VEREM!!!!!!!!! İnsanların sağlığı için en tehlikeli hastalıklardan biri de

advertisement
yerleşirse hastalık o organın adı ile anılır. Akciğer veremi,
kemik veremi, gırtlak veremi, deri veremi, ilik veremi gibi.
Verem, insandan insana, hayvandan insana geçer. En yaygın
olanı akciğer veremidir. Tıp bilimi ilerledikçe verem
mikrobunu yok edici ilaçlar yapıldı. İnsanları bu hastalıktan
korumak için aşılar bulundu. Verem aşısına B.C.G. aşısı
denir. Verem aşısı ülkemizde ilk kez 22 Aralık 1952 tarihinde
yapılmaya başlanmıştır. Bu aşıyı sağlık kuruluşlarında bütün
insanlar ücretsiz olarak yaptırabilir. Zaman zaman kent,
kasaba ve köylerde B.C.G. aşı kampanyaları açılır, aşı
yapılır. Bu aşı okullarda öğrencilere de uygulanır.
VEREM!!!!!!!!!
İnsanların sağlığı için en tehlikeli hastalıklardan biri de
veremdir. Verem hastalığına halk arasında ince hastalık, tıp
dilinde tüberküloz denir. Bulaşıcı bir hastalık olan verem
mikrobunu Robert Koch adında bir Alman doktoru
bulmuştur. Onun için verem mikrobuna Koch Basili denir.
Bu mikrop insan vücuduna solunum ve sindirim yoluyla
girer. Çabuk fark edilip önlem alınmazsa vücudu kemirir,
zayıflatır. Ölüme neden olur. Mikroplar hangi organa
B.C.G. aşısı yapıldığında verem mikropları vücudumuza
girse de bizi hasta etmezler. Son yıllarda verem hastalığı ile
yapılan savaş başarıya ulaşmış, hastalık önemli ölçüde
azalmıştır. Yurdumuzda veremle savaşmak, kişilerin vereme
yakalanmasını önlemek, hasta olanları sağlığa kavuşturmak
amacı ile Verem Savaş Dernekleri kurulmuştur. Verem
Savaş Dernekleri; halkı verem tehlikesine karşı uyarır.
Onları bu konuda aydınlatır. Hastalanmamak içi neler
yapılması, nelerin yapılmaması konusunda bilgi verir.
Veremli hastaların sanatoryum denilen verem hastanelerinde
iyileştirilmelerini sağlar. Ayrıca zayıf yapılı, kolaylıkla
vereme yakalanabilir kişilerin prevantoryum denilen
dinlenme
yerlerinde
bakımlarına
yardımcı
olur.
VEREMDEN KORUNMAK İÇİN
ALINACAK ÖNLEMLER
Havasız yerlerde kalmamalıyız.
Dengeli beslenmeliyiz.
B.C.G. verem aşısını yaptırmalıyız.
Veremli hastaların eşyalarını kullanmamalıyız.
Veremli
hastanın
tabağından
yemek
bardağından
su
içmemeli,
kaşık
ve
kullanmamalıyız.
yememeli,
çatallarını
Öksüren, hapşıran insanlardan uzak durmalıyız.
Açık ve temiz havada dolaşmalıyız.
VEREM HASTALIĞININ BELİRTİLERİ
Geceleri terleme ve hafif ateşlenme,
Kesik kesik öksürükler,
Halsizlik ve devamlı yorgunluk hali.
İsteksizlik
İnsan vücudunda zayıflama belirir. Zayıflama ilk iki ay
içerisinde yavaş, sonraki aylarda daha hızlı görülür.
İlk, orta öğrenimini başarıyla tamamladıktan sonra Tıp
Fakültesine yazıldı. Ciddiliği ve çalışmasıyla dikkati çekiyor,
eğlenceye hiç zaman ayırmayarak durmadan okuyor ve sistemli
bir şekilde araştırıyordu. 1862’ de Tıp Fakültesini başarıyla
bitirerek Hamburg Hastanesi doktor yardımcılıklarından birine
atandı. Sabırlı, çalışkan bir kişi olan Doktor Koch, çevresindeki
insanların kendisine üstün bir değer verdiklerini görüyor ve bu
saygıyı kötüye kullanmayarak tükenmez bir çabayla
araştırmalarına devam ediyordu. İnsanların hastalıkların
pençesine düşmelerinden, birden bire sararıp solarak mum gibi
eriyip gitmelerinden hayrete düşüyor, bunun nedenlerini
öğrenmek istiyordu. Bu soruların cevaplarının laboratuarındaki
mikroskopta gizli olduğunu biliyordu. 1880 yılında Berlin Sağlık
Kurulu’na atandı. Bu atama onun araştırmalarını genişletmesine
yaradı. Gerçekten de işe başladıktan iki yıl sonra verem
hastalığıyla ilgili ilk önemli araştırması yayınlandı.
Verem Aşısını Bulan (Robert Koch)
Robert Koch 1843 Aralığında Orta Almanya’nın bir köyünde
doğdu. Bu dağ köyünde çocuklar oyun oynamak için kalabalık
gruplar meydana getirirlerdi. Bir madencinin oğlu olan Koch da
bunlarda biriydi, fakat bu çocuk bütün arkadaşları gibi gruplar
içinde oynamanın yanı sıra sık sık yalnız başına kalıp çevresini
incelemekten çok hoşlanırdı. Robert Koch çiçeklerin, böceklerin
adlarını öğreniyor, kelebekleri inceliyor ve bu hayvanları hareket
ettiren gücü araştırıyordu. Bir hamam böceği nefes alıp
verebiliyor muydu ? Yüreği var mıydı ? Küçük Koch gelecekte
bunları öğrenmeyi kafasına koymuştu.
1882 yılında bir gece hasta bir akciğer parçacığının dokuları
içinde boyama usulüyle kahverengine boyanmış bir çok canlının
kıpırdadığını gördü. İşte bunlar insanların bela olan verem
hastalığının mikrobuydu. Bu önemli buluş bütün dünya bilim
alanında büyük bir ilgiyle karşılandı ve büyük yankılar
uyandırdı. Bu arada bir çok bilgin ve doktorla birlikte Hindistan,
Afrika ve Japonya’ya geziye çıkan Koch, uyku hastalığı, malarya,
tifüs gibi hastalıklar üzerinde incelemeler yaptı. Kolera
hastalığını meydana getiren vibrion basilini buldu. Bütün bu
keşiflerinden ötürü de 1905 Nobel ödülünü kazandı.
Yaşadığı sürece tıp konusundaki araştırmalarıyla
insanlığa hizmet eden, bir çok eser yayımlayan Dr. Koch, 67
yaşındayken 1910 yılında kalp yetersizliğinden öldü.
VEREM NEDİR?
Verem [Tüberküloz —TB] soluduğumuz hava ile
akciğerlere giren verem bakterisinin (mikrobunun)
yol açtığı bulaşıcı bir hastalıktır.
Verem mikrobu aktif verem hastalığı olan bir
kişinin öksürmesi hapşırması ya da konuşması ile
havaya yayılır.
Vereme genellikle verem hastası birisi ile uzun süre
kapalı bir yerde birlikte bulunmak suretiyle
yakalanılır.
VEREME KİMLER YAKALANABİLİR?
Toplumda vereme yakalanma riski fazla olan bazı gruplar
vardır.
Bunlar aşağıda belirtilmektedir:
Sağlık görevlileri.
Alkol bağımlıları.
Yaşlılar.
Tutuklu ve hükümlüler dahil çeşitli kurumlarda (yurt huzur
evi ıslah evi koğuşlar vs) kalan ve çalışan kişiler.
Genel yaşam standartlarının altında kalabalık ortamlarda
yaşayan kişiler (Vereme yoksul toplumlarda daha sık
rastlanmaktadır).
HIV virüsü taşıyan ve AIDS olan kişiler.
Bağışıklık sistemi zayıf olan özellikle uzun süre kortizon
kullanan kişiler.
Şeker hastaları.
Ağır böbrek karaciğer hastalığı gibi durumlar.
VEREM MİKROBUNUN BULAŞMASI:
Verem mikrobu soluduğumuz hava ile akciğerlerimize
girerek orada çoğalmaya başlar. Bu mikroplardan bazıları
böbrekler kemikler ya da beyin gibi vücudun diğer
kısımlarına yayılır. Bu kişiye artık verem mikrobu bulaşmış
demektir. Vücut mikroplarla savaşırsa da genellikle hepsini
yok edemez. Vücudun savunma mekanizmaları etkisiz
durumda olan mikropların çevresinde kapsül ya da duvarlar
örer. Bu aşamada kişi kendisini iyi hisseder. Verem mikrobu
bulaşmış olan bir kişinin vücudunda verem mikrobu
bulunmaktadır. Ancak hastalık belirtisi yoktur ve kişi bu
aşamada mikrobu başkalarına bulaştıramaz. Bu aşamada
yapılan tıbbi tedavi verem mikrobunun verem hastalığına yol
açmasına engel olabilir.
VEREM HASTALIĞI
Mikropların aktif hale gelmeleri ve çoğalmaya başlamaları
halinde kişi artık verem hastasıdır. Bu durum bir yıl içinde
ya da uzun yıllar sonra genellikle vücudun HIV/AIDS şeker
hastalığı böbrek hastalığı zatürre ya da kanser gibi başka
enfeksiyon ve hastalıklarla mücadele sonucu zayıf düştüğü
bir sırada ortaya çıkabilir. Verem hastası olan kişi verem
mikrobunu taşır ve hastalığın belirtilerini gösterir. Bu
belirtiler öksürük yorgunluk gece terlemeleri kilo kaybı ve
kan tükürmeyi kapsayabilir. Verem olan bir kişi hastalığı
başkalarına bulaştırabilir.
TEST SONUÇLARI NE ANLAMA GELİR?
Testin Negatif Çıkması
TETKİK BASİTTİR
Manto testi [Mantoux Test] adı verilen bir deri testi vücudunuzda
verem mikrobu olup olmadığını gösterebilir. Zararsız bir madde
kolunuzdan deri içine verilir. Aradan iki ya da üç gün geçtikten
sonra bir sağlık görevlisinin deride şişme olup olmadığını kontrol
etmesi gerekir. Size söylenen günde gelerek deri testini kontrol
ettirmeniz çok önemlidir. Test sonucu size bildirilir ve başka
tetkiklere gereksiniminizin olup olmadığı söylenir.
KİMLER TETKİKTEN GEÇMELİDİR?
HIV/AIDS bulaşmış olanlar.
Verem olma olasılığı olan birisiyle yakın temas halinde çalışan ya
da yaşayanlar.
Verem belirtisi olanlar.
Testin negatif çıkması büyük bir olasılıkla vücudunuzda verem
mikrobu bulunmadığını gösterir. Ancak sonuçtan emin olmak
için deri testinin tekrarlanması gerekebilir. Deri testleri ile HIV
virüsü taşıyan kişilerdeki ya da AIDS hastalarındaki verem
mikrobu her zaman saptanamadığından HIV virüsü taşımanız ya
da AIDS olmanız halinde doktorunuz başka tetkikler
yaptırmanızı isteyebilir.
Testin Pozitif Çıkması
Testin pozitif çıkması vücudunuzda verem mikrobu olduğu
anlamına gelebilir. Bu sizin verem hastası olduğunuzu ya da
başkalarına mikrop bulaştırıp bulaştıramayacağınızı göstermez.
Test sonucu pozitif çıkarsa verem olup olmadığınızın belirlenmesi
ve gerekli olan tedaviye karar verilmesi için göğüs röntgeni ve
diğer bazı testler gibi daha fazla tetkiklerin yapılması
gerekmektedir.
VEREMİN TEDAVİSİ
Gerekli olan tedavi türü kişinin verem mikrobu taşıması ya da verem hastası olup olmadığına bağlı olarak değişecektir.
Verem hastalığı ve bazı verem mikrobu bulaşması vakaları ilaçla tedavi edilmektedir. Veremin tedavisinde modern ilaçlar çok
etkilidir. Birçok kişi düzenli olarak büyük kamu hastanelerinde verem savaş dispanserlerinde ayakta tedavi yöntemiyle ya da
uzman doktora giderek tedavi görebilirler. Verem hastalığının geçmesi için kişinin en az altı ay ilaç kullanması gerekir. Bununla
beraber bazı vakalarda bu süre daha uzun olabilir. Verem ilaçlarının düzenli olarak alınmaması ya da verilen ilaçların
bitirilmemesi halinde hastalık yeniden ortaya çıkabilir ve bu kez tedavi etmek daha da güç olabilir. Bu nedenle iyileşmek için
kişinin ilaçlarını düzenli olarak kullanması ve tüm tedavi setini bitirmesi gerekir. Aile bireylerinin herhangi birisinin verem
olması halinde ailenin geri kalan tüm bireyleri ve yakın temas içinde bulunan kişiler kendilerinde verem olup olmadığının
belirlenmesi için tetkikten geçirilirler.
VEREM AŞISI (BCG)
BCG aşısı vereme yakalanma riski fazla olan ülkemizdeki tüm bebeklere (doğumdan 2 ay sonra) rutin olarak önerilmektedir.
BCG aşısı erişkinlerdeki akciğer vereminden korumamaktadır.
Download