kardiyak rehabilitasyon fazları

advertisement
KARDİYAK
REHABİLİTASYON
Doç. Dr. Ümit Seçkin
Sağlık Slayt Arşivi: http://hastaneciyiz.blogspot.com
• Günümüzde Kardiyak Rehabilitasyon (KR), akut Mİ,
kardiyak cerrahi prosedürler ve diğer kardiyovasküler
hastalıkların tedavisinin önemli bir komponenti olarak
kabul edilmektedir.
• KR, kalp hastalığı olan bir kişinin, fiziksel, sosyal,
psikolojik, ve mesleki açıdan optimal fonksiyon düzeyine
ulaşması için yapılan rehabilitasyon çalışmalarının
tümüdür.
• KR’nun temel hedefleri; hastayı risk faktörleri açısından
değerlendirmek, risk faktörlerini modifiye etmek,
kardiyovasküler hastalığa bağlı psikolojik ve emosyonel
kötü etkileri en aza indirgemek, semptomları azaltarak
fonksiyonu ve egzersiz kapasitesini arttırmak, morbidite ve
mortaliteyi azaltmak şeklinde özetlenebilir.
• KR uygulamaları, esas olarak koroner arter hastalığı
(KAH) olan hastaların akut Mİ geçirmesiyle gündeme
gelmiş olmasına karşın, günümüzde koroner arter bypass
greftleme (KABG), perkütan traslüminal koroner
anjioplasti (PTKA) gibi, KAH ile ilgili girişimsel tedavi
yöntemlerinin, kalp kapak replasmanı, ventriküler
anevrizmektomi, kalp trasplantasyonu gibi büyük
kardiyovasküler cerrahi girişimlerin ve kronik konjessif
kalp yetmezliği, kardiyomyopati, ciddi aritmiler gibi kalp
hastalıklarının hemen tümünü içine alan geniş bir
yelpazede yerini almıştır.
•
•
•
•
Koroner Arter Hastalıklarında Epidemiyoloji
KAH günümüzün en önemli sağlık sorunlarının başında
gelmekte ve hemen tüm dünyada mortalite ve morbidite
nedenleri içinde ilk sırayı almaktadır. ABD’de her beş
kişiden bir veya daha fazlasında kalp hastalığı olduğu
bilinmektedir.
Ortalama yaşam süresinin artması, KAH görülme yaş
ortalamasının düşmesi ve verilen sağlık hizmetlerinin
kalitesinin artmasıyla KAH ile yaşamını sürdürmek
zorunda kalan popülasyonda büyük bir artış olmuştur.
1960’lı yıllardan başlayan KR kavramı da bu gerçeklere
paralel olarak giderek gelişmiş, günümüzde birçok
gelişmiş ülkede bu konuda çalışan organize departman,
kurum ve enstitüler kurulmuştur. 1993 yılı verilerine göre
ABD’de 1450 KR programı bulunduğu belirtilmektedir.
Total mortaliyeyi sigaranın bırakılmasın % 50,
kolesterol’un düşürülmesinin % 30, düzenli aerobik
egzersizin ise % 20 oranında azalttığı bildirilmektedir.
KAH’DA RİSK FAKTÖRLERİ
Değiştirilemeyen risk
Değiştirilebilen risk
faktörleri
faktörleri
-Sigara içme
-Erkek cinsiyet
-Hipertansiyon
-Aile öyküsü (kardeş yada
-HDL düşüklüğü (< 35
ebebeynde 55 yaşından
mg/dl)
önce KAH varlığı)
-Hiperkolesterolemi (> 200
-Periferik damar hastalığı
mg/dl)
öyküsü
-Hipertrigliseridemi (> 250
-Serebrovasküler hastalık
mg/dl)
öyküsü
-Lipoprotein A yüksekliği
-Abdominal obesite
-Hiperinsülinemi
-Diabetes mellitus
-Sedanter yaşam
-Stress
KARDİYAK REHABİLİTASYONUN KAPSAMI VE
EKİP KAVRAMI
• Kardiyoloji kliniklerinde yatış süresinin giderek kısalması
ve kardiyologların rehabilitasyona zaman ayıramayacak
kadar yoğun bir iş yükü altında olmaları nedeniyle,
komplike olmayan ve medikal açıdan stabil olan bir kalp
hastasının, bu konuda eğitim almış ve motivasyonu olan
bir rehabilitasyon uzmanı tarafından , gereken her durumda
kardiyoloğun kosültasyonuna başvurması koşuluyla her
yönüyle ele alınması geçerli olan görüştür.
