08 Mayıs 2015 Haftanın Gündemi-Beklentiler Haftaya yurtiçinde önemli veriler açıklanacak... Bu haftanın küresel piyasalar açısından en önemli gündem maddeleri ABD’den gelecek olan tarım dışı istihdam ve işsizlik verileri ile dünya çapında tahvil faizlerinde başlayan yükselişti. Ayrıca Yunanistan’ın reform programı ve bu ülkeye yardımların serbest bırakılmasına ilişkin süreç de izlenmeye devam ediliyor. ABD’den bu hafta gelen veriler karışık bir seyir izledi. Hafta başında kaydedilen beklentilerden düşük verilerle birlikte dolardaki zayıflama devam etti ve bir ara euro/dolar kuru 1.14’lere doğru yaklaştı. Ancak beklenenin altında gelen işsizlik maaş başvurusu verileri, açıklanacak olan tarım dışı istihdamın da güçlü gelebileceğine işaret etmesi bakımından doları destekledi ve euro/dolar paritesi tekrar 1.12’lere doğru indi. Japon yeninde ise dolar karşı fazla değişme olmadı ve dolar/yen paritesi 120 civarında seyretti. Bugün gelen ABD tarım dışı istihdam verileri ise beklenen düzeyde bir artışa işaret etti ve işsizlik ise hafif geriledi. Ancak ücret artışlarının fazla artmaması ve Mart ayı istihdam artışı verisinin geriye doğru revize edilmesi, istihdam verilerinin açıklanmasından sonra doların değer kazanmasına engel oldu. Fed Başkanı Janet Yellen’in uzun vadeli tahvil faizlerinin aşırı düşük olduğu yönünde uyarıda bulunması ve Fed’in faiz artırımdan sonra sert bir çıkış olabileceğini belirtmesi ile birlikte 10 yıl vadeli ABD tahvil faizi hafta içinde %2.30’lara kadar yükselirken, 30 yıllıklar %3’ye dayandı. Avrupa’da da deflasyon endişelerinin azalmasıyla birlikte Alman tahvil faizlerinin de hızla arttığını görmekteyiz. 10 yıllık Alman devlet tahvili faizleri hafta içinde %0.7’ye kadar yükseldi. Euro Bölgesi’nde diğer ülkelerde de faizlerde yükselme oldu. Yunanistan konusunda 11 Mayıs’ta Euro Bölgesi maliye bakanları toplanıyor. Ancak bu ülke ile anlaşma yapılması ve 7.2 milyar euroluk yardım diliminin serbest bırakılması beklenmiyor. Yunanistan’ın kreditörlere hala ciddi bir reform programı sunmaması konuyla ilgili belirsizliği artırıyor. Petrol fiyatları bu hafta başında yükselmeye devam etti ancak ABD’de fiyatlardaki son çıkışlardan yararlanmak isteyen üreticilerin üretimi artıracağı yönündeki beklentilerle tekrar geriledi. Brent ham petrolünün varili 64.80 dolar; ABD hafif ham petrolünün varili ise 59.80 dolar civarında. Altın fiyatları ise fazla değişmedi ve ons başına 1188 dolar civarında seyretmekte. 1 Türkiye’de bu hafta enflasyon ve sanayi üretimi verileri açıklandı. Mart ayında tüketici fiyat enflasyonu (TÜFE) %1.63 oldu ve yıllık enflasyon %7.91’e yükseldi. Yılsonu TÜFE beklentileri de %8 civarına çıktı. Öte yandan Mart ayında sanayi üretimi beklentilerden daha yüksek çıktı ve takvimden arındırılmış üretim geçen senenin aynı ayına göre %4.7 yükseldi. Böylece ilk çeyrekteki üretim artışı %1.3 olarak gerçekleşti. Mart ayı üretimindeki artış sanayinin ikinci çeyrekte daha iyi bir performans göstereceğine ilişkin umutları artırdı. Bugün piyasa kapanışından sonra S&P’nin Türkiye notununu değerlendirmesi bekleniyor. Seçimlerden önce kuruluşun not veya görünümü değiştirmesini beklememekteyiz. Öte yandan, S&P seçimler öncesinde Türkiye hakkında hiçbir açıklamada bulunmamayı da tercih edebilir. Bu hafta döviz kuru ve faizlerde daha çok yatay bir seyir vardı. Dolar/TL paritesi dolarda küresel piyasalarda görülen zayıflamanın ve küresel risk iştahının artmasıyla 2.70’in altına inerken, euro/TL 3.00’ın üstünde seyretti. Gösterge tahvilin bileşik faizi ise %10’un üzerinde kaldı. ABD tarım dışı istihdam verilerinden sonra ise Fed’in Haziran ayında faiz artırımına gitmeyebileceği beklentilerinin artmasıyla dolar/TL 2.68’in altına indi. Haftaya küresel piyasalarda açıklanacak en önemli veri ilk çeyreğe ilişkin Euro Bölgesi büyümesi olacak. Ayrıca Avrupa Merkez Bankası’nın Nisan ayı toplantı tutanakları açıklanacak. Türkiye’de ise Mart ayı cari işlemler açığı, Şubat dönemi işsizlik ve Nisan ayı bütçe verileri açıklanacak. Sonuçta, gelecek hafta kur ve faizlerdeki seyir Euro Bölgesi ile ABD’den gelecek veriler ve S&P’den gelecek açıklamalara göre değişkenlik gösterebilir. ABD tarım dışı istihdam verilerinin kuru düşüş yönünde etkilemesi iyi bir haber oldu. Öte yandan S&P’nin Türkiye hakkındaki not ve görünümü değiştirmemesinin veya hiçbir açıklama yapmamasının piyasalar üzerinde bir etkisi olmayacaktır. Bunların dışındaki bir durumun ise piyasaları olumsuz etkilemesi beklenebilir. Diğer taraftan cari açık rakamları da piyasalar tarafından yakından izlenecektir. Tüm bu varsayımlar altında, dolar/TL paritesinin 2.65-2.70 aralığında hareket edebileceğini tahmin ediyoruz. Gösterge tahvilin bileşik faizinin ise %10-10.5 aralığında dalgalanmasını bekliyoruz. TÜRKİYE’DE BU HAFTA Son ekonomik gelişmeler... Tüketici fiyatları enflasyonu (TÜFE) Nisan ayında gıda ve giyim kalemi öncülüğünde yüzde 1.43 olan beklentilerin üzerinde yüzde 1.63 artarken, yıllık enflasyon ise yüzde Mart ayındaki 7.61'den Nisan'da yüzde 7.91'e yükseldi. Türkiye İstatistik Kurumu'nun (TÜİK) açıkladığı Nisan ayı verilerine göre yurtiçi üretici enflasyonu (Yİ-ÜFE) Nisan'da yüzde 1.43 2 artarken yıllık artış yüzde 4.8 oldu. Ana harcama grupları itibariyle aylık en yüksek artış yüzde 12.3 ile giyim ve ayakkabı grubunda olurken, gıda ve alkolsüz içeceklerde yüzde 1.63, ev eşyasında yüzde 1.35, lokanta ve otellerde yüzde 1.27 ve çeşitli mal ve hizmetlerde yüzde 1.24 artış gerçekleşti. Aylık düşüş gösteren tek grup yüzde 0.28 ile haberleşme oldu. Özel kapsamlı TÜFE göstergelerinden "H" Nisan'da Mart'taki yıllık olarak yüzde 7.75 seviyesinden yüzde 7.60'a gerilerken, "I" yüzde 7.10'dan yüzde 7'ye geriledi. En fazla artış yüzde 14.36 ile gıda ve alkolsüz içecekler grubunda gerçekleşirken TÜFE'de, bir önceki yılın aynı ayına göre lokanta ve oteller yüzde 13.34, çeşitli mal ve hizmetler yüzde 9.9, konutta yüzde 8.21, eğitimde yüzde 7.88 artışın yüksek olduğu diğer ana harcama grupları oldu. Sanayi üretimi Mart'ta kış şartlarının yavaş yavaş ortadan kalkmasının da desteğiyle takvim etkisinden arındırılmış bazda yüzde 4.7, arındırılmamış yüzde 4.83 artış gösterdi. Mevsim ve takvim etkisinden arındırılmış sanayi üretimi Mart'ta bir önceki aya göre yüzde 2.2 artarken mevsim ve takvim etkisinden arındırılmış sanayi üretimi ilk çeyrekte bir önceki çeyreğe göre yüzde 1.2 artış gösterdi. Takvim etkisinden arındırılmış bazda ise sanayi üretimi ilk çeyrekte bir önceki yılın aynı çeyreğine göre yüzde 1.3 arttı. Gümrük ve Ticaret Bakanlığı'nın açıkladığı öncü verilere dış ticaret açığı Nisan'da 1.75 milyar dolarlık altın ihracatının desteğiyle yüzde 35.9 azalarak 4.77 milyar dolar oldu. Nisan'da ihracat yüzde 0.95 artarak 13.34 milyar dolar, ithalat yüzde 12.33 azalarak 18.11 milyar dolar olarak gerçekleşti. Verilere göre Nisan'da en çok ihraç edilen kalem 1.75 milyar dolarla kıymetli veya yarı kıymetli taşlar faslı oldu. Bu kalemi 1.5 milyar dolar ile motorlu kara taşıtları, traktörler, bisikletler, motosikletler ve diğer kara taşıtları, bunların aksam, parça, aksesuarı oluşturdu. En çok ihracat yapılan üçüncü kalem ise 1.1 milyar dolarla kazanlar, makinalar, mekanik cihazlar ve aletler, nükleer reaktörler, bunların aksam ve parçaları oldu. Nisan'da en fazla ithalat yapılan fasıl ise 3.11 milyar dolarla mineral yakıtlar, mineral yağlar oldu. Öncü verilere göre ihracatın ithalatı karşılama oranı 2014 yılının Nisan ayında yüzde 64 iken, 2015 yılının Nisan ayında yüzde 73.6 olarak gerçekleşti. Nisan ayında en fazla ihracat yapılan ülke 1.2 milyar dolarla İsviçre olurken, bu ülkeyi sırasıyla 1.15 milyar dolarla Almanya ve 805 milyon dolarla İngiltere takip etti. İmalat sanayi satın alma yöneticisi endeksi (PMI) Nisan ayında üretim, yeni siparişler ve yeni ihracat siparişlerinde devam eden gerilemenin etkisiyle 48.5 değerini alarak sektörde daralmanın art arda dördüncü ayda da sürdüğüne işaret etti. Markit tarafından HSBC için hazırlanan imalat sanayi satın alma yöneticisi endeksi (PMI) Mart ayında gördüğü, Nisan 2009'dan bu yana en düşük düzey olan 48'e göre yükselmiş olmasına karşılık yine aynı tarihten bu yana en düşük ikinci değeri aldı. Türkiye'nin fiyat düzeyinin dış ticaret yaptığı ülkelerin fiyat düzeylerine göre değişimini gösteren TÜFE bazlı reel efektif döviz kuru endeksi (REK), Nisan ayında 102.62'ye geriledi. TCMB'nin verilerine göre Mart ayına ilişkin revize endeks 104.1 değerini aldı. 3 Yemeksepeti Delivery Uluslararası online yemek dağıtım ağı Delivery Hero, internet yemek dağıtım Hero'ya 589 milyon şirketi Yemeksepeti'ni 589 milyon dolara alacağını açıkladı. Delivery Hero'nun dolara satılıyor... Berlin'deki merkezinden yapılan açıklamada, Yemeksepeti sahipleriyle satın alma konusunda anlaşma sağlandığı belirtildi. Açıklamaya göre, satın alma işlemi "nakit ve hisse değişimi" yöntemiyle olacak ve Yemeksepeti'nin ortakları Delivery Hero'da hissedar olacak. Açıklamada, ayda ortalama 3 milyon sipariş alan Yemeksepeti'nin kârlı bir şirket olduğuna işaret edilerek, şirketin aynı zamanda Yunanistan'da da faaliyette olduğu belirtildi. Dünyada 29 ülkede 1,500 çalışanı ile 100 bin dolayında restaurant ile çalışan Delivey Hero'nun yüzde 39 hissesi Alman iş geliştirme şirketi Rocket Internet'in elinde bulunuyor. Gazprom Türkiye'ye Türk Akım boru hattından doğalgaz arzının Aralık 2016'da başlatacak… Rusya'nın en büyük gaz üreticisi Gazprom henüz proje aşamasındaki Türk Akım doğalgaz boru hattından doğalgaz sevkiyatının Aralık 2016 itibariyle başlaması için Türkiye ile anlaşmaya varıldığını duyurdu. Gazprom'un CEO'su Alexei Miller, Rusya ile Türkiye'yi birbirine bağlayacak Türk Akım doğalgaz boru hattı projesinde inşaata başlama kararının alındığını söyledi. Miller, Gazprom’un bugünden itibaren Türk Akım boru hattının deniz altı bölümünün inşa aşamasına başladığını söyledi. DÜNYA EKONOMİSİ Dünya gıda fiyatları Küresel gıda fiyatları Nisan ayında süt ürünleri başta olmak üzere neredeyse tüm Nisan'da beş yılın en ürün fiyatlarındaki düşüşün etkisiyle Haziran 2010'dan bu yana en düşük düzeye düşük düzeyine indi... geriledi. Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü (FAO) verilerine göre tahıllar, yağlı tohumlar, süt ürünleri, et ve şeker fiyatlarındaki aylık değişimleri izleyen dünya gıda fiyatları endeksi Nisan ayında bir önceki aya göre yüzde 1.2 gerileyerek ortalama 171 değerini aldı. FAO ayrıca bu yılki dünya hububat üretimi tahminini bir önceki aya göre 39 milyon ton düşürerek 2.509 milyar tona indirdi. OPEC petrol fiyatlarındaki gerilemede spekülasyonların etkisi olduğunu düşünüyor... Petrol İhraç Eden Ülkeler Örgütü (OPEC) yaptığı açıklamada petroldeki arz ve talep seviyesinin Haziran ve Ocak aylarında fiyatlarda yaşanan yüzde 60'lık düşüşe tam anlamıyla gerekçe oluşturmadığını, fiyatlardaki gerilemede spekülasyonların da etkisinin olduğunu açıkladı. Aylık bülteninde kurum, talep zayıflarken OPEC dışındaki ülkelerin arzını artırmasının fiyatların düşmesinin temel nedeni olduğunu açıkladı. Dünya ham petrolünün yarısından fazlası için gösterge olan Brent petrolün fiyatları, ABD'nin üretimi neredeyse 40 yıldan fazla bir dönemin