ABD-VİETNAM

advertisement
ABD-VİETNAM : EKOPOLİTİK GERÇEKLER ve DENGELEME
POLİTİKASININ GETİRDİĞİ İŞBİRLİĞİ
GİRİŞ
Bilindiği gibi ABD, Pasifik Asya bölgesine yönelik dış politikasını oluşturan unsurlarını
yeniden düzenleyen, önceleyen ve bu konuda bölge dışı müttefiklerini de cesaretlendiren bir
değişim içindedir. “Stratejik eksen” veya “yeniden dengeleme” olarak adlandırılan anılan
değişim, 2009 yılından bu yana uygulanmaktadır. Değişimin temelinde yatan temel argüman
ise, 21.yüzyıl tarihinin Asya-Pasifik bölgesinde yazılacağı görüşüdür. Bunun sonucu olarak
ABD, global jeopolitikteki yeni değişimden yararlanmak ve ekonomisinde sürdürülebilir bir
büyüme sağlamak amacıyla bölge ile yoğun diplomatik, ekonomik, bire bir ilişki ve güvenlik
bağlantılarını öne çıkarmıştır.1
ABD-Vietnam ilişkileri son yıllarda, özellikle Çin’in Güney Çin Denizi’nde giderek artan
saldırgan ve sınır tanımayan tutumunun yol açtığı endişe üzerine giderek güçlenmiştir. Bu
bağlamda gerçekleştirilen üst düzey ziyaretlerin ilki, Birleşik Devletler Dışişleri Bakanı John
Kerry tarafından 14 Aralık 2013’de gerçekleştirildi. Bunu, Vietnam Komünist Partisi Genel
Sekreteri’nin 5-10 Temmuz 2015 tarihlerinde ve Başkan Obama’nın, Asya’ya yaptığı onuncu
ziyaret olarak 22-25 Mayıs’ta Vietnam’a yaptığı resmi ziyaretler izlemiştir.
Yukarıda ana çerçevesini çizdiğimiz ABD dış politikasındaki dönüşüm ile, Vietnam 12.Parti
Kongresi, başbakanın değişmesi çerçevesinde, Washington –Hanoi arasındaki ilişkilerin yeni
boyutları aşağıdaki çalışmamızda ele alınmıştır. Çalışmamızın ana ereği, giderek daha
yakınlaşan iki ülke arasındaki ilişkilerin neden ve sonuçlarını irdeleyerek, iki ülkenin, mevcut
ekonomik ve jeopolitik gerçekler bağlamında ve reel politik pencereden ilişkilerinin geleceği
konusunda çıkarımlar ve öngörüler yapabilmek olmuştur.
İKİ ÜLKE YAKIN DÖNEM İLİŞKİLERİNE KISACA BAKIŞ
İki ülke arasındaki ilişkilerin özeline geçmeden önce, son yıllarda ABD’inin Asya ve özellikle
Güneydoğu Asya bölgesindeki artan ilgisine kısaca değinmekte yarar bulunmaktadır.
Bilindiği gibi, Asya-Pasifik bölgesinin “global büyümenin sürücüsü” olarak tanınmasının ve
ekonomik büyümenin öncelenmesinin ardından ABD dış politikası, devlet girişiminin ağırlıklı
olduğu dış politika stratejiden, Amerikan şirketlerinin dış ticaret ve dış yatırımlarının ön plâna
alındığı bir politikaya dönüşüm yapmıştı.
