C. Senatosu B : 102 Savunma Bakanlığı Bütçesinden yalnız eratın giyim, kuşamı için 300 milyonun üstünde mas­ raf etmek gerekecektir. Bundan sonra, vaktiniz olursa Yedek Su­ bay Kanunu tasarısını konuşacaksınız, ora­ da da arz edeceğim, yedek subay kaynağının artışının da Millî Savunma Bakanlığı büt­ çesine her yıl yükliyeceği, tahmil edeceği mas­ raflar büyük bâr rakam tutmaktadır. Her za­ man Savunma Bakanlığı Bütçesini huzurunu­ za getirdiğimizde sayın senatörler haklı ola­ rak, Millî Savunma Bakanlığı Bütçesinin cari rakamlarının yüksek olduğunu, ordunun harb gücünün artırılması İçin cari masraflarda kı­ sıntıda bulunmasın] arzu etmektedirler. Ama artan bu kaynaklar karşısında size şunu arz edeyim ki, bu kanuni tedbirleri almadığınız takdirde Millî Savunma Bakanlığı Bütçesi­ nin cari masrafları daima artmada devam edecek ve ordunun harb gücünün artırma im­ kânları bugünkü Sktisadi imkânlarımızla, malî kaynaklarımızla mümkün olmıyacaktır. işte bu kanun böyle bir ihtiyaç ve zaruret­ ten doğmaktadır. Yüce Senatonun bu ka­ nunu bu anlam ile nazarı itibara almalarını ve biraz evvel de arz ettiğim gibi, bu kur'anın Anayasa meselesine de uygunluğunu kabul et­ melerini rica ederim. Ve esasen arkadaşlarım, kur'ayı beğenmediler, ama kur'anın yerine neyi ikâme edeceğimizi de bize tavsiye etme­ diler. Biz çok düşündük, bunun üzerinde, iki seneden beri çalışma yapılmaktadır M, ye­ deksubay kanunu tasarısı huzurunuza gele­ cektir, orada değerlendirme mümkündür. Çün­ kü, bi'ı- baz tahsil sistemi vardır, yedeksubayların; üniversitede çeşitli dallarda tahsil yap­ mışlardır. Ama, erin tesliminde bir taraf da lise mezunu er, bir tarafta dağ başındaki ço­ ban er, ziraatçi vatandaş, okumamış, yazma­ mış vatandaş. Bunların teslimi bar arada na­ sıl yapılır ve bunun mümkün olup olmadığını takdirlerinize arz ederim. ikincisi, testi kazanmıyanlarm durumu ve kazananın durumu : Kazanan er olacak, as­ kerlik yapacak; kazanmıyan, askerlik yapmıyacak. Böyle bir test durumunda o zaman kim testi kazanır? Birçok kimse testi kazanmama yo­ luna gidebilir. Halbuki bir test usulü konursa testi kazanma yoluna gidebilir. Ama; meselâ, ko­ 27 . 7 . 1970 O : 1 nu Yedeksubay Kanunu tasarısının görüşülmesin­ de huzurunuza gelecek; testi kazanan yedeksubay kazanmıyan er, dediğiniz zaman herkes kazan­ mak İçin bilgisini, hünerini ortaya dökecek ve biz de Silâhlı Kuvvetler olarak yedeksubayı seçme imkânını bulacağız. Ama, eri seçmede bu gibi kıstaslara Türkiye için bugün sahip deği­ liz. Ama, ileri yıllarda böyle bir kıstasa sahibolmamızı ve askerlik meselesinin şans ve talihe bağlı kalmamasını biz de Hükümet olarak can­ dan arzulamaktayız. Arkadaşlarımın temennilerinde de bir hak­ lılık buluyorum. AncaJk, memleket şartlarına göre bunun yerine konulacak usulleri arkadaş­ larım şayet tavsiye edebilirlerse bunların mü­ nakaşalarını burada yaparız. Mesele, bu hiz­ metlerin iyi görülmesidir. Yoksa biz, en iyi­ sini bulduk, en iyiöi ile huzurunuzdayız demi­ yoruz, arkadaşlarım. Biz, iki yıl çalışmamızdan sonra bulabildiğimiz usullerle huzurunuzdayız. Bu sebeple kanun tasarısının Yüoe Senato­ da kabulünü saygılarımla temenni ederim. Saygılar sunarım, efendim. BAŞKAN — Sayın Göktürk bir önerge ve-, rerek şöyle demektedirler. «Bütün hatipler «kur'a» kelimesini «kurra» diye telâffuz ediyorlar. Tutanakların böyle yanlış bir kelimeyi ihtiva etmesi her halde Parlâmento ve Yüce Senato için doğru olmasa gsrektir. Uygun şekilde düzeltilmesini saygı ile arz ederim.» diyorlar. Önerge okunmakla her halde Sayın Hocamı­ zın istediği yerine gelmiş olacaktır. Komisyon söz istiyor mu efendim?.. Yok, is­ temiyorlar. Sayın Rendeci, buyurunuz. REFET RENDECİ (Samsun) — Sayın Baş­ kan, değerli arkadaşlarım; müzakere etmekte olduğumuz tasıarı bâzı yenilikler getirmesi bakı­ mından hakikaten şayanı takdir bir tasarıdır. Bir reform getirme gayreti içerisindedir, ama askerlik mevzuunun hassas bir mevzu olması, mühim bir mevzu olması sebebi ile tam olarak içine girip bir yenilik de getirememiştir, benim kanaatimce. Şimdi, bu btakımdan ben tasarıyı noksan bulu­ yorum. Bu tasarıya ek olarak ve bir sene son­ ra gelecek olan tasarı ile her halde bu şimdi yaptığımız Meclislerdeki konuşmalarla ve bun- — 259 —