ardından en yüksek seviyeye ulaştığı ve OPEC üyeleri daha fazla petrol arz ettiği bir dönemde, Haziran ayının ortalarından Ocak ayına kadar altı yılın en düşük seviyesine gerilemişti. OPEC'in raporunda "Fiyatlardaki düşüşte etkili bir başka faktör de spekülasyondu" ifadeleri yer aldı. 4 ABD ekonomisinde gelişmeler... ABD Merkez Bankası (Fed) Başkanı Janet Yellen, hisse senedi piyasasında değerlemelerin yüksek olduğunu ve bu durumun tehlike yaratabileceğini, ancak ABD finans sisteminin istikrarı üzerindeki risklerin kontrol altında olduğunu belirtti. Uluslararası Para Fonu (IMF) Başkanı Christine Lagarde ile birlikte katıldığı "Finans ve Toplum" konferansında konuşan Yellen, Lagarde'ın sorusuna, "Hisse piyasasında değerlemelerin şu anda genel olarak yüksek olduğuna dikkat çekmek isterim... Potansiyel tehlikeler var" cevabını verdi. Yellen tahvil piyasası hakkında ise, "Yüksek getirili borçlanma araçlarında ise getiri farklarının daraldığını görüyoruz, bu da yüksek getiri peşinde koşan davranış tarzı ile uyumlu" dedi. ABD borsaları Yellen'in açıklamalarıyla birlikte zayıf istihdam verisinin ardından başlayan zayıf seyri sürdürdü. Yellen ayrıca uzun vadeli faizlerin düşük seyrinin olası bir risk olduğuna dikkat çekerek, Fed'in aşırı gevşek para politikasını normale döndürmeye başlamasıyla birlikte bu faizlerin keskin yükseliş kaydederek finans sisteminin işleyişinde sorun yaratabileceğini belirtti. Yellen, "Fed faizleri artırmaya karar verdiğinde, bu vadelerde primler yükselebilir ve uzun vadeli faizlerde keskin bir sıçrama görebiliriz. Bu nedenle piyasaları şaşırtmamak için izlediğimiz para politikasını açık şekilde anlatmaya çalışıyoruz" dedi. Fed’in iki kıdemli yetkilisi ilk çeyrekte beklendiği gibi zayıf bir performans gösteren ekonomiye dair verilerin güçlenmesi halinde faizlerin Haziran ayından itibaren artırılmasının söz konusu olabileceğini söyledi. Cleveland Fed Başkanı Loretta Mester ve San Francisco Fed Başkanı John Williams tarafından geçen hafta yapılan açıklamalar faiz artırımının Haziran ayında yapılmasına imkan olmadığı şeklinde pozisyon alan piyasanın görüşleri ile ters düşüyor. Faiz vadeli işlem kontratları 2006 yılından bu yana ABD'de yapılacak ilk faiz artırımının Aralık'tan önce yapılmayacağı şeklinde piyasada pozisyon alındığını gösteriyor. İki Fed yetkilisi de Fed'in Haziran ayındaki toplantısı öncesinde merkez bankasının yakından takip ettiği istihdam, perakende satışlar ve diğer verilerin seyrini izleyecek iki ay daha olduğuna dikkat çekiyorlar. Para politikasında sıkılaşma yanlısı görüşleriyle tanınan Mester, Haziran ayındaki toplantı dahil olmak üzere "seçeneklerin masada" olduğunu belirterek, "Şu andan Haziran'a kadar bir dizi veri yayımlanacak. Benim için istihdam güçlü bir gösterge olacak" dedi. Williams ise yine Cuma günü yaptığı açıklamasında, "Meslektaşım Loretta Mester'in ifadelerine katılıyorum" diyerek Fed'in yapacağı tüm toplantılar "seçenekler arasında" dedi. Mester ve Williams yakın dönemde açıklanan verilerin enflasyonun güçlendiğine işaret ettiğini ve enflasyonun yüzde 2 olan Fed hedefine yaklaşacağına inandıklarını belirttiler. Chicago Fed Başkanı Charles Evans, ABD'de enflasyonun rahatsız edici derecede düşük, işsizliğin ise hâlâ yüksek olduğunu belirterek, Fed’in gelecek yılın başlarından önce faiz artırımına gitmemesi gerektiğini belirtti. Evans, buna karşılık faiz artırımlarının ekonomideki toparlanmaya zarar vermeden bu yıl içinde de yapılabileceğini ifade etti. Evans basına yaptığı açıklamada, "Tercihim faizlerin yükseleceğinden ve yükselişin devamının geleceğinden emin olmadan önce faizleri artırmamak" dedi. Evans ayrıca yıllardır Fed'in yüzde 2 hedefinin altında kalan enflasyonun 5 hedefe ulaşmasının 2018'i bulabileceğini ifade etti. Minneapolis Fed Başkanı Narayana Kocherlakota, Fed’in faiz artırımları için en azından gelecek yılı beklemesi gerektiğini söyledi. Faiz artırımları konusunda önceki görüşlerini tekrarlayan Kocherlakota, merkez bankası "hedeflerine en iyi politika faizini bu yıl şu anki seviyede tutarak ulaşabilir" dedi. Kocherlakota'nın Fed'in para politikasını belirleyen Açık Piyasa Kurulu'nda bu yıl oy hakkı bulunmuyor. Atlanta Fed Başkanı Dennis Lockhart yatırımcılarda faiz artırımının Eylül ayında gerçekleşeceğine yönelik oluşan görüşün makul göründüğünü söyledi. Lockhart, zayıf geçen ilk çeyrek dönemin ardından ekonomik verilerin ivme kazanmaya hazırlandığı belirtti. Bu sene Federal Açık Piyasa Komitesi’nde (FOMC) oy hakkına sahip olan Lockhart, “Haziran dahil olmak üzere tüm toplantılar masada” dedi. Lockhart, “Cuma günü açıklanacak istihdam verisi muhtemelen Mart ayından daha olumlu gelecek. İstihdam verisinin ekonominin büyüme ivmesi bakımından çok önemli olduğunu düşünüyorum. Enerji ve gıda hariç enflasyon birtakım gelişimler gösterdi. Ancak enflasyonun yüzde 2’ye yöneldiğini söylemek için biraz erken” dedi. ABD'de fabrikalara gelen siparişler Mart ayında bir önceki aya göre yüzde 2.1 ile beklentilerin üzerinde arttı. Fabrika siparişlerinin Mart'ta yüzde 2 artacağı tahmin ediliyordu. Fabrika siparişlerinde Şubat ayı için yüzde 0.2 olarak açıklanan artış yüzde 0.1 düşüşe revize edildi. ABD'de ISM hizmetler endeksi Nisan'da 57.8 ile beklentilerin üzerinde açıklandı. Endeksin Nisan'da 56.2 değerini alması bekleniyordu. Endeks Mart ayında 56.5 değerini almıştı. ABD'nin dış ticaret açığı Mart'ta 51.8 milyar dolar beklentilerin üzerinde ve 2008 yılından bu yana en yüksek seviyede açıklandı. Dış ticaret açığının 41.2 milyar dolar olması bekleniyordu. Daha önce 35.4 milyar