haftalık bülten haftalık bülten 25 Temmuz 2011 Geçen haftanın özeti Bu yıl için daha fazla sıkılaşmaya olmayacağı yönündeki politika görüşümüzü koruyoruz Para Politikası Kurulu piyasa beklentisi ve tahminimizle uyumlu olarak politika faizinde değişikliğe gitmedi. Aynı zamanda yine beklentimize ve piyasa beklentisine paralel şekilde, Kurul üyeleri zorunlu karşılık oranlarını da değiştirmedi. PPK üyeleri bir önceki açıklamada ılımlı seyir izlediğini belirttikleri özel tüketimin yavaşlamaya başladığına dair sinyallerin olduğuna vurgu yaptılar. Para Politikası Kurulu aynı zamanda geçen ay olduğu gibi özel sektör yatırımlarının ılımlı seyrini koruduğunu, dış talebin ise zayıf kaldığını yineledi. Buna ek olarak, geçen ayki notlarda olduğu gibi, TCMB, işsizlik oranının kriz öncesi seviyelere döndüğünü fakat kapasite kullanım oranının düşük düzeylerde devam etmesinin ve verimlilik artışının güçlü olmasının sonucu olarak işgücü maliyetlerinin de düşüş gösterdiğine değindi. Enflasyon tarafında ise, TCMB çekirdek enflasyon göstergelerinin bir miktar daha artış göstermeye devam edeceği yönündeki beklentisini korudu; ancak, bunun iktisadi faaliyetteki yavaşlama nedeni ile sınırlı olacağını belirtti. Kurul BDDK önlemlerinin ekonomik aktivitenin yeniden dengelenmesine katkıda bulunduğuna dikkat çekerken, bunun sıkı maliye politikası duruşu ile desteklendiğini ve bu politikalar sayesinde yurtiçi talebin şu anda kontrol altına alındığını belirtti. Aynı zamanda, Para Politikası Kurulu cari açık hesabındaki iyileşmenin 2011 yılının dördüncü çeyreğinden itibaren başlayacağını yineledi. Gelecek dönemler için, Para Politikası Kurulu Avrupa ülkelerindeki kamu borcu sorununa ve küresel büyümeye ilişkin endişelerin risk iştahını olumsuz etkilemeye devam etmesi halinde faiz koridorunun kademeli olarak daraltılmasının uygun olacağını belirtti. Ayrıca, daha da önemli olarak Kurul gelişmiş ülkelerdeki sorunların daha da derinleşmesi ve yurtiçi iktisadi faaliyetlerin durgunluk sürecine girmesi halinde bütün politika araçlarının genişletici yönde kullanılmasının söz konusu olabileceğini ifade etti. Para Politikası Kurulu’nun bu son demeci “Kurul’un mevcutta uygulanan para politikasının daraltıcı etkilerini izleyeceği ve eğer gerekirse aynı doğrultuda ek önlem alınacağına " ilişkin açıklama sı ile yer değiştirmiş oldu. Bu değişiklik açıkça gösteriyor ki; Para Politikası Kurulu daha fazla sıkılaşma yanlısı davranmayacak ve eğer büyüme görünümünde önemli ölçüde bozulma olursa genişlemeci politika İzleyebilecek. Para Politikası Kurulu toplantısından önce yazdığımız değerlendirme notunda, Bankanın Perşembe günü yaptığı faiz toplantısında veya bu hafta açıklanacak olan Enflasyon Raporu’nda sıkılaşma yanlısı duruşundan vazgeçeceğine ilişkin düşüncemizi paylaşmıştık. Buna göre, yılın geri kalanında politika faizlerinde artış olmayacağı yönündeki İnan Demir +(90) 212 318 5087 [email protected] Başak Karaaslan +(90) 212 318 5096 [email protected] Cevdet Çağdaş Ünal +(90) 212 318 5086 [email protected] haftalık bülten beklentimizi korurken aynı zamanda yılın geri kalanında zorunlu karşılık oranlarında da bir artış olmayacağını düşünüyoruz. Merkez Bankası önümüzdeki dönemde risk iştahındaki yaşanacak düşüş sonucu kurda oluşabilecek aşırı değer kaybına karşı gecelik borçlanma faizini kullanacağını belirtirken, bütün araçların gevşeme yönünde kullanılması ancak büyüme görünümünde belirgin bir bozulma olduğu takdirde gündeme gelecek. Kısa vadeli enflasyon beklentileri sınırlı artış gösterirken, uzun vadeli beklentiler sınırlı değişim gösterdi. Merkez Bankası tarafından yayımlanan Temmuz ayı II. dönem beklenti anketine göre, yılsonu enflasyon beklentisi %7.25'ten %7.33'e yükseldi. Uzun vadeli enflasyon tahminlerine baktığımızdai 12-aylık enflasyon beklentisinin 9 baz puan artarak %6.92'ye geldiğini, 24aylık enflasyon beklentisinin ise %6.31 seviyesinde neredeyse değişmeden kaldığını görüyoruz. Politika faizi tarafında, anket katılımcılarının MB'nin Ankara toplantısında verdiği mesajlar doğrultusunda 3 ay sonrası için faiz beklentilerini %6.48'den %6.32'ye düşürdüklerini görüyoruz. 