4 ŞUBAT - DÜNYA KANSER GÜNÜ Prof.Dr.Hilal Özcebe1 Doç.Dr. Sultan Eser2 Kanser, dünyada önemli bir sağlık sorunu olup, ülkemizde de önemi gittikçe artmaktadır. Dünya Sağlık Örgütünün tahminlerine göre dünyada her yıl 13 milyon insan kansere yakalanmakta, 7 milyon insan ise kanserden yaşamını kaybetmektedir. Dünyada erkeklerde en çok ölüme neden olan ilk beş kanser sırasıyla akciğer, mide, karaciğer, bağırsak ve yemek borusu kanserleridir. Kadınlarda ise meme, akciğer, mide, bağırsak ve rahim ağzı kanserleri en fazla ölüme neden olan beş kanserdir. Bir bireyin kansere yakalanmasını etkileyen faktörler; genetik; biyolojik, davranışsal ve çevresel olmaktadır. Bu konuda şu kanıtlar bulunmaktadır: Kanser ölümlerinin yaklaşık %30’u beslenme ve zararlı olan beş alışkanlığa bağlıdır: Yüksek beden kitle indeksi (şişmanlık), az meyve ve sebze yeme, yeterli hareket etmeme, tütün ve alkol kullanma. Sigara kullanımı, en önemli önlenebilir kanser nedeni olup, kanserlerin %22’sinin ve akciğer kanserlerinin %71’inin nedenidir. Gelişmekte olan ülkelerdeki virusların neden olduğu kanserler (Herpes ve hepatit virusları) kanser ölümlerinin %20’sinin nedenini oluşturmaktadır. Kanser ölüm sayısının 2030 yılında 13,1 milyona ulaşacağı tahmin edilmektedir. Kanserden Korunma Önemlidir! Kanserlerin üçte biri önlenebilir, üçte biri erken dönemde yakalanır ve ilerlemesi durdurulabilir. Kanserlerin diğer üçte birlik kısmı ise uygun tedavi ve destekleyici tedaviden yararlanarak daha uzun yaşayabilir. Halkın kanser hastalığının nedenleri ve belirtileri ile hastalıktan korunma ve erken tanı konularında bilgilendirilmesi, hastalıkla mücadelede çok önemli bir rol oynar. Kanserden korunma, üç aşamadan oluşur: Birincil korunma bilinen risk faktörlerinden uzak durmak yoluyla hastalığı önlemeye yöneliktir ve kanserde en etkili korunma yoludur. Kanserlerin üçte biri bu yolla önlenebilir. Örneğin sigara içmeyerek ve içilen ortamlardan uzak durup sigara dumanından korunarak akciğer, mesane, gırtlak kanserlerinden büyük ölçüde korunabiliriz. Tütün kontrolünün, akciğer kanserlerinin %93’ünü, erkeklerdeki tüm kanser olgularının ise %53’ünü önleyeceği hesaplanmıştır. Sigara içmemenin ve yanınızda sigara içirtmemenin dışında, beslenmenin doymuş yağlar ve kırmızı et tüketimini azaltıp, sebze ve meyve tüketimini artırarak, mutfakta balık, beyaz et ve zeytin yağına daha çok yer verilecek şekilde düzenlenmesi, kilo kontrolü, aşırı alkolden kaçınmak, düzenli egzersiz yapmak, cinsel yolla bulaşan virüslerin neden olduğu kanserlerden korunmak amacıyla kondom gibi korunma önlemleri almak ve maden ocaklarında veya tozlu yerlerde çalışırken maske takmak da birincil korunma yöntemleri içindedir. Birincil korumaya diğer bir örnek ise güneşten 1 2 Hacettepe Üniversitesi Halk Sağlığı Enstitüsü Müdürü Hacettepe Üniversitesi Halk Sağlığı Enstitüsü Öğretim Üyesi kaçınarak cilt kanserlerinden korunmadır; saat 10-16 arası güneşte kalmayarak, iş gereği güneşte kalınacaksa mutlaka şapka, güneş gözlüğü, uzun kollu giysi, güneşten koruyucu krem gibi koruyucular kullanarak cilt kanserine yakalanma riskimizi azaltabiliriz. Kanserle mücadelede, güvenli su kullanımı, hava kirliliği ve radyasyondan korunma da önemli yer tutar. Kanserlerin üçte biri ise ikincil korunmayla, yani erken tanı ile kontrol edilebilmekte ve kanser ölümleri azaltılabilmektedir. Meme, kalın bağırsak ve rahim boynu kanserleri şikâyetsiz erken tanının, yani hayat kurtarmanın mümkün olduğu kanserlerdir. Bunun için uygun tanı yöntemleri belirli aralıklarla sağlıklı bireylere uygulanarak toplum taramaları yapılır. Üçüncül koruma ise hastalığın tanı alır almaz uygun tedavisinin yapılması ve hastanın yan tedavi ve önlemlerle desteklenerek yaşam kalitesinin yükseltilmesidir. Cerrahi, radyoterapi, kemoterapi, hormonoterapi, immünoterapi kanser hastalarında uygulanan başlıca tedavi yöntemleridir. Türkiye!de Kanserler ve Riskler Ülkemizdeki ölüm nedenlerinin ilk sırasında kalp ve damar hastalıkları gelirken, kanserler ikinci sırada yer almaktadır. Ülkemizde Kanser Savaş Dairesinin 2009 yılı kayıtlarına göre ölüme neden olan kanserler erkek ve kadınlarda şu şekildedir. Erkeklerde en sık görülen kanserler: Soluk borusu, bronş ve akciğer kanseri Prostat kanseri Mesane kanseri Anal kanal kanseri Mide kanseri Gırtlak kanseri Non-Hodking lenfoma Böbrek kanseri Pankreas kanseri Beyin ve sinir sistemi kanserleri Kadınlarda en sık görülen kanserler: Meme kanseri Troid kanseri Anal kanal kanseri Rahim kanseri Soluk borusu, bronş ve akciğer kanseri Mide kanseri Yumurtalık kanseri Non-Hodking lenfoma Beyin ve sinir sistemi kanserleri Rahim ağzı kanseridir. Kanser Oluşumunda Neden Olan Risk Faktörleri Aşağıda Verilmiştir: Tütün kullanımı Fazla kilolu ve şişman olma Sağlıksız beslenme, meyve ve sebze yememe Fiziksel hareketsizlik Alkol kullanma Cinsel yolla herpes virüsü bulaşması Kentsel hava kirliliği Ülkemizde Kanser Risklerinin Analizi: Türkiye Küresel Yetişkin Araştırmasına (2013) tütün kullanımı ülkemizde en önemli halk sağlığı sorunlarından biridir. Halen 15 yaş üzerindeki erişkinlerin %27,1’i tütün kullanmaktadır. Erkeklerde tütün kullanımı %41,5 ve kadınlarda %13,1’dir. Türkiye Beslenme ve Sağlık Araştırmasına (2010) göre 19 yaş üzerindeki erkekler arasında kilolu olma %39,1 ve şişman olma %20,5’dir. Kadınlarda kilolu olma %41,0 ve şişman olma %29,7’dir. Türkiye İstatistik Kurumu Sağlık Araştırmasına (2012) göre toplumun %9,8’i günden iki kez ve daha çok meyve tüketmekte, %44,4’ü günde bir kez meyve tüketmektedir. Taze sebze ve salatayı her gün iki ya da daha fazla tüketme yüzdesi %13,0 ve bir defa tüketme ise %51,8’dir Sağlık Bakanlığı “Sağlıklı Beslenelim, Kalbimizi Koruyalım” çalışmasında bireylerin sadece %3,5’i düzenli (haftada 3 gün ve 30 dakika orta şiddette) fiziksel aktivite yaptığını beyan etmiştir. Türkiye İstatistik Kurumu Türkiye Sağlık Araştırmasına (2012) göre erişkinlerin %10,4’ü (erkeklerin %17,2 ve kadınların %3,8) alkollü içki içmektedir. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Türkiye Çevre Sorunları ve Öncelikleri Envanteri Değerlendirme Raporuna (2012) göre ülkemizde hava kirliliği 33 ilimizde (%40,7) birinci öncelikli çevre sorunu, 15 ilde (%18,5) ikinci öncelikli çevre sorunu ve 21 ilde (%25,9) üçüncü öncelikli çevre sorunu olarak tanımlanmıştır. Yukarıdaki bulgulardan da görülmektedir ki; ülkemizde kanser açısından tütün kullanımı, şişmanlık, fiziksel hareketsizlik, yeterli meyve ve sebze yememe ve çevre kirliliği açısında pek çok risk bulunmaktadır. Temel korunma stratejilerine göre ülkemizde kanserin en önemli risk etkenleri konusunda müdahalelerin devam ettirilmesi gerekmektedir: Tütün kullanımı, sağlıklı beslenme ve fiziksel hareketlilik konusunda kişilerin farkındalığının artırılması ve sağlıklı yaşam davranışlarının benimsenmesine yönelik çevre olanaklarının desteklenmesi gerekmektedir. Ülkemizde hava kirliliğinin azaltılması da önemli çevreye yönelik müdahaleler arasında yer almalıdır. Cinsel yolla bulaşan hastalıklardan korunmak için aşı uygulanması, mesleksel risklerin kontrol altına alınması ve güneş ışınlarından korunma davranışlarının geliştirilmesi de önemli kanser korunma yaklaşımlarıdır. KANSERDEN KORUNMAK ELİMİZDEDİR! SAĞLIKLI YAŞAM DAVRANIŞLARI KANSERDEN KORUNMAMIZI SAĞLAR… Kaynaklar: Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Türkiye Çevre Sorunları ve Öncelikleri Envanteri Değerlendirme Raporu (2012). Sağlık Bakanlığı, Türkiye Halk Sağlığı Kurumu Kanser Daire Başkanlığı, web sayfası. http://www.kanser.gov.tr/haberler/921-2009-t%C3%BCrkiye-kanser-istatistikleriyay%C4%B1mland%C4%B1.html Sağlık Bakanlığı, WHO, CDC ve Hacettepe Üniversitesi. Küresel Yetişkin Tütün Araştırması (2012). Sağlık Bakanlığı, Hacettepe Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi. Türkiye Beslenme ve Sağlık Araştırması (2010). Sağlık Bakanlığı “Sağlıklı Beslenelim, Kalbimizi Koruyalım” Projesi Araştırma Raporu (2004) Türkiye İstatistik Kurumu Sağlık Araştırması (2012) WHO web page, http://www.who.int/mediacentre/factsheets/fs297/en/index.html