KARDİYAK REHABİLİTASYON EKİBİ
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
Kardiyolog
Kardiyovasküler cerrah
Fiziksel Tıp ve Rehabilitasyon uzmanı
Psikiyatrist
Egzersiz fizyoloğu
Psikolog
Eczacı
Rehabilitasyon hemşiresi
Fizyoterapist
Diyetisyen
İş ve uğraşı terapisti
Sosyal hizmet uzmanı
Mesleki rehabilitasyon uzmanı
Geniş Kapsamlı Kardiyak Rehabilitasyon Programı
Fiziksel eğitim
-Erken ambulasyon
-GYA’de progresif ilerleme
-Aerobik egzersiz eğitimi
Hasta/aile eğitimi
-Kalp hastalığı ile ilgili bilgiler
-İlaç tedavilerinin nedenleri
-Fonksiyonel kısıtlıkların açıklanması
-KAH risk faktörleri
Davranış değişikliği -Egzersiz
oluşturma
-Sigarayı bırakma
-Diyet düzenlenmesi, kilo verme
-Stresle mücadele
Psikososyal-mesleki -Kalp hst.nın etkilerinin değerlenhizmetler
dirilmesi (sosyoekonomik, ruhsal)
-İşyerindeki sosyal sorunların çözümü
-Psikoterapötik girişimler
-Mesleki ve meslek dışı değerlendirme
KARDİYAK REHABİLİTASYONUN
SOSYOEKONOMİK YÖNÜ
• Mİ geçirmiş olan hastaların tedavisinde, KR
uygulamalarının, maliyet-yarar açısından; trombolitik
tedavi, KABG, kolesterol düşürücü ilaç uygulamaları gibi
yaklaşımlardan daha karlı olduğu, sigara bıraktırmaya
yönelik çabaların ise gerisinden geldiği belirtilmektedir.
• Tüm hastaların KR ile ilgili olarak , en azından
bilgilendirilmeleri ve tedaviyi kabul edip etmemek
konusunda seçim hakkına sahip olmaları, son yılların
felsefesi haline gelmiştir.
KARDİYAK REHABİLİTASYONUN FAZLARI
• KR çalışmaları, zamansal olarak ele alındığında dört
fazdan oluşur;
• Faz I , akut kardiyak hastalık veya KABG gibi hastanede
yatmayı gerektiren durumlardan sonra, taburcu olana
kadarki hastane içi dönemi
• Faz II ve Faz III taburcu olduktan sonraki dönemleri
• Faz IV ise yaşam boyu devam edecek olan idame dönemi
kapsar.
KARDİYAK REHABİLİTASYON FAZLARI
Faz niteliği
Süre
I
Hastane içi dönem
7-10 gün
II
Taburculuk sonrası 2-12 hafta
erken dönem
Egzersiz eğitimi
3-9 ay
dönemi
Faz no
III
IV
İdame dönemi
Yaşam boyu
FAZ I: HASTANE İÇİ DÖNEM
• Faz I KR programı, Mİ geçirmiş olan hastaların akut
iyileşme döneminde ve KABG operasyonundan hemen
sonra , koroner veya cerrahi yoğun bakım ünitesindeki
birinci günden itibaren, veya hasta yoğun bakımdan
normal servise geçtiğinde başlayabilir.
• Faz I rehabilitasyon çalışmalarının fiziksel aktivite ile ilgili
komponentinin içeriğinde , kendine bakım aktiviteleri,
ROM ve fleksibilite egzersizleri, progresif ambulasyon ve
dinamik egzersizler vardır. Ayrıca hastanın ve ailenin
eğitimi, grup ve bireysel danışma seansları bu fazın eğitim
komponentinin önemli unsurlarıdır.
FAZ I REHABİLİTASYON ÇALIŞMALARIN
AMAÇLARI
• Hastanın akut kardiyak hastalığa ve hastane çevresine adaptasyonunu
hızlandırmak
• Güvenli ve istikrarlı bir fiziksel aktivite programı uygulayarak hastayı
kısa sürede mobilize etmek
• Kendine bakım ve ambulasyon aktiviteleri sırasında hastanın
hemodinamik yanıtlarını izlemek ve hastayı kendi kendini izleme
teknikleri açısından eğitmek, uygun kalp hızı (KH) ve kan basıncı
(KB) yanıtlarına göre aktivite tipi, yoğunluğu ve süresini ayarlamak
• Fiziksel aktiviteye dönüşü hızlandırarak hastalık hissini azaltmak
• Nöromusküler relaksasyon sağlamak
• Hasta ve ailesine kalp hastalığı, risk faktörleri modifikasyonu hakkında
bilgi vererek, hastaya özel bir sağlık programı hazırlamak
• Taburcu olduktan sonra başlayacak olan Faz II çalışmalarına rehber
niteliği taşıyacak bir egzersiz reçetesini hazırlamak ve buna
temel oluşturacak bir egzersiz tolerans testi (ETT) yapmak.
FİZİKSEL AKTİVİTE PROGRAMI
• Faz I’de fiziksel aktiviteler idealde hastaya özgü
planlanmalı, diğer bir deyişle bireysel nitelikte olmalıdır.