6 ve 12 ay sonrası için faiz beklentileri ise 2 baz puanlık artışla sırasıyla %6.84 ve %7.41'e yükseldi. Bu doğrultuda, piyasa beklentisinden ayrışmaya devam ediyoruz ve 2011'in kalanında faiz artırımı beklememeye devam ediyoruz. Anketin diğer detaylarında, yılsonu USD/TL kuru beklentisi 1.60002tan 1.6400'e yükselirken, yılsonu cari açık beklentisi ise artmaya devam ederek 68 milyar dolara ulaştı. Fitch, yüksek cari açık sebebiyle not artırımı belirsiz. Kredi derecelendirme kuruluşu Fitch analisti Ed Parker, yüksek cari açık ve kredi büyümesinin kredi notunun yatırım yapılabilir seviyeye yükseltilmesi konsuunda belirsizlik oluşturduğunu ifade etti. Ekonomideki aşırı ısınmaya dikkat çeken Parker, Türkiye’nin AB borç krizinin olumsuz etkilerine yüksek cari açığı sbebeiyle daha açık olduğunu belirtti. Para politikası tarafında ise Parker, MB’nin mevcut para politikası bileşiminin başarısının en iyi ifadeyle karışık olduğunu söyledi. Fitch’in yaptığı açıklamaları piyasalar oldukça olumsuz karşıladı. Ancak, kredi derecelendirme kuruluşlarının cari açık konusundaki hassaiyetlerini göz önüne alarak, zaten piyasa oyunclularının kısa vadede not artırımı beklemediklerini söyleyebiliriz. Dolayısıyla, Fitch’ten gelen açıklamaların olumsuz etkisinin kısa süreli olacağını düşünüyoruz. Önümüzdeki haftaya bakış Merkez Bankası üçüncü çeyrek enflasyon raporunu Perşembe günü açılayacak. Hatırlanacağı gibi Merkez Bankası Nisan ayında yayımladığı enflasyon raporunda 2011 yılsonu enflasyonunun %6.9, 2012 yılsonu enflasyonunun ise %5.2 seviyesinde gerçekleşeceğini öngörmüştü. Bu tahminlerde herhangi bir değişiklik olmayacağını öngörüyoruz. Ancak bu tahminlere ilişkin patikanın Nisan raporunun aksine ilave sıkılaştırma öngörüsü barındırmayacağını düşünüyoruz. Öte yandan, Merkez Bankası Cuma günü İstanbul’da ekonomistlerle bir toplantı yapacak. haftalık bülten Haziran ayı dış ticaret dengesi Cuma günü açıklanacak. Beklentimiz dış ticaret açığının Haziran’da 9.4 milyar dolar olacağı yönünde (piyasa beklentisi: 9.5 milyar dolar).Bu bir önceki ay kaydedilen 10.1 milyar dolardan gerilemeye işaret etse de geçtiğimiz yılın aynı ayına oranla %65 genişlemeyi ifade ediyor. Eğer gerçekleşme beklentimize paralel olursa 12 aylık birikimli dış ticaret açığı 92.4 milyar dolardan 96.1 milyar dolara yükselecek. Hatırlanacağı gibi geçtiğimiz hafta yıl sonu cari açık tahminimizi 75.4 milyar dolara revize etmiştik (cari açık/GSYH: %9.8) bununla birlikte dış dengenin 4. çeyrekte iyileşmeye başlayacağı fakat bundan önce daha da bozulacağını düşünüyoruz. Bu hafta takip edilecek diğer önemli veriler arasında bugün açıklanacak Temmuz ayı kapasite kullanım oranı ve reel sektör güven endeksi yer alıyor. haftalık bülten Bu rapor, Finansbank Hazine Araştırma ve Satış Grubu tarafından müşterilerini bilgilendirmek amacıyla düzenlenmiştir. Raporun Finansbank ile ilişkili bir kuruluşun müşterisi tarafından kullanılabilirliği, alan kişi ve bu kuruluş arasındaki akdi ilişkiye tabi olacaktır. Bu raporda sunulan bilgi, yorum ve tavsiyeler raporu hazırlayan Finansbank Hazine Bölümü’ne ait görüşleri yansıtmakta olup yatırım danışmanlığı hizmeti kapsamında değildir. Mali durum ile risk ve getiri tercihlerinin çeşitliliğini göz önünde bulundurunca sadece bu raporda yer alan görüşlere dayanarak verilecek yatırım kararları beklentilere uygun sonuçlar doğurmayabilir. Bu rapordaki bilgilerin derlenmesinde güvenilirliğine inanılan sağlam kaynaklardan faydalanılmıştır; ancak bilgilerin doğruluğu bağımsız olarak teyit edilmemiştir. Finansbank bilgilerin doğruluğu ve bütünlüğü konusunda garanti vermemekte ve doğabilecek hatalarda sorumluluk üstlenmemektedir. Raporda sunulan bilgiler üzerinde önceden belirtilmeksizin değişiklik yapma hakkı saklıdır. Finansbank ve ilişkili kuruluşlar ile bu kurumlarda çalışan personel araştırma raporlarında sözü edilen menkul kıymetlere yatırım yapabilir ve zaman içerisinde pozisyonlarını değiştirebilir. Bu raporda yer alan bilgilerin bir kısmı ya da tamamının kopyası çıkarılamaz ya da dağıtılamaz.