı karşıya kaldıkları bedensel ve ruhsal
travmalardan korumamız gerektiğini vurguluyordu. Yaşananlar
çocukların aklını karıştırıyordu. Çevrecilik iyidir deniyordu. Sonra
çevrecilere şiddet uygulanıyordu. Çocukların aldıkları mesaj
“insani isteklere karşı şiddet uygulanır”dı.
Bugüne dek “Polis bizi korur, güvenliğimizi sağlar” diye
bilmişlerdi. Ama bunun gerçek olmadığını görmüşlerdi. Temel
güven sorunu yaşıyorlardı. Biber gazı diye bir şeyin varlığından
haberdar olmuş, sağlığa zarar veren maddeleri polisin bize karşı
kullandığını öğrenmişlerdi.
Yine derneğe göre: Seçilmiş ve demokrasi ile gelmiş bir liderin
duyarsız ve demokratik olmayan tutumu karşısında ‘demokrasi
kavramına’ şaşırmışlardı. Demokrasi anlayışları, sosyal hayata
dair algıları, kişisel güvenlik ve sorun çözme becerileriyle ilgili
algıları değişime uğramaktaydı.” (Ayrıntıları web sitelerinde
bulabilirsiniz.)
Onlar kibar davranmışlar, söylememişler, ben ekliyorum:
Çocuklarımız artık devlet büyüklerinin yalan söylediklerini de
biliyor. Bir gün söylediğinin tam tersini ertesi gün
söyleyebileceğini de…
Peki nasıl anlatacaksınız çocuklara? Komşu ülkenin başkanına
“Halkına kulak ver!” diye ders veren birinin kendi halkına hiç
ama hiç söz hakkı tanımadığını nasıl anlatacaksınız?
http://www.mgkmedya.com
Perşembe, Haziran 20, 2013 - Sayfa 1 / 1
Download