Bu gelişmenin başka bir yüzü de, Japonya, Singapur gibi gelişmiş ve Myanmar, Endonezya,
G.Kore gibi gelişmekte olan Asya ülkelerinde yaşanmaya başlandı. Anılan ülkeler için de,
ABD’de yatırım ve ticaret, Amerikan şirketleriyle işbirliği daha da önem kazandı. Vietnam’da
bu bağlamda, her iki tarafın da geliştirmeye çalıştığı “ekonomik çıkarları maksimize etme”
ana fikrinin bir ürünü olarak sahnede yerini almıştır. Keza, geçen yıl görüşmeleri tamamlanan
Kurt Campbell ve Brian Andrews,” Explaining the US ‘Pivot’ to Asia”,Chatham House,ağustos 2013,
https://www.chathamhouse.org/sites/files/chathamhouse/public/Research/Americas/0813pp_pivottoasia.pdf
(erişim t.30.05.2016);Ersin Dedekoca,”ABD'nin Doğu Asya Politikasında Yeni
Yaklaşımlar”,Bilgesam,1.12.2012, http://www.bilgesam.org/incele/37/-abd'nin-dogu-asya-politikasinda-yeniyaklasimlar/#.V1lmWbuLTIU (erişim.1.06.2016)
1
Trans-Pasifik İşbirliği (TPP) oluşumu da, bu gelişmenin somut bir sonucu olarak ortaya
çıkmaktadır.2
ABD’nin 2014 yılında Vietnam’a yönelik silah satışları konusundaki sınırlamayı kısmen
kaldırmasından sonra, iki ülke savunma bakanlarının 1 Haziran 2015’de imzaladıkları
“Müşterek Vizyon Belgesi (The Joint Vision Statement on Defense Relations)” ile, savunma
konusunda önümüzdeki 20 yılı içeren karşılıklı işbirliği somutlaştırılmıştır.3 Müşterek
savunma ekipmanları üretilmesi konusunu da içeren bu anlaşma, her iki taraf için de kazankazan niteliğindedir. Şöyle ki, savunma gereksiniminin yüzde 90’ını Rusya’dan temin eden
Hanoi, tek kaynağa bağımlılığını azaltırken; Washington ise, savunma endüstrisi için büyüme
fırsatı sağlayacaktır. Diğer yandan anılan anlaşma, son çeyrek yüzyıldır Pekin ile yakın
ekonomik ilişki görünümü sergileyen Hanoi için, Güney Çin Denizi’nde bölge için tansiyon
yükselmesine neden olan Çin karşısında, denge politikası için hareket sahası getirecektir.4
Barack Obama, on yılı aşkın süre devam edip 1975 yılında sonlanan Amerika-Vietnam savaşı
sonrası, halefleri Bill Clinton ve George W.Bush’un 2000 ve 2006 yıllarında yaptıkları
ziyaretten sonra Vietnam’ı ziyaret eden üçüncü başkan olmaktadır. Savaş sonrası iki ülke
arasındaki diplomatik ilişkiler ilk kez, Clinton’ın anılan ziyareti ile tesis edilmiştir. Keza iki
ülke arasındaki ticari ilişkiler de, mevcut “ticaret ambargosu”nun kaldırılmasıyla Clinton’un
ziyareti ile başlamıştır. İlişkilerin geliştirilmesindeki kilometre taşlarından biri de, daha
önceki çeşitli kez bu ülkeyi ziyaret etmiş olan ABD Dışişleri Bakanı John Kerry’nin 13 Aralık
2013 tarihli ziyareti olmuştur.5 Ancak gelişmelerin seyri bu şekilde olsa da, silah satışı
konusundaki Amerikan ambargosu, kısmen de olsa günümüze, Obama’nın son ziyaretine
kadar (yaklaşık 40 yıl) sürmüştür.6
Karşılıklı ziyaretlerle başlayıp, savunma işbirliği anlaşması ve Amerikan silah satış
ambargosunun kaldırılması ile sonuçlanan ABD-Vietnam ilişkilerindeki bu yakınlaşma,
taraflar ve bölge için önemsenmeyecek bir gelişmedir. İki ülke arasında giderek artan sıcak