dolar olarak açıklanan Şubat ayı dış ticaret açığı ise 35.89 milyar dolara revize edildi. Ülkenin büyük bir limanındaki işçi-işveren anlaşmazlığı ile önceki aylarda gerileyen ithalatın güçlü bir toparlanma göstermiş olabileceği belirtilmekte. ABD'de açıklanan ADP Ulusal İstihdam Raporu'na göre, özel sektörde istihdam artışı Nisan'da 169,000 ile beklentilerin altında gerçekleşti. ADP raporunun özel sektörde istihdamın 200,000 arttığını göstermesi bekleniyordu. Daha önce Mart ayı için 189,000 olarak açıklanan istihdam artışı 175,000'e revize edildi. ABD'de enflasyonun ve kâr baskılarının bir göstergesi olan ve Fed'in yakından takip ettiği birim işgücü maliyeti ilk çeyrekte yüzde 5 ile beklentilerin üzerinde arttı. Tarım dışı verimlilik ise yılın ilk çeyreğinde yüzde 1.9 ile beklentilerin üzerinde düşüş kaydetti. Verimliliğin yüzde 1.8 azalacağı, işgücü maliyetinin yüzde 4.3 artacağı tahmin ediliyordu. ABD'de geçen yılın son çeyreğinde yüzde 2.2 olarak açıklanan verimlilikteki düşüş yüzde 2.1'e, yüzde 4.1 olarak açıklanan istihdam maliyetindeki artış ise yüzde 4.2'ye revize edildi. ABD’de tüketici güveni, Nisan ayında 8 yıldan uzun bir sürenin en yüksek ikinci seviyesine yükseldi. Michigan Üniversitesi’nin Cuma günü yaptığı 6 AB ekonomilerinde AB: gelişmeler... açıklamaya göre Nisan ayında nihai endeks Mart ayındaki 93 seviyesinden 95.9’a yükseldi. İş güvencesinin güçlenmesi ve ücret artışlarındaki ivmelenme güvenin yükselmesine destek olarak tüketicileri tasarruftan ziyade harcama yapmaya teşvik etti. Düşük akaryakıt maliyetleri ve işgücü piyasasındaki iyileşme, Fed’in faiz oranlarını artırmayı değerlendirmesine rağmen hane halklarını desteklemeyi sürdürecek. ABD'de tarım dışı istihdam Nisan'da 223,000 ile beklentiler doğrultusunda artarken, bir önceki ayın istihdam artışı aşağı yönlü revize edildi. İşsizlik oranı ise yüzde 5.4'e gerileyerek ile beklentiler paralelinde gerçekleşti. Fed'in ne zaman faiz artıracağını izleyen yatırımcılar tarafından yakından takip edilen ortalama saatlik ücretler ise 0.03 dolar artışla geçen yıla göre yüzde 2.2 yükseldi. Daha önce 126,000 olarak açıklanan Mart ayı tarım dışı istihdamdaki artış 85,000 revize edilirken, yüzde 5.5 olarak açıklanan işsizlik oranında revizyon yapılmadı. Avrupa Komisyonu, Euro Bölgesi'nin büyüme tahminini yükseltti. Eurodaki zayıflamanın ve daha önce görülmemiş düzeydeki parasal genişlemenin Yunanistan'daki kriz ortamının güven üzerinde yarattığı olumsuz etkiyi dengelemesi bunda etkili oldu. Komisyon'un yeni tahminlerine göre, 19 üyeli bölgedeki GSYH büyümesi bu yıl yüzde 1.5 olacak. Daha önceki tahmin yüzde 1.3 olmuştu. Komisyon, nakit sıkıntısındaki Yunanistan'ın büyüme tahminini ise düşürdü. Komisyon'a göre Avrupa Merkez Bankası'nın parasal genişleme programı da ciddi bir etkiye sahip. Maliye politikalarının da etkili olduğunu kaydeden komisyonun raporunda, düşük petrol fiyatlarının ve eurodaki düşüşün de etkili olduğu ifade edildi. Avrupa Merkez Bankası (ECB) Başkanı Mario Draghi, tahvil alım programının yolunda gittiğini ve dolaşımda ECB'nin alımlarına yetecek kadar tahvil bulunmadığı endişelerinin yersiz olduğunu belirtti. Draghi ayrıca, "Şu anda alımların dağılımını değiştirmek gerekmiyor da olsa, uygulanan program koşulların değişmesi halinde adapte edilebilecek kadar esnektir" dedi. Euro bölgesi imalat sanayi satın alma yöneticileri endeksi (PMI) Nisan'da bir önceki aya göre gerileyerek nihai 52 değerini almasına karşılık sektörde büyümenin devam ettiğini gösterirken, ürün fiyatları sekiz aydır ilk defa artış kaydetti. Mart'ta 52.2 nihai değerini alan endeksin 51.9 ile Nisan öncü seviyesine paralel açıklanması bekleniyordu. Euro bölgesinde hizmet sektörü satın alma yöneticisi endeksi (PMI) Nisan'da nihai 54.1'e yükselerek beklentilerin üzerine çıktı. Mart ayında nihai 54.2 değerini alan hizmetler PMI'ın Nisan'da nihai olarak öncü seviye olan 53.7 seviyesine yükseleceği tahmin ediliyordu. Hem hizmet hem de imalat sektörünü izleyen bileşik PMI ise Mart ayındaki 54 düzeyinden 53.9'a geriledi. Euro bölgesinde perakende satışlar Mart ayında bir önceki aya göre yüzde 0.8 ile beklentilerin üzerinde gerilerken, yıllık bazda yüzde 1.6 ile beklentilerin altında artış kaydetti. Perakende satışların Mart'ta bir önceki aya göre yüzde 0.7 azalması, geçen yılın aynı ayına göre yüzde 2.4 artması 7 bekleniyordu. Almanya: Almanya'da imalat sanayi satın alma yöneticileri endeksi (PMI) Nisan ayında nihai 52.1 değerini alarak imalat sektörde büyümenin hız kaybederek de olsa devam ettiğini gösterdi. Almanya'da imalat sanayi PMI'ın 51.9 ile Nisan ayı öncü verisiyle aynı seviyede açıklanması bekleniyordu. Almanya'da hizmet sektörü satın alma yöneticisi endeksi (PMI) Nisan ayında nihai 54'e gerileyerek beklentilerin altında yer almasına karşılık sektörde büyümenin yavaşlayarak da olsa sürdüğünü gösterdi. Mart ayında 55.4 seviyesinde olan hizmetler PMI'ın Nisan'da öncü seviye olan 54.4 değerini alacağı tahmin ediliyordu. Almanya'da imalat sanayi siparişleri Mart'ta yüzde 0.9 ile beklentilerin altında artış kaydetti. Sanayi siparişlerinin yüzde 1.5 artması bekleniyordu. Almanya'da sanayi üretimi Mart'ta artış beklentilerine karşılık yüzde 0.5 geriledi. Sanayi üretiminin Şubat'ta yüzde 0.4 artması bekleniyordu. Daha önce Şubat için yüzde 0.2 olarak açıklanan sanayi üretimindeki artış, değişim kaydetmediği şeklinde revize edildi. İngiltere: İngiltere'de Başbakan David Cameron oylamanın başa baş geçeceğini öngören anketleri alt üst ederek çarpıcı bir zaferle beş yıl daha görev başında kalırken, rakibi İşçi Partisi büyük bir bozguna uğradı. Sterlin, tahviller ve borsa, Cameron'un İşçi Partili rakibi Ed Miliband ile "parçalanmış" bir parlamentoda güç mücadelesi vermek zorunda kalabileceğine dair beklentileri boşa çıkarmasıyla beraber hızlı bir yükseliş gösterdi. Cameron, Miliband ile güç mücadelesine girmek yerine hızlı bir şekilde hükümeti kurma yetkisi almak için Kraliçe Elizabeth ile öğle saatlerinde buluştu. Kraliçe'nin Cameron'u beklediğini göstermek amacıyla Buckingham sarayında kraliyet sancağı yükseltildi. Seçimleri kaybettiğinin anlaşılmasından sonra ise İşçi Partisi Başkanı Ed Miliband istifa ettiğini duyurdu. Seçim sonuçlarının netleşmesinin ardından FTSE 100 endeksi geçtiğimiz ay görülen rekor seviyeye yeniden yaklaşırken, sterlin euro karşısında yüzde 1.5 değer kazandı. 10 yıllık İngiliz devlet tahvil getirileri ise 13 baz puan düşerek bir haftanın en düşük seviyesi olan yüzde 1.79'a indi. İngiltere'de hizmet sektörü büyümesi Nisan ayında beklenmedik şekilde hızlandı. Markit Ekonomics'in hizmet sektörü endeksi Mart'taki 58.9'un ardından Nisan'da 59.5'e çıktı. Veriye göre yılın ilk çeyreğinde büyümesi yüzde 0.3'e gerileyen İngiltere ekonomisi toparlanıyor. İmalat ve inşaat sektörleri ise Nisan'da yavaşlıyor. Romanya: Romanya beklentilerin aksine gösterge faiz oranında indirime gitti. Ülkede gelecek ay yürürlüğe girecek katma değer vergisindeki artışın deflasyonun iyice yerleşmesine yol açacağından endişe ediliyordu. Romanya Merkez Bankası yetkilileri, politika faiz oranını yüzde 2'den yüzde 1.75'e indirdi. Merkez 8 Bankası ley mevduatları için zorunlu karşılıkları da indirdi. Politika yapıcılar son on ayda faiz oranlarını 1.5 yüzde puanı indirerek, düşen enflasyona çare bulmaya çalıştılar. Yunanistan: Avrupalı yetkililer yaptıkları açıklamalarla Yunanistan'ın reform karşılığında hızlı mali yardım alma umutlarını suya düşürürken, önümüzdeki hafta önemli bir borç ödemesi yapması gereken Atina'yı zor bir finansal pozisyona soktu. Uluslararası Para Fonu'na (IMF) borcunun 200 milyon euroluk bölümünü bu hafta ödeyen Yunanistan'ın 12 Mayıs'ta 750 milyon euro daha ödemesi gerekiyor. İki taraf arasında aylardır devam eden görüşmelerde ilerleme sağlanmazken, AB yetkilileri Yunanistan'ın solcu hükümetinin önümüzdeki Pazartesi gerçekleştirilecek euro bölgesi maliye bakanları toplantısında bir anlaşmanın hayata geçmesi için yeterince taviz vermediğini belirtiyorlar. Eurogroup Başkanı Jeroen Dijsselbloem, Yunanistan ile gerçekleştirilen borç görüşmelerinde pozisyonlarının değişmediğini ve borç yükünün azaltılmasını ele almadan önce Yunanistan'ın şu anki kurtarma programının şartlarını yerine getirmesi gerektiğini belirtti. Euro bölgesi maliye bakanlarının oluşturduğu Dijsselbloem, Yunanistan ile gerçekleştirilen görüşmelerde ilerleme kaydedildiğini söyledi. Ancak Pazartesi günü gerçekleştirilecek Eurogroup toplantısında bir anlaşmaya varılmayacağını da sözlerine ekledi. Yunanistan Başbakanı Alexis Tsipras'ın hükümeti yine de Eurogroup toplantısının ilerleme yapıldığını kabul edeceğine ve Avrupa Merkez Bankası'nın (ECB) nakit sıkışıklığını çözebilmek için Yunan bankalarına daha fazla kısa vadeli hükümet tahvili satın almasına izin vereceğine dair umudunu koruyor. Fakat Brüksel veya Frankfurt'tan reformlara dair elle tutulur bir gelişme olmadan nakit sıkışıklığının giderileceğine dair herhangi bir sinyal gelmedi. Euro bölgesi yetkilileri arasında Yunanistan'ı en sert eleştirenlerden birisi olan Almanya Maliye Bakanı Wolfgang Schaeuble, Yunanistan'a yapılacak yardımın "mantığa uygun" olmasının şart olduğunu belirtti. Schaeuble, Avrupa Komisyonu, Avrupa Merkez Bankası ve Uluslararası Para Fonu'nu (IMF) kastederek, "Ne troyka, ne Avrupa, ne de Almanya Yunanistan'ın sorunları için suçlanabilir" diyerek, "Yunanistan yıllarca imkanlarının ötesinde yaşadı" ifadelerini kullandı. Yunanistan hükümet sözcüsü Perşembe günü yaptığı bir açıklamada hükümetin emekli maaşları ve istihdam konularında müzakere edilemez "kırmızı çizgileri"ni koruyacağını belirterek, bir anlaşmaya varılması için AB ve Uluslararası Para Fonu (IMF) tarafından da bazı ödünler verilmesini beklediğini belirtti. Hükümet sözcüsü Gabriel Sakellaridis, basın toplantısında "Kurumlar tarafında hükümet her şeyden taviz verecekmiş gibi bir beklenti olmamalı. Görüşme yaptığınız zaman her iki tarafın da ödün vermesi gerekir" ifadelerini kullandı. Sakellaridis buna örnek olarak Atina'nın görüşmelerde kritik borç silme konusunu gündeme getirmemesini gösterdi. Ödenileceğinden şüphe duyulan 12 Mayıs tarihli IMF ödemesinin sorulması üzerine Sakellaridis, Yunanistan'ın bütün ödemelerini yapmayı planladığını belirtti. 9 Diğer ekonomilerde Çin: gelişmeler... Üst düzey bir özelleştirme yetkilisinin yaptığı açıklamaya göre Yunanistan, Alman operatör Fraport ile bölgesel havaalanları açılması için 1.2 milyar euroluk anlaşmayı hızlıca sonuca ulaştırmaya ve Pire limanının çoğunluk hissesi için yeniden ihale açmaya hazır. Başbakan Alexis Tsipras'ın seçimleri kazanmasının ardından kaderi belirsiz olan bu iki büyük varlık satışının gerçekleşmesi planı, Tsipras hükümetinin Uluslararası Para Fonu (IMF) ve Avrupa Birliği (AB) kredilerini garantiye almak için verdiği ödünlerden birisi gibi görünüyor. Açıklamayı yapan yetkili, Atina'nın önümüzdeki günlerde daha önce kısa listeye kalan yatırımcıları Temmuz'da Yunanistan'ın en büyük limanı olan Pire limanının yüzde 51 hissesi için yeniden ihaleye davet edeceğini söylerken, bu yatırımcılara önümüzdeki 5 yıl içerisinde paylarını yüzde 67'ye çıkarma seçeneğinin de sunulacağını belirtti. Çin Komünist Partisi'nin en üst karar alma organı Politbüro geçen hafta yaptığı açıklamada, "Ekonomi üzerindeki aşağı yönlü baskıyı dikkatle" izlediğini ve mali harcamaları artırarak alınan önlemleri "ayarlamayı" hızlandırmaya niyetinde olduğunu belirtti. Çin hükümeti bütçe açığının gayrı safi yurtiçi hasılaya (GSYH) oranının bu yıl yüzde 2.3 olacağını tahmin ediyor olsa da, Maliye Bakanı Lou Jiwei Mart ayında bu oranın aslında yüzde 2.7, yani 2009 yılından bu yana en yüksek oranda olacağını belirtmişti. Hükümetin harcamaları geçen yıl ise yüzde 8.2 ile yüzde 9.5 olan hedefin altında artış kaydetti. Çin hükümetinin araştırma kuruluşu Kalkınma Araştırma Merkezi'nde görevli kıdemli bir ekonomist, hükümetin "büyümeye istikrar kazandırmak ve riskleri kontrol altında almak için bir dizi önlemi" değerlendirdiğini belirtti. Çin'in ekonomik planlama ajansı NDRC aralarında sulama, çevre koruma, enerji iletim ve sağlığın da bulunduğu birçok temel sektörde yatırım projelerini hızlandırdı. Çin Devlet Başkanı Xi Jinping, Beijing kentinin Tianjin ve Hebei idari bölümleriyle entegre edilmesini istiyor. Hükümet yeni kurulacak dev kentin 42 trilyon yuan (6.8 trilyon dolar) yatırım gerektireceğini belirtti. NDRC'nin özel sermayeyi projelere katılmaya özendirmekte zorlanması ise hükümet üzerindeki harcamaları artırma baskısını yaratıyor. Daha önce 2008/09 küresel finans krizinde ekonomiyi desteklemek için 645 milyar dolar yatırım kararı alan Çin hükümeti, ülkedeki yerel yönetimlerin hâlâ o dönemki borçlanmaların yükü altında bulunduğu için bu sefer yapacağı harcamaları kısıtlamak zorunda da kalabilir. Çin imalat PMI Nisan ayında yeni siparişlerdeki gerilemeye paralel olarak sektörün bir yıldır görülen en sert daralmayı kaydettiğine işaret etti ve ekonomideki yavaşlamanın önüne geçilmesi için yeni önlemler alınacağı beklentilerini destekledi. Ağırlıklı olarak küçük ve orta ölçekli şirketlerin durumunu izleyen HSBC/Markit imalat sanayi satın alma yöneticisi endeksi (PMI), Mart ayındaki 49.6 düzeyinden Nisan'da 48.9'a geriledi. Nisan ayı öncü verisi olan 49.2'nin de altında bir değer alan endekste 50'nin altındaki seviyeler daralmaya işaret ediyor. Yeni siparişler alt endeksi 48.7'ye gerileyerek siparişlerin bir yılın en sert daralmasını kaydettiğine işaret ederken, yeni ihracat siparişlerinde geçici de olsa iyileşme belirtileri 10 görüldü. Çin'de Cuma günü yayımlanan ve büyük ölçekli devlet şirketlerini izleyen resmi PMI verisi iç ve dış talebin zayıf seyrini sürdürdüğüne işaret etmişti. Çin Ticaret Bakanlığı yaptığı bir açıklamada bazı ülkeler tarafından para birimlerine değer kaybettirilmesinin yuanda keskin bir yükselişe neden olduğu ve bunun da Çin ihracatının rekabet gücünü düşürdüğünü belirtti. Bakanlık, para birimlerini zayıflatan ülkelerin isimlerini sıralamazken, Çin'in yuanı sabit bir seviyede tutacağına dair söz verdi. Bakanlıktan yapılan açıklamaya göre yuanın efektif döviz kuru 2014 yılında bir döviz sepeti karşısında yüzde 6.4 tırmanış gösterirken, bu yılın ilk 3 ayında yüzde 4.2 artış kaydetti. Yuan, dolar karşısında ise daha sakin bir seyir izlerken, 2014 yılında yüzde 2.5 düşmesinin ardından bu yıl şu ana kadar yatay. Çin’in ihracatı Nisan ayında beklenmedik şekilde gerilerken, ithalat düşüş gösterdi. İhracat yuan değerinde bir önceki yıla göre yüzde 6.2 geriledi. İthalat yüzde 16.1 düşüş göstererek üst üste 4. ayda da iki haneli bir gerileme kaydetmiş oldu. Böylece 210.21 milyar yuanlık (33.9 milyar dolar) bir ticaret fazlası oluştu. Çin’in ABD’ye ihracatı Ocak-Nisan döneminde yuan bazında yüzde 9.2 yükselirken, AB’ye yapılan ihracat yüzde 0.7, Japonya’ya yapılan ihracat yüzde 12 geriledi Hindistan: Hindistan Başbakanı Narendra Modi, maliye bakanının merkez bankasının yetkilerini azaltan bir tasarısını engelleyerek merkez bankası başkanının ülke yönetiminden destek aldığını gösterdi. Modi'nin bu hamlesi aynı zamanda merkez bankasının piyasaları sakinleştirici etkisine hükümetin ihtiyaç duyduğunu gösteriyor. Maliye Bakanı Arun Jaitley'nin, bankanın devlet tahvil piyasasını düzenleme ve kamu borçlarını yönetme yetkilerini sınırlayan tasarıdan aniden vazgeçmesi kararının en tepeden geldiği belirtilmekte. Avustralya: Avustralya Merkez Bankası (RBA) bu hafta verdiği kararla faiz oranlarını bu yıl ikinci kez indirirken, madencilik yatırımlarındaki düşüşe karşı ekonomiyi desteklemeyi ve yerel para birimindeki düşüşü engellemeyi hedefledi. Avustralya Merkez Bankası'nın faiz oranlarını çeyrek puan indirerek tüm zamanların en düşük seviyesi olan yüzde 2'ye çekmesinin ardından Avustralya doları da zayıfladı. Karara dair yapılan açıklamada ekonomide bazı iyileşmelerin gözlendiği belirtilirken, daha fazla müdahalenin gerekli olacağı konusunda herhangi bir vurgu yapılmadı. Daha önce yapılan faiz indirimleri konut inşasında ihtiyaç duyulan bir canlanmayı başlatırken, bir yandan da Sydney'deki konut fiyatlarında spekülatif bir artışa neden olmuştu. Suudi Arabistan: Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Adel el Jubeir, Yemen'de Husilere karşı hava harekatı düzenleyen Arap ittifakın insani yardım dağıtımına imkan vermek ateşkes ilan edilmesini değerlendirdiğini belirtti. Jubeir Yemen'in başlıca siyasi gruplarından Husileri ateşkesi kendi çıkarları için kullanmamaları konusunda da uyardı. 11 BU HAFTA PİYASALAR ve faiz bazda Hafta başında Pazartesi günü dolar/TL resmi tatil sürecinde % yurtdışı gelişmelerle gelişmekte 25 olan piyasalara paralel sert 22 yükseliş yaşanmasının ardından 19 günü yatay bir seyirle tamamladı. 16 Gelişmekte olan ülke piyasalarına 13 ilişkin iyimserliğin 30 Nisan'da 10 açıklanan ve ABD ekonomisinin 7 zayıf ilk çeyrek ardından güçlü bir 4 toparlanmaya başlamış olabileceğini gösteren istihdam verilerinin ardından sona ermesi piyasa kapalı iken TL'nin değer kaybetmesine yol açtı. Dolar/TL hafta başında 2.7150’ye kadar yükseldi, sepet bazında TL de 2.87’nin üzerindeydi. Faiz oranları da yüksek gelen enflasyonun da etkisiyle yükseldi. 16 Kasım 2016 itfalı iki yıllık gösterge tahvilde bileşik faiz %10.31 olurken; 12 Mart 2025 itfalı 10 yıllık gösterge tahvilin bileşik faizi %9.48 düzeyindeydi. Dolar/TL'de piyasalar bu hafta Cuma günü kredi derecelendirme kuruluşu Standard&Poor's'un açıklamasını ve ABD faiz artışları hakkında ipucu edinmek için tarım dışı istihdam verisini beklediler. Salı günü kur ve faizlerde yatay bir seyir izlendi. Dolar/TL ABD'de açıklanan verilerin de desteğiyle Çarşamba günü sınırlı aşağı yönlü bir seyir izledi. ABD’de Nisan ayı ADP özel istihdam verisi ve ilk çeyrek ABD verimlilik ve ABD işgücü maliyeti revizyonları takip edildi. Özellikle istihdam verisinin bu sefer beklentilerden düşük gelmesi doları olumsuz etkiledi ve dolar/TL paritesi de 2.70’ın altına geriledi. Öte yandan deflasyon baskılarının gevşemeye başladığına dair işaretler 10 yıllık ABD tahvil getirilerini 6 haftanın en yüksek seviyesine ve Alman tahvil getirilerini de Ocak'tan bu yana en yüksek düzeye çıkararak, küresel hisse ve yüksek getirili tahvil piyasalarında baskı yarattı. Polonya'nın devlet tahvillerinin getirileri 7 ayın en yüksek seviyesine çıktı. Tahvil/bono piyasası gösterge faiz oranları (16.11.16 tahvili, % bileşik) 04.01.2007 01.03.2007 27.04.2007 25.06.2007 20.08.2007 17.10.2007 13.12.2007 12.02.2008 08.04.2008 05.06.2008 31.07.2008 25.09.2008 26.11.2008 28.01.2009 25.03.2009 25.05.2009 20.07.2009 14.09.2009 12.11.2009 11.01.2010 08.03.2010 30.04.2010 28.06.2010 20.08.2010 20.10.2010 22.12.2010 16.02.2011 12.04.2011 07.06.2011 02.08.2011 30.09.2011 30.11.2011 25.01.2012 21.03.2012 18.05.2012 13.07.2012 12.09.2012 12.11.2012 08.01.2013 05.03.2013 02.05.2013 28.06.2013 28.08.2013 31.10.2013 26.12.2013 21.02.2014 17.04.2014 17.06.2014 15.08.2014 14.10.2014 10.12.2014 05.02.2015 02.04.2015 Dolar/TL haftalık yükseldi... Piyasada Perşembe günü de dünyada deflasyonun endişelerinin artık sona ermiş olabileceği beklentileriyle küresel tahvil getirilerinde yaşanan yükseliş takip edilirken gelişmekte olan ülke para birimleri genelinde aşağı yönlü bir seyir izlendi. ABD’de de 30 yıllık tahvillerin faizi bu yıl ilk defa %3’ü geçti. Piyasaların ABD faiz artışı zamanlaması için beklediği ABD tarım dışı istihdam verisi öncesinde açıklanan ve beklentilerin altında kalan işsizlik maaşı başvuruları gelişmekte olan para birimlerine ilişkin iyimserliği destekledi. Dolar/TL Perşembe günü 2.68’e; sepet bazında TL de 2.85’e geriledi. Euro/TL ise 3.00’ün üzerindeki seyrini sürdürdü. Küresel faizlerdeki yükseliş ise TL cinsi bonolarda dalgalı bir 12 seyir yaratsa da sert bir artışı beraberinde getirmedi. Haftanın son gününde ise ABD'de 1530'da açıklanacak olan tarım dışı istihdam verisi öncesi kur ve faizlerde yatay seyir bir seyir vardı. İç piyasada ise piyasa kapanışı ardından gece saatlerine yakın kredi derecelendirme kuruluşu Standard&Poor's kararı beklenecek. S&P Türkiye'yi yatırım yapılır notun bir altında olan "BB+" notu ve negatif görünüm ile derecelendiriyor. Seçimin yaklaşmasının da etkisiyle S&P'den herhangi bir not değişikliği beklenmemekte. Kuruluşun seçimler öncesinde herhangi bir açıklama yapmaması da olasılıklar dahilinde. ABD verisinin beklentiler düzeyinde gelmesi ancak geçmişe dönük revizyonlar nedeniyle Fed’in Haziran ayında faiz artırımı yapması için yeterince güçlü olarak nitelenmemesiyle ilk başta 2.70’e doğru artan dolar/TL daha sonra tekrar geriledi ve 2.68’in altına indi. Sonuçta 30 Nisan’da Merkez Bankası kurlarıyla 2.6607 olan dolar/TL paritesi, 8 Mayıs’da 2.6908 TL’e yükseldi; 2.9763 TL düzeyinde olan euro/TL paritesi ise 3.0190 TL’ye çıktı. 30 Nisan’da %9.96 olan gösterge tahvilin ortalama bileşik faizi ise bu haftanın son günü %10.27’ye yükseldi. Döviz, petrol ve altın Döviz: fiyatları... Doların altı önemli para birimi karşısındaki seyrini izleyen dolar endeksi, İngiltere imalat PMI'daki gerileme ve Perşembe günü yapılacak seçimler nedeniyle baskı altında kalan sterlindeki değer kaybından destek buldu ve Pazartesi günü hafif yükselerek 95.292'den işlem gördü. ABD'de yayımlanan zayıf veriler Fed'in faiz artırmakta acele etmeyeceği beklentilerini güçlü tuttu. Buna karşılık Cleveland Fed ve San Franscisco Fed başkanlarının geçen Cuma günü yaptıkları açıklamalar, zayıf ilk çeyrek büyüme rakamlarının ardından ekonominin beklendiği gibi güçlenmesi halinde Fed'in faiz artırımını Haziran ayından itibaren yapabileceğine dikkat çekti. Euro/dolar paritesi haftaya 1.1193 düzeyinde başlarken; dolar/yen paritesi 120 düzeyindeydi. Dolar, haftanın ilerleyen günlerinde de artış eğilimindeydi. Sterlin Pazartesi günü 1.5091 dolar ile bir haftanın en düşük düzeyini gördükten sonra 1.5116 dolara yükseldi. Euro ve sterlindeki değer kaybı dolar endeksinin de yukarı yönlü hareket etmesine yol açtı. Ancak hafta içinde dolar, açıklanan zayıf ABD Mart ayı dış ticaret verisinin ardından değer kaybetti. Dolar endeksi gerilerken, 1.1066 dolar ile dip seviyeyi gören euro 1.1223 dolara yükseldi. Dolar/yen de 119.90’a geriledi. ABD özel istihdam verisinin de düşük çıkması doların değer kaybının devam etmesine yol açtı. Bu arada Alman tahvil getirilerindeki yükseliş de euroyu destekledi. Euro dolar karşısında iki ayın zirvesi olan 1.1390 seviyesine yükseldi ve Mart ayında gerilediği 12 yılın en düşük seviyesi olan 1.0457'den uzaklaşmaya devam etti. Haftanın son gününde öğleden sonra açıklanacak ABD tarım dışı istihdam verisi öncesinde euro/dolar 1.12’ye doğru gerilerken, İngiltere'de Başbakan David Cameron'un seçimler sonrası görevine devam edeceği beklentileriyle sterlin bir haftadan biraz daha uzun bir sürenin zirvesine çıktı. Sterlin, dolar karşısında yüzde 2'ye yakın yükselişle 1.55'in üzerine çıktı. Dolar/yen paritesi ise bugün 120 düzeyinde seyretmekte. ABD tarım dışı istihdam artışı verisinin beklentilere yakın bir düzeyde gerçekleşmesi ve işsizliğin düşmesi başta doların güçlenmesine neden oldu daha sonra ise yapılan geçmişe dönük revizyonlarla birlikte Fed’in Haziran ayında faiz artırımı yapmasına yetecek bir veri olmadığına ilişkin yorumlarla dolar tekrar eski düzeylerine geldi. Cuma günü 13 itibariyle Euro/dolar paritesi 1.1230; Dolar/yen paritesi 119.80 düzeyindedir. Petrol: Hafta başında Brent petrolünün fiyatı, Çin'de imalat sektörünün bir yılın en sert daralmasını kaydettiğine işaret eden PMI verisinin ardından 66 dolara doğru gerilerken, Petrol İhraç Eden Ülkeler Örgütü'nün (OPEC) tarihi rekora yakın seyreden petrol üretimi piyasada arz fazlası endişelerini ayakta tutuyor. ABD hafif petrolünün varili de haftaya 59 dolar düzeyinde başladı. Ancak Brent petrolü daha sonra 67 dolara yükseldi. Brent petrolünün fiyatı, Suudi Arabistan'ın insani yardım geçişine izin vermek amacıyla Yemen'i geçici bir süre bombalamayı durdurma ihtimalini ele alarak Ortadoğu'daki petrol arzına yönelik endişeleri azaltmasından sonra tekrar 66 dolara doğru düşüş gösterdi. ABD petrolü de 59 doların altına indi. Hafta içinde fiyatlar tekrar yükselişe geçti. Petrol fiyatları 1 dolardan daha fazla yükselerek 2015'in yeni zirvelerini görürken, zayıf dolar ve Libya'dan gelen petrol ihracatına yönelik kesintilerden destek buldu. Brent ham petrol 2015 yılının zirvesi olan 68.53 doları gördü. ABD ham petrol fiyatları ise 61.70 dolara kadar yükseldi. Fiyatları, daha sonra bir Petrol İhraç Eden Ülkeler Örgütü (OPEC) delegesinin üretimi düşürmek yerine pazar paylarını koruma stratejilerini devam ettireceklerini açıklaması ve işlemcilerin fiyatlarda haftalardır süren yükselişin ardından kar realizasyonuna gitmesiyle beraber 2015'in zirve seviyelerinden geriledi. Haftanın son gününde petrol fiyatları, güçlenen doların etkisi ve bazı ABD'li üreticilerin aylardır düşen fiyatların yeniden artması durumunda petrol çıkarma faaliyetlerini hızlandıracaklarını belirtmesiyle düşüş kaydetti. Arz fazlasının devam ettiği endişeleri fiyatlarda düşüşü destekledi. Brent ham petrolünün varil fiyatı seans 65 dolara doğru gerilerken, ABD petrolü de 58 dolara indi. Açıklanan ABD istihdam verilerinden sonra ise fiyatları hafif geriledi. Cuma günü itibariyle Brent ham petrolünün varili 64.80 dolar düzeyinde; ABD hafif ham petrolünün varili 59.80 dolar civarında seyretmektedir. Altın: Altın hafta başında zayıf Çin imalat PMI verisinin ardından görülen satışlara paralel olarak artıya geçerken, Fed'in ne zaman faiz artıracağına yönelik spekülasyonlar nedeniyle gördüğü altı haftanın dip seviyelerinden uzaklaşamadı. Altının ons fiyatı haftaya 1185 dolar düzeyinde başladı. Altın fiyatları hafta içinde, yatırımcıların bu haftanın sonunda açıklanacak olan tarım dışı istihdam verisi ve verinin ABD'de faiz artırımına yönelik vereceği ipuçlarını beklemesiyle 1,200 doların altındaki seyrine devam etti. Buna karşılık fiyatlar, dolardaki zayıflık ve Fed'in yakın bir dönemde faiz artırmayacağı spekülasyonlarını artıran ABD ekonomik verilerinden destek bularak 1196 dolara kadar yükseldi. Ancak ilerleyen günlerde altın fiyatları, tahvil getirilerinin yükselmesiyle birlikte cazibesinin azalması ve ABD'de faiz oranlarına yönelik devam eden belirsizliğin etkisiyle tekrar düşüş gösterdi ve 1186 dolara indi. Haftanın son gününde altın, ABD tarım dışı istihdam verisinin açıklanmasından önce hisse senetleri ve doların yükselmesiyle beraber düşük seyrini sürdürdü. Verinin dolarda hafif değer kaybına yol açmasıyla altın fiyatları biraz yükseldi. Cuma günü itibariyle altının spot fiyatı ons başına 1188 dolar civarındadır. 14 DÖVİZ KURLARINDAKİ GELİŞMELER (1) (2) (3) (2)/(1) 31.12.14 30.04.15 08.05.15 % değişim 2,3311 2,6607 2,6908 14,1 2,8323 2,9763 3,0190 5,1 2,5817 2,8185 2,8549 9,2 (2)/(1) reel % değişim 9,0 0,4 4,3 (3)/(2) % değişim 1,1 1,4 1,3 ABD doları/TL* Euro/TL* Döviz Sepeti ** Euro-dolar Paritesi 1,2150 1,1186 1,1220 -7,9 0,3 * TCMB döviz satış kuru. ** 0,5 dolar + 0.5 euro. *** Reel % değişim için tüketici fiyat endeksi kullanılmıştır. Daha fazla bilgi için: Dr. M.Veyis Fertekligil, Baş Ekonomist e-posta: [email protected] Tel: 0212 – 368 35 20 UYARI NOTU: Bu rapor Turkland Bank A.Ş. (T-Bank) tarafından güvenilir olduğuna inanılan kamuya açık kaynaklardan elde edilen bilgiler kullanılmak suretiyle, sadece bilgilendirme amacıyla hazırlanmış olup, hiçbir şekilde finansal enstrümanların alım veya satımı konusunda tavsiye veya finansal danışmanlık hizmeti sağlanması olarak yorumlanmamalıdır. T-Bank bu raporda yer alan bilgilerin doğru ve tam olması konusunda herhangi bir şekilde garanti vermemektedir. T-Bank bu raporda yer alan bilgilerde herhangi bir bildirimde bulunmaksızın değişiklik yapma hakkına sahiptir. Bu rapor ve içindeki bilgilerin kullanılması nedeniyle doğrudan veya dolaylı olarak oluşacak zararlardan T-Bank hiçbir şekilde sorumluluk kabul etmemektedir. 15