haftalık bülten 25haftalık Kasımbülten 2013 Ecicek Geçen haftanın özeti Mevcut koridor içerisinde ölçülü bir sıkılaştırma. Para Politikası Kurulu (PPK) bütün politika parametrelerini değiştirmeden korudu. Bizim tahminimiz ve piyasanın neredeyse ittifak halinde beklendiği sonuç da bu yöndeydi. Böylelikle, bir hafta vadeli repo faizi oranı %4.50, gecelik borçlanma faizi oranı %3.50, borç verme faizi oranı %7.75, piyasa yapıcısı bankalara repo işlemleri yoluyla tanınan borçlanma imkanı faiz oranı %6.75 olarak kaldı. Ayrıca rezerv opsiyon katsayıları ve zorunlu karşılık oranlarında da değişiklik yapılmadı. Faiz koridorunun parametreleri değiştirilmese de, son aylardaki kur dalgalanmalarının yarattığı enflasyonist baskılara karşı; bir ay vadeli repo ihalelerine son vermek suretiyle, parasal sıkılaştırma güçlendirildi. PPK’nın bu hamlesiyle, bankalar merkez bankasından daha fazla gecelik fonlama sağlamak durumunda kalacaklar. Bu da, piyasa yapıcısı bankaların TCMB’den %6.75 oranıyla borçlanabildiği “normal” günlerde bile, bankalararası para piyasasındaki faizlerin %7.75 seviyesine yakın oluşması anlamına geliyor. Bundan önce bankalararası gecelik faizler %7.75 olan faiz koridorunun tavanına sadece, piyasa yapıcılar için borçlanma imkanının geçerli olmadığı ek parasal sıkılaştırma yapılan günlerde değiyordu. Kasım ayında bugüne kadar para piyasasında oluşan faizlerin ortalamasının %7.35 olduğu dikkate alınınca, PPK’nın bu kararı en fazla 40 baz puanlık bir faiz artırımına denk düşüyor. Dolayısıyla, TCMB’nin %4.50 oranıyla bir hafta vadede sağlandığı fonlamanın sınırlı kalmayı sürdürmesi koşuluyla, bu kararın kısa vadeli faizlerde efektif olarak ölçülü bir artırıma gidilmesi anlamına geldiği söylenebilir. Karar duyurusunda, enflasyon görünümü orta vadeli hedeflerle uyumlu olana kadar para politikasındaki temkinli duruşun korunması gerektiğinin tekrarlanması da dikkate değer. PPK toplantısının ertesi günü, TCMB banka ekonomistleriyle bir toplantı yaptı. Bu toplantıda, Banka kendileri için önemli olanın bankalararası gecelik faiz olduğunu ve bunu %7.75’te veya ona yakın bir seviyede tutacaklarını tekrarladı. Banka ayrıca %6.5 civarında bir efektif fonlama maliyeti öngördü. %4.5 oranındaki bir hafta vadeli repo faizi içinse, yetkililer bunun artık politika faizi olmadığını ama bir süre daha uygulamada kalacağını açıkladılar. Yeni küresel koşullarda sermaye girişleriyle mücadele etme ihtiyacı artık bulunmadığından, para politikasında çerçevesinde yaşanan bu normalleşmeyi olumlu buluyoruz. Bununla birlikte, normalleşmenin sadece çerçeveyle sınırlı kalmaması, oranlara da yansıması gerektiği düşüncesindeyiz. Bu konuda, Mayıs’tan beri enflasyon beklentilerinde gerçekleşen 60 baz puanlık bozulmaya karşı, kısa vadeli faizlerin 350 baz puan yükseldiğini ifade eden İnan Demir +(90) 212 318 5087 [email protected] Deniz Çiçek +(90) 212 318 5086 [email protected] Gökçe Çelik +(90) 212 318 5096 [email protected] haftalık bülten Banka yetkilileri, daha fazla sıkılaştırma yapma konusunda yorum yapmaktan kaçındılar. Biz, TCMB’nin parasal sıkılaştırma yönündeki adımlarını olumlu karşılamakla beraber, dikkat çekmek istiyoruz ki; bu adımdan sonra, koridorun parametrelerinde değişikliğe