Ancak bu konuda çok sayıda hazır protokol mevcuttur.
• Bu protokolların ortak özellikleri kademeli olarak artan bir
aktivite programı içermeleridir.
• Faz I rehabilitasyon çalışmalarında her aktivite öncesi,
aktivite sırasında ve sonrasında hastanın KH ve KB
yakından monitörize edilmelidir.
• Aktivite programları 1-2 MET’lik düşük yoğunlukta
egzersizlerle başlamalı, hastanın toleransına ve
gereksinimine göre dereceli olarak arttırılmalı.
• Faz I fiziksel aktivite çalışmaları, normal klinik seyir
gösteren, komplikasyonsuz hastalarda uygulanmalıdır.
Bazı komplikasyonların varlığında program hastaya göre
yeniden modifiye edilmelidir.
Wenger’in Erken Mobilizasyon Programı
1.Aşama Pasif ROM egzersizleri, aktif ayak bileği
egzersizleri, kendi kendine yemek yeme, programa
oryantasyon
2.Aşama Ayni egzersizler ve yatak kenarında oturma
3.Aşama Aktif yardımlı ROM egzersizleri, sandalyede
oturma, programın ayrıntılı açıklaması, hafif
canlandırıcı aktiviteler
4.Aşama Minimal dirençli egzersizler, oturma zamanı daha
uzun, eğitim aktiviteleri, hafif el aktiviteleri
5.Aşama Orta derecede dirençli egzersizler, sınırsız oturma,
yemeği oturarak yeme, oturarak GYA, hasta
eğitimi
6.Aşama Dirençli egzersizler, banyoya yürüyerek gitme,
ayakta GYA, 1 saatlik grup toplantıları
7. Aşama
Ayakta ısınma egzersizleri, yavaş hızda 30 m
yürüme, banyo yapma, grup toplantısına
yürüyerek gitme
8. Aşama Ayakta aktif egzersizlerin arttırılması,
ambulasyonun ilerlemesi, merdiven inme, eğitim
programına devam
9. Aşama Egzersiz programının arttırılması, enerji koruma
ve yürüyüş tekniklerinin gözden geçirilmesi
10. Aşama Düşük ağırlıklı dirençli egzersizler, yürüme
mesafesinin arttırılması, el aktivitelerinin
arttırılması, ev egzersiz programının konuşulması
11. Aşama Tüm aktivitelerin süresinin uzatılması
12.ve 13. 2 kat merdiven inme, egzersizlerin dirençlerinin
Aşama
arttırılması
14. Aşama 1 kat merdiven inip çıkma, eve yönelik egzersiz
programının belirlenmesi
Faz 1 Rehabilitasyon Programında Modifikasyon
Gerektiren Komplikasyonlar
• Büyük infarkt alanı (klinik olarak 2-3 gün içinde
stabilleşsede)
• İstirahat KH’nın yüksek olması (> 100/dak)
• Kendine bakım aktiviteleri sırasında uygun olmayan KH
yükselmesi
• Kendine bakım aktiviteleri sırasında KB’nın uygun
yükselme ve düşme yanıtları göstermemesi
• Kendine bakım aktiviteleri sırasında EKG’de dakikada 68’den fazla prematüre ventriküler atım vaya progresif kalp
bloğu olması
• Kendine bakım aktiviteleri sırasında anjina pektoris veya
aşırı yorgunluk gelişmesi
• 4 günden uzun yatak istirahati gerektiren durumlar
Faz 1 Rehabilitasyon Programını Uygulamamayı
Gerektiren Durumlar
• Ciddi sol ventrikül yetmezliği belirtileri (nefes darlığı,
periferik ödem, terleme)
• Yüksek risk taşıyan hastalar
-Rekürren fatal aritmiler (ventriküler taşikardi, ardarda 4
prematüre ventriküler fibrilasyon)
-İstirahat sırasında anjina pektoris
-3. ve 4. derece kalp bloğu
-Persistan hipotansiyon (sistolik KB < 90 mmHg)
-Hızlı atrial ritm
-Son 24 saatte semptomlarda değişme veya kararsız anjina
pektoris
Faz 1’de Aktivite Programını Durdurmayı Gerektiren
Relatif Kontrendikasyonlar
• KH’da beklenmedik yükselme (düşük şiddette bir aktivite
sırasında KH’nın istirahat değerinin >50 atım üzerine
çıkması
• Hipertansiyon (sistolik KB>210, diastolik KB>110
mmHg)
• Düşük şiddette egzersiz sırasında KB’nın>20 mmHg düşüş
göstermesi
• Aktivite sırasında aşağıdaki semptomların oluşması
(anjina pektoris, dispne , aşırı yorgunluk, mental
konfüzyon veya baş dönmesi, şiddetli kladikasyo)
• Solgunluk soğuk terleme ve ataksi belirtileri
• Aktivite ile kalp seslerine değişiklik olması (yeni üfürüm
veya ventriküler gallop)
• EKG’de belirgin ST segment değişiklikleri veya ciddi
aritmiler
TABURCULUK AŞAMASI
• Mİ veya KABG operasyonu geçirmiş olan hastanın
ortalama 7-10 gün olan hastanede kalış süresi günümüzde
giderek kısalmakta, komplikasyonsuz hastalarada 3 güne
kadar inebileceği iddia edilmektedir.