ilişkiler, Obama’nın son ziyaretiyle oldukça yol almış görünmektedir. Ancak her iki ülkenin
Çin karşısında somut bir ittifaktan kurmaktan öte, ABD-Çin-Vietnam üçgeni için faydalı bir
gelişme olarak nitelendiren görüşlere de katılmaktayız.7
2
Compbell ve Andrews, agm.s.5-6
“Carter: U.S., Vietnam Committed to Defense Relationship”, US Department of Defence,2.06.2015,
http://www.defense.gov/News-Article-View/Article/604763 (erişim t.1.06.2016)
4
Aaron Mehta,”New US-Vietnam Agreement Shows Growth, Challenges”,Defence News,2.06.2015,
http://www.defensenews.com/story/defense/policy-budget/budget/2015/06/01/us-vietnam-joint-vision-statementsigned-in-hanoi/28291963/ (erişim t.1.06,2016); “Vietnam protests after China lands plane on disputed Spartly
islands”,The Guardian,3.01.2016,
https://www.theguardian.com/world/2016/jan/03/vietnam-protests-after-china-lands-plane-on-disputed-spratlyislands (erişim t.9.06.2016)
5
“John Kerry returns to Vietnam to bolster US ties with South-east Asia”,The Guardian,14.12.2013,
https://www.theguardian.com/world/2013/dec/14/john-kerry-vietnam-asia-pacific-partnership (erilim
t.9.06.2016)
6
Rishi Iyengar ,“What to Know About President Obama’s Visits to Vietnam and Japan”,Time,23.05.2016,
http://time.com/4344515/obama-asia-trip-vietnam-japan-embargo-hiroshima/ (erişim t.31.05.2016)
7
Helen Clark,” Get Ready, China: Is a U.S.-Vietnam Alliance Possible?”,The National Interest,6.06.2015,
http://nationalinterest.org/blog/the-buzz/get-ready-china-us-vietnam-alliance-possible-13062
(erişim t.2.06.2016)
3
İKİ ÜLKE İLİŞKİLERİNİN EKOPOLİTİK YÖNDEN DEĞERLENDİRİLMESİ
90,6 milyon nüfus (dünyanın nüfus yoğunluğu en yüksek ülkelerinden biri), 191 mia.$
GSMH, 2010 yılından bu yana yıllık ortalama yüzde 6 oranında istikrarlı ekonomik büyüme
sağlayan Vietnam, 1986 yılına kadar dünyanın en fakir ülkelerinden biriyken (kişi başı 100 $
ulusal gelirle), 2015 sonunda kişi başı 2.100 $ gelirle, “orta gelir altı” ülkeler statüsüne
çıkmıştır. Bunun sonucu olarak, 1990’larda fakirlik sınırında olan nüfusun oranı yüzde 50
iken, şimdilerde 15’e düşmüştür.8 Ülke ekonomisinin yaşadığı zorluklardan biri de, her yıl iş
gücüne eklenen yaklaşık 1 milyon kişiye istihdam yaratabilmektir. 2007 yılından bu yana
Dünya Ticaret Örgütü üyesi olan Vietnam’da, ulusal gelirin yüzde 40’ı kamuya ait
işletmelerce oluşturulmakta ve merkezi plânlama yapılmaktadır. Hanoi ekonomisinin bir diğer
başat (bir anlamda kırılganlığı) özelliği de, giderek daha fazla Çin’e bağımlı olmasıdır.9
İşsizlik, kamu borcu/GSMH ve dış borç/GSMH oranlarının sırasıyla yüzde 2,5; 62 ve 45
olduğu ülkede cari denge pozitiftir.(85 mia.$ dış satıma karşı ithalat 80 mia.$ civarındadır)
Son dönemde yıllık 10 mia.$ civarında olan yabancı doğrudan sermaye girişi (FDI) olan
Vietnam ekonomisinin, iç tasarrufun tutar olarak yetersizliği (iç tasarruf oranı, bölge ülkeleri
gibi dünya ortalamasının üzerindedir-yüzde 29) ve büyüme zorunluluğu nedeniyle dış