gidilmeden daha fazla sıkılaştırma yapacak fazla bir alan kalmadı. Daha önce belirttiğimiz gibi, küresel finansal koşulların gelişmekte olan piyasaların aleyhine dönmesi durumunda; Türk lirasında oluşacak değer kaybını ve bunun yaratacağı enflasyonist baskıları engellemekte, mevcut koridorun tavanı bile yeterli olmayacaktır. Dolayısıyla, önümüzdeki aylarda enflasyon göstergelerindeki kötüleşme eğiliminin sürmesi halinde, daha fazla sıkılaştırma için alan yaratmak adına, TCMB’nin koridorun tavanını yükseltmek durumunda kalacağını öngörebiliriz. Önümüzdeki Haftaya Bakış Ekim ayı dış ticaret verileri Cuma günü yayımlanacak. Aylık dış ticaret açığının 6.7 milyar dolar olacağını tahmin ediyoruz. Piyasa beklentisi ise 7.3 milyar dolar düzeyinde. Tahminimize göre, aylık açık bir önceki yılın aynı ayına göre %19.7 oranında genişleyecek. Bu sonuçla, 12 ay birikimli açık, Eylül’de kaydedilen 95.1 milyar dolar değerinden, 96.2 milyar dolara yükselecek. Tahminimiz, 12.4 milyar dolar düzeyinde aylık ihracat, 19.1 milyar dolar ise ithalat beklentisine dayanıyor. İhracatın 0.6 milyar dolarlık kısmı ile ithalatın 0.9 milyar dolarlık kısmını altın ticaretinin oluşturmasını bekliyoruz. Bu tahminlere göre, altın hariç 12 ay birikimli dış ticaret açığı Eylül’de düşmeye devam edecek. Bizim görüşümüze göre, ekonomik aktivitede devam eden toparlanma ithalat talebini güçlü tutmaya devam etse de, son aylarda Türk lirasında yaşanan değer kaybının dış ticaret açığında ivme kaybına yol açtığı görülüyor. Fiyat dalgalanmalarına oldukça hassas olan altın ticaretinde sert hareketler yaşanmadığı takdirde, 12 ay birikimli açığın önümüzde aylarda ivme kaybederek de olsa genişlemesini öngörüyoruz. Bu hafta ayrıca, TCMB Perşembe günü Finansal İstikrar Raporunu açıklayacak. Kasım ayı reel sektör güven endeksi ve kapasite kullanım oranı bugün, Kasım ayı tüketici güven endeksi Perşembe günü yayımlanacak. haftalık bülten Bu rapor, Finansbank CEO Ofisi Araştırma Bölümü tarafından müşterilerini bilgilendirmek amacıyla düzenlenmiştir. Raporun Finansbank ile ilişkili bir kuruluşun müşterisi tarafından kullanılabilirliği, alan kişi ve bu kuruluş arasındaki akdi ilişkiye tabi olacaktır. Bu raporda sunulan bilgi, yorum ve tavsiyeler raporu hazırlayan Finansbank CEO Ofisi’ne ait görüşleri yansıtmakta olup yatırım danışmanlığı hizmeti kapsamında değildir. Mali durum ile risk ve getiri tercihlerinin çeşitliliğini göz önünde bulundurunca sadece bu raporda yer alan görüşlere dayanarak verilecek yatırım kararları beklentilere uygun sonuçlar doğurmayabilir. Bu rapordaki bilgilerin derlenmesinde güvenilirliğine inanılan sağlam kaynaklardan faydalanılmıştır; ancak bilgilerin doğruluğu bağımsız olarak teyit edilmemiştir. Finansbank bilgilerin doğruluğu ve bütünlüğü konusunda garanti vermemekte ve doğabilecek hatalarda sorumluluk üstlenmemektedir. Raporda sunulan bilgiler üzerinde önceden belirtilmeksizin değişiklik yapma hakkı saklıdır. Finansbank ve ilişkili kuruluşlar ile bu kurumlarda çalışan personel araştırma raporlarında sözü edilen menkul kıymetlere yatırım yapabilir ve zaman içerisinde pozisyonlarını değiştirebilir. Bu raporda yer alan bilgilerin bir kısmı ya da tamamının kopyası çıkarılamaz ya da dağıtılamaz.