• Taburculuk planlanırken aşağıdaki unsurlar yerine
getirilmelidir:
1-Genel aktivite önerileri, egzersiz reçetesi, diyet
reçetesi, önemli belirti ve bulgular ve bunlara yönelik
uygun önlemlerin eğitimi
2-Faz II ve III rehabilitasyon programına yönelik
bilgilendirme ve randevu ayarlaması
3-Hastanın mevcut egzersiz kapasitesini belirlemeye ve
egzersiz reçetesine temel oluşturmaya yönelik düşük
şiddette ETT yapılması
EGZERSİZ TOLERANS TESTİ
• Taburculuğun hemen öncesinde yapılacak olan düşük şiddetteki
(submaksimal) ETT; reinfarktüs ve ani ölüm riski taşıyan hastaların
belirlenmesinde yol gösterici olacağı gibi, eve yönelik egzersiz
programının reçete edilmesinde bir rehber niteliği taşıyacaktır.
• Genellikle bu aşamada kullanılan ETT protokolleri, Naughton ve
Modifiye Bruce protokolleridir.
• ETT, hastada semptom oluşturmayacak şiddette sonlandırılmalıdır.
Egzersiz kapasitesini belirlemede 5 MET bir anahtar niteliğindedir.
Hastanın 5 MET’lik bir egzersiz kapasitesi olduğunun belirlenmesi,
merdiven çıkma gibi, birçok aktiviteyi yapabileceği anlamına gelirken,
5 MET’in altında bir egzersiz kapasitesi varlığında prognozun daha
kötü olacağı söylenebilir.
• ETT ışığında, eve çıkmak üzere olan hastanın başarabileceği aktiviteler
belirlenebilir.
• Birçok kendine bakım, mobilite, mesleki ve meslek dışı aktivitelerin
gerektirdiği enerji tüketimi çeşitli kaynaklarda MET birimi (MET:
metabolik eşlenik:1 MET  3.5 ml O2/Kg vücud ağırlığı/dakika)
cinsinden tablolar halinde bulunmaktadır.
BAZI AKTİVİTELERİN GEREKTİRDİĞİ MET
DÜZEYLERİ
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
Yatakta istirahat
1.0
Oturma
1.0-1.5
Masa başı çalışma 1.5-2.5
Hafif ev işleri
2.0-4.0
Yemek yeme
1.5
Dikiş dikme
1.5
Yatak transferleri
1.5
Ayakta durma
1.5-2.0
Ayakta tıraş olma
2.5
Ayakta giyinip soyunma 2.5-3.5
Seksüel aktivite
2.0-5.0
Yürüme (1.5 km/h)
2.0
Yürüme (3 km/h)
3.5
Yürüme (5 km/h)
4.5
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
Bisiklet sürme
1.5-15
Hafif endüstri işçiliği 2.0-5.0
Dans etme
2.0-8.0
Duş alma
3.5
Defekasyon (tuvalette) 3.5
Defekasyon (sürgüye)
4.7
Merdiven inme
5.0
Merdiven çıkma
2.0-12.0
Koşma (8 km/h)
8.0
Koşma (9 km/h)
10.0
Koşma 10 km/h)
12.0
FAZ II. TABURCULUK SONRASI ERKEN DÖNEM
• Hasta evine geçer geçmez başlayan bu dönem, rehabilitasyonun en
kritik aşaması olup, yaşam stili ve risk faktörleri ile ilgili
modifikasyonların en etkin şekilde hayata geçirilebileceği zamandır.
• İdeal olarak, hastalar bu fazda evden hastaneye belli sıklıkta gelerek,
sağlık ekibi ile birebir görüşmek suretiyle, medikal sorunlar ve yaşam
biçimi değişiklikleri ile ilgili danışmanlık hizmetleri alabilmeli,
monitörizasyon altında ve rehabilitasyon ekibinin gözetiminde hafif
şiddette dinamik egzersizlere (yürüyüş, bisiklet gibi) başlamalıdırlar.
• Bu dönem Mİ ve KABG geçirmiş olan hastalarda aritmi, dispne ve
anjina pektorisin en sık görüldüğü dönem olduğundan yakın takip
esastır.
