AR&GE BÜLTEN 2014 HAZİRAN – SEKTÖREL ÇEVREMİZİ KİRLETEN ATIKLAR VE ATIK YÖNETİMİNİN ÖNEMİ Hande UZUNOĞLU Canlıların yaşamını devam ettirmesi için doğal kaynaklara ihtiyacı bulunuyor. Dünyamızda her türlü doğal kaynak mevcut, ancak bunlar sınırsız değil. 21.yüzyılda dünyamızın temel sorunlarından birisi, doğal kaynakların hızlı tüketimi. Özellikle hızlı sanayileşme, çoğalan nüfus ve artan talepler tüketimin hızla artmasına sebep oluyor. Bu durumda en önemli kaynaklarımız da hızla tükeniyor. Dolayısıyla dünyamızda çevre sorunları giderek daha da önem kazanan bir hale geldi. Doğal kaynaklarımızı, genel anlamda çevremizi korumak ve gelecek nesillere daha temiz bir ortam bırakmak öncelikli hedefimiz olmalıdır. Dünyada çevrecilik anlayışının ve doğanın korunmasına yönelik gösterilen ilginin 19.yüzyılın ikinci yarısında ortaya çıktığı görülüyor. Çevre bilincinin ortaya çıkması ile birlikte, bu konuda devletler ve sivil toplum kuruluşları daha duyarlı hale geldi, ayrıca çevrenin korunması yönünde çeşitli örgütler ve kuruluşlar ortaya çıkmaya başladı. 1 Bunlardan en bilinenleri Greenpeace, Uluslararası Doğa Koruma Birliği (IUCN), Dünya Doğayı Koruma Vakfı (WWF)’dır. Ülkemizde de bu kuruluşların temsilciliklerinin yanı sıra TEMA, ÇEVKO, TURMEPA, TÜDAV, Türkiye Çevre Vakfı gibi vakıf ve dernekler faaliyet gösteriyor. Çevre konusunun uluslararası boyut kazanmasına katkı sağlayan en önemli kurum ise Birleşmiş Milletler’dir (BM). BM çerçevesinde çevre konusunda, küresel ölçekte yapılan ilk değerlendirme, 1972 yılında İsveç’in Stockholm kentinde düzenlenen “Birleşmiş Milletler İnsan ve Çevre Konferansı”dır. 2000 yılında düzenlenen Binyıl Zirvesi’nde, tüm dünya devletleri tarafından kabul edilen Binyıl Kalkınma Hedefleri arasında çevre konusu da yer aldı. Prof.Dr. Ali Rıza Karacan, Çevre Ekonomisi ve Politikası, Ege Üniversitesi Yayınları İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Yayın No:6, İzmir, 2007, s.6-7. 1 25 AR&GE BÜLTEN 2014 HAZİRAN – SEKTÖREL 2000’li yıllardan itibaren ülkeler ekonomik, politik, sosyal yönden çevre konusuna daha fazla yer vermeye başladı. Çevre bilincinin oluşması için çeşitli etkinlikler düzenleniyor, çevre kirliliği için önlemler tartışılıyor, hatta hükümetler bazı yasal mevzuatlarını çevre unsurlarına göre düzenliyor. Ülkemizde ise, özellikle AB uyum süreci kapsamında çevre mevzuatları bir bir hayata geçiriliyor. Özetle; dünyanın pek çok yerinde çevre sorunlarına yönelik çözüm için çalışmalar yapılıyor. Bunlar içerisinde atıklar, çevre kirliliği açısından tehlikeli boyutlara ulaşmadan önlem alınması gereken konuların başında geliyor. Atık Tanımı ve Atıkların Yönetimi Atık en basit tanımıyla kullanılmış, artık istenmeyen ve çevre için zarar oluşturan her türlü maddedir. Katı atık; tüketicisi tarafından bir işe yaramaması nedeniyle atılan evsel, ticari ve endüstriyel faaliyetler sonucu oluşan, düzenli şekilde bertaraf edilmesi gereken katı maddelerdir.2 Sanayide, üretim ve hizmet faaliyetleri sonucunda, evde kullandığımız ürünlerden/malzemelerden arta kalan kısaca hayatımızın her alanında kullandığımız/tükettiğimiz ürünlerin/maddelerin/malzemelerin sonucunda atıklar ortaya çıkıyor ve bu atıklar kaynaklarına göre kategorize ediliyor. Genel olarak katı atıklar kaynağına göre; evsel, endüstriyel, tıbbi, tehlikeli, tarımsal ve özel atık (radyoaktif, pil, akü gibi) olarak sınıflandırılıyor. Çevre Koruma Ajansı tarafından yayınlanan Avrupa Atık Katalog’unda ise atık kategorileri aşağıdaki şekilde yer alıyor: 01-Madenlerin aranması, çıkarılması, işletilmesi, fiziki ve kimyasal işleme tabi tutulması sırasında ortaya çıkan atıklar 02-Tarım, bahçıvanlık, su kültürü, ormancılık, avcılık ve balıkçılık, gıda üretimi ve işlemesi sonucu ortaya çıkan atıklar 03-Ahşap işleme ve kağıt, karton, kağıt hamuru, panel (sunta) ve mobilya üretiminden kaynaklanan atıklar 04-Deri, kürk ve tekstil endüstrilerinden kaynaklanan atıklar 05-Petrol rafinasyonu, doğal gaz saflaştırma ve kömürün pirolitik işlenmesinden kaynaklanan atıklar 06-Anorganik kimyasal işlemlerden kaynaklanan atıklar 07-Organik kimyasal işlemlerden kaynaklanan atıklar 08-Astarlar (boyalar, vernikler ve vitrifiye emayeler), yapışkanlar, yalıtıcılar ve baskı mürekkeplerinin imalat, formülasyon tedarik ve kullanımından (İFTK) kaynaklanan atıklar 09-Fotoğraf endüstrisinden kaynaklanan atıklar 10-Isıl işlemlerden kaynaklanan atıklar 2 Karacan, 2007: 473 26 AR&GE BÜLTEN 2014 HAZİRAN – SEKTÖREL 11-Metal ve diğer malzemelerin kimyasal yüzey işlemi ve kaplanması işlemlerinden kaynaklanan atıklar; demir dışı hidrometalurji 12-Metallerin ve plastiklerin fiziki ve mekanik yüzey işlemlerinden ve şekillendirilmesinden kaynaklanan atıklar 13-Yağ atıkları ve sıvı yakıt atıkları (yenilebilir yağlar, 05 ve 12 hariç) 14-Atık organik çözücüler, soğutucular ve itici gazlar (07 ve 08 hariç) 15-Atık ambalajlar; başka bir şekilde belirtilmemiş emiciler, silme bezleri, filtre malzemeleri ve koruyucu giysiler 16-Listede başka bir şekilde belirtilmemiş atıklar 17-İnşaat ve yıkım atıkları (kirlenmiş alanlardan çıkartılan hafriyat dahil) 18-İnsan ve hayvan sağlığı ve/veya bu konulardaki araştırmalardan kaynaklanan atıklar (doğrudan sağlığa ilişkin olmayan mutfak ve restoran atıkları hariç) 19-Atık yönetim tesislerinden, tesis dışı atık su arıtma tesislerinden ve insan tüketimi ve endüstriyel kullanım için su hazırlama tesislerinden kaynaklanan atıklar 20-Ayrı toplanmış fraksiyonlar dahil belediye atıkları (evsel atıklar ve benzer ticari, endüstriyel ve kurumsal atıklar) Avrupa Atık Kataloğu ve tehlikeli atık listesi tüm atıklar ve tehlikeli atıkların sınıflandırılmasında kullanılıyor. Bunlar Avrupa Birliği’nde tutarlı bir atık sınıflandırma sistemi oluşturmak için tasarlanmış. Çevre ve insan sağlını korumak amacıyla atıkların etkin ve düzenli bir şekilde doğadan uzaklaştırılması şart. Bu anlamda atıkların sınıflandırılması ve kaynağında ayrıştırılması önem taşıyor. Kaynağında ayrı toplanan atıklar geri kazanım veya geri dönüşüm yoluyla yeniden üretime (kağıt, karton, plastik, cam vb) dahil edilebiliyor. Örneğin; geri dönüşüm tesislerinde; Kağıt, karton ambalaj atıklarından tekrar kağıt elde edilebiliniyor. Su, meşrubat gibi içeceklerin piyasaya sürüldüğü pet ambalajlardan geri dönüşüm ile elyaf elde ediliyor. Bitkisel atık yağlardan biyodizel üretimi sağlanıyor. Elektrik-elektronik atıklardan demir, bakır, alüminyum, krom, pirinç gibi malzemeler geri kazanılıyor. Atıkların geri kazanılmasının ve tekrar kullanılmasının mümkün olmadığı durumlarda ise atıklar, çevre ve insan sağlığına zarar vermeden bertaraf ediliyor. Ülkemizde Çevre ve Şehircilik Bakanlığı bünyesindeki Atık Yönetimi Dairesi Başkanlığı; Atık ve kimyasalların yönetimine ilişkin hedef, politika ve ölçütleri belirlemek, Atıkların kaynağında en aza indirilmesi, sınıflara ayrılması, toplanması. taşınması, geçici depolanması, geri kazanılması, bertaraf edilmesi, yeniden kullanılması, arıtılması, enerjiye dönüştürülmesi ve nihai depolanması konularında politika ve strateji belirlemek ve mevzuat oluşturmak, 27 AR&GE BÜLTEN 2014 HAZİRAN – SEKTÖREL İlgili kurum ve kuruluşlarla işbirliği içinde atıkların taşınması ile tehlikeli atıkların taşınma lisanslarına ilişkin esasları belirlemek, uygulanmasını sağlamak, izlemek, atık ve kimyasallarla kirlenmiş alanların mevcut kirlilik durumlarını tespit etmek, çevre ve insan sağlığına yönelik risklere ve kirlenmiş alanların iyileştirilmesine ilişkin çalışmaları yapmak ve yaptırmak görevlerini yürütüyor.3 İlgili atık mevzuatları T.C. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Çevre Yönetimi Genel Müdürlüğü’nün web sayfasında yer alıyor. Atık çeşitliliğinin artması ve AB uyum direktiflerinin sağlanması nedeniyle, atık mevzuatları ülkemiz şartlarına uyumlu olarak güncelleniyor. Mevzuatlar çerçevesinde; atıkların ayrıştırılması, toplanması, bertarafı, geri kazanımı ile ilgili atık üreticileri, lisanslı firmalar ile yerel yönetimlerin sorumlulukları bulunuyor. Katı atıkların toplanması, taşınması ve bertarafı bir kamu hizmeti olarak görüldüğünden, bu konuda yerel yönetimlere önemli görevler düşüyor. Türkiye İstatistik Kurumu’nun son olarak derlediği Belediye Atığı istatistiklerine göre; 2012 yılında ülkemizde 25.845 bin ton belediye atığı toplanmış. Kişi başı ortalama atık miktarı ise 1,12 kg/kişi-gün. İstatistiklere göre; bu atıkların %59,9’u düzenli depolama sahalarına gönderilirken %37,8’si Belediye çöplüğüne dökülüyor. Ülkemizde yer alan atık bertaraf ve geri kazanım tesisleri ise Tablo 1’de gösterilmiştir. Tablo 1: Belediyeler Tarafından ya da Belediyeler Adına İşletilen Atık Bertaraf ve Geri Kazanım Tesisleri Düzenli depolama tesisi Sayısı 52 Kapasitesi (bin ton) 423 142 Gelen atık miktarı (bin ton) 14 377 Bertaraf edilen atık miktarı (bin ton) 14 309 Kompost tesisi Sayısı 5 Kapasitesi (bin ton/yıl) 556 Gelen atık miktarı (bin ton) 216 Üretilen kompost miktarı (bin ton) 38 Yakma tesisi Sayısı 2 Kapasitesi (bin ton/yıl) 44 Kaynak: Türkiye İstatistik Kurumu Belediye Atık Göstergeleri, 1994-2012, www.tuik.gov.tr 3 http://www.csb.gov.tr/gm/cygm/index.php?Sayfa=sayfa&Tur=ustmenu&Id=43 28 AR&GE BÜLTEN 2014 HAZİRAN – SEKTÖREL Büyük bir kısmının doğada parçalanmaması nedeniyle atıklar çevre ve insan sağlığı için önemli bir tehdit oluşturuyor. Bu nedenle atıkların, çevreden uzaklaştırılmaları için özel çaba sarf edilmesi gerekiyor. Cam şişe doğada 4.000-4.500 yılda, plastik malzeme ise 1.000 yılda yok oluyor. Sakız 5 yılda, kutu teneke 10 yılda, plastik şişe 400 yılda, sigara filtresi izmaritler 2 yılda toprakta kayboluyor. Atıkların yok olma sürelerinin uzun olması, bunların geri dönüşümlerinin sağlanarak tekrar kullanılır hale getirilmelerini gerektiriyor. Bu nedenlerden ötürü; atıkların insan çevresinden uzaklaştırılması, çevre ve insan sağlığının korunması ve aynı zamanda ekonomik kalkınmanın sağlanması açısından atıkların bir sistem içerisinde yönetilmesi önem kazanmıştır. Atık yönetimi; atığın kaynağında azaltılması, özelliğine göre ayrılması, toplanması, taşınması, geçici depolama, ara depolama, geri kazanım, bertaraf ve bertaraf işlemleri sonrası kontrolü ve benzeri işlemleri içeren çevre yönetimi biçimidir.4 Atık yönetiminde genel ilke; atıkların kaynağında azaltılması, kaçınılmaz olarak çıkan atıkların da mümkün olan en yüksek oranda geri kazanılarak, yeniden kullanılması olmalıdır. Ülkemizde hızlı nüfus artışının ve kentleşmenin sonucu olarak hızla artan atıklar ve atık türleri için ayrı bir sistem oluşturmak yerine, tüm atıkları içine alan entegre bir yaklaşımın gerekli olduğu düşünülmektedir. Bu nedenle uluslararası alanda kabul gören “Entegre Atık Yönetimi” benimsenmeye başlanmıştır. Entegre Atık Yönetimi, atıkların geri kazanımı ve nihai bertarafı için gerekli uygun yöntem, teknoloji ve yönetim esaslarının seçilmesi ve uygulanması olarak tanımlanır. Buna göre atık önleme, atık azaltma, yeniden kullanım, geri dönüşüm/geri kazanım, bertaraf sırasına dayalı atık yönetimi oluşturulur. Bu sistemde atık yönetiminin tüm unsurları bir bütün olarak değerlendirilirken hem çevre hem ekonomi anlamında ülkeye büyük kazanımlar getirir. İyi bir entegre atık yönetiminin; Bütüncül bir sistem olması, Ekonomik değer oluşturması, Esnek olması, Bölgesel planlama ile yapılması ve Ulusal çevre sektörü oluşturması beklenmektedir. 4 http://www.cevreonline.com/atik.htm 29 AR&GE BÜLTEN 2014 HAZİRAN – SEKTÖREL SONUÇ Hızlı nüfus artışı ve tüketim atık miktarının hızla artmasına sebep olmaktadır. Doğal kaynaklarımızın sınırsız olmadığı da dikkate alınırsa, yakın gelecekte dünyamızın bazı ihtiyaçlarını karşılamakta zorlanacağı aşikardır. Gerek çöplerin çevreye zararını asgari düzeye indirmek gerekse geri dönüşüm ile atıkları geri kazandırmak tüm dünya ülkelerinin öncelikli hedefi olmalıdır. Günümüzde atıklar artık bir üretim girdisi olarak düşünülmektedir. Atıkların kaynağında düzenli ve doğru bir şekilde zamanında toplanması, özellikle kaynağında ayrıştırılması önemlidir. Bu konuda hem vatandaşın hem de yerel yönetimin sorumluluğu vardır. Herkes evinde atıkları ayrıştırabilir. Yerel yönetimlerin de bu atıkları ayrı olarak toplaması gerekmektedir. Entegre atık sisteminin verimli olmasında, atıkların geri dönüşüm ve geri kazanım işlemleri en önemli parametrelerdir. Geri kazanım/dönüşüm oranı ne kadar fazla olursa atık sisteminde o kadar çok başarı sağlanır. Geri dönüşümü/kazanımı yapılamayan atıklar ise bertaraf edilir. Bertaraf yöntemlerinin bazıları çok maliyetli olduğundan daha çok düzenli depolama yapılır. Ancak düzenli depo için de yeterli alan bulmak sorun olabilmektedir. Günümüzde gelişmiş ülkelerin oluşan atık miktarını azaltma ve geri kazanım konusunda oldukça ilerleme kaydettiği görülmektedir. Bu konuda önemli politikalar ve hedefler oluşturulmaktadır. En önemlisi de bu ülkelerde yaşayanların bilinçlendirilmesi ve eğitilmesi neticesinde çevre konusunda duyarlı olmalarıdır. Türkiye’nin de bu ülkeleri örnek alarak atıklar konusunda çalışmalara hız vermesi gerekmektedir. Her ne kadar mevzuatlarda uyumlaştırma çalışmaları yapılsa ve hukuki anlamda cezalar arttırılsa da yetkililer tarafından denetimlerin hiç aksatılmadan yapılması, ayrıca halkın eğitilmesi ve bilinçlendirilmesi gerekmektedir. Ülke genelindeki sorunlar İzmir’de de aynıdır. Geri kazanım etkin bir şekilde yapılmamakta, bertaraf konusunda da alan sıkıntısı yaşanmaktadır. İzmir’de özellikle atıkların kaynağında ayrılması ve toplanması konusunda Belediyeler tarafından çalışmalar yapılmasına ihtiyaç olduğu görülmektedir. Ayrıca kent halkının da bu konuda bilinçlendirilmesi yönünde kampanyalar yapılmalıdır. Kaynaklar KARACAN, Prof.Dr.Ali Rıza, Çevre Ekonomisi ve Politikası, Ege Üniversitesi Yayınları İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Yayın No:6, İzmir, 2007 T.C. Orman ve Su İşleri Bakanlığı, Avrupa Birliği ve Dış İlişkiler Dairesi Başkanlığı, Ulusüstü, Uluslararası Örgüt ve Çevre, http://did.ormansu.gov.tr/did/Files/ULUSLARARASI%20%C3%96RG%C3%9C T%20VE%20%C3%87EVRE.pdf 30 AR&GE BÜLTEN 2014 HAZİRAN – SEKTÖREL T.C. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, 2012 Türkiye Çevre Durum Raporu, Ankara, 2014, http://www.csb.gov.tr/db/ced/editordosya/izmir_icdr2012.pdf Environmental Protection Agency, European Waste Catalogue and Hazardous Waste List, 2002, İreland http://www.environ.ie/en/Publications/Environment/Waste/WEEE/FileDownLoa d,1343,en.pdf, T.C. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Çevre Yönetimi Genel Müdürlüğü, http://www.csb.gov.tr/ Türkiye İstatistik Kurumu, 2012 Yılı Belediye Atık İstatistikleri, 2012, www.tuik.gov.tr http://www.cevreonline.com/atik.htm T.C. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Çevre Yönetimi Genel Müdürlüğü, Atık Yönetimi Eylem Planı (2008-2012), Mayıs 2008, Ankara 31