01-15 Aralık 2011 SAYI: 26 MÜSİAD Araştırmalar ve Yayın Komisyonu GÜNCEL EKO-YORUM: MÜSİAD 3. ÇEYREK BÜYÜMESİNİN % 8 BANDINDA OLACAĞINI ÖNGÖRMÜŞTÜ 2 011 yılı 3. çeyrek GSYH büyümesi % 8,2 olarak gerçekleşti. Bu rakamın beklentilerin üzerinde olduğu ifade edilse de, MÜSİAD olarak, 3. çeyrekte, 2. çeyrek büyümesine yakın, yani % 8 bandında bir büyümeyi beklediğimizi çeşitli mecralarda belirtmiştik. Zira özellikle sanayi verileri bunun böyle olacağına kuvvetle işaret ediyordu. Bir önceki çeyrekte de olduğu gibi, 3. çeyrekte büyüme rakamını yukarı çeken asıl faktörün, yatırımlar olduğunu görmekteyiz. Kamu yatırımlarında da bu dönem gözle görülür bir artış kaydedilse de, özellikle, milli gelir içinde neredeyse % 20’lik paya sahip olan özel sektör yatırımlarında görülen %17,2 oranındaki artışın, büyümenin temel motor gücü olduğunu gözlemlenmiştir. Bu rakamın ortaya çıkmasında da, sırasıyla % 20 ve % 11,6 oranında büyüyen makine ve inşaat sektörleri rol oynamıştır. Dolayısıyla, 3. çeyrekte de yatırım kaynaklı büyümenin devam ettiğini söyleyebiliriz. Sektörler bazında incelendiğinde ise, büyümeye, imalat sanayinden 2,5 puanlık önemli bir katkı geldiğini görmekteyiz. Bunun yanı sıra, özellikle ticaret ve ulaşım sektörlerinin de, hızlı büyümelerine istikrarlı bir şekilde devam ettiğini gözlemlenmektedir. Büyümeye dair açıklanan bu veriler, Türkiye’yi, Çin’i takiben en hızlı büyüyen 2. ülke konumunda tutmaktadır ve ilk 3 çeyrekte % 9,6’lık bir büyümeye işaret etmektedir. MÜSİAD olarak, öncü göstergeler çerçevesinde, son çeyrekte de beklentilerin üzerinde kuvvetli bir büyüme geleceğini tahmin ediyoruz. Nitekim, imalat sanayi genelinde kapasite kullanım oranları, Ekim ve Kasım aylarında, mevsimsel etkiler olmaksızın net artış göstermeye devam etmiş ve % 77 ile yılın en yüksek seviyelerine ulaşmıştır. Bunun yanı sıra, yine Ekim ayı kapasite kullanım oranı verisini destekler nitelikteki Ekim sanayi üretim endeksindeki yıllık % 7,3 oranında artışla, endeks 2005 yılından bu yana en yüksek değerine ulaşmıştır. İşte Ekim ve Kasım ayına ait bu parmak ısırtıcı rakamlar da, sanayinin yılın son çeyreğine çok hızlı bir tempoyla girdiğini ve tahminlerin üzerinde bir büyüme getirebileceğini göstermektedir. Kaynak: TÜİK 1 Yılın Son Çeyreğine Girerken Sanayi Zirvede S anayi üretim endeksi Ekim ayında, geçen yılın aynı ayına göre, % 7,3 oranında artış göstererek 138,4 olarak kaydedildi. Böylece endeks 2005 yılından bu yana en yüksek değerine ulaştı. Alt sektörler itibariyle, imalat sanayi, madencilik ve taşocakçılığı ile elektrik, gaz, buhar ve iklimlendirme üretimi – dağıtımı sektör endeksleri sırasıyla % 7, % 8,6 ve % 9,4 oranında artış kaydetti. Mevsimsel etkilerden arındırılmış rakamlara göre ise endeks, % 4,4 yükselerek yılın en yüksek aylık net artış seviyesine ulaştı. Ekim ayında bu oranın Kaynak: TÜİK gerçekleşmesini ise % 4,3 oranında büyüyen imalat sanayi sağladı. Beklentilerin oldukça üzerinde gelen bu rakamlar, sanayinin yılın son çeyreğine çok hızlı bir tempoyla girdiğini ve tahminlerin üzerinde bir büyüme getirebileceğini gösterdi. Enflasyon Beklentileri Aştı T ÜİK verilerine göre Kasım ayında Tüketici Fiyatları Endeksi (TÜFE) aylık bazda % 1,73 ve yıllık bazda ise % 9,48 arttı. Beklentilerin üzerinde gerçekleşen artış ile birlikte 11 aylık dönemde enflasyon % 9,82 olarak kaydedildi. Ana harcama grupları itibariyle aylık bazda en yüksek artış % 5,59 ile giyim ve ayakkabı grubunda gerçekleşti. Bu gurubun yanı sıra, Kasım ayı endeksindeki artışa, en büyük katkıyı, gıda ve alkolsüz içecekler ile alkollü içecekler ve tütün grupları yaptı. Yıllık artışta ise en büyük rolü ulaştırma, gıda ve alkolsüz içecekler ile konut sektörleri oynadı. Kaynak: TÜİK Kasım ayında Üretici Fiyatları Endeksi (ÜFE) ise aylık bazda % 0,65 ve yıllık bazda % 13,67 oranında artış gösterdi. ÜFE’deki aylık yükselişe tarım sektöründe görülen % 5,40 oranındaki fiyat artışları sebep oldu. Sanayideki % 0,25’lik düşüş ise endeksi aşağı yönlü etkiledi. Bununla birlikte endeksteki yıllık artışta sanayi sektörü endeksinde kaydedilen % 15,54’lük artışı rol oynadı. TCMB tarafından aylık düzenlenen Kasım ayı Fiyat Gelişmeleri Değerlendirme Raporuna göre ise, enflasyondaki artışta işlenmemiş gıda fiyatlarının etkili olduğu belirtildi. Ayrıca, işlenmemiş gıda yıllık enflasyonunun, yılın son ayında da baz etkisi ile belirgin olarak yükseleceği kaydedildi. Böylece yılsonu enflasyonunun, % 10 seviyesinde gerçekleşmesi beklendiği ifade edildi. 2 2 Ekim’de İthalatın Artışında Ara Mallar Rol Oynadı T ÜİK tarafından yayınlanan dış ticaret verilerine göre, Ekim ayında ithalat, geçen yılın aynı ayına göre, % 15,1 oranında, ihracat ise % 8,9 oranında artarak sırasıyla 19,9 ve 11,9 milyar dolar olarak gerçekleşti. Böylelikle dış ticaret açığı yıllık bazda 1,7 milyar dolar artarak 8 milyar dolar düzeyine çıktı. İthalatın artmasındaki sebep ise, Ekim ayında ara mallarında görülen % 22’lik artış oldu. Ayrıca, 2010 Ekim ayında % 63,4 olan ihracatın ithalatı karşılama oranı, 2011 Ekim ayında % 59,9’a geriledi. Mevsim etkilerinden arındırılmış hesaplara göre, ithalat aylık bazda % 5,4 azalırken ihracat % 2,2 arttı. Ekim ayında en fazla ihracat yapılan ülkeler sıralaması Eylül ayına göre değişmedi. Almanya 1,2 milyar dolarlık ihracat ile ilk sırada yer alırken, Almanya’yı sırasıyla Irak, İngiltere ve İtalya izledi. İthalatta ise Rusya Federasyonu ilk sırada yer aldı. Rusya’yı Almanya ve Çin takip etti. Kaynak: TÜİK Cari Açık Ekim’de Hız Kesti T CMB tarafından açıklanan ödemeler dengesi verilerine göre, 2011 Ekim ayı cari işlemler açığı 4,15 milyar dolar oldu. Ekim dönemi cari işlemler açığında, 6,46 milyar dolarlık dış ticaret açığının olumsuz etkisini 2,7 milyar dolarlık hizmetler dengesi fazlası yumuşattı. Ekim ayında cari açığın önceki aylara göre normal bir seviyeye inmesinde, ihracat ile ithalat arasındaki makasın daralması rol oynadı. Nitekim Eylül ayına göre ihracat % 6,4 oranında artarken, ithalat % 5,82’lik bir düşüş sergiledi. Bu rakamlar doğrultusunda, yılın ilk 10 aylık döneminde cari işlemler açığı toplam 65,1 milyar dolara ulaştı. Ekim ayı açığı için finansman ise 3,69 milyar dolar gibi önemli bir miktarla TCMB rezervlerinden geldi. Zira Ekim ayında finans hesaplarında doğrudan ve portföy yatırımlarında ciddi bir katkı gözlemlenmedi. Bu da dış dünyadaki olumsuzlukların piyasaya para akışını olumsuz yönde etkilediğini gösterdi. Öte yandan, TCMB ödemeler dengesi çeyreklik raporunu yayınladı. Yayınlanan raporda, cari işlemler açığında 2011 yılında gözlenen artışlar değerlendirildi. Raporda, yurt içi talepteki yavaşlamaya da bağlı olarak mevsimsellikten arındırılmış ithalatın üçüncü çeyrekte önemli ölçüde yavaşladığı not edildi. Bu durumun, yılın üçüncü çeyreğinde cari açıktaki hızlı artış eğiliminin azalmasına katkıda bulunduğu kaydedildi. Ayrıca, mevsimsellikten arındırılmış verilerle cari işlemler açığının ve enerji dışı cari işlemler açığının bir önceki çeyreğe kıyasla azaldığı belirtildi. Sermaye ve finans hesabı 2011 yılı üçüncü çeyreği döneminde incelendiğinde ise, rezerv değişimleri ile IMF kredileri hariç tutulduğunda, 10,4 milyar dolar sermaye girişi gerçekleştiği belirlendi. Ayrıca, TCMB rezervlerinin 4,3 milyar doları azalış göstermesinde, bankaların Merkez Bankası nezdinde tutmak zorunda oldukları mevduatlardaki artışa karşın, Merkez Bankası’nın döviz satım ihaleleri ve hükümetin IMF kredi geri ödemesinin etkili olduğu kaydedildi. 3