• İnfarkt alanında sağlam bir skatris dokusu oluşması veya operasyon
yarasının iyileşmesi için gerekli süre yaklaşık 6 haftadır. Bu süre
beklenmediği ve yoğun egzersiz yapıldığı takdirde ventriküler
anevrizma veya duvar rüptürü riski vardır.
• Faz II rehabilitasyon çalışmaları için hastanın hastaneye gelmesinin
mümkün olamadığı durumlarda , eve yönelik aşamalı fiziksel aktivite
programı uygulanabilir. Genellikle Faz II çalışmalarının evde
yürütülmesi eğilimi daha ağır basmaktadır.
Myokard İnfarktüsü Geçirmiş Olan Bir hastada
Taburculuk Sonrası Erken Döneme (Faz II) Yönelik
Aşamalı Aktivite Programı
1.hafta (1.5-3 MET)
-Oturarak yapılan hafif aktiviteler
-Düz zeminde yürüyüş (1.5-3 km/h)
-Minimal dirençli ergometrik bisiklet
egzersizi
-Hafif ev işleri (yemek hazırlama, toz
alma)
-Kişisel hijyen (traş olma, duş alma,
giyinme)
2 .hafta (4 MET)
-Sosyal aktivitelerin genişletilmesi (evde
masa başı oyunları, komşu ziyaretleri,
araba ile gezme)
-Düz zeminde yürüyüş (3-5 km/h)
-Hafif dirençli ergometrik bisiklet
egzersizi
-Ev işleri (yatak yapma, ütü, basit tamir
işleri)
3. hafta (5MET)
-Refakatçi eşliğinde araba kullanma
-Ev işleri (elektrik süpürgesi
kullanma)
-Seksüel aktivitelerin başlaması
-Sosyal aktiviteler(sinema, konser)
-Yürüyüş (5 km/h)
-Hafif dirençli ergometrik bisiklet
-Ağırlık kaldırma (4-6 kg)
4. hafta (<6 MET)
-Yalnız başına araba kullanma
-Hafif bahçe işleri
-Grup aktiviteleri
-Alışveriş (ağır yük taşımadan)
-Yürüyüş, ergometrik bisiklet
egzersizi
-Yarım gün işe gitme
FAZ III; EGZERSİZ EĞİTİMİ DÖNEMİ
• Bu dönem kardiyovasküler enduransı arttırma amacıyla
yoğun aerobik egzersiz eğitiminin verildiği faz olup, hasta
hastaneden çıktıktan 2-12 hafta sonra, Mİ geçirmiş olan
hastada miyokardda sağlam bir skatris dokusu geliştikten,
KABG geçirmiş olan hastada ise sternotomi ve insizyon
skatrisi iyileştikten sonra başlar.
• Egzersiz eğitimi, sadece kardiyak hastalık geçirmiş olanlar
için değil, risk faktörü taşıyan sağlıklı kişilerde,
hipertansiyon, diabet, kronik obstrüktif akciğer hastalığı
gibi aerobik kapasite artışının yararlı olacağı diğer birçok
durumda da endikedir.
• Egzersiz eğitimi dönemi maksimal nitelikte bir ETT ile
başlar.Bu testte kişinin yaşına göre beklenen en yüksek
KH’na ( beklenen maksimal KH = 220 –yaş) ulaşmak
hedeflenir.
• ETT ile hastanın egzersiz kapasitesini belirlendikten sonra
3-9 ay süren bu dönemde, genellikle hastanede, hekim
süpervizyonu altında, gerektiği sürece monitörizasyon
uygulayarak koşu bandı veya ergometrik bisiklette
egzersiz yaptırılır.
• Monitörizasyonun amacı egzersiz şiddetinin, hastanın
kısıtlanmış olan kardiyak kapasitesinin üzerine çıkarak
tehlike oluşturmasına engel olmak, disritmi ve iskemi gibi
kardiyovasküler yanıtlarını, kalp hızı ve kan basıncını
yakından izleyerek egzersiz şiddetini uygun şekilde
modifiye etmektir.
