Cinsiyetleşmiş meslekler bağlamında erkek hemşirelere yönelik algı: Karşılaştırmalı bir değerlendirme Temmuz GÖNÇ1 ÖZET İşgücü piyasalarının cinsiyete göre ayrışması bazı mesleklerde yoğun olarak kadınların istihdam edilmesine neden olmuştur. Genellikle erkek yoğun mesleklere göre daha düşük ücret ve prestij sunan ve pembe yakalı meslekler olarak adlandırılan bu mesleklerin en önemli örneklerinden biri hemşireliktir. Türkiye’de erkeklerin hemşire olarak istihdam edilebilmesi 2007 yılında Hemşirelik Kanunu’nda yapılan değişiklik sonrası mümkün olmuş ve bu tarihten itibaren erkek hemşire sayısı artmaya başlamıştır. İşsizliğin yüksek oranda seyretmesi ve yüksek öğrenime giriş sistemi erkekleri hemşirelik mesleğine yönlendirmekte, ancak mesleğin kadınlıkla ilişkilendirilmesi erkek hemşireler açısından sorun oluşturmaktadır. Hegemonik erkeklik normlarının hemşireliğin gerektirdiği bazı nitelikleri reddetmesi nedeniyle bir yandan erkeklerin yeterince iyi hemşireler olup olamayacağı konusunda tereddütler oluşmakta, diğer yandan erkek hemşireler toplumsal cinsiyet kimlikleri ile meslek kimlikleri arasında sıkışmaktadır. Bu bildirinin amacı 2015-16 yıllarında yürütülmüş olan bir alan araştırmasının bulguları üzerinden Türkiye’de çalışmakta olan hemşirelerin, hemşirelik öğrencilerinin ve toplum genelinin erkek hemşirelere yönelik algısını karşılaştırmalı olarak incelemek ve sosyolojik olarak değerlendirmektir. Alan araştırması, yöntemsel çoğulculuk çerçevesinde eşzamanlı olarak yürütülen üç araştırma fazından oluşmaktadır. Birinci fazın yöntemi niteldir, veriler aktif olarak çalışmakta olan, yarısı erkek yarısı kadın 42 hemşire ile yapılan derinlemesine mülakatlarla toplanmıştır. Örneklem kota örnekleme tekniğiyle seçilmiştir, kadın hemşirelerin tamamı Eskişehir’de, erkek hemşirelerin ise yarısı Urfa’da, yarısı Eskişehir’de görev yapmaktadır. İkinci ve üçüncü fazlar nicel yöntemle yürütülmüştür. İkinci fazın evreni Eskişehir’de hemşirelik lisans eğitimi görmekte olan 516 öğrenciden, örneklem ise 232 hemşirelik öğrencisinden oluşmaktadır. Veriler yüz yüze anketler yoluyla toplanmıştır, anket formlarında 106 kapalı, 15 açık uçlu soru yer almıştır. Üçüncü fazın evreni Eskişehir’in merkez ilçelerinde yaşayan 700.281 kişidir, örneklem orantısız tabakalı örnekleme tekniğiyle seçilen 707 kişiden oluşmaktadır. Üçüncü fazda da veriler yüz yüze anket yoluyla toplanmıştır, anket formlarında 96 kapalı, 12 açık uçlu soru yer almıştır. Birinci fazın verileri nitel yöntemle analiz edilmiş, ikinci ve üçüncü fazlarda elde edilen veriler SPSS programıyla analiz edilmiştir. Bu bildiride, çalışmakta olan hemşirelerin, hemşirelik öğrencilerinin ve hizmet alıcıları olarak toplum genelinin erkeklerin hemşirelik yapmasına nasıl yaklaştıkları, meslek ve cinsiyet arasında bir ilişki 1 Yrd. Doç. Dr., Anadolu Üniversitesi, Edebiyat Fakültesi, Sosyoloji Bölümü, [email protected] kurup kurmadıkları ve erkek hemşirelerin geleceğini nasıl değerlendirdikleri karşılaştırmalı olarak betimlenmekte ve hemşirelik mesleğinin gelecekte cinsiyetleşmiş bir meslek olmaktan çıkıp çıkamayacağı tartışılmaktadır. Araştırma sonucunda üç örneklemin de erkeklerin hemşirelik yapmasını benimsedikleri, ancak hemşirelikle kadınlık arasında kurdukları bağı tamamen çözmedikleri gözlenmiştir. Mesleğin cinsiyetsizleşmesi yönündeki en güçlü tutum kadın hemşirelik öğrencilerinden gelmektedir. Çalışmakta olan hemşireler, hemşirelik öğrencilerine oranla mesleği toplumsal cinsiyetle daha yoğun şekilde ilişkilendirmektedir. Toplum genelinde bazı açılardan erkek hemşirelerden bakım alma konusunda tereddütler olmakla birlikte erkek hemşireler büyük ölçüde benimsenmektedir. Anahtar Kelimeler: Erkek hemşireler, işgücü piyasaları, pembe yakalı meslekler, toplumsal cinsiyet