Basın açıklaması - Türkiye Ulusal Verem Savaşı Dernekleri

advertisement
BASIN AÇIKLAMASI
Türkiye Ulusal Verem Savaşı Dernekleri Federasyonun (TUVSDF), ülkemizde
verem savaşının bir aşamasını yansıtan bugün (27.09.2004) Hürriyet gazetesinde
yayımlanan haber ile ilgili görüşleri aşağıdadır:
(TUVSDF, verem savaşında. Sağlık Bakanlığı'na destek olan bir çaba içindedir.
Kuruluşu 1948 olan federasyonumuz, ülkemizde çalışmakta olan 200'e yakın verem
savaşı derneği ile birlikte çalışmaktadır. Faaliyetleri konusunda www.verem.org.tr
adresinden bilgi alınabilir.)
Nazilli Verem Savaşı Dispanseri, Türkiye'ye doğrudan gözetimli tedavi konusunda
öncülük yapmıştır. Söz konusu hastasının tedavisini tamamlayabilmek için bütün
tıbbi, sosyal ve ekonomik imkanlarını seferber etmiş, bunlarla başarılı olamayınca son
çare olarak mahkemeye başvurmuştur. Genel Sağlığı Koruma (Umumi Hıfzıssıhha)
Kanununda (madde 119) bu hastalar için karantina önerilmektedir. Hasta ya tedavi
olur, ya da topluma bulaştırmasının önlenmesi için karantinaya alınır. Bu uygulama
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi tarafından da kabul edilmektedir,
Günümüzde verem savaşının en önemli hedefi, bulaştırıcı verem hastalarını
bulup, tümüyle iyileştirene kadar, şifa sağlanana kadar tedavi etmektir. Bütün
Dünyada Doğruları Gözetimli Tedavi Stratejisi olarak adlandırılan verem
savaşının temel programı, hastaları bulup tedavi etmek üzerine kuruludur.
Verem hastalan, basilleri (mikropları) akciğerlerinden, öksürükle, konuşmakla,
hapşırmakla ortama saçarlar. Sağlıklı kişiler de bu basilleri nefes alırken akciğerlerine
çekerek hastalanırlar. Bu nedenle, bulaşmanın durdurulması, havada verem
mikrobunun olmamasının sağlanması ancak mikrop saçan hastanın tedavisi ile
mümkündür.
Tedavide en önemli sorunlardan birisi, hastaların ilaçların, düzenli içmemeleri ya da
henüz tedavi tamamlanmadan, kısmen iyileştikleri için tedaviyi terk etmeleridir.
Tedaviyi düzenli ve doğru şekilde sürdürmek için hastalara ilaçlan bir görevli
tarafından bizzat içirilmesi günümüzde standart tedavi yöntemidir ve buna
"doğrudan gözetimli tedavi (DGT)" denilmektedir.
Günümüzde ancak pilot çalışma olarak çok sınırlı bölgelerimizde uygulanan
"doğrudan gözetimli tedavinin" bir an önce tüm Türkiye de uygulanması için
Sağlık Bakanlığını bir kere daha harekete geçmeye çağırıyoruz.
Nazilli Verem Savaşı Dispanseri, verem hastalarını başarıyla tedavi etmek
konusunda öncü, fedakar ve bilimsel bir çaba içindedir. Kendilerini tebrik
ediyoruz.
Not.: Basında hasta adı ve resminin kullanılmamasını özellikle hatırlatmak istiyoruz,
çünkü, biz hastalarımızın topluma sunulmasının yanlış olduğunu etik olarak biliyoruz;
hukuki olarak da hatalı olduğunu düşünüyoruz.
Prof. Dr.Zeki Kılıçaslan
Türkiye Ulusal Verem Savaşı Dernekleri Federasyonu 2. Başkanı
Download