ف۪يهِ اٰيَاتٌ بَيِّنَاتٌ مَقَامُ اِبْرٰ ه۪يمََۚ وَمَنْ دَخَلَهُ كَا
advertisement
Nisan-1998 HAC VE HİKMETLERİ ٌ َات بَيِّن ٌ َ۪في ِه ٰاي ات َمقَا ُم اِب ْٰر ۪هي َۚ َم ان ٰا ِم ًۜنا َو ِ ٰ ٰلِلِ َعلَى َ َو َم ْن َد َخلَهُ َك ت َم ِن ا ْستَطَا َع اِلَ ْي ِه ِ اس ِحجُّ ْالبَ ْي ِ َّالن ًۜ سب ٰ ٰ يل َو َم ْن َكفَ َر فَاِ َّن ّللاَ َغنِ ٌّي َع ِن َ۪ ين َ ْال َعالَ ۪م Muhterem Cemaat! Yüce dinimizin, temel esaslarından biri de hac ibadetidir. Hac ibadeti; Yüce Allah'a kulluk maksadıyla, belirli zamanda ihramlı olarak, Arafat'ta vakfe yapmak, sonra Kâbe-i Muazzamayı usulüne göre ziyaret ve tavaf etmektir. Hac İslam dininin beş temel esasından biridir. Hem mali, hem de bedeni bir ibadettir. Sıhhati yerinde olan ve dinen zengin sayılan, ergin, akıllı, hür erkek ve kadın, her Müslümana farzdır. Farziyeti Kitap, Sünnet ve İcma ile sabittir. Hac, şartlarını haiz Müslümanlara ömründe yalnız bir defa farz kılınmıştır. Kur'an-ı Kerim'de Cenab-ı Hak "Yoluna gücü yetenlerin, o evi, (Kabe'yi) haccetmesi, Allah'ın insanlar üzerinde bir hakkıdır." "' diye buyurmaktadır. Muhterem Kardeşlerim! Hac ibadeti, mahşer gününün dünyadaki bir örneğidir. Hac esnasında dünyanın dört bir bucağından gelen, renkleri, şekilleri, dilleri, ırkları farklı müminler, her türlü vasıf ve rütbeden sıyrılarak beyaz ihramlar içinde aynı zikir ve hareketlerde bulunarak, İslamın tevhit inancını birlikte yaşarlar. Allah'a yönelerek, dünya nimetlerinden adeta sıyrılarak, sonunda bu dünyadan böyle beyaz bir kefenle ayrılacağını, mal-mülk, evlat ve mevkiin burada kalacağını adeta hatırlatırlar. Böyle bir ruh ve imanla Mekke'ye gelen Müslümanlar, Kâbe-i Muazzamada buluşur tavaf ederler, dua ederler. Kendilerinin birer aciz kul olduklarını Allah'ın uğrunda herşeylerini feda edeceklerini, nefislerine asla fırsat vermeyeceklerini ve birbirlerinin kardeşi olduklarını isbat ve ilan ederler. O mukaddes mekanda hacılar, Allah'a yalvararak kendilerinin ve bütün müslümanların affını dilerler. Şüphesiz bu samimi yalvarma ve dökülen gözyaşları, kalplere ve ruhlara huzur ve şifa verir. Kongre ve toplantıları, tanışmaları demektir. Müslümanlar bu ziyaret esnasında birbirleriyle tanışır, dertleşir fikir ve kültür teattisinde bulunurlar. Hacılar, olgunluğu ve örnek insanlığı temsil ederler. Gayesini müdrik, şuurlu müminler olarak yek vücut halinde Allah'a yönelerek dua ederler. Bunun içindir ki, Peygamberimiz, şartlarına riayet edilerek ifa edilmesi halinde, Hac ibadetinin kul hakkı müstesna, bütün günahlardan temizleyeceğini şöyle açıklamıştın "Bir kimse Allah için hacceder ve kötü sözlerden ve fenalıklardan uzak kalırsa, o anasından doğduğu günkü kadar temiz ve günahsız olur."121 Müslümanlar için ulvi bir ibadet, içtimai ve iktisadi bir kongre olan hac, duaların kabulüne vesile olacak sevimli bir vecibedir. Muhterem Kardeşlerim! Hac sayesinde insan, Peygamberimizin doğduğu, büyüdüğü, Kur'an ayetlerinin nazil olduğu; çile ve ızdırapların çekildiği, mukaddes topraklarda İslam'ın temellerinin nasıl gerçekleştiği, her köşesi, kudsi ve mübarek hatıralarla dolu olan makamları tanıma fırsatını da bulmuş olur. Her Müslüman orada, vatanını ve milletini temsil ettiğini de daima hatırlamalı; güzel hasletleri, olgun davranışları ve tertemiz kıyafetleriyle, diğer Müslüman milletlerin ve takdirini de kazanmalıdır. *** Sevgi Al-i imran, 97. Et-Tac, Kitabül Hac.