borçlanma ve FDI girişine yaslandığı görülmektedir.10
Vietnam Birleşik Devletler’in 29ncu sırada gelen ticari ortağıdır. Aşağıdaki grafikte ABD ve
Vietnam arasındaki mal ticaretinin (mia.$) yıllar itibariyle seyri izlenmektedir. Görüldüğü
gibi 2000’lerin ilk yıllarında başlayan ticari ilişkinin boyutu, geçen on yıl içinde çok hızlı
artarak, 2015 yılında 45 mia.$’a ulaşmıştır. Bir diğer ifade ile, ikili mal ticaretinin parasal
karşılığı, 1994 yılından bu yana 134 kat büyümüştür. Ancak anılan ticari ilişki, ABD
yönünden giderek artan, günümüzde yaklaşık 31 mia.$’a ulaşmış bir “ikili dış ticaret açığını”
temsil etmektedir. (Çin-Vietnam ticari ilişkilerinin tersine)11
“Vietnam Overview”,The World Bank,11.04.2016, http://www.worldbank.org/en/country/vietnam/overview
(erişim t.8.07.2016)
9
Richard Javad Heydarian,“Vietnam and the US: From enemies to lovers”,Aljazeera,14.07.2015,
http://www.aljazeera.com/indepth/opinion/2015/07/vietnam-enemies-lovers-china-150710060712191.html
(7.06.2016)
10
“Vietnam Contry Report No.16/240”, IMF,Temmuz 2016,
http://www.imf.org/external/pubs/ft/scr/2016/cr16240.pdf (13.07.2016)
11
“The Trans-Pacific Partnership (TPP):Key Provisions and Issues for Congress”,Congressional Research
Service,4.05.2016,s.84, https://www.fas.org/sgp/crs/row/R44489.pdf (erişim t.10.07.2016); “Trade in Goods
with Vietnam”,US Census Bureau”, https://www.census.gov/foreign-trade/balance/c5520.html (10.07.2016)
8
İhracat
İthalat
Kaynak : The Economist, 4.07.2016
Vietnam’daki 10.6 mio.$ tutarındaki toplam FDI stoku ile Amerika, ülkedeki yabancı
yatırımcılar arasında yedinci sırada yer almaktadır ve giderek payını arttırmaktadır. Böylece
Amerikan şirketleri, Vietnam’a yaptıkları yatırımları ile, bir taraftan anılan ülkenin
kalkınmasına destek olurken, diğer yandan da yeni müşteri ve iş bağlantıları kazanmakta, ciro
ve kârlarını arttırmaktadır.
Amerikan endüstri ürünlerinin kullanımı Vietnam’da giderek yaygınlaşmaktadır. Sadece 2013
yılında Vietnamlı şirketlerin, Amerikan malı uçak motorları ve rüzgâr tribünü satın alınması
ile ilgili imzaladıkları anlaşmaların toplamı 2.6 mia.$’a ulaşmıştır. Bunun Washington
tarafındaki karşılığı ise, on binlerce Amerikalı sanayi işçisine iş olanağı demektir.12
Vietnam’ın da dahil olduğu 10 bölge ülkesinin üyeliği işe oluşan Güneydoğu Asya Ülkeleri
İşbirliği Platformu olan ASEAN’ın Rusya’dan yaptığı silah alımlarının son yıllarda giderek
artması, Obama’nın “silah ambargosunun kaldırılması” kararında etkin bir faktör olduğu
açıktır. Şöyle ki, ASEAN ülkelerinin Rusya’dan yaptıkları silah alımlarının parasal
karşılığının, Rusya’nın toplam silah dışsatımındaki payı 2010’da yüzde 6 iken, 2015’de yüzde
15’e yükselmiştir. Bu gelişmede Vietnam cephesindeki saikleri, 1979’da Çin’in Vietnam
topraklarını işgali sonrası iki ülke arasındaki ve halen süren (2014 ortalarında yaşanan petrol
kuyusu/sondaj kulesi krizi) gerginlik ile, Vietnam’ın artan savunma bütçesi olarak sayabiliriz.
Washington yönetiminin bölgeye ve özellikle Vietnam’a yönelik artan ilgisinin ekopolitik bir
12
Nguyen Quoc Cuong,”After 20 Years of Trade Relations, Vietnam and U.S. Look Forward | Commentary”,Roll
Call,12.02.2014,
http://www.rollcall.com/news/after_20_years_of_trade_relations_vietnam_and_us_look_forward_commenta
ry-230861-1.html (erişim t.12.07.2016)
nedeni de, silah satışlarında Rusya’nın artan payının yol açtığı “bozulan dengeyi” düzeltmek
olduğunu da söyleyebiliriz.13
Dünyanın sekizinci en büyük silah alıcısı konumunda olan Hanoi, son beş yıl içinde silah dış
alımını yüzde 700 oranında arttırmıştır. Alımlarını büyük oranda Rusya’dan yapan Vietnam
yönünden Amerikan ilişkilerinin artması, silah alımındaki bağımlılığı azaltacağı gibi, Çin’in
saldırgan tutumuna karşı “dengeleyici” bir unsur olarak değerlendirilmektedir.14
İki ülke arasındaki ekonomik ilişkiler, özellikle son ziyarette varılan anlaşmalarla daha da
derinleşmiştir. Şöyle ki, VietJet Air ile Boeing firması arasında, yaklaşık 11.3 mia.$ tutarında
100 uçak; Pratt&Whitney firması ile de 3 mia.$’lık motor alım anlaşması bağıtlanmıştır.
Ziyaret sırasında varılan bir diğer mutabakat da, GM firması ile yapılan, 1,000 megawatts
elektrik üretimi kapasiteli rüzgâr enerjisi tesisleri kurulması olmuştur.15
Hanoi’inin sahip olduğu potansiyel (genç nüfus, doymamış iç pazar, silah ve teçhizat
yönünden dışa bağımlı güvenlik, jeopolitik konum)Washington tarafından, Güneydoğu
Asya’nın “en parlaklarından biri” olarak değerlendirilmektedir. Diğer yandan da, Çin
dışındaki bölge ülkeleri ile ABD arasında “serbest ticareti” temellendirmeyi amaçlayan
TPP’nin hayata geçmesiyle,16ABD ve işbirliğine dahil olacak diğer bölge ülkeleriyle birlikte
Vietnam ekonomisine de, nitelikli insan gücü istihdamına yönelik iş fırsatları, ekonomik
büyüme ve refah artışı konularında önemli sonuçları beklenmektedir.17
VİETNAM MERKEZİ YÖNETİMİNDE SON DÖNEMDE YAŞANAN GELİŞMELER
Ülkenin siyasal rejimi tek partili (Kominist Parti), ekonomisi de merkezi plânlama altındadır.
Merkezi yönetiminin, 20-28 Şubat tarihleri arasında toplanan 12 nci Parti Kongresi tarafından
Nguyen Phu Trong başkanlığında “muhafazakârlık” üzerinde konsolide etmesi,18 ülke dış
politikasında önemli değişiklikler bekleyenlerin sayısını arttırmıştı. Söz konusu Kongre
delegeleri, 2020 yılı sonuna kadar gerçekleştirilmek üzere 18 hedef ve 9 eylem plânı
Richard Weitz,”Vietnam: America’s big strategic Opportunity in Asia(Think China)”,The National
Interest,29.05.2016, http://nationalinterest.org/blog/the-buzz/vietnam-americas-strategic-opportunity-asia-16373
(5.06.2016)
14
Gary Sands,”Obama in Vietnam: Long on Weapons,Short on Human Rights”,The National Interest,
25.05.2016, http://nationalinterest.org/feature/obama-vietnam-long-weapons-short-human-rights-16341
(4.06.2016)
15
“Boeing, Lockheed Look To Gain As U.S. Lifts Vietnam Arms Embargo”,Investor’s Business Daily
News,23.05.2016, http://www.investors.com/news/boeing-signs-11-3-billion-vietjet-order-obama-lifts-armsembargo/ (erişim t.1.07.2016)
16
Görüşmeleri 2015 yılında sonuçlanan 12 üyeli anılan işbirliğinin yaratacağı yeni imkânların Global GSMH’ya
yaklaşık yüzde 40 oranında katkı yapacağı ve temsil edeceği ticari gücün de globaldeki payının 1/3 olacağı
hesaplanmaktadır.
17
Cuong, agm; “The World Factbook-Vietnam”,CIA,11.07.2016, https://www.cia.gov/library/publications/theworld-factbook/geos/vm.html (erişim t.16.07.2016)
18
“National Party Congress ends in success”,Vietnam News,29.01.2016, http://vietnamnews.vn/politicslaws/281834/national-party-congress-ends-in-success.html (erişim t.29.05.2016)
13
konusunda görüş birliğine varmışlardı.19 Diğer yandan, Başbakan Nguyen Tan Dung’un20
emekli olması da, bu beklentileri güçlendirmiştir. Çünkü anılan değişimin ülkenin dış
politikasında, ideoloji ve politik sistem benzerliğinden dolayı Çin’e doğru eksen kayması
yaratması, milliyetçiğin artması; son yıllarda artan ABD-Vietnam ilişkilerine soğuma
getirmesi beklenmekteydi.21
İki dönem görev yaptıktan sonra başbakanlık görevinden ayrılan Dung’ın yerine Nguyen
Xuan Phuc, Vietnam Ulusal Meclisi tarafından 6 Nisan’da seçildi ve kurduğu kabine de 8
Nisan’da onaylandı. 27 üyeli bakanlar kurulunun 20 üyesi değişti. 200 mia.$’lık Vietnam
ekonomisini her yıl ortalama 6,7 oranında büyütmesi, ülkeye giren doğrudan yabancı sermaye
yatırımlarındaki artış, Dung’in sağladığı olumlu sonuçların başında gelmekteydi. Sıkı
Amerikan bağlantıları ve liberal görüşleriyle bilinen önceki başbakanı yıpratan konular,
kırılgan bankacılık sektörü, kamu sektörü şirketlerindeki devlet hisselerinin hızlıca satışı,
ulusal gelirin yüzde 60’ına ulaşan kamu borçlarının yönetimindeki sıkıntıları, kamudaki
yolsuzluklar, bütçe açıkları ve Çin ile yaşanan toprak sorunları olmuştur.22
Yukarıda çeşitli yönlerinden incelemeye çalıştığımız iki ülke ilişkilerinin geleceği
konusundaki değerlendirmemiz, Vietnam’ın Amerikan eksenindeki duruşunun süreceği
yönündedir. Bu değerlendirmemizi güçlendiren faktörleri, Truong-Minh VuNhung Bui’nin
çalışmasına paralel yönde,23şu üç grupta toplayabiliriz:
-
-
Görüşmeleri Ekim 2015’de sonuçlanan TPP konusundaki anlaşmanın imzalanıp,
yürürlüğe girmesi, Amerika ile işbirliğinin daha da güçlendirilmesi konusunda
Vietnam liderlerini cesaretlendirecek ve ellerini güçlendirecektir.24
Daha önce irdelediğimiz 12nci Parti Kongresi Uzlaşısı ve Merkez Komitesi’nin
çalışma gündeminin bir kısım bölümünün, ülkenin dış politika süreci için verdiği
ipuçları da, argumanımızı desteklemektedir.
Hedeflarin en başında, GSYİH artış oranının yıllık yüzde 8,5-9 aralığında tutturulması, merkezi bütçe
gelirlerinin yüzde 17 oranında arttırılması ve dış ticaret hacminin 3,5 kata ulaştırılması gelmektedir.Diğer hadef
ve uygulama plânları için bkz. “Hoa Binh province carries out 12th National Party Congress
resolutions”,VBT,6.06.2016, https://www.vietnambreakingnews.com/2016/06/hoa-binh-province-carries-out12th-national-party-congress-resolutions/ (erişim t.29.05.2016)
20
Kendisi liberal ve kapitalist görüşleriyle tanınmakta olup, bu yönüyle Genel Sekreter Trong’dan ayrı
düşmekteydiler. Bkz. Alexander L. Vuving,” Who Will Lead Vietnam?”,The Diplomat,16.01.2016,
http://thediplomat.com/2016/01/who-will-lead-vietnam/ (erişim t.26.05.2016)
21
Matthew Pennekamp,” The End of Vietnam's Pivot to America?”,The National Interest,4.03.2016,
http://nationalinterest.org/feature/the-end-vietnams-pivot-america-15398 (erişim t.20.05.2016)
22
Martin Petty,”Vietnam government sees new faces but policy shift unlikely”,Reuters,9.04.2016,
http://www.reuters.com/article/us-vietnam-politics-idUSKCN0X605I (erişim t.3.06.2016); “Vietnam parliament
elects new PM Nguyen Xuan Phuc”,BBC News,7.04.2016, http://www.bbc.com/news/world-asia-35983962
(erişim t.3.06.2016);Martn Petty,”Reform uncertainty in Vietnam after PM left off leadership nominations”,
Reuters,20.01.2016, http://www.reuters.com/article/us-vietnam-congress-idUSKCN0UY2P4 (3.06.2016)
23
Truong-Minh VuNhung Bui,”Vietnam’s Pivot to America Will Continue”,The National Interest,24.03.2016,
http://nationalinterest.org/feature/vietnams-pivot-america-will-continue-15581 (erişim t.25.03.2016)
24
Bu aşamada Çin’i içine almayan TPP’nin yürürlüğe girmesi ile en kazançlı çıkacak ülkeler Japonya, Malezya
ve Vietnam olacağı belirtilmektedir. Bkz. “Potential Macroeconomic Implications of the Trans-Pacific
Partnership”,The World Bank,Ocak 2016, (erişim t.27.05.2016);
William Mauldin,”Pacific Trade Pact Set to Give Big Boost to Japan, Vietnam, Malaysia”,WSJ,6.01.2016,
http://www.wsj.com/articles/pacific-trade-pact-set-to-give-big-boost-to-japan-vietnam-malaysia-1452110460
(erişim t.20.05.2016)
19
-
Genel Sekreter Trong’un ikinci görev döneminin, Çin tarafının “en iddialı” olduğu bir
zaman dilimi ile eşzamanlı olması, uzlaşıcı bir yapısı olmasına karşın Trong’un, kuzey
komşusuna çok yakın durmama olasılığını kuvvetlendirmektedir.
SONUÇ YERİNE
21.yüzyıl boyunca Güneydoğu Asya Bölgesinde “eksen” olma hedefini öncelemiş ve bunu
2011 yılında ilân etmiş olan ABD’nin, bölge ülkeleriyle mevcut ilişkilerini güçlendirme/
derinleştirme faaliyetleri, 2000’lerin başından bu yana hız kazanmıştır. ABD için Vietnam,
Washington’un Asya’ya yönelik “yeniden dengeleme” politikası içinde, ekonomi ve güvenlik
boyutları ile, hayli önemli bir ülke olarak durmaktadır.
Vietnam cephesinden ise, uzun yıllara dayalı anlaşmazlık içinde olduğu Çin’in, ülke
ekonomisindeki başat konumunu “hedge etme” ve bu yolla kırılganlığı/tehdidi azaltma önemli
bir fırsat/olanak olarak algılanmaktadır. Diğer yandan, silah dış alımının giderek tutar ve pay
olarak çok büyük oranda Rusya’ya bağlı olması da, dengelenmesi gereken bir husus olarak
durmaktadır.
ABD’de, Japonya, Avustralya, Yeni Zelanda, Singapur, G.Kore gibi mevcut stratejik
ortakların ve Çin’in yanında, Endonezya, Myanmar ve Vietnam ile ilişkilerini geliştirmeye
öncelik ve önem vermektedir. Washington ve Hanoi arasındaki ilişkiler, stratejik işbirliği
zemininde giderek sağlamlaşmakta ve sürdürülebilir niteliğe dönüşmektedir.
Kısaca, ABD-Vietnam ilişkilerinin geleceği konusunda endişe içerek görüşlere karşın,
Vietnam liderlerinin son dönemdeki;
“Çin tehdidi”ni oldukça ciddi olarak algılamaları,
ideoloji yerine, ülkenin GSMH ve ihracatındaki patlamanın “egemenlik ve
bağımsızlık” bağlamında daha fazla önemsemeleri,
- keza aynı parametrelerin, “yönetim meşruiyeti” ve “iç güvenlik” kırılımlarındaki
etkisinin farkında olmaları,
hususları da dikkate alındığında, iki ülke arasındaki ilişkilerin artarak süreceği görüşü ağırlık
kazanmaktadır.
-
Download