EGZERSİZ EĞİTİMİNİN MUTLAK
KONTRENDİKASYONLARI
•
•
•
•
Anstabil anjina pektoris
Tehlikeli aritmiler
Aşikar kalp yetmezliği
Sol ventrikül çıkışında
belirgin obstrüksiyon
• Dissekan anevrizma
• Akut myokardit veya
perikardit
• Kontrolsüz diabet
• Ciddi sistemik hastalık
• Tromboflebit
• Yakın zamana ait sistemik
veya pulmoner emboli
öyküsü
• Ciddi hipertansiyon
• Aşikar psikonörötik
hastalık
• Ciddi ortopedik limitasyon
EGZERSİZ EĞİTİMİ SIRASINDA AKUT KARDİYAK
HASTALIK RİSKİNİN ARTTIĞI DURUMLAR
Klinik durum
-Sol ventrikül fonksiyon bozukluğu (istirahatte ejeksiyon fraksiyonu <% 40)
-Multipl myokard infarktüsü
-Kronik konjessif kalp yetmezliği hikayesi
-Anstabl anjina öyküsü
-Kompleks disritmi varlığı
-Sol ana koroner arter veya üç damarı ilgilendiren anjiografi bulguları
Egzersiz tolerans testi yanıtı
-Düşük egzersiz toleransı (< 4 MET)
-Maksimal kalp hızının düşük olması (<120 atım/dak)
-Ciddi iskemi (ST depresyonu > 2 mm)
-Düşük kalp hızı veya iş yükünde anjina pektoris gelişmesi
-Sistolik KB yanıtında uygunsuzluk (iş yükünün artması ile KB’nın düşmesi
-Kompleks disritmiler
Egzersiz eğitimi reçetesi
-Belirlenen limitlerin üzerinde egzersiz yapılması
KAH’DA RİSK SINIFLANDIRMASI
Düşük derecede riskli hastalar
-Komplikasyonsuz Mİ veya KABG geçiren hastalar
-Fonksiyonel kapasitesi 8 MET’in üzerinde olanlar
-İstirahatte semptomu olmayan ve çoğu günlük işlerini rahat yapabilenler
-İskemi, sol ventrükül fonksiyon bozukluğu veya kompleks disritmileri
olmayanlar
Orta derecede riskli hastalar
-Fonksiyonel kapasitesi 8 MET’in altında olanlar
-Mİ sırasında şok veya kalp yetmezliğine girmiş olanlar
-Kalp hızını takip edemeyenler
-Egzersiz reçetesine uyum sağlayamayanlar
-Egzersiz sırasında <2mm ST depresyonu olanlar
Yüksek derecede riskli hastalar
-Ciddi sol ventrükül bozukluğu olanlar
-İstirahatte kompkleks disritmisi olanlar
-Egzersizle ortaya çıkan veya artan premetüre ventriküler sistolü olanlar
-Ciddi ventriküler disritmilerle seyreden Mİ geçirmiş olanlar
-Egzersiz sırasında >2 mm ST depresyonu olanlar
-Kardiyak arrest geçirmiş hastalar
EGZERSİZ EĞİTİMİ REÇETESİNDE ELE ALINMASI
GEREKEN KONULAR
Aktivite şekli
Egzersiz süresi
Büyük kas gruplarının kullanımını
sağlayan, uzun süre sürdürülebilen,
ritmik aerobik egzersizler (koşma,
yürüme, bisiklet vb gibi)
VO2maks’un % 40-85’i veya maksimal
kalp hızının % 55-90’ına karşılık gelen
şiddette
15-60 dak
Egzersiz sıklığı
3-5/hafta
Progresyon hızı
Bireysel performansa göre
Egzersiz şiddeti
EGZERSİZ ŞİDDETİNİN BELİRLENMESİ
1-Kalp hızına göre egzersiz şiddetini belirlemenin
yöntemleri
• Maksimal O2 tüketiminin % 60-80’i arasında yapılan
egzersiz aerobik kapasiteyi arttırıcı etkiye sahiptir.
• Progresif şiddette bir egzersiz sırasında KH ve O2 tüketimi
arasındaki ilişkinin oluşturduğu lineer grafikte fonksiyonel
kapasitenin belirlenmiş yüzde aralığına düşen kalp hızlarını
saptamak, egzersiz şiddetini belirlemenin yollarından biridir.
• Bu yöntemde, solunum havasında O2 ve CO2 ölçümü
yapabilecek cihaz kullanımı gerekli olduğundan, sık
başvurulabilecek pratik bir yöntem değildir.
•
•
•
•
•
•
•
1- Maksimal KH’nın % 60-85’inin egzersiz kapasitesinin % 60-80’ine
karşılık geldiği gerçeğinden hareketle; ETT ile saptanmış olan
maksimal KH’ ndan istirahat KH değeri çıkarılarak KH rezervi
bulunur. % 60-80’i hesaplanan bu rakkama istirahat KH eklendiğinde
bulunan kalp hızı aralığı hedef KH aralığıdır.
Örneğin istirahat KH 60/dak, maksimal KH ise 180/dak olan bir kişide
hedef KH aralığının hesaplaması:
Alt sınır
Üst sınır
Maksimal KH
180
180
İstirahat KH
- 60
-60
KH rezervi
120
120
Egzersiz şiddeti
× 0.6
× 0.8
(Kalp hızı aralığının %60-80’i)
72
96
İstirahat KH
+ 60
+60
Hedef KH
132
156
Bu hastanın hedef KH aralığı 132-156 atım/dak.dır.
2-Maksimal KH, direk olarak çalışılmak istenen egzersiz
kapasite yüzdesi ile çarpılarak hedef KH aralığı bulunur.
