Çanakkale Zaferi ve Şehitlik Mertebesi

advertisement
Çanakkale Zaferi
ve Şehitlik Mertebesi
Hazırlayan
Yaşar KENGER
Halilağa Camii İ.H
MERKEZ/ÇANKIRI





ِ ‫س ِبي ِل ه‬
َ ‫سبَ َّن الَّ ِذ‬
َ‫اّلل أ َ ْم َواتا ً بَ ْل أ َ ْحيَاء ِعند‬
َ ‫ين قُ ِتلُواْ ِفي‬
َ ‫َوالَ ت َ ْح‬
‫ون‬
َ ُ‫َر ِبه ِه ْم يُ ْرزَ ق‬
Ya rabbi bizlere islam gibi bir din, kur'an-ı kerim gibi bir kitap ihsan ettin
sana sonsuz şükürler olsun. Bizleri İslamdan Kur'an dan ayırma.
Ya rabbi cümlemize mededü inayet eyle okuduğumuzla dinlediğimizle
amel etmeyi cümlemize nasip ve müyesser eyle.
Aziz devletimizi nacip milletimizi her türlü şerden ve şerirden, her türlü
zulüm ve zalimden hifzu emin eyle. Devletimizi ve milletimizi ilelebed
payidar eyle.
İlahi hamdini sözümüze sertaç ettik, zikrini kalbimize miraç ettik, kitabını
kendimize minhac ettik, Biz yoktuk sen var ettin varlığından haberdar
ettin, aşkınla gönlümüzü bii karar ettin. İnayetine sığındık kapına geldik,
hidayetine sığındık lütfüna geldik, kulluk edemedik affına geldik.
Şaşırtma bizi doğruyu söylet sapıtma bizi hakka yönelt. Sevdir bize hep
sevdiklerini, Yerdir bize yerdiklerini yar et bize hep erdirdiklerini, Sevdin
habbini kainata sevdirdin sevdinde hilati risaleti giydirdin. Makamı
ibrahimden makamı mahmuda erdirdin. Serveri asfiya kıldın hatemi
enbiya kıldın Muhammed Mustafa kıldın Selatü selam tahiyyetü ikram
her türlü ihtiram Muhammed Mustafa'ya ve onun alü ashabına olsun.

18 Mart Çanakkale Zaferinin yıldönümü
ve şehitler haftası olması sebebiyle bu
haftaki vaazımızda Şehitlik ve gaziliğin
öneminden, Ecdadımızın Çanakkale’de
göstermiş olduğu üstün başarıdan söz
etmeye, bu yüce duyguları anlamaya,
anlatmaya çalışacağız.

Öncelikle şu hususu siz kıymetli
cemaatimize aktarmak isterim ki;
Çanakkale tıpkı, Bedir, Uhud ve Hendek
gibi, Malazgirt gibi, Kurtuluş Savaşımız
gibi bir ruhun eseridir. Bu ruhu özellikle
birçok sıkıntılardan geçtiğimiz şu günde
yeniden hayatımıza aktarmaya
ihtiyacımız vardır.

Çanakkale ecdadımızın birlik ve beraberlik
içerisinde neler yapabileceğinin en büyük
göstergesidir. Çanakkale sadece düne ait bir
olay değildir. Tarihte kalmış ve sadece tarih
sahnelerinde yer alacak bir mücadele
değildir. Çanakkale'nin günümüze aktaracağı
bir çok özelliği var. İşte bugün yeniden
Çanakkale'yi ele alma aynı ruhu oluşturmaya
ihtiyacımız var.

Yüce Ecdadımızın bütün savaşlara başlarken
ifade ettiği önemli bir söz, İslam Dininin
vermiş olduğu manevi duygular ile, geçmişten
getirdiğimiz kültürümüzün özümsenerek
birleştirilmesi neticesinde ortaya çıkan bir
söz: “Ölürsem şehit, kalırsam Gazi” Bu söz
Müslüman Milletimiz ile ne kadar
özdeşleşmiştir. Bu duygulara sahip olmaktan
bizlerde şeref duyuyoruz. Yüce Ecdadımızın
vatanının düşmana terk etmediği gibi bizlerde
aynı şekilde vatanımızı çiğnetmeyeceğimizi
şerefle ifade ediyoruz.
Bedrin Aslanları gibi şanlı bir mücadeleye imza
atılmasıdır Çanakkale
Üstad Merhum Mehmet Akif Ersoy Çanakkale
Şehitlerine atfettiği şiirinde ne güzel ifade
etmektedir.
Vurulup tertemiz alnından, uzanmış yatıyor,
Bir hilal uğruna, ya Rab, ne güneşler batıyor!
Ey, bu topraklar için toprağa düşmüş, asker!
Gökten ecdad inerek öpse o pak alnı değer.
Ne büyüksün ki, kanın kurtarıyor Tevhid’i...
Bedr’in aslanları ancak, bu kadar şanlı idi.
Sana dar gelmeyecek makber’i kimler kazsın?
“Gömelim gel seni tarihe”desem, sığmazsın.

Tarihe gömülmeyen aslanların mücadelesidir
Çanakkale. Tıpkı Bedir gibi. Bedir bir varoluşyokoluş mücadesidir. Bedir az olanların çok olanlar
galebe çalacağının ispatıdır. Bedir mühimmatsız
olanların donanımlı olanlara karşı zaferidir. Bedir
İnsanların azmi Yaratanın'da desteği olduğu
müddetçe zafer elde edilebileceğinin göstergesidir.
İşte Çanakkale'de Bedir gibi. Çanakkale'de bir
varoluş-yokoluş mücadelesi verilmiş, mühimmat
eksikliğinin başarısızlığa götürmeyeceği anlaşılmış,
birlik ve beraberlik içerisinde mücadele edilir ve
Yüce Allah'tan destek gelirse aşılmaz dağların
aşılacağı anlışılmış, azların çoklara karşı zafer elde
edebileceği bir daha ispatlanmıştır.


Tarihi bir hikaye gibi okunmamalı Çanakkale.
Günümüze aktarmalıyız Çanakkale'yi. İslam
Dininin kişiye ne gibi güzellikler
kazandırabileceğini Çanakkale ile yeniden
gündemimize taşımalıyız.
Birlik ve beraberliğimize, devletimizin
bölünmez bütünlüğüne, kültürümüzün
yozlaştırılmak istenmesine, bizi bizi yapan
asıl değerlerden vazgeçilmesi için çaba
gösterilmesine biz Çanakkale Ruhu ile
karşılık vereceğiz.

Çanakkale Zaferinden sonra düşmanlar Çanakkale'yi savaşsız
geçmiş ve İstanbul'u işgal etmiş olabilirler. Bu Çanakkale Zaferini
anlamsız hale, boş yere yapılan bir mücadele haline getirmez.
Yedi düvel Çanakkale ile bildiki, Milletimiz yeri ve zamanı
geldiğinde bağımsızlığı için her türlü mücadeleyi gösterecektir.
Çanakkale Zaferi yaşanmasaydı, Çanakkale ile başarı elde
edilemeseydi, sayısal anlamda az ve muhimmat eksiğine
rağmen, çoklara ve güçlülere karşı başarı gösterilmeseydi,
azimler kırılsaydı, Kurtuluş Savaşımızın başarısıydan
bahsedebilir miydik acaba? Bağımsızlık mücadelemiz Çanakkale
ile başladı. Düşman orduları tüm Ülkemizi paylaşsa bile, Aziz
Milletimiz bu mücadeleden vazgeçmedi. Vatanın bir karış
toprağını düşmana vermek yerine ölmeyi şehit kalmayı gazi
bilerek Milli bir Mücadele başlattı. İşte bugün neslimize yeniden
bu ruhu kazandırma vaktidir.
Toprak uğrunda ölen varsa vatandır
Bayrakları bayrak yapan üstündeki kandır
Toprak, eğer uğrunda ölen varsa vatandır.
İnsanoğlunun kendisine verilmiş en kıymetli
nimetlerin başında hayatı gelmektedir. İnsanın
kendisine sunulmuş olan bu hayatını din, vatan,
millet, bayrak, namus gibi milli ve manevi değerlere
adaması ise, dünya ve ahiret için en yüksek
mertebelere ulaşmasına vesiledir. Toprağı değerli
kılanda, toprağı vatan parçası yapanda O'nun
uğrunda ölebilecek olanların varlığı ile ilgilidir. İşte
İslam Dinini benimsemiş ve hayat tarzı haline
getirmiş Aziz Milletimiz bu uğurda ölmeyi şeref
saymış ve şehadet mertebesine ulaşmıştır.

Allah rızası doğrultusunda kişinin canını feda
etmesine şehitlik denir. Şehit ise, Allah
yolunda canını veren kimsedir. Şehit olan
kişiye bu adın verilmesinin sebebi, cennete
gireceğine şahitlik edilmesinden, şahadet
anında bir takım rahmet meleklerin yanında
bulunmasından, Cenâb-ı Allah'ın mânevî
huzurunda rızıklandırılacak olmasından
dolayıdır.
‫‪Şehitlik Kur’an ve Sünnete övülmüş bir‬‬
‫‪mertebedir. Kur’an-ı Kerimde Yüce Rabbimiz‬‬
‫‪şehitliğin önemini bizlere şöyle bildirmektedir.‬‬
‫س ِبي ِل ه ِ‬
‫اّلل أ َ ْم َواتا ً بَ ْل أ َ ْحيَاء ِعندَ َر ِبه ِه ْم‬
‫سبَ َّن الَّذِينَ قُتِلُواْ فِي َ‬
‫َوالَ ت َ ْح َ‬
‫ض ِل ِه َويَ ْست َ ْب ِش ُرونَ ِبالَّذِينَ لَ ْم‬
‫اّللُ ِمن فَ ْ‬
‫يُ ْرزَ قُونَ {} فَ ِر ِحينَ ِب َما آتَا ُه ُم ه‬
‫علَ ْي ِه ْم َوالَ ُه ْم يَ ْحزَ نُونَ‬
‫يَ ْل َحقُواْ ِب ِهم ِ هم ْن خ َْل ِف ِه ْم أَالَّ خ َْو ٌ‬
‫ف َ‬
‫{} يَ ْست َ ْب ِش ُرونَ ِبنِ ْع َم ٍة ِ همنَ ه ِ‬
‫ضي ُع‬
‫اّلل َوفَ ْ‬
‫اّلل الَ يُ ِ‬
‫ض ٍل َوأ َ َّن ه َ‬
‫أ َ ْج َر ْال ُمؤْ ِمنِينَ‬
‫‪‬‬
‫‪‬‬

“Allah yolunda öldürülenleri sakın ölüler
sanma. Bilakis onlar diridirler,Rableri katında
Allah’ın, lütfundan kendilerine verdiği
nimetlerin sevincini yaşayarak
rızıklandırılmaktadırlar. Arkalarından
kendilerine ulaşamayan (henüz şehit
olmamış) kimselere de hiçbir korku
olmayacağına ve onların üzülmeyeceklerine
sevinirler. (Şehitler) Allah’ın nimetine,
keremine ve Allah’ın, mü’minlerin ecrini zayi
etmeyeceğine sevinirler. (1)

Sevgili Peygamberimiz birçok hadislerinde
şehitliğin önemine vurgu yapmış,
şehit olanların cennete olduklarının
müjdesini bizlere bildirmektedir. Bir
hadislerinde şöyle buyurmaktadır.
"Peygamber(ler) cennettedir, şehit(ler)
cennettedir, çocuk(lar) cennettedir, diri diri
toprağa gömülen kız (çocukları)
cennettedir.(2)



Bir başka hadiste ise Efendimiz, şehitlerin
cennetteki durumlarını şöyle tasvir etmiştir.
ْ ‫ب‬
‫ض‬
ُّ ‫ما أَحدٌ ي ْد ُخ ُل الجنَّة يُ ِح‬
ْ ‫ير ِج َع إلى الدُّ ْنيَا ولَه ما على‬
ْ ‫أن‬
ِ ‫األر‬
ْ ‫ يت َمنَّى‬، ُ‫شهيد‬
َّ ‫من شَيءٍ إالَّ ال‬
ْ
‫ فَيُ ْقت َ َل ع ْش َر‬، ‫أن يَ ْر ِجع إلى الدُّ ْنيَا‬
ٍ ‫َم َّرا‬
‫ ِلما يرى ِمنَ الكرام ِة‬، ‫ت‬
"Cennete giren hiçbir kimse, yeryüzündeki
her şey kendisinin olsa bile dünyaya geri
dönmeyi arzu etmez. Sadece şehit, gördüğü
aşırı itibar ve ikram sebebiyle tekrar dünyaya
dönmeyi ve on defa şehit olmayı ister. (3)

Bu cennet Vatanın birer evlatları olarak bizler
vatanımızı korumak, vatanımıza namahrem
eli değmemesi için görevimizi yapmakla
mükellefimiz. Buda bizim hayatımızın
vazgeçilmezidir. Mehmet Akif Ersoy’un İstiklal
Marşımızda dile getirdiği üzere, Cennet
Vatanımızı korumak hepimizin en başta gelen
sorumluluğudur.
Akif bu hususu ne güzel dile getirmiştir.
Arkadaş! Yurduma alçakları uğratma sakın;
Siper et gövdeni, dursun bu hâyasızca akın.
Doğacaktır sana va'dettiği günler Hakk'ın...
Kim bilir, belki yarın, belki yarından da yakın.
Bastığın yerleri "toprak!" diyerek geçme, tanı!
Düşün altındaki binlerce kefensiz yatanı.
Sen şehîd oğlusun, incitme, yazıktır, atanı:
Verme, dünyâları alsan da, bu cennet vatanı.








Türk-Kürt diyerek, Alevi-Sünni diyerek ayrışmaya
götürüldüğümüz, bir spor müsabakası yüzünden
birbirimizden koparılmaya çalışıldıgı şu günde tüm
kardeşlerime Akif'in diliyle yeniden sesleniyorum.
Kardeşlerim!
Gün, ayrışma günü değil, kaynaşma günüdür.
Gün, kopma günü değil, birleşme günüdür.
Gün, benliklerimizden sıyrılıp biz olma vaktidir.
Gün Hacı Bektaşi Veli'nin ifadesiyle bir olma, iri
olma, diri olma vaktidir.
Gün kültürümüze sahip çıkma ve en son ve en
mükemmel din İslam'ı hayat tarzı haline getirme
vaktidir.
Gün dünyanın neresinde olursa olsun mazlumun
yanında yer alma vaktidir.




Vatan uğrunda gece uykusunu terketmek
Cehennem ateşinden korunulmasına vesiledir.
İslam Dinide vatanın korunmasına önem vermiş, bu
uğurda yapılan görev başında ölünürse şehit olarak
Rabbimize kavuşulacağını bizlere bildirmiştir. Hz.
Peygamber Efendimiz gece uykusunu terk ederek
nöbet bekleyenleri şu şekilde müjdelemektedir.
ِ َّ ‫ عي ٌْن ب َكت ِم ْن َخ ْشي ِة‬: ‫ار‬
‫س في‬
ْ ‫ وعي ٌْن باتَت‬، ‫اّلل‬
ُّ ‫َان ال تَم‬
ُ َّ‫س ُه َما الن‬
ُ ‫تح ُر‬
ِ ‫ع ْين‬
ِ َّ ‫س ِبي ِل‬
‫اّلل‬
"İki göze cehennem ateşi dokunmaz: Allah
korkusundan ağlayan göz ve Allah yolunda nöbet
bekleyerek geceleyen göz." (4) Bir başka hadiste
şöyle buyrulmaktadır. "Allah yolunda hudutta bir gün
nöbet tutmak, başka yerlerde bin gün nöbet
tutmaktan daha hayırlıdır."(5)

Hudutları beklemek ve oralarda nöbet tutmak en
kutsal görevlerden biri olup, sulh zamanı da olsa
askerlik vazifesi İslâm nazarında cihad sayılır. Vatan
müdafaasından maksat, sadece sahip olunan
toprakları korumak olmayıp, bunun arka planındaki
esas gaye, o topraklar üzerinde yaşayan insanların
dinini, canını, malını, ırz ve namusunu korumak ve
milletin fertlerini hürriyet içinde yaşatmaktır. Özellikle
hudutta nöbet tutmak, diğer yerlerde nöbet
tutmaktan daha faziletlidir. Çünkü orada hayâtî
tehlike daha çok olup, sürekli uyanık ve dikkatli olma
mecburiyeti vardır. Ayrıca her an düşmanla karşı
karşıya gelme ve bir çatışmaya girme ihtimâli daha
yüksektir. Bu sebeple hudut boylarında bir gün
nöbet tutmak, hudutlar dışındaki yerlerde bin gün
nöbet tutmaktan daha hayırlı ve faziletli kabul edilir.


Bir kimse askerlik görevi yaparken vazife
başında ölürse, o şehid olarak Rabb'ine
kavuşur. Şehidin amel defteri kapanmaz ve
dünyada işlediği güzel ve hayırlı işlerin
sevabı da kıyamete kadar devam eder.
Şehid, kabirde meleklerin sorgulamalarından
ve kabir azâbından muaf tutulur. (6)
Vatan, Din millet uğruna öldürülenler İslam
Dininde şehit sayıldığı gibi malı, canı ve ailesi
uğrunda öldürülenlerde şehit kabul
edilmişlerdir.
Hz. Peygamber (s.a.s.) bir hadislerinde bu
hususu şöyle ifade etmektedir.
ْ ، ٌ‫من قُتِل دُونَ ما ِل ِه ف ُهو شَهيد‬
ْ
‫ ومن‬، ٌ‫دم ِه ف ُهو شهيد‬
ِ َ‫ومن قُت َل دُون‬
ْ ، ٌ‫قُتِل دُونَ ِدينِ ِه فَهو شهيد‬
ٌ‫ومن قُتِل دُونَ أ ْه ِل ِه ف ُهو شهيد‬
"Malı uğrunda öldürülen şehittir; kanı uğrunda
öldürülen şehittir;
dini uğrundaöldürülen şehittir; ailesi uğrunda
öldürülen şehittir." (7)
Hüküm bakımından Şehîdler üç
kısımdır:

1- Hakîki şehîd: İslâm'ın yücelmesi (îlâ-i
kelimetüllah) vatan müdafası için savaşırken
ölen Müslümanlar. Bu kimseler, yıkanmaz,
kefenlenmez, namazları kılınıp kanlı elbiseleri
ile defnedilir. Uhud, Bedir ve Çanakkale
şehîdleri gibi.

2- Hükmî şehîd. Hakîkî şehîdin şartlarından birini
taşımaması sebebiyle yıkanıp kefenlenen ve âhiret
itibariyle şehit olanlardır. Savaşta yaralandıktan
sonra yiyip içen, uyuyan, tedâvi gören, başka bir
yere nakledilen ve daha sonra ölen kimseler;
deprem yangın, sel felaketi, âfet ve benzeri
musibetlere maruz kalarak ölen, mide ağrısından
ölen, doğum sırasında ölen, suda boğularak ölen,
kolera, veba ve veremden ölen, göçük altında
kalarak ölen, ilim yolunda ölen Müslümanlar da
hükmen şehittirler. Sevgili Peygamberimiz bir
hadislerinde şöyle buyurmaktadır. "Allah yolunda
öldürülmekten başka yedi (tane daha) şehidlik
vardır. Taundan ölen şehiddir. Boğularak ölen
şehiddir. Karın ağrısıyla ölen şehiddir. Yanarak ölen
şehiddir. Göçük altında kalarak ölen şehiddir.
Doğum üzerine ölen şehiddir."(8)

3- Dünya hükümleri bakımından şehîd;
Müslümanların yanında savaşırken ölen
münafıklardır. Bunlar da yıkanıp
kefenlenmeden cenaze namazları kılınır,
kanlı elbiseleri ile defnedilir. Ancak îmânları
bulunmadığı için âhirette şehîdlik sevabı
alamazlar. Şehîdlik, Müslümanlara özgü bir
niteliktir. Müslüman olmayanlar şehîd
olamazlar.(9)


Allah yolunda yaralanıp gazi olmak ise yine
şehitlik gibi yüce mertebelerden biridir.
Din uğruna savaşan, mücahit anlamına gelen gazi,
özellikle Türklerde savaşta başarı kazanan
kumandanlara, hatta hükümdarlara şeref unvanı
olarak kullanılmıştır.(10) Kuran-ı Kerimde ve Hz.
Peygamber'in hadislerinde Allâh yolunda
savaşanların övülmesi, şehitlik ve gazilik hakkındaki
müjde ve haberleri sebebiyle Türk kültüründe,
"ölürsem şehit, kalırsam gazi" tabiri ortaya
çıkmıştır.Yüce Ecdadımız hiçbir zaman esaret altına
düşmemiş bu uğurda ölümü şehitlik, kalmayı ise
gazilik saymıştır.



Nitekim Kur’an-ı Kerim’de bu hususta şöyle
buyrulmaktadır.
‫صونَ ِبنَا ِإالَّ ِإ ْحدَى ْال ُح ْسنَيَي ِْن‬
ُ َّ‫قُ ْل َه ْل ت َ َرب‬
"De ki: Bize iki iyilikten, gazilik ve şehitlikten
başka bir şeyin gelmesini mi bekliyorsunuz?"
(11) Sevgili Peygamberimiz bir hadislerinde
gazilik unvanını almış insanlara şu müjdeyi
vermektedir.


‫ و َك ْل ُمهُ يَ ْد ِمي‬، ‫اّلل إالَّ جا َء يَ ْو َم ال ِقيام ِة‬
َّ ‫ما ِم ْن َمكلوم يُ ْكلَ ُم في سبيل‬
ُ ‫اللو ُن‬
‫دم والري ُح ِري ُح ِم ْس ٍك‬
ٍ ‫لون‬
ْ :
"Allah yolunda yaralanan bir kimse, kıyamet
gününde yarasından kan akarak Allah'ın
huzuruna gelir. Renk, kan rengi, koku ise
misk kokusudur."(12)


Dün anneler kınalı kuzularını vatan
toprağını koruma uğruna cepheye
gönderdiler.
Yüce Milletimiz milli ve manevi değerlerimiz
uğruna evlatlarını kınalayarak askere
uğurlamış, ölümü şehitlik olarak bilmiş geride
kalmayı gazilik olarak şeref saymıştır. Nitekim
Çanakkale savaşında Ülkemizi ele geçirmek
üzere gelen düşman kuvvetleri kahraman
ecdadımızın savunması karşısında bozguna
uğramışlardır.


Mehmet Akif Ersoy bu durumu şöyle dile getirmiştir.
Top tüfekten daha sık, gülle yağan mermiler...
Kahraman orduyu seyret ki bu tehdide güler!
Ne çelik tabyalar ister, ne siner hasmından;
Alınır kal'a mı göğsündeki kat kat iman?
Hangi kuvvet onu, hâşâ, edecek kahrına râm?
Çünkü te'sis-i İlâhî o metin istihkâm.
Sarılır, indirilir mevki'-i müstahkemler,
Beşerin azmini tevkif edemez sun'-i beşer;
Bu göğüslerse Hudâ'nın ebedî serhaddi;
"O benim sun'-i bedi'im, onu çiğnetme" dedi.
Âsım'ın nesli... diyordum ya... nesilmiş gerçek:
İşte çiğnetmedi nâmusunu, çiğnetmeyecek.
Biz Ülkemizden asla vazgeçmeyiz, vazgeçemeyiz

Çanakkale Savaşı Milletimizin var olup-olmama savaşıdır. Bu
savaş bütün dünyaya “Çanakkale Geçilmez” dedirterek zaferle
sonuçlanmıştır. Dün Ecdadımız kendisine düşen vazifeyi yüz
binlerce şehit vererek yerine getirmiştir. Vatanı sevmek,
düşmanlara onu terk etmemek, kendisine gelecek her türlü
zarara karşı gerekli tedbirleri almak ve gerektiği zaman onun için
canını vermek kutsal bir vazifedir. Türkiye’miz bizim için en
vazgeçilmezlerdendir. Atalarımız bu topraklar için kendilerine
düşen bütün vazifeleri layıkıyla yerine getirmişler, bu topraklara
namahrem elini değdirmektense ölmeyi şeref sayarak şehitliğe
sevinçle uçmuşlardır.





Bugün, vatanımızı muasır medeniyetler seviyesine
ulaştırmak için bize düşen vazifeleri en güzel şekilde
yerine getirmeliyiz. Ayrıca şu husus unutulmamalıdır
ki, vatan sevgisi imandandır.
Geliniz! Memur, işçi, çiftçi vs. işlerde olursak olalım,
işimizi layıkıyla yerine getirelim.
Geliniz! Öğrenciysek öğrenim hayatımızı en güzel
şekilde gerçekleştirelim. Dinimize, vatanımıza,
milletimize, neslimize ve nihayetinde kendimize
faydalı birer birey olalım.
Geliniz! Bir başkası yapar mazeretine sığınmayalım.
Günümüzün farkında olalım. Ayrıştırılmak
istenmemizin farkında olalım.
Geliniz! Birbirimizden başka kimsenin olmadığının
farkında olalım.


Şehitlik ve gazilik insanın varabileceği en
önemli manevi makamlardan biridir.
Çanakkale'de nihayetinde Kurtuluş
Savaşında Milletimizin göstermiş olduğu tek
vücut mücadele, dünyaya bu topraklara
namahrem eli değmeyecek olmasının en
önemli işaretidir. Ülkemizi işgal altına almak
isteyen düşman ordularına, ölmeyi şehitlik
kalmayı gazilik sayan Müslüman
Ecdadımız'ın bir dersidir.







Bu vesile ile Bu Cennet Vatanımız için canını vermiş
aziz şehitlerimizi ve kahraman gazilerimiz rahmetle
ve minnetle anıyoruz. Ruhları şad olsun. Yüce
Rabbim Devletimize dirlik, Ordumuza kuvvet,
Milletimize birlik nasip etsin. Bizi birbirimizden
ayırmasın.
Vaazımızı Mehmet Akif Ersoy’un şu dizeleriyle
bitiriyorum.
Zannetme ki ecdadın asırlarca uyudu
Nerden bulacaktın o zaman eldeki yurdu?
Üç kıtada yer yer kanayan izleri şahid,
Dinlenmedi bir gün o büyük şanlı mücahid.
Cumanız mübarek olsun. Allah’a emanet olun.
www.guncelvaaz.com
Ahmet ÜNAL /Uzman Vaiz
1. Al-i İmran, 3/169-171
2. Ebu Davut, Cihad, 25
3. Buhârî, Cihâd 21
4. Riyazü’s-Salihin, Hadis No: 1308
5. Riyazü’s-Salihin, Hadis No: 1296
6. Riyazü’s-Salihin, Tercüme ve Şerhi, Erkam yayınları, c.VI, s.2223
7. Riyazü’s-Salihin, Hadis No: 1359
8. Ebû Dâvûd, Cenaiz, 11
9. Dini Kavramlar Sözlüğü, DİB. Yayınları, “Şehid” md.
10. Dini Kavramlar Sözlüğü, DİB. Yayınları, “Gazi” md.
11. Tevbe, 9/52
12.Buhari, Cihad, 10
Download