ö. Senatosu B : 6.2. 1964 O : 3

advertisement
ö. Senatosu
B:
fakat asLan payı Yuna nidamı d i n d e kaldığı
için - eünikü. vasıta onlarındıı* - Türk tüccarı
onun elinde ve enirinde
(bulunduğundan bu
kazancın, bu paranın büyük bir .kısmını. Yu­
nanlı temin eder ve Türk de bu ortaklıktan ne­
ti c-e
alamadığı için vazgeçer. Kiralamaya
kalkar, Yunanlılar bu vagonları kiraya da ve­
rir, fakat o kadar fahiş fiyat isterler ki, Tüı k
vatandaşının Münih veya 'Berlin'de, Hamburg'­
la satacağı meyvenin kârını bu vasıtanın ki­
rasına verir, içinden yine kalkamaz. Ama Yu­
nanlılar bunu düşünür ve yapar. Fakat !>!.,
düşünemeyiz. Düşünen tacirlerimize de ITükü
met olarak hiçbir kolaylık göstermeyiz, Bu
bir acı hakikattir. Parmak basmadan geçme';
de mümkün değildir.
Size bir misal arz edeyim. 200 gramlık, yen­
in ivecek, ayıra ahnnııyaeak biber turşusu Al­
manya'da bi< marktır. Türkiye'de bu 20 kuruş
etmez. B ; r mark 225 kuruştur re-mî rayiç, kara­
borsayı biliyorsunuz. O halde iki biberin ekşi­
tilip turşu haline getirilmesiyle Almanya'ya
küçük kavanozlar içinde mer! Ilıraerdileceğini
tacir bilir. Tacir bu işi yapar ve memlekete dö­
viz geliriı*. Yeterki Hükümet el kr-ysun, bunun
üstüne eğilmedin bilsin. Xe demek. arkadaşlar
üçte ikisi sa, iki biber ve bir domatesten ibaret
olan küçük lıii- kavanozun değeri Almanya'da
bir marktır. Fok para. bu. Türkiye'nin sen bahar­
da im gibi şeylerden neleri ihraeedip etmiyeceğini d üşenci i m. bir kere; hepsi para Türkiye'de
çıkan şeylerin. Fakat bunları kıyım îFndireTiıiyoruz, bunların üzerine eğilenuyoruz. Bunun
üzerine eğilen tüccarlarımıza, m üt eşeî/bisl erimi­
ze de Hükümet lâzımgelen kolaylığı gösterme­
diği için maalesef bu fikirler düşünülür, söyle­
nilir, zaman zaman tatbikata geçilir, fakat yine
bir netice alınmadan geçer gide;*.
BAŞKAN — Sayın
dolmuştur.
Kaipakhoğlu,
vaktiniz
HÜSEYİN KALPAK! IGfiFF
(Devamla)
- - Bitiyor efendim.
Üçüncü mesele: Belki Vekil Bey cevap ve­
rirlerse diyecekler ki, «Türkiye'de o kadar faz­
la. lüks eşya. yok» var arkadaşlar. Büyük şehir­
lerde demiyorum. Fakat oıta. seviyedeki şehir­
lerde veya. bira/ daha 1 üçük şehirlerde, 50 bin
nüfuslu şehirlere gidini/, mağazalarında vi1*-
6 . 2 . 1964 O : 3
dolu. Hepsi Avrupadau geliyor. Kotalar niçin
hazırlanır? Hükümet mütemadiyen gelir, karşı­
mızda der ki, açık veriyorum, dış ticaret açığı.
Verirsin, veriyorsun, vereceğiz de bu gidişle,
daha çok vereceğiz. Memlekette her türlü eşya­
nın imali mümkün. .Mümkün ama, her nedense
en. lüks eşyalar yine ithal edilir, yine buna im­
kân verilir ve avuçlar dolusu paralar, dövizler
verilir. Her sene de en aşağı yine bir bucuk nis
betinde haricî ticaretimiz açık verir, gider. Bu­
nu da istirham ediyorum. Bu kotaların tanzi­
minde Hükümet, bu lüzumsuz ve memlekette
daha iyisi imal edilen lüks eşyaların ithalâtına
artık bir son vermelidir. Bunun zamanı da çok­
tan. gelmiş, geçmiştir. Böylece de dış ticaret
açığının azaltılması hiç olmazsa mümkün ola­
caktır.
Umarını ki, bu suallerime Vekil Bey bizi.
tatmin edecek: cevaplar verir.
Düşüncelerimi arz etmiş bulunuyorum, he­
pinizi hürmetle selâmlarım.
BAŞKAN -•- Karayolları (fenel Müdürlüğü
bütçesinin oylamasına 121 üye katılmış, 115 ka­
bul, 6 ret, .'! çekinser oy çıkmıştır.
Devlet Sn İşleri (îenel Müdürlüğü bütçesi­
nin oylamasına 121 üye katılmış, 111 kabul.
7 ret, o çekinser oy çıkmıştır.
Buyurun Sayın Ticaret Bakanı.
TİCAJİFT BAKANİ PBNNÎ İSLİM YELİ
(Balıkesir Milletvekili) - •• Sayın Başkan, muh­
terem senatörler; Bakanlığımın bütçesi üzerin­
de gerek grup sözcülerinin, gerek kendileri adı­
na konuşan muhterem Senato üyelerinin kıy­
metli mütalâalarına teşekkürlerimi arz etmek:
isterim. Şüphesiz bu mütalâalar bundan sonra
yapacağımız çalışmalar için kıymetli birer reh­
ber olacaktır. Muhterem üyelerin üzerinde dur­
dukları muhlelif konulara teker teker cevap
vermeden evvel lf)(>:> yılında Ticaret Bakanlığı
faaliyetinin hangi istikamete teveccüh ettiği ve
bu istikamette ne gibi neticeler alındığı husu­
sunda Muhterem Heyetinize bâzı malûmatı ver­
mekte fayda mülâhaza etmekteyim.
Malûm olduğu veçhile Türk toplumu demok­
rasi düzeni içinde hızlı kalkınma yolunu seçmiş­
tir. Şüphesiz ki, bu bakımdan '1963 yılı plân 11
devreye girişimizin ilk yılı olarak memleket
ekonomisinde büyük bir (izcilik taşımaktadır.
lf)58 stabiliznsyon tedbirlerinden itibaren dur-
Download