• Genellikle maksimal KH’nın % 70-85’i, diğer bir deyişle
submaksimal düzeyde çalışılması, endurans arttırıcı etkiye
sahiptir.
• Örneğin, maksimal KH 180 olan bir kişinin, KH’nın % 7085’inde çalışması isteniyorsa, 180 × O.7 = 126, 180 × 0.85
= 153, hedef KH aralığı 126-153 atım/dak olacaktır.
• Bu yöntem hedef KH aralığını belirlemek için en sık
başvurulan pratik bir yöntemdir.
2-Zorlanma derecesine göre egzersiz şiddetinin
belirlenmesi
• Fizik aktivite sırasında kişinin zorlanma düzeyi ile VO2, KH ve
ventilasyon gibi metabolik ve respratuvar parametreler arasında iyi bir
korelasyon vardır.
• Bundan haraketle maksimal egzersiz şiddetine ulaşmış olan hastanın
belirttiği zorlanma derecesi hastanın ulaştığı egzersiz şiddetini
belirlemede doğru olacakdır.
• KH’nın takip edilemediği, ya da beta-blokör gibi KH’ nı etkileyen ilaç
kullanımının söz konusu olduğu durumlarda, veya hastanın egzersiz
şiddeti-KH ve zorlanma derecesi arasında ilişkiyi kurması istendiğinde
zorlanma derecesine göre egzersiz şiddeti belirlemesi yöntemine
başvurulabilir.
• Zorlanma derecesi Borg skalasına göre 6-20 arasında değerlendirilir.
• Teorik bilgilere göre zorlanma derecesi 12-16 arasında çalışan bir
hasta, maksimal KH’nın % 60-85’i arasında çalışıyor demektir.
• Konuşmalı egzersiz düzeyide benzer prensiplere dayanır. Hasta
egzersiz sırasında konuşturulduğunda nefessiz kalıyorsa, uygulanan
egzersiz şiddeti endurans arttırıcı etkiye sahiptir. Ancak egzersiz
sırasında hasta rahatlıkla şarkı söyleyebiliyorsa egzersiz şiddeti
yetersiz demektir.
BORG SAKALASINA GÖRE ZORLANMA DERECESİ
Skor
6
7
8
9
10
11
12
13
14
15
16
17
18
19
20
Skalaya göre
Zorlanma derecesi
Çok çok hafif
Çok hafif
Oldukça hafif
Biraz zor
Zor
Çok zor
Çok çok zor
<12; maks. KH’nın % 40-60’ına
12-13; maks. KH’nın %60-75’ine
14-16; maks. KH’nın % 75-90’ına karşılık gelir.
3-MET düzeyine göre egzersiz şiddetinin belirlenmesi
• Her türlü fiziksel aktivitenin gerektirdiği O2 tüketimi
(MET) belirlidir.
• Buna göre hastanın egzersiz kapasitesinin elverdiği
egzersiz şiddeti aralığında sürdürebileceği aktiviteler
belirlenebilir. Ayrıca bu amaçla kullanılan bazı koşu bandı
cihazlarında hastayı ulaştığı MET değerlerine göre takip
etmek mümkündür. Ancak kardiyovasküler endurans
arttıkça KH ve zorlanma derecesi azalacak, dolayısıyla
hedef MET düzeyi de yükselecektir. Bu nedenle sık sık
gerekli adaptasyonları yaparak hedef MET düzeyini
modifiye etmek gerekecektir.
EGZERSİZ SÜRESİ VE SIKLIĞI
• Kardiyovasküler endurans artışı sağlamak için egzersiz
seans sayısı haftada en az üç olmalıdır.Ancak egzersiz
eğitiminin erken dönemlerinde haftada 2 kez yapılan
seansların da kondüsyon sağlayıcı etkiye sahip olduğu
belirtilmektedir.
• Uygun koşullarda haftada 5 seansa kadar çıkılabilirse de,
kas-iskelet sistemine ait yaralanma riskini en aza indirmek
için seansların gün aşırı olmasında yarar vardır.
• Her egzersiz seansı ısınma ve soğuma periodları hariç 1560 dakika sürmeli, seans başlangıcı ve sonunda
hemodinamik parametlerin uygun adaptasyonları
sağlaması için ısıma ve soğuma periodlarına onar dakika
ayrılmalıdır.
EGZERSİZ SEANSLARININ YAPISI
• Bu ilkeler ışığında şiddeti belirlenen egzersiz seansları,
aralıklı, değişimli, aralıklı-değişimli ve sürekli olarak
düzenlenebilir.
• Aralıklı egzersizlerde kısa egzersiz dönemleri arasına
dinlenme dönemleri sıkıştırılmıştır.
