M. Meclisi B : 12 24.11.1964 tatbiki hususunda bir müeyyideye de sahip değil­ dir zaten. Böyle bir hüviyeti olmadığı açıktır, aşikârdır. Ama bu kanun, daha evvel de izah et­ tik, sadece ilmî bir araştırma kurulu değildir. Tatbikî bir hüviyeti vardır. Birtakım tedbirler araştırılacak, bu tedbirlerin tatbiki hususunda, tatbikinin sağlanması hususunda da mesa'de bu­ lunulacaktır. Ama, sen bunu illâ tatbik edecek­ sin şeklinde değil. Bugün propaganda diye bir şey vardır. Bunun propagandasını yapacak, ikna metodunu kullanacaktır. Esasen bu müessesenin hüviyeti de buna müsaittir. Hangi kimselere hitabedecekse, meselâ işçiye hitabedecekse. genel kurulunda, yönetim kurulunda esasen işçinin de çalışmaları vardır bu tedbirlerin yapılmasında; bu ikna metodunu kullanacaktır. Yoksa buradan, cebredeceği şeklinde bir mâna çıkartmak n.ümkün değildir. Bunun değiştirilmesine de lüznm yok­ tur. Sadece bir araştırma kurumu değildir. El­ bette tahkikat da istiyecek. Ben PTT idaresini arz ettim, daha evvel tatbikatı vardır, buuı PTT İdaresinin yaptığı bir araştırına ve tedbirler var­ dır, ama müessese bunların bir kısmını <*ılır bir kısmını almaz. Bunu, müessese nasıl tatbik edi­ yor, bu hususlarda fikir sahibi olunabilir pekâlâ. Teknik yardımları, anlıyamamış arkadaşımız. Bu birçok kanunlarda vardır; geri kalmış memle­ ketlerde teknik yardım programları müıemadiyen tatbik edilmektedir. Bu mânada alınmıştır. Birçok müesseselerde esasen bu tatbik edilmekte­ dir. Teknik Yardım programları, bu da açıktır, izahına lüzum görmüyorum. tş birliği de elbette yapılacaktır, iş birliğinin de tatbikatı vardır, arkadaşlar bilir ,bunu da za­ ruri addediyorum. Yalnız bir noktaya geleceğim. Prodüktivitenin ölçülmesinde, toplu sözleşme bakımından bir ha­ kem, toplu sözleşme müzakerelerinde bu merke­ zin bir hakem rolünü oynıpacağı şeklindj resmî bir hakem olacağı şeklinde ben bir şey söyleme­ dim. Yalnız şunu söyledim: Plânda asgari ücret­ lerin tesbitinden sonraki ücret artışları prodükti­ vite artışına bağlı olacaktır, buna muvazi ola­ caktır. Aksi takdirde enflâsyonist bir duruma çaktır. Aksi takdirde enflâsyonist bir duruma dü­ şülecektir. Eğer bu prodüktivite artışını takibetmezse ücret artışları, bu prodüktivitenin Ölçülme­ sinde bu müessese bir görev aldığına göro kanu­ nen bir görev aldığına göre ve bunun, toplu söz­ leşmenin taraflarını teşkil eden işverenlerle iş- 0:1 çiler de bu müesseseye iştirak ettikleri i e göre, çalışmalarına iştirak ettiklerine göre, bilhassa bu bakımdan ehemmiyetli bir fonksiyon ifa edecek, birtakım ihtilâfların önlenmesinde ımLpet bir rol oymyaeaklardır, dedim. Fikrimi bu şekilde izah ettim. Hakikaten başka sahalarda da toplu sözleşme mukavelelerinin yapılmasında bu mües­ sese halen birtakım fonksiyonları ifa etmektedir. Coşkun Kırca arkadaşımız da ifade ettiler, iş de­ ğerlendirilmesi mevzuunda çok kıymetli faaliyeti vardır, birtakım seminerler tertibetmiştir. Benim bu prodüktivitenin ölçülmesinin toplu düzleşme tatbikatı bakımından ehemmiyeti hususundaki sözlerimi bu mânada anlamaları gerekmektedir. Şimdi bir noktaya geleceğim muhterem arka­ daşlarım, son olarak, sizleri fazla meşgul etmiyeyim. Prodüktivite ile ilgili dernekler kurulma­ sını teşvik etmek, kurulan derneklerle temas ve iş birliği sağlamak. Bu noktaya bilhassa Aydın Bolak arkadaşımız itiraz ettiler. Muhterem arkadaşlarım, burada konuşuldu bu mevzuda. Bu merkezin mevzuu ile, hususi teşebbüsler de, hususi cemiyetler de bu meşgu­ liyetlerle uğraşabilir, bu vazifeleri ifa edebilir. Nitekim Batıda, yabancı memleketlerde hususi mahiyette birçok dernekler vardır. Türkiye'de de bunların çoğalmasını temenni etmek lâzım­ dır. - Prodüktivite merkezi kurulmakla bera­ ber. - Kendi kendine teşkilâtlanma ve her şeyi Devletten beklememe mevzuu içinde bunu mü­ talâa etmek lâzım. Hususi teşebbüs fikrini ha­ raretle müdafaa eden şahıslar Devletin müdaha­ leciliğinden şikâyet ederken, ne lüzumu vardı derken, Devletin daha evvel, şu 30 senelik ma­ zide de bugün faydaları aşikârdır; bir sümerbankın kurulmasında, kuruluş kanununda hu­ susi teşebbüsü teşvik etmek maksadının ne ka­ dar ehemmiyetli tesirler hâsıl ettiğini işaret etmek isterim. Bir Sümerbank, Türkiye'de do­ kumacılık sanayiinin inkişafında başlı (başı­ na rol oynamış, birçok (metotlar ve teknik yeni­ likler getirmiş ve Türkiye'ye mensucat sana­ yiinde çok ileri bir seviye temin etmiştir. Evet, hususi teşebbüsü teşvik edelim derken, bir yan­ dan da bunu teşvik mahiyetindeki hareketleri de önlemek istiyoruz. Bu da ona benzer bir durumdur. Prodüktivite derneklerinin kurulma­ sı - çok masumane - şu maddeye konmuş. «Pro­ düktivite dernekleri kurulsun» deniyor. Kim kuracak bu dernekleri? Hususi şahıslar kura- — 563 —