7 Ağustos 2017 Geçen haftanın özeti TCMB yıl sonu enflasyon projeksiyonunu yükseltti. TCMB yılın 3. Enflasyon Raporu’nu dün yayımladı. 2017 yıl sonu enflasyon projeksiyonunu %8.5’ten %8.7’ye çeken Merkez Bankası 2018 yıl sonu enflasyonunu ise değiştirmeyerek %6.4 seviyesinde tuttu. Bu yılın enflasyon projeksiyonundaki yukarı yönlü revizyonda çıktı açığı ve gıda enflasyonu varsayımlarındaki yukarı yönlü değişikliklerin etkisinin, petrol ve TL cinsi ithalat fiyatları varsayımlarındaki aşağı yönlü değişikliklerin etkisinden daha büyük olması belirleyici oldu. Raporun tanıtımı için yapılan basın toplantısında konuşan TCMB Başkanı Çetinkaya enflasyon görünümünde belirgin bir iyileşme görülene kadar sıkı politika duruşunun sürdürüleceği yönündeki ifadeyi yineledi. Çetinkaya manşet enflasyona rakamına ek olarak çekirdek enflasyon ve enflasyon beklentilerine ilişkin gelişmelerinde yakından izleneceğini belirtti. Ancak bu göstergelere ilişkin görünümün iyileşmesi, manşet enflasyondaki iyileşmeden daha uzun zaman gerektirebilir. Dolayısıyla, TCMB’nin politika duruşunda gevşemeye gitmek için en azından yıl sonuna kadar beklemek zorunda kalabilir. TCMB’nin mevcut politika duruşunu sürdüreceği varsayımı altında dahi, enflasyonun yıl sonunda %8.7’ye gerileme ihtimalini düşük görüyoruz. Mevcut para politikası, dış koşullarında destekleyici olmasının yardımıyla, TL’deki değer kaybı baskısını sınırlasa da maliye politikasındaki gevşemenin enflasyonist etkisini dengelemek için yeterince sıkı olmayabilir. Bu nedenle, 2017 ve 2018 için enflasyon tahminlerimizi sırasıyla %9.6 ve %8 seviyelerinde koruyoruz. Enflasyon geçici bir süre için tek haneye geriledi. Aylık enflasyon Temmuz ayında %0.15 seviyesinde gerçekleşti. Bizim %-0.12 tahminimizin üzerinde gelen bu değer, yıllık enflasyonu Haziran ayındaki %10.9 seviyesinden %9.8 seviyesine çekti. Böylece yıllık enflasyon Ocak ayından bu yana ilk kez tek haneye gerilemiş oldu. Ayrıntılara baktığımızda, giyim grubunda mevsimsel etkilere bağlı olarak görmeyi beklediğimiz aylık düşüşün, önceki yıllara kıyasla sınırlı kaldığını görüyoruz. Bir önceki aya kıyasla kaydedilen %3.51 seviyesindeki gerileme, 2004’ten buyana kaydedilen en küçük ikinci gerileme oldu. %1.13 artış kaydeden ulaşım kategorisinin katkısı 18 baz puan, %1.75 artış kaydeden lokanta ve otel Gökçe Çelik +(90) 212 318 5096 [email protected] Deniz Çiçek +(90) 212 318 5086 [email protected] kategorisi ise 14 baz puan katkı yaptı. Bir önceki aya kıyasla %0.71 gerileyen gıda fiyatları ise manşet enflasyonu 16 baz puan aşağı çekmiş oldu. Yıllık çekirdek enflasyon ise son aylarda kaydettiği sınırlı gerilemeyi fazlasıyla geri verdi ve %9.60 seviyesine yükseldi. Bu değer, Şubat-2016’dan bu yana, endekste görülen en yüksek seviyeye işaret ediyor. TL’nin, dolar karşısında yılın başındaki seviyelerine dönmesine karşın, döviz sepeti karşısında, yılın başından bu yana yaklaşık %7 değer kaybetmesi ve iç talepteki güçlenme, çekirdek enflasyondaki yükseliş trendini geri getirmiş görünüyor. Bu gelişme, para politikası duruşunun, genişlemeci maliye politikalarından kaynaklanan enflasyonist etkileri dengeleyecek kadar sıkı olmadığına işaret ediyor. Yıllık enflasyonun Ağustos ayından itibaren yeniden çift haneye döneceğini ve Aralık ayına kadar kalacağını düşünüyoruz. Dolayısıyla, TCMB politika duruşunda olasıbir gevşeme adımı için en azından yıl sonuna kadar bekleyecektir. Ancak burada asıl sorulması gereken soru, para politkasında gevşemeden önce ek sıkılaşmaya gerek olup olmadığı. Maliye politikasının desteğiyle hızlanan iç talebin enflasyon görünümünde yukarı yönlü riskleri artırdığını göz önünde bulundurduğumuzda daha sıkı bir para politikasının gerekebileceğine düşünüyoruz. Ancak TCMB’den bu yönde bir adımı ancak kur tarafında baskı artarsa göreceğimizi düşünüyoruz. Dış ticaret açığı Temmuz’da baz etkisiyle sert yükseldi. Gümrük ve Ticaret Bakanlığı tarafından açıklanan geçici verilere göre Temmuz ayında dış ticaret açığı %80.4 oranında artarak 8.8 milyar dolar seviyesinde gerçekleşti. Bir önceki yılın aynı ayına kıyasla, ihracat %28.7, ithalat ise %45.8 artış kaydetti. Temmuz2016’da 354 milyon dolar olarak gerçekleşen kıymetli maden (altın) ithalatı, bu yılın aynı ayında 2.7 milyar dolar seviyesinde gerçekleşti. Yıllık bazdaki karşılaştırmaların, geçen yıl gerçekleşen başarısız darbe girişimine bağlı baz etkisi nedeniyle yanıltıcı olduğunun altını çiziyoruz. Öte yandan, yılın ilk yedi ayına ilişkin veriler, dış ticaret açığında belirgin bir genişleme olduğunu teyit ediyor. OcakTemmuz döneminde kaydedilen birikimli açık 39.7 milyar seviyesine ulaştı ve geçen yılın aynı dönemine kıyala %20.4 oranında artış kaydetti. Söz konusu dönemde, birikimli ihracat %10.6, ithalat ise %13.5 artış kaydetti. Temmuz ayı rakamıyla birlikte 12 aylık birikimli dış ticaret açığı 62.8 milyar dolara ulaştı. Önümüzdeki dönemde enerji ithalatındaki artışın devam etmesi ve iç talepteki toparlanmanın etkisiyle, dış ticaret açığındaki yükseliş trendinin devam edeceğini öngörüyruz. Altın ithalatındaki artışın devam halinde açık daha da genişleyecektir. Öte yandan ihracattaki hızlanmanın devam etmesi, ithalat kalemlerinden gelen artışın etkisini kısmen dengeleyecektir. Yine de yıl sonu dış ticaret açığı için 63 milyar dolar seviyesindeki tahmimiz üzerindeki risklerin yukarı yönlü olduğunu düşünüyoruz. Yılın kalanında, geçtiğimiz 5 yılın Ağustos-Aralık döneminde kaydedilen dış ticaret açığı ortalamasına paralel bir gerçekleşme olursa dış ticaret açığı yıl sonunda 71 milyar dolara ulaşabilir. PMI Temmuz ayında sınırlı geriledi. İmalat PMI endeksi Temmuz ayında 53.6 seviyesinde gerçekleşti. Endeks Haziran ayında, Kasım-2013’ten bu yana en yüksek seviye olan 54.7 değerini almıştı. Aylık bazdaki düşüşe karşın, endeksin son 5 aydır imalat sektöründe genişlemeye işaret etmesi ekonomik aktivitedeki güçlü seyrin sürdüğünü gösteriyor. Önümüzdeki Haftaya Bakış Haziran ayı sanayi üretim endeksi Salı günü açıklanacak. Mevsim ve takvim etkisinden arındırılmış sanayi üretim endeksinin bir önceki aya kıyasla %0.5 artış kaydetmesini bekliyoruz. Nisan ve Mayıs aylarında, “diğer ulaşım araçlarının imalatı” alt kalemindeki sert hareketler nedeniyle, ana endeksteki aylık değişimler de daha keskin olmuştu. Haziran ayında, bu geçici faktörün ortadan kalkmasıyla, endeksin ılımlı bir aylık artış kaydedeceğini düşünüyoruz. Takvim etkisinden arındırılmış endeksin, bir önceki yılın aynı ayına kıyasla %4.8 artış kaydedeceğini öngörüyoruz. Eksik iş günü sebebiyle, arındırılmamış endeksteki artışın ise daha sınırlı (%1) olacağını düşünüyoruz. Tahminimizin gerçekleşmesi halinde, sanayi üretimi endeksi 2. çeyrekte, bir önceki çeyreğe kıyasla %2 büyümüş olacak. Gerek sanayi üretimindeki hızlanma, gerekse diğer öncü göstergeler 2. çeyrek GSYH büyüme oranının en az ilk çeyrekteki kadar iyi olabileceğine işaret ediyor. Bu bağlamda, yılın tamamı için %4.3 olan GSYH büyüme tahminimizi koruduğumzu ancak bu tahmin üzerindeki risklerin yukarı yönlü olduğunu hatırlatıyoruz. Haziran Ödemeler Dengesi verileri Cuma günü açıklanacak. Aylık cari açığın 3.9 milyar dolar seviyesinde gerçekleşmesini bekliyoruz (piyasa beklentisi: 3.9 milyar dolar). Tahminimizin gerçekleşmesi halinde, aylık açık bir önceki yıla kıyasla %21.4 oranında daralmış olacak. Hatırlanacağı gibi, dış ticaret açığı aynı dönemde %9.1 oranında daralmıştı.Cari açıkta daha belirgin bir düşüş görmeyi beklememizin altında yatan sebep, geçen hafta açıklanan 2. çeyrek turizm geliri istatistiklerinin Haziran ayında belirgin bir iyileşmeye işaret etmesi. Cari açıkta Haziran’da göülecek iyileşmenin geçici olduğunu ve Temmuz’dan itibaren tekrar genişleme trendinin başlayacağını düşünüyoruz. Bu haftanın veri gündeminde ayrıca, bugün açıklanacak olan Temmuz ayı Hazine nakit dengesi bulunuyor. HAFTANIN PİYASA GÜNDEMİ 7 Ağustos 8 Ağustos 9 Ağustos 10 Ağustos 11 Ağustos Temmuz Hazine nakit dengesi Haziran sanayi üretimi ABD Haziran toptan eşya stokları ABD haftalık işsizlik maaşı başvuruları Haziran ödemeler dengesi ABD Temmuz ÜFE ABD Temmuz TÜFE ABD Temmuz bütçe gerçekleşmeleri Bu rapor, QNB Finansbank Hazine Bölümü ekonomistleri tarafından müşterilerini bilgilendirmek amacıyla düzenlenmiştir. Raporun QNB Finansbank ile ilişkili bir kuruluşun müşterisi tarafından kullanılabilirliği, alan kişi ve bu kuruluş arasındaki akdi ilişkiye tabi olacaktır. Bu raporda sunulan bilgi, yorum ve tavsiyeler raporu hazırlayanların görüşlerini yansıtmakta olup yatırım danışmanlığı hizmeti kapsamında değildir. Mali durum ile risk ve getiri tercihlerinin çeşitliliğini göz önünde bulundurunca sadece bu raporda yer alan görüşlere dayanarak verilecek yatırım kararları beklentilere uygun sonuçlar doğurmayabilir. Bu rapordaki bilgilerin derlenmesinde güvenilirliğine inanılan sağlam kaynaklardan faydalanılmıştır; ancak bilgilerin doğruluğu bağımsız olarak teyit edilmemiştir. QNB Finansbank bilgilerin doğruluğu ve bütünlüğü konusunda garanti vermemekte ve doğabilecek hatalarda sorumluluk üstlenmemektedir. Raporda sunulan bilgiler üzerinde önceden belirtilmeksizin değişiklik yapma hakkı saklıdır. QNB Finansbank ve ilişkili kuruluşlar ile bu kurumlarda çalışan personel araştırma raporlarında sözü edilen menkul kıymetlere yatırım yapabilir ve zaman içerisinde pozisyonlarını değiştirebilir. Bu raporda yer alan bilgilerin bir kısmı ya da tamamının kopyası çıkarılamaz ya da dağıtılamaz.