• Değişimli tipte egzersiz modaliteleri hem üst hemde alt
ekstremiteleri kullandıracak şekilde kombine edilir.
• Devamlı egzersizde ise tüm egzersiz periodunda ayni tip
egzersiz yaptırılır. Devamlı egzersiz daha ucuz ve
uygulanması daha kolay olduğundan tercih edilmektedir.
EGZERSİZ SİDDETİNİN PROGRESYONU
• Kardiyovasküler endurans arttıkça egzersiz toleransıda
artacağından, egzersiz şiddeti yükseltilebilir.
• Başlangıçta maksimal KH’nın % 60-75’inde çalışmak
uygundur, ancak çoğu hastada % 40-60 ile de başlanabilir.
Güvenli aktivite sınırları belirlendikten sonra, önce haftada
bir 5 dakika olmak üzere egzersiz süresi, egzersize KH
yanıtı düştükçe de egzersiz şiddeti artttırılabilir.
EGZERSİZ EĞİTİMİNİ ETKİLEYEN İLAÇLAR
• Egzersiz eğitimi öncesi hastanın kullandığı ilaçların bilinmesi ve
eğitim sırasında da yapılan değişikliklerin takip edilmesi gereklidir.
• Beta–blökörler KH ve KB’nı azaltırlar. Bu hastaların hedef kalp
hızları, ilaç kullanmakta iken yapılan ETT sonucuna göre
belirlenmelidir.
• Nitratlar anjina eşiğini yükselterek egzersiz kapasitesini arttırabilirler.
Egzersizden hemen önce kullanılan nitratlar anjina riskini azaltmakla
birlikte, egzersizin ani kesildiği durumlarda hipotansiyona yol
açabilirler.
• Kalsiyum kanal blökörleri, KH ve KB’nı azaltabilirler, ancak
vazodilatatör etkileri nedeniyle baş dönmesi, periferik ödem ve refleks
taşikariye yol açabilirler.
• Diüretikler KB’nı düşürdükleri gibi, potasyum kaybına yol açarak,
bitkinlik, güçsüzlük ve ventriküler iritabiliteye neden olabilirler.
Hipokalemi, ETT’nde hatalı pozitif sonuç alınmasına neden olabilir.
• Vazodilatatörler ve ACE inhibitörleri, egzersiz sonrası hipotansiyon
oluşturabilecekleri için, soğuma periodunun mutlaka yeterli süre
uygulanması gereklidir.
• Dijital kullanan hastalarda ETT’nde ST değişikliklerini sağlıklı olarak
yorumlamak mümkün değildir. Dijitalin egzersiz kapasitesi üzerine
olumlu etkileri olduğu bilinmesine karşın, hipokalemi durumunda
dijitalin toksisitesi ve ventriküler disritmi potansiyelinin olduğu
unutulmamalıdır.
• Bronkodilatatörler KH’nı yükseltip, ventriküler ektopik atımlara yol
açabilirler.
• Fenotiyazin KH’nı arttırıp, KB’nı düşürebilir, nadir olarak hatalı
pozitif veya negatif EKG yanıtı ortaya çıkarabilir.
• Diazepam KH ve KB’ nı düşürüp hatalı pozitif EKG yanıtı
oluşturabilir.
• TAD’lar KB’nı düşürüp KH’nı arttırabilirler.
• Nikotin KH ve KB’ nı arttırarak anjina pektorisin ortaya çıkmasını
kolaylaştırabilir ve ventriküler ektopik atımları ortaya çıkarabilir.
• Alkol, myokardı deprese edici etkiye sahiptir. Aşırı alkol kullanımını
takiben yapılan egzersiz testinde özellikle atrial disritmiler görülebilir.
AEROBİK EGZERSİZ EĞİTİMİNİN YARARLARI
•
•
•
•
1-Fizyolojik
Maksimal 02 tüketiminde (aerobik kapasitede) artma ve anaerobik
eşikte yükselme; günlük yaşam aktiviteleri sırasında daha az O2
harcayarak daha çok iş yapabilmek ve daha az yorulmak, dolayısı ile
fonksiyonel kapasite ve yaşam kalitesinin artması demektir.
Aerobik kapasite arttıkça istirahat ve egzersiz sırasındaki KH ve
sistolik KB değerlerinde azalma meydana gelmektedir.
Belirli bir iş yükünde myokardın O2 gereksinimini gösteren
noninvaziv değerli bir parametre olan çift çarpım değeri (KH x
sistolik KB) düşmekte, böylece miyokard daha az O2 harcayarak daha
fazla iş yapabilir hale geldiğinden, anjina pektoris eşiği de
yükselmektedir. Bazı çalışmalar myokard perfüzyonunun ve perfüzyon
rezervinin de egzersizle arttığı göstermektedirler.
Düzenli aerobik egzersizin trombosit agregasyonunu azalttığı,
fibrinolitik aktