İLETİŞİM İHTİSAS KOMİTESİ RAPORU Kasım-2016 İLETİŞİM İHTİSAS KOMİTESİ • İletişim İhtisas Komitesi, 17 Mayıs 2014’te dönemin Milli Eğitim Bakanı Prof. Dr. Nabi Avcı başkanlığında toplanan Genel Kurul’da UNESCO Türkiye Milli Komisyonu Yönetim Kurulu Üyesi olarak seçilen Kadir Has Üniversitesi İletişim Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Deniz Bayrakdar’ın başkanlığında oluşturuldu. • Komitede, alanında deneyim kazanmış bilim adamları, bürokratlar ve sektör uzmanları görev yapıyor. • Komitemizde yalnızca basın yayın sektöründen değil, dil, kültür, sosyoloji gibi iletişimle doğrudan ilişkili farklı disiplinlerden üyelerimizin bulunması, iletişim alanını çok yönlü bakışla değerlendirmemizi sağlıyor. KOMİTENİN ÇALIŞMALARI İlke olarak ayda bir toplanan komite, iletişim alanındaki gelişmeleri değerlendirdi. Komitenin görev süresi içinde yaptığı çalışmalar şöyle özetlenebilir: • Herkes İçin İletişim perspektifi çerçevesinde Türkiye’deki durumumuzu yansıtma amaçlı kitap çalışmasında son aşamaya gelindi. Komite Üyesi Yrd. Doç. Dr. Özlem Avcı’nın editörlüğünde hazırlanan, iletişimin her alanında Türkiye’deki durumun yansıtılmasını amaçlayan kitaptaki metinler seçkin yazarlar tarafından kaleme alındı. • 20-21 Kasım 2013 tarihlerinde UNESCO Alman Milli Komisyonu ve UNESCO Hollanda Milli Komisyonu tarafından düzenlenen Berlin’de düzenlenen “UNESCO Regional Consultations on Open Access” toplantısında Türkiye “Open Access” raporunu özetleyen poster Prof. Dr. Deniz Bayrakdar tarafından sunuldu. • UNESCO Türkiye Milli Komisyonu, UNESCO Asya Pasifik Uluslararası Anlayış için eğitim Kategori 2 Merkezi (APCEIU) ve Kore Cumhuriyeti Dışişleri Bakanlığı işbirliği ile 26 Kasım - 2 Aralık 2014 tarihlerinde Nevşehir’de Türk ve Koreli öğrencilerin katılımıyla gerçekleştirilen Kapadokya Fotoğraf Çalıştayına katılım sağlandı. KOMİTENİN ÇALIŞMALARI • 24-26 Ekim 2014 tarihleri arasında Hindista’nın Yeni Delhi şehrinde gerçekleşen "Dışlanmadan Güçlenmeye: İletişim Teknolojilerinin Engelli İnsanların Hayatındaki Rolü" konulu toplantıya Türkiye Millî Komisyonunu temsilen, İletişim İhtisas Komitesi Başkanı Prof. Dr. Deniz Bayrakdar katılım sağladı. • 28 - 29 Ekim 2014 tarihlerinde Paris’teki UNESCO Merkez Binası'nda 26 ülkeyi temsilen 50 uzmanın yer aldığı "Çok Dilli Siber Aleme Erişimin Geliştirilmesine ilişkin Uluslararası Uzmanlar Toplantısı" gerçekleştirilmiştir. Toplantıya UNESCO Türkiye Millî Komisyonunu temsilen, UTMK Yönetim Kurulu üyesi ve İletişim İhtisas Komitesi Başkanı Prof. Dr. Deniz Bayrakdar katıldı. KOMİTENİN ÇALIŞMALARI • UNESCO tarafından Paris'te 16-17 Haziran 2015 tarihlerinde UNESCO merkezinde düzenlenen "Youth And Internet- Fighting, Radicalization, Extremism" konulu konferansa UNESCO Türkiye Millî Komisyonunu temsilen, İletişim İhtisas Komitesi Üyesi Prof. Dr. Haluk Gürgen katıldı. • 10 Kasım 2015 tarihinde UNESCO Genel Merkezinde gerçekleşen 38. Genel Konferans esnasında İletişim Komisyonunda Türkiye adına ülke beyanını İletişim İhtisas Komitesi Başkanı Prof. Dr. Deniz Bayrakdar yaptı. Beyan videosu için Tıklayınız. KOMİTENİN ÇALIŞMALARI •2015 Dünya Radyo Günü kutlamaları kapsamında, TRT Genel Müdürü Şenol Göka’nın destekleri ve UNESCO Türkiye Milli Komisyonu İletişim İhtisas Komitesi, TRT İstanbul Radyosu ve TRT Radyo Dairesi Başkanlığı işbirliğiyle 13 Şubat 2015 tarihinde İstanbul Radyosunda düzenlenen etkinlik, TRT Genel Müdür Yardımcısı Erkan Durdu, TRT Radyo Daire Başkanı Amber Türkmen, TRT İstanbul Radyosu Müdürü Cem Temel, UNESCO Türkiye Millî Komisyonu İletişim İhtisas Komitesi Başkanı Prof. Dr. Deniz Bayrakdar’ın açılış konuşmalarının ardından İstanbul Radyosu Türk Sanat Müziği ve Türk Halk Müziği Sanatçıları, Şef