12.10.2012 - Kul Hakkı

advertisement
İLİ
: BURSA
Muhterem müminler!
AY-YIL : EKİM-2012
TARİH : 12.10.2012 (2. HAFTA)
‫الر ِحيم‬
ِِ ْ‫الرح‬
ِِ ِ‫س ِِم‬
ْ ‫ِب‬
َّ ِ‫من‬
َّ ِ‫للا‬
ِ ‫ق ِباْلب‬
‫َنت ْم َت ْعَلمو َن‬
َّ ‫اط ِل َوَت ْك ُت ُموْا اْل َح‬
ُ ‫ق َوأ‬
َ َّ ‫َوالَ َتْل ِب ُسوْا اْل َح‬
ُ
KUL HAKKI
Muhterem Müslümanlar !
Dinimiz hak mefhumuna büyük değer
vermiştir. Hakların kaybolmaması için de gereken
kuralları koymuştur. Bu kuralların üzerinde en çok
durulan konulardan biri de şüphesiz ki insanların
kendi aralarında bulunan, kul hakkı dediğimiz
haklardır. Kul hakkı, kişinin malına, canına, ırzına
ve namusuna inanç ve değerlerine karşı zarar
vermektir.
Yüce Allah Kur’an-ı Kerim’de şöyle
buyurmaktadır.
: “Bilerek hakkı batıl ile
karıştırmayın, hakkı gizlemeyin.”1 “Ey iman
edenler! Mallarınızı aranızda haksızlıkla değil,
karşılıklı rıza ile yapılan ticaretle yiyin, haram
ile nefsinizi mahvetmeyin. Allah şüphesiz ki
size merhamet eder.”2 Sevgili Peygamberimiz
(sav) ise: “Her Müslüman’ın diğer Müslüman’a
malı, ırzı ve kanı haramdır.’’3 buyurarak
canının, kanının, malının ve bir takım haklarının
dokunulmaz olduğunu bildirmiştir. Bir başka
hadisi şeriflerinde de : “Ümmetimden müflis
odur ki, namaz ve zekâtla gelir. Ama bu arada
sövdüğü şu kimse, dövdüğü bir başka kimse
dahi gelir. Bunun üzerine kendisinin
hasenatından şuna verilir, buna verilir.
Üzerinde haklar bitmeden kendi hasenatı
tükenirse, o zaman onların günahlarından
kendisine yüklenir. Daha sonra cehenneme
atılır.’’4 buyurmaktadır.
1
Bakara ,42
2
Nisa Suresi Ayet 229
3
Tirmizî, Birr 18
4
Müslim, Birr 59. Ayrıca bk. Tirmizî, Kıyamet 2
Kul haklarından bazılarını hatırlatacak olursak;
çalıştırdığı
işçinin
hakkını
vermemek,
başkalarının malını izinsiz olarak kendi üzerine
almak, ölçü ve tartıda hile yapmak, evlatları
arasında ayrım yapmak, kız evladından mal
kaçırarak erkek evladına vermek, başkalarının
namus ve haysiyetine zarar vermek, izinsiz yere
başkalarının bağından bahçesinden göz hakkı diye
bir şeyleri götürmek, trafikte giderken başkalarını
rahatsız etmek, aynı apartmanda oturduğu
komşularını rahatsız etmek, çevresine ve
çevresinde yaşayan insanlara rahatsızlık vermek,
hatta yüksek sesle müzik dinleyerek başkalarına
rahatsızlık vermek gibi… İşte bunlar ve benzeri
hatalarımız insanlardan helallik dilememizi
gerektiren İslam’ın öngördüğü tavsiyelerdendir.
Ayeti kerime ve hadisi şeriflerden de
anlaşıldığı gibi, kul hakkından kurtuluş ancak, hak
sahibine hakkını vermekle olur. Üzerinde kul
hakkı bulunan kişi, ne kadar ibadet, hayır hasenat
yaparsa yapsın, mal mülk, kıymetli evrak, altın ve
paranın geçmediği ahiret hayatında sonu
hüsrandır. Çünkü onun zarar verdiği kişiler
ahirette bütün sevaplarına el koyacaklardır. Bu
nedenle hesabımızı ahirete bırakmadan bir an önce
iyi bir muhasebe yapmalıyız. Şayet böyle bir hak
ve hukuka girmişsek tövbe etmeliyiz. Maddi ve
manevi zararını karşılayarak helallik dilemeli,
vefat ettiyse de mirasçılarıyla helalleşmeliyiz.
Muhterem Müslümanlar!
İslam dini, namuslu ve iffetli olmayı, helal
kazancı, kanaati, takva ve temiz ahlakı,
başkalarının haklarına tecavüz etmemeyi ve temiz
bir kalp ile huzur içinde yaşamayı emreder. Ne
mutlu kul haklarına riayet ederek yaşayanlara!
Hazırlayan : Eyüp ÖZDEMİR
Ünvanı
: Üç Kuzular Camii İmamı
Osmangazi/BURSA
Download