haftalık bülten haftalık bülten 1 Haziran 2009 Geçen haftanın özeti Aylık dış ticaret açığı genişlemeye devam etti. Nisan ayında aylık dış ticaret açığı, beklentimizin (2.3 milyar dolar) ve piyasa beklentisinin (2.4 milyar dolar) üzerinde 2.5 milyar dolar oldu. Böylece, Mart ayında 58 milyar dolar olan 12-aylık birikimli dış ticaret açığı 54.3 milyar dolar seviyesine geriledi. İthalatta yıllık gerileme ihracattan yüksek kalmaya devam ederken, ithalat ve ihracat geçen senenin aynı ayına göre %43 ve %33 oranında daraldı. Aylık ithalat önceki aya göre %3.7 daralarak 10.1 milyar dolar olurken, geçici vergi indirimlerinin etkisiyle canlanan iç talebin destekleyici etkisi ithalatta görülüyor. Mart ayında gerçekleşen aylık %75 artışın ardından, Nisan ayında motorlu taşıt ithalatı %8 oranında yükselirken; önceki ay 1 milyar dolar artan enerji-dışı ithalat Nisan ayında sadce 65 milyon dolar artış kaydetti. Diğer detaylara baktığımızda, ekonomik aktivitedeki küçülmenin tüketim ve yatırım mallarındaki %22.4 ve %32.6’lık daralmalarda etkili olduğunu görüyoruz. Önümüzdeki dönemde, ekonomik aktivitedeki yavaşlamanın etkisiyle dış ticaret açığındaki daralmanın devam etmesini bekliyoruz. Ancak, emtia fiyatları tarfaından gelen desteğin azalması ve ekonomideki toparlanmayla önümüzdeki dönemde dış ticaret açığındaki daralmanın yavaşlayacağını düşünüyoruz. Bu doğrultuda, yılsonu dış ticaret açığı tahminimiz 37.7 milyar dolar seviyesinde bulunuyor. Reel kesim güveninde toparlanma Mayıs’ta devam etti. Reel kesim güven endeksi Mayıs ayında, önceki aya göre 11.8 puan artarak, 96.9 seviyesine yükseldi. Böylece endeks Temmuz 2008’den bu yana en yüksek değerine ulaşırken, ekonomik faaliyete ilişkin iyimser ve kötümser görünümü ayıran 100 eşiğinin biraz altında kaldı. Detaylara baktığımızda, Ağustos 2008’den bu yana ilk defa katılımcıların çoğunun son üç aydaki üretim hacminin arttığını belirttiğini görüyoruz. Aynı şekilde, katılımcıların önümüzdeki üç aydaki üretim hacmi ve son üç aydaki toplam siparişlerine ilişkin değerlendirmelerindeki iyileşme de dikkat çekiyor. Mevcut stokların mevsim normallerinin altında olduğunu belirten katılımcı sayısının geçtiğimiz aya göre artması, vergi indirimlerinin etkisiyle stoklardaki erimenin hızlandığına işaret ediyor. TL’deki değer kaybı göz önüne alındığında, stoklardaki hızlı erimenin, girdi maliyetlerindeki artış sebebiyle yeni üretimin enflasyonist etkisinin olabileceğini düşünüyoruz. Ancak, ÖTV indirimlerinin geçici olduğunu göz önünde bulundurarak stoklardaki erimenin enflasyon üzerindeki yukarı yönlü etkisinin sınırlı olacağını öngörüyoruz. PPK tutanakları, para politikasının aşağı yönlü esnekliğinin uzunca bir süre korunması gerekebileceğini yineliyor. Merkez Bankası, politika İnan Demir +(90) 212 318 5087 [email protected] Başak Karaaslan +(90) 212 318 5086 [email protected] haftalık bülten faizinin 50 baz puan indirilerek %9.25’e getirildiği, Mayıs Para Politikası Kurulu (PPK) toplantı tutanaklarını yayımladı. Tutanaklarda, son dönemde iç talepte yaşanan canlanma ve çekirdek enflasyondaki gerilemenin ana belirleyicisinin son iki aydır devrede olan vergi indirimleri olduğu belirtiliyor. Ancak vergi indirimlerinin geçici olduğu, Haziran sonunda kalkacağı, dolayısıyla sözkonusu olumlu etkinin de sınırlı süreceğinin altı çiziliyor. Son dönemde gerçekleştirilen faiz indirimlerinin etkisiyle, enflasyonun orta vadeli hedeflerin belirgin şekilde altında kalma olasılığının azaldığı vurgulanırken, para politikasındaki değişimlerin ekonomik aktivite ve enflasyon üzerindeki etkilerinin gecikmeli olarak görüldüğüne dikkat çekiliyor. Bu doğrultuda, toplamda 750 baz puana ulaşan faiz indirimlerini dikkate alarak, Kurul bir sonraki faiz indiriminin ölçülü olabileceğini ve para politikasının aşağı yönlü esnekliğinin uzunca bir süre korunması gerekebileceğini yineliyor. Ana senaryomuz, Haziran ayında yapılacak olan 25 – 50 baz puanlık indirimin ardından indirimlere ara verilemesini ve politika faizinin yılın geri kalanında sabit kalmasını öngörüyor. Hazine bu ay piyasadan 3.5 milyar TL arasında borçlanmayı planlıyor. Cuma günü yayımlanan aylık borçlanma stratejisine göre, Hazine’nin Haziran ayında piyasaya 4.1 milyar TL’lik itfası bulunuyor. Bu itfayı karşılamak için Hazine bu ay iki ihale düzenleyerek piyasadan 3.5 milyar TL tutarında borçlanmayı planlıyor. Bu doğrultuda, 23 Haziran’da 2 Şubat 2011 vadeli mevcut gösterge tahvilin ve TL cinsi 4 yıl vadeli sabit kuponlu tahvilin yeniden ihracı gerçekleştirilecek. Önümüzdeki haftaya bakış Mayıs ayı enflasyon verileri Çarşamba günü açıklanıyor. Mayıs ayında tüketici fiyatlarının, CNBC-e anketine göre %0.45 olan piyasa beklentisinin üzerinde, %0.6 oranında artış göstermesini bekliyoruz. Piyasadan daha iyimser olduğumuz (piyasa beklentisi: %0.6) üretici fiyatları tarafında ise beklentimiz -%0.1 yönünde bulunuyor. Tahminimiz doğrultusunda olumlu baz etkisinin verdiği destekle yıllık TÜFE, rekor düşük seviyesine, %5.18’e gerileyecek. Giyim fiyatlarındaki mevsimsel artışların Mayıs ayında TÜFE’yi yukarı çeken en önemli faktörlerden biri olacağını düşünüyoruz. Diğer taraftan, doğalgaz fiyatlarında kaydedilen %25’lik indirimin manşet enflasyonu yaklaşık 0.35 0.40 yüzde puan aşağıya çekmesini bekliyoruz. Önümüzdeki dönemde ithalat fiyatlarının verdiği desteğin azalması, stoklardaki erimenin etkisiyle kurdaki zayıflığın olumsuz yansıması ve yılın ikinci yarısında baz etkisinin verdiği olumlu desteğin sınırlanması sebebiyle dezenflasyonun yavaşlayacağını düşünüyoruz. Bu haftanın veri gündeminde ayrıca bugün açıklanacak olan TİM Mayıs ayı geçici ihracat verileri bulunuyor. haftalık bülten Bu rapor, Finansbank Hazine Araştırma ve Satış Grubu tarafından müşterilerini bilgilendirmek amacıyla düzenlenmiştir. Raporun Finansbank ile ilişkili bir kuruluşun müşterisi tarafından kullanılabilirliği, alan kişi ve bu kuruluş arasındaki akdi ilişkiye tabi olacaktır. Bu raporda sunulan bilgi, yorum ve tavsiyeler raporu hazırlayan Finansbank Hazine Bölümü’ne ait görüşleri yansıtmakta olup yatırım danışmanlığı hizmeti kapsamında değildir. Mali durum ile risk ve getiri tercihlerinin çeşitliliğini göz önünde bulundurunca sadece bu raporda yer alan görüşlere dayanarak verilecek yatırım kararları beklentilere uygun sonuçlar doğurmayabilir. Bu rapordaki bilgilerin derlenmesinde güvenilirliğine inanılan sağlam kaynaklardan faydalanılmıştır; ancak bilgilerin doğruluğu bağımsız olarak teyit edilmemiştir. Finansbank bilgilerin doğruluğu ve bütünlüğü konusunda garanti vermemekte ve doğabilecek hatalarda sorumluluk üstlenmemektedir. Raporda sunulan bilgiler üzerinde önceden belirtilmeksizin değişiklik yapma hakkı saklıdır. Finansbank ve ilişkili kuruluşlar ile bu kurumlarda çalışan personel araştırma raporlarında sözü edilen menkul kıymetlere yatırım yapabilir ve zaman içerisinde pozisyonlarını değiştirebilir. Bu raporda yer alan bilgilerin bir kısmı ya da tamamının kopyası çıkarılamaz ya da dağıtılamaz.