Zafer Gündoğdu yönetiminde Türk Sanat Müziği ve Türk Halk Müziği örneklerinden harmanlanmış bir konserle devam etti. 300 kişilik bir salonda gerçekleşen konsere lise ve üniversite öğrencileri, TRT çalışanları, idarecileri ve UNESCO temsilcileri katıldı. Konserin ardından gerçekleştirilen, moderatörlüğünü başspiker Hakan Kıra’nın yaptığı “Radyo ile Büyüyenler ” temalı panelde UNESCO İletişim İhtisas Komitesi üyesi Prof. Dr. Nükhet Vardar ve Yrd. Doç. Dr. Özlem Avcı, TRT Çocuk Saati programlarından yetişen oyuncu ve sanatçılar eski TRT spikerleri Nilgün Kasapbaşoğlu, Emin Baykırkık, Yeşim Kopan ve Mehşem Özşimsir, Kadir Has Üniversitesi Radyo-Sinema ve Televizyon Bölümünden asistan Alaz Burak Şen, konuşmalarıyla radyonun anılardaki, reklam ve toplumsal hayattaki yerini anlattılar. KOMİTENİN ÇALIŞMALARI • Dünya Kadınlar Günü Vesilesiyle 4 Mart 2015 tarihinde UNESCO Türkiye Millî Komisyonu ve TOBB Ekonomi ve Teknoloji Üniversitesi işbirliği ile “Medya ve Kadın” konulu bir panel düzenlendi. İletişim İhtisas Komitesi Başkanı Prof. Dr. Deniz Bayrakdar ve TOBB ETÜ İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dekanı Prof. Dr. İhsan Sezal’ın açış konuşmalarını yaptıkları panelde Komite Üyesi Prof. Dr. Nükhet Vardar, Toplumsal Cinsiyet Eşitliği İhtisas Komitesi üyesi Prof. Dr. Aylin Görgün Baran, Birleşmiş Milletler Nüfus Fonu (UNFPA) Türkiye Ofisi Toplumsal Cinsiyet Programları Koordinatörü Meltem Ağduk, Hasan Kalyoncu Üniversitesi Rektör Danışmanı Prof. Dr. Edibe Sözen, Gazeteci Elvan Baransel, TRT Türk Haber Müdürü Nur Özkan Erbay konuşmacı, İletişim İhtisas Komitesi Başkanvekili Dr. Hilmi Bengi de moderatör olarak görev aldı. KOMİTENİN ÇALIŞMALARI • UTMK tarafından 8-9 Mart 2015 tarihlerinde gerçekleştirilen Şanlıurfa’daki Suriyeli göçmen kamplarına yönelik programa katılım sağlandı ve konu ile ilgili rapor hazırlandı. • Radyo Televizyon Yayıncıları Meslek Birliği tarafından 15 Nisan 2015’te TOBB Ekonomi ve Teknoloji Üniversitesinde düzenlenen «Radyo ve Televizyon Yayıncılığının Geleceği» konulu toplantıya destek verildi. KOMİTENİN ÇALIŞMALARI • Dünya Radyo Günü vesilesiyle 13 Şubat 2016 günü Ankara Üniversitesi’nde Kültürel İfadelerin Çeşitliliği İhtisas Komitesi, Ankara Üniversitesi İletişim Fakültesi, Anadolu Ajansı ve Radyo Televizyon Yayıncıları Meslek Birliği işbirliği ile bir panel gerçekleştirildi. • «Olağanüstü Hal ve Afet Durumlarında Radyo» temalı panelin açılış konuşmalarını UNESCO Türkiye Milli Komisyonu adına Yönetim Kurulu Üyesi Doç. Dr. Serhan Ada ve Ankara Üniversitesi İletişim Fakültesi Dekanı Abdülrezak Altun yaptı. Panelin RATEM Başkanı Yusuf Gürsoy’un moderatörlüğünde yapılan «Radyo: İletişimin Öncü ve Kurucusu» başlıklı ilk oturumunda Ankara Üniversitesi İletişim Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Sezer Akarcalı, Türkiye Radyo ve Televizyon Kurumu (TRT) Radyo Dairesi Başkanı Amber Türkmen ve TOBB Üniversitesi Rektör Danışmanı Dr. Hilmi Bengi; İstanbul Üniversitesi İletişim Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Nilüfer Timisi’nin moderatörlüğünde gerçekleştirilen «Olağanüstü Hallerde Radyonun Kullanım Örnekleri» başlıklı ikinci oturumda da Açık Radyo’dan Gürhan Ertür ve Radyo ve Televizyon Üst Kurumu (RTÜK) uzmanı Erdem Çakmak konuştu. • TRT Türkiye’nin Sesi Radyosunda Dünya Radyo günü ile ilgili programda Radyo Günü ile ilgili değerlendirme yapıldı. KOMİTENİN ÇALIŞMALARI • Üyemiz Yrd. Doç. Dr. Özlem Avcı, Mart 2016’da Birleşmiş Milletler ve İsveç Konsolosluğu’nun düzenlediği Kadınlar Günü panelinde «Sosyal Medya ve Toplumsal Cinsiyet» konulu bir konuşma yaptı. KOMİTENİN ÇALIŞMALARI • Başkan Vekili Hilmi Bengi 11 Mart 2016’da Kastamonu’da Türkçe Konuşan Ülkeler Uluslararası Gazeteciler Derneği, Kastamonu Gazeteciler Cemiyeti ve Kastamonu Üniversitesi işbirliğinde düzenlenen Gaspıralı İsmail Bey Çalıştayının açılışında bir konuşma yaptı. KOMİTENİN ÇALIŞMALARI • 11 Mayıs 2016’da UTMK Başkanı Prof. Dr. Öcal Oğuz’u ziyaret eden UNESCO’nun “İletişimin Geliştirilmesi Uluslararası Programı” (International Programme for the Development of Communication-IPDC) Başkanı Albana Shala ile yapılan görüşmeye iştirak edildi. • Radyo ve Televizyon Üst Kurulu’nca yapılan Media Education A Kit for Teachers, Students, Parents and Professionals adlı kitap çevirisine görüş bildirildi. • UNESCO Guillermo Cano Dünya Basın Özgürlüğü Ödülü için Doğan Medya Ankara Temsilcisi Hande Fırat’ın önerilmesi kararlaştırıldı. IFAP HÜKÜMETLER ARASI KONSEY TOPLANTISI • Herkes İçin İletişim Programı (Information For All Programme- IFAP) Hükümetler Arası Konseyin 9. toplantısına katılım sağlandı. •15. yıldönümünü kutlayan IFAP’ın 30-31 Mayıs 2016 tarihlerinde Paris’te yapılan toplantısında Başkanlık Divanına Rusya, Çin, Gine, Peru, İsviçre ve Sudan seçildi. • İki yıllık süreyle yeniden IFAP Başkanlığını üstlenen Chafika Haddad, yerel güçlenmeye, ortaklıklara, kapsayıcı bilgi toplumlarına, Afrika, ve UNESCO’nun Kızlar ve Kadınlar için Aksiyon Planına öncelik vereceğini dile getirdi. • 2030 Gelişme Gündemi konusunda bilgi veren Haddad, dünyada yoksulluk, ırkçılık, iklim değişikliği, çevre, küresel ısınma, cinsiyet eşitliği, eğitim hakkı, araştırma hakkı, kültürel gelişim konularında farklılıklar bulunduğunu belirterek Bilgi ve İletişim Sektörünün sürdürülebilir kalkınma hedefi bu alanlara yönelmesi gerektiğini ifade etti. • Çalışma dönemi içinde farklı ülkelerde iletişim özgürlüğü, iletişimde etik ve estetik, siber uzamda çok dillilik, sosyal medyanın kullanımı, gençlik, engellilik ve iletişim, medya okuryazarlığı, doğru bilgiye erişim konusunda gençlerin bilinçlendirilmesi, bilgi teknolojileri, bilginin korunması, dijital arşiv, gençlerde radikalleşme ve nefret söylemi, siber suçlar gibi konularda etkinlikler düzenlenecek. •2016-2017 döneminde Türkiye’de de bir IFAP toplantısı gerçekleştirilebileceği bildirildi. İLETİŞİM SEKTÖRÜ VE UNESCO • İletişim, insanın var oluştan bu yana ihtiyaç duyduğu bir olgudur. • Sanayi devrimi ile birlikte kitle iletişim araçlarının devreye girmesi ile iletişim alanı bir sektör haline geldi. • Yirminci yüzyılın ikinci yarısında, özellikle 1970-1990 yılları arasında iletişim alanında oluşan ülkeler arası dengesizlik «kültür emperyalizmi» ya da «medya emperyalizmi» olgusunu gündeme getirdi. İletişim dünyası, «alanlar» ve «satanlar» olarak ikiye ayrılmıştı. • Bu dengesizliği gidermek amacıyla UNESCO bir dizi çalışma yürüttü. • Özellikle gelişmişlik farkının olumsuz yansımalarını en aza indirerek herkesin kitle iletişim araçlarından yararlanmasını sağlamaya dönük bilimsel araştırmalar yapıldı, raporlar hazırlandı. • Yazılı ve görsel medyanın ardından yirminci yüzyılın sonlarında internetle birlikte sosyal medya ya da yeni medya diye anılan tür gündemimize girdi. • UNESCO iletişim alanındaki bu yenilikleri göz önünde tutarak herkesin iletişim imkanlarından yararlanabilmesini sağlamak amacıyla Herkes İçin İletişim (IFAP) Programını geliştirdi. TÜRKİYE’DE İLETİŞİM • Meşrutiyet döneminde özellikle basın özgürlüğü alanındaki mücadeleleriyle gündeme gelen Türk basını Cumhuriyet döneminde çok partili hayata geçişin ardından hızlı bir gelişim gösterdi. Altyapısını sağlamlaştırdı, teknolojisini geliştirdi. • Doksanlı yılların başlarında fiili durumla başlayan özel televizyonculuğun hızla yayılması ile Türkiye iletişim alanında adeta çağ atladı. Televizyonun yanı sıra sinema sektörü de kendini geliştirdi. Her iki sektördeki gelişmelerin yansıması olarak «Türk dizileri» olgusu ortaya çıktı. • Türkiye, yeni yüzyılın iletişim platformu internete uyum sağlamakta gecikmedi. İLETİŞİM SEKTÖRÜNDE BUGÜN • Yazılı basın en ileri teknolojiyi kullanmasına rağmen, internetin baskısı altında kaldı, tirajlar azaldı. İnternet gazeteciliği ve sosyal medya hayatımıza girdi. Gazeteler yeni medya ile rekabet edebilmek için internet teknolojisinden geniş ölçüde yararlanıyor. • İnternet ortamında telekomünikasyon ve enformasyon (medya) iç içe giriyor. Yakınsama denilen bilgi ve teknolojinin buluşması ile internet gazetesi yazı ve fotoğrafla yetinmiyor, video görüntüleri ile haberleri adeta canlı sunuyor. • Son yıllarda Ortadoğu’da yaşanan gelişmelerin Türkiye’yi bölgesinde bir aktör ülke haline getirmesi, dünya medyasının ülkemize yönelik ilgisini artırmaya devam ediyor. • 15 Temmuzda yaşadığımız darbe girişiminin bastırılmasında medyanın etkin bir rol üstlenmesi de iletişim sektörü açısından üstünde durulması gereken önemli bir gelişme. SÜRELİ YAYINLAR • Basın Yayın ve Enformasyon Genel Müdürlüğünün verilerine göre Eylül 2016 itibariyle ülkemizde 2 bin 731 gazete ve 4 bin 71 dergi yayımlanıyor. Toplam sayı 6 bin 802. Önceki yıllara göre gazete sayısında yaklaşık yüzde 10’luk düşme var. Dergilerde ise cüz’i bir artış söz konusu. • Bu yayınların yüzde 56,7’sini dergiler, 43,3’ünü gazeteler oluşturuyor. • Ülkemizde yayımlanan gazetelerin yüzde 89,6’sı yerel, yüzde 4,1’i bölgesel ve yüzde 6,3’ü yaygın yayın yapıyor. Dergilerde ise yaygın ölçekli yayınlar yüzde 56’ya çıkarken, yerel yayınlar yüzde 37’de kalıyor. Bölgesel dergilerin oranı yüzde 7. • Bunların sayı olarak ifadesi şöyle: Yaygın Yayınlar Bölgesel Yayınlar Yerel Yayınlar : Gazete 172, dergi 2262. : Gazete 112, dergi 296. : Gazete 2447, dergi 1513. GAZETE VE DERGİLERİN YAYIN SÜRELERİ • Türkiye’deki gazetelerin yüzde 15,8’i günlük, yüzde 30,8’i haftalık olarak yayımlanıyor. • Gazetelerin yüzde 87’si güncel siyasi haber gazetesi niteliğinde. • Dergilerin ise yüzde 23,5’i aylık, yüzde 22,2’si üç aylık olarak yayımlanıyor. • Dergilerin yüzde 17,8’i meslek ve sektör dergisi niteliğinde. • Gazetelerin yüzde 13’ü, dergilerin yüzde 11,4’ü ek veriyor. TİRAJLAR • TÜİK verilerine göre 2015 yılı itibariyle gazete ve dergilerin tirajı, bir önceki yıla göre yüzde 6,3 azaldı. • Ülkemizde 2015 yılında yayımlanan gazete ve dergilerin yıllık toplam tirajı 2 milyar 132 milyon 242 bin 338 olup, bunun yüzde 93,5’ini gazeteler teşkil ediyor. • Toplam tirajın yüzde 14,6’sını yerel, yüzde 1,8’ini bölgesel, yüzde 83,6’sını ise yaygın (ulusal) gazete ve dergiler oluşturdu. Gazetelerin yıllık tirajının yüzde 88,7‘sini günlük gazeteler, dergilerin ise yıllık tirajının yüzde 50,7’sini aylık, yüzde 21,5’ini ise haftalık dergiler oluşturdu. BASIN ÇALIŞANLARI • TÜİK verilerine göre basın kuruluşlarında toplam 58 bin 156 kişi istihdam ediliyor. Bir önceki yıla göre sektördeki istihdam sayısında yüzde 30 dolayında ciddi bir daralma var. • Yazılı medya alanında çalışanların 39 bin 817’si erkek, 18 bin 345’i kadın. • Buna göre kadın çalışanların oranı yüzde 31,5. • Basın kuruluşlarında çalışanların 46 bin 362’si yayın bölümlerinde. • Yayıncıların içinde kadınların oranı genel çalışan oranına göre biraz daha yüksek: 16 bin 21 kişi ile yüzde 35. • Medya sektöründe genelde istihdam daralması yaşanırken, çalışanlar arasında kadınların oranı küçük de olsa artış gösteriyor. Ancak bu yönetim kademesine yansımıyor. TBMM Kadın Erkek Fırsat Eşitliği Komisyonunun Haziran 2012 tarihli raporuna göre medyada üst düzey yönetimde erkek egemenliği var. Kadınlar, orta düzey yönetimde biraz daha şanslı. Gazetelerde orta düzey kadın yönetici oranı yüzde 21,5. • Basın çalışanlarının yüzde 60’ı yüksek okul mezunu. BASIN KARTLARI • 2016 itibariyle Basın Yayın ve Enformasyon Genel Müdürlüğü verilerine göre Türkiye’de 15 bin basın kartı sahibi bulunuyor. • Bunların yaklaşık 8 bini fiilen çalışan gazeteciler. 5 bin dolayında da sürekli basın kartı taşıyan var. • Terör örgütleri ile bağlantılı oldukları gerekçesiyle yaklaşık 600 gazetecinin basın kartı iptal edildi. RADYO-TELEVİZYON KURUM İSTATİSTİKLERİ • Eylül 2016 itibariyle Türkiye’de bin 59 radyo ve 731 televizyon kuruluşu var. • Sektörde karasal yayıncılıktan, kablo ve dijital platformlara yönelme söz konusu. • Televizyon kuruluşlarının 197’si karasal yayın yapıyor. • Uydudan yayın yapanların sayısı 374, kablo üzerinden yayın yapanlar ise 160. • Radyoların 945’i karasal, 107’si uydudan yayıp yapıyor. Kablodan yayın yapan radyoların sayısı ise 7. • Radyo ve televizyon yayınları iletildikleri ortama göre, karasal, uydu, kablo, IPTV yayınları olarak adlandırılmakta. • Ülkemizde 6 dijital televizyon platformu faaliyet gösteriyor. RADYO-TELEVİZYON ÇALIŞANLARI • TÜİK 2015 yılı verilerine göre Radyo ve Televizyon sektöründe toplam istihdamın yüzde 60,4’ünü ulusal düzeyde karasal yayın yapan kurumlar oluşturuyor. • Sektörde çalışanların yüzde 15,7’si yerel, yüzde 4,9’u bölgesel yayın yapan kuruluşlarda istihdam ediliyor. • Uydu, kablo ve internet üzerinden yayıp yapan kuruluşların istihdamdaki payı ise yüzde 19. • Radyo ve televizyon çalışanlarının yüzde 69’u erkek yüzde 31’i kadın. • Sektörde çalışanların yüzde 44’ü programcı, yüzde 21’i teknik yüzde 15’i idari personel. Kalanını da diğer işlerde çalışanlar oluşturuyor. • Kadın çalışanların yüzde 54’ü programcılık alanında görev yapıyor. • Programcı personel arasında ise kadınların oranı yüzde 37’yi buluyor. RADYO-TELEVİZYON YAYIN İÇERİĞİ • TÜİK verilerine göre toplam yayın saatinin yüzde 74,5'ini radyo yayıncılığı, yüzde 15,4’ünü radyo ve televizyon yayıncılığı, yüzde 10,1'ini televizyon yayıncılığı oluşturdu. • Radyo ve Televizyon sektöründe toplam yayın süresinin yüzde 97,4’ünü yerli yapımlar oluşturuyor. • Yerli yapım programların toplam yayınlanma süresinin yüzde 75,3'ü radyoda, yüzde 9,9'u televizyonda gerçekleşti. • Yabancı yapım programlarda ise yüzde 42,9'u radyoda, yüzde 19,1'i televizyonda gerçekleşti. • Müzik yayınları toplam yayın saatinin yüzde 58’ini oluşturdu. • Müzik yayınlarının yüzde 85,3'ü radyodan yapılıyor. • Yayın saatlerine göre ikinci sırada yüzde 9,2 ile reklamlar, üçüncü sırada ise yüzde 7,6 ile haberler yer aldı. TELEVİZYON YAYINCILIĞI • 1970 yılında kısmi zamanlı siyah beyaz yayına başlayan tek kanallı Türk televizyonculuğu 1990’lı yıllarda özel televizyonların fiili bir durumla devreye girmesi ve ardından hukuki altyapının hazırlanması ile önce sayıca, sonra nitelik olarak sürekli gelişen bir seyir izledi. • Başlangıçta Amerikan yapımı dizilerin ağırlıklı olduğu, bir dönem Brezilya dizilerinin işgal ettiği kanallarımızda son yıllarda diziler ağırlıklı olmak üzere yerli yapımlar önemli yer tutuyor. TELEVİZYON İZLEME ALIŞKANLIĞI • Türkiye’de halkın televizyon izleme alışkanlığı oldukça yüksek. • Televizyon yayınları 18 milyon haneye ulaşıyor. • TÜİK’e göre Türkiye’de tüketicilerin kültüre ayırdıkları toplam zamanın yüzde 87’sini televizyon izleme oluşturuyor. • Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığınca 12 bin aile üzerinde yapılan «Türkiye’de Aile Yapısı Araştırması»na göre de aile üyelerinin birlikte yaptıkları faaliyetlere bakıldığında «televizyon izleme» 59,4’lük oranla birinci sırada yer alıyor. • Bu araştırmaya göre günde ortalama televizyon izleme süresi 4,5 saat. • TÜİK zaman kullanım araştırmasına göre çocuklar günde eğitim için 3 saat 34 dakikalık bir zaman kullanırken TV izlemeye 2 saat 35 dakika, radyo ve müzik dinlemeye 1 saat 5 dakika ayırıyor. TELEVİZYON DİZİLERİ • Televizyon sektöründe içerik üretimi son yıllarda oldukça arttı. Başta diziler olmak üzere yerli yapımlar dünya ile rekabet edecek düzeyde. • Kültür Bakanlığı’nın 2015 yılı verilerine göre Türk dizileri 85 ülkede yayında. • Hizmet ihracatında kültürün payı yüzde 3.5’e ulaştı. Bu alanda dünya ortalaması yüzde 0.9. • 2030 Sürdürülebilir Kalkınma hedefi perspektifinde değerlendirdiğimizde önümüzdeki süreçte dizi sektörünün özel bir yeri olacağını söyleyebiliriz. • Türk dizileri global sektörde «Turkish Drama» markasıyla özel bir yer ediniyor. • Türkiye 2015 yılı itibariyle 350 milyon dolar ile ABD’den sonra dünyada en fazla dizi ihraç eden ikinci ülke konumuna ulaştı. 2023 yılı hedefi 1 milyar dolar. • Önceleri Balkanlar ve Ortadoğu'da ilgi gören Türk dizileri artık Kuzey Afrika, Asya, Latin Amerika ve ABD'de de kendisine pazar buluyor. • Dizi sektörü, ihracat-ithalat dengesinde fazla veren birkaç kalemden biri. Ekonomi Bakanlığı da dış ticarette önemli bir kalem haline gelen dizi sektöründe ihracatı artırmak için teşvik politikası uyguluyor. TÜRK SİNEMASINDAKİ GELİŞME • TÜİK’in Haziran 2016’da açıkladığı istatistiklere göre 2015 yılında gösterime giren film sayısı, bir önceki yıla göre yüzde 18,4 artışla 49 bin 151 oldu. Yerli film sayısında yüzde 26,4’lük oranla dikkate değer bir artışın yaşandığı 21 bin 494 yerli yapım gösterime girerken, 27 bin 65 olarak gerçekleşen yabancı film sayısındaki artış yüzde 12,8’de kaldı. • Sinema seyirci sayısı 2015 yılında, 2014 yılına göre yüzde 3,2 artarak 57 milyon 148 bin 11 kişi oldu. 31 milyon 661 bin 600 kişi yerli film tercih ederken, yabancı film seyircisi 25 milyon 486 bin 411 kişi olarak gerçekleşti. • Türkiye genelinde sinema salonu sayısı 2015 yılında, 2014’e göre yüzde 8,6 artarak 2 bin 356 oldu. Bu dönemde sinema salonlarındaki koltuk sayısı yüzde 7,7 artarken seyirci kapasitesi 297 bin 610’a ulaştı. • Bir çok ilin ilçelerinde de sinema salonu bulunurken Ardahan, Bayburt, Gümüşhane, Hakkari, Iğdır, Sinop ve Şırnak’ta sinema salonu yok. DESTEK VE BAŞARILAR • Televizyon dizi sektöründekine paralel bir gelişmeyi sinemacılık alanında da görüyoruz. • İki yıl önce 100. yılını kutlayan Türk sineması, ilk Türk filmi kabul edilen «Ayestefanos Abidesinin Yıkılışı»ndan bu yana kazanılan asırlık birikimle önemli atılımlar gerçekleştiriyor. • Son on yıl içinde Türkiye sinemacılık sektörü, uluslararası festivallerde alınan ödüllerle, seyirci sayısındaki artışla bir rönesans yaşadı. • 90’ların sonunda sinemaya giren Nuri Bilge Ceylan, Fatih Akın, Zeki Demirkubuz, Yeşim Ustaoğlu, Reha Erdem, Derviş Zaim, Semih Kaplanoğlu, Emin Alper, Deniz Gamze Ergüven, Tolga Karaçelik, Senem Tüzün, Ümit Köreken, kaliteli yapımlarıyla öne çıktılar ve uluslararası festivallerde aldıkları ödüllerle seslerini duyurdular. • Kültür ve Turizm Bakanlığı "Proje, Yapım ve Yapım Sonrası Desteği" ile sektörün gelişmesine katkı sağlıyor. Sinema Genel Müdürlüğü 2015 yılında 379 uzun metraj filme 108.834.646 TL destek verdi. Geçen yıl gösterime giren 139 yerli filmin 31’i Bakanlık tarafından desteklenmiş filmlerdi. İNTERNET MEDYASI • 20. yüzyılın son çeyreğinde meydana gelen teknolojik gelişmeler “medyanın dönüşümü” olgusunu beraberinde getirdi. Bu dönemde yazılı ve görsel medyanın ardından kitle iletişim araçlarının son halkası olarak ortaya çıkan internet, tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de hızla yayıldı. • İnternet üzerinden haber yayını yapan sitelerin ortaya çıkmasıyla “yeni medya”, “internet medyası”, “internet gazeteciliği” gibi yeni kavramlar ortaya çıktı. • İnternet medyası anlık haberlerle sürekli güncellenerek yeni bir rekabet ortamı oluşturdu. • Böylece haber aylık, haftalık, günlük değil anlık tüketilen bir ürün haline geldi. Günümüzde en çabuk bayatlayan ürün haber oldu. Bu fiili durum, «kağıt medya ölüyor mu?» sorusunu beraberinde getirdi. Nitekim başta ABD olmak üzere bir çok ülkede önemli gazeteler kağıttan sayısal ortama geçiş yaptı. Ülkemizde de Radikal örneğinde olduğu gibi bazı gazeteler basılı ortam yerine internet üzerinden yayına başladı. TÜRKİYE’DE İNTERNET KULLANIMI • TÜİK’in 2016 Ağustosunda açıkladığı verilere göre Nisan 2016 itibariyle hanelerin yüzde 96,9’unda cep telefonu var. Sabit telefon bulunma oranı ise yüzde 25,6. • Hanelerin yüzde 22,9’unda masaüstü yüzde 36,4’ünde taşınabilir bilgisayar, mevcut iken tablet bilgisayar bulunma oranı yüzde 29,6 oldu. • 2015 yılında yüzde 20,9 olan internete bağlanabilen TV oranı ise 2016 yılında yüzde 24,6 olarak hesaplandı. • Türkiye’de internet kullanan bireylerin toplam nüfusa oranı yüzde 61,2’ye ulaştı. • Bilgisayar ve internet kullanım oranları 2016 yılı Nisan ayında 16 -74 yaş grubundaki bireylerde sırasıyla yüzde 54,9 ve yüzde 61,2 oldu. Bu oranlar erkeklerde yüzde 64,1 ve yüzde 70,5 iken, kadınlarda yüzde 45,9 ve yüzde 51,9 oldu. TÜRKİYE’DE İNTERNET KULLANIMI • TÜİK verilerine göre Nisan 2016 itibariyle Türkiye’de geniş bant internet erişim imkanına sahip hanelerin oranı yüzde 73,1 oldu. Buna göre hanelerin yüzde 39,5’i internete ADSL, kablolu internet, fiber vb. gibi sabit hatlardan yüzde 65,2’si mobil bağlantı ile erişim sağladı. • Türkiye genelinde internet erişim imkanına sahip hanelerin oranı yüzde 76,3. Yaklaşık on hanenin sekizinde internet erişimi var. • İnternet kullanıcılarının 94.9’u hemen her gün veya haftada en az bir defa düzenli erişim sağlıyor. • İnternet kullanan bireylerin yüzde 61,8’i e-devlet hizmetlerinden yararlanıyor. • Giderek artan internet üzerinden alışveriş yapanların oranı da yüzde 34.1’e ulaştı. • Evden internet erişimi olmayan hanelerin yüzde 59’u bağlanmama nedeni olarak internet kullanımına ihtiyaç duymadıklarını, yüzde 29,4’ü interneti, iş, okul, internet kafe gibi başka yerlerde kullandıklarını belirtiyor. SOSYAL MEDYA • TÜİK verilerine göre de 2016 yılının ilk üç ayında internet kullanan bireylerin yüzde 82,4’ü sosyal medya üzerinde profil oluşturma, mesaj gönderme veya fotoğraf vb. işlem yaparken, bunu yüzde 74,5 ile paylaşım sitelerinden video izleme, yüzde 69,5 ile online haber, gazete ya da dergi okuma, yüzde 65,9 ile sağlıkla ilgili bilgi arama, yüzde 65,5 ile mal ve hizmetler hakkında bilgi arama ve yüzde 63,7 ile internet üzerinden müzik dinleme (web radyo) takip etti. • We Are Social isimli sayısal pazarlama ajansının hazırladığı “Digital in 2016” raporuna göre Türkiye’de en çok kullanılan sosyal medya platformlarında ilk sırada yüzde 32 ile Facebook yer alıyor. • Facebook’u yüzde 24 ile WhatsApp, yüzde 20 ile Facebook Messenger, yüzde 17 ile Twitter, yüzde 16 ile Instagram takip ederken, sıralama Google+, Skype, Linkedin, Viber ve Vine ile devam ediyor. REKLAM HARCAMALARI • Reklamcılar Derneği’nin verilerine göre 2015 yılı sonunda reklam harcamaları bir önceki yıla göre yüzde 9’luk artışla 6.5 milyar TL’ye ulaştı. • Türkiye’de kitle iletişim araçları içinde ilk sırayı alan televizyon izleyicisi 59,4’lük oranda olmasına rağmen televizyonların reklam pastasından aldığı pay bir yıl öncesine oranla yüzde 7 gerileyerek yüzde 50,5 oldu. • Bu düşüşe rağmen reklam harcamalarında televizyon ilk sıradaki yerini koruyor. • Gazetelerin reklam pastasından aldığı pay da yüzde 17’den yüzde 15,4’e geriledi • Reklam harcamalarında dijital/internet alanında ciddi bir büyüme dikkat çekerken geçen yıl bu alanın reklam pastasından aldığı bir önceki yıla göre yüzde 25,4’lük artışla yüzde 22,9’luk orana ulaştı. • Açıkhava ortamı, radyo, dergi ve sinema mecralarının reklam harcamalarından aldığı pay yüzde 11,2. İLETİŞİM EĞİTİMİ • İletişim alanında önemli bir konu da iletişim eğitimi. • Fakülte ve yüksek okullarda gazetecilik, radyo-televizyon, sinema, iletişim tasarımı, görsel tasarım, halkla ilişkiler, reklamcılık, tanıtım, sayısal medya, yeni medya, marka iletişimi, medya iletişim sistemleri, fotoğrafçılık, kameramanlık, görsel işitsel teknikler, medya yapımcılığı, basım ve yayın teknolojileri, radyo ve televizyon programcılığı, radyo-televizyon teknolojileri, sahne ve gösteri sanatları teknolojisi gibi iletişimin değişik alanlarında eğitim veriliyor. • Ülkemizde daha önce 196 olan üniversite sayısı 15 vakıf üniversitesinin OHAL kapsamında kapatılmasıyla 181’e geriledi. Bu üniversitelerde, sayısı 70’i aşan İletişim Fakültelerinin yanı sıra, Güzel Sanatlar, Sanat ve Tasarım, Güzel Sanatlar Tasarım ve Mimarlık, Fen-Edebiyat, Sanat ve Sosyal Bilimler Fakülteleri ille 2 yıllık eğitim veren meslek yüksekokulları bünyesinde olmak üzere toplam iki yüzü aşkın yüksek öğretim kurumunda iletişim eğitimi veriliyor. SONUÇ • Sonuç olarak ülkemizde oldukça canlı, hareketli, güçlü ve üretken bir iletişim sektörünün olduğu söylenebilir. • Dünyadaki gelişmelere paralel olarak elektronik iletişim teknolojisindeki gelişmeler Türk medyasını da etkiliyor. Ancak internet gazeteciliği ve sosyal medyanın yaygınlaşmasına karşılık konvansiyonel medya hâlâ etkili. • Televizyonların etki gücü 15 Temmuz darbe girişiminin Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın internet bağlantılı görüntülü telefonla halkı sokağa çağırmasının ardından bastırılması ile somut bir biçimde kendini gösterdi. Daha önceki darbeler devlet televizyonunun ele geçirilmesi ile yapılırken bu kez özel televizyonlar, darbenin önlenmesinde etkin rol üstlendi. • Gazeteler, internet versiyonları ile elektronik iletişim teknolojilerinin imkanlarını kullanarak sosyal medya ve internet medyası ile rekabet ediyor. • İletişim ve eğlence endüstrisinin, bilgi ve haberciliğin çok iç içe yapılanmaları, medya içerikleri oluşturma ve format geliştirmenin önemini ortaya çıkarıyor. SONUÇ • 100 yılı geride bırakan Türk sineması adeta altın çağını yaşıyor. Yerli yapımlar seyirci ve gişe hasılatları ile Hollywood sinemasının önüne geçti. • Türk sineması, 90’ların ortasından itibaren özellikle festival filmleri, ortak yapımlar ve yönetmen sinemaları açısından dünya sinemasında kendine bir yer açtı ve gündeme oturdu. • Yerel ve bölgesel sınırları aşarak evrensel boyutlara ulaşan Türk dizileri, sürdürülebilir kalkınma sürecine sadece manevi değil maddi açıdan da katkı sağlayacak bir alan haline geldi. • UNESCO’nun 2030 Sürdürülebilir Kalkınma hedefine «Herkes İçin İletişim Programı» penceresinden baktığımızda en hızlı gelişmenin iletişim sektöründe yaşanacağını söylemek abartılı bir ifade olmayacaktır. KAYNAKLAR • Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı Kadının Statüsü Genel Müdürlüğü. • Basın Yayın cd Enformasyon Genel Müdürlüğü. • Kültür ve Turizm Bakanlığı. • Radyo ve Televizyon Üst Kurulu. • Simon KEMP, Digital in 2016, We Are Social, January, 2016. • TBMM Kadın Erkek Fırsat Eşitliği Komisyonu Raporu, Haziran 2012. • TÜİK Dış Ticaret İstatistikleri, 2015. • TÜİK, Hanehalkı Bilişim Teknolojileri Kullanım Araştırması, 2015. • TÜİK, Radyo ve Televizyon Kurum İstatistikleri, 2015. • TÜİK Sinema ve Tiyatro İstatistikleri, 2015. • TÜİK, Yazılı Medya İstatistikleri, 2015. • Türkiye Medya Yatırımları, Reklamcılar Derneği, Mart 2016, Eylül 2016. Teşekkür eder, saygılar sunarız. İletişim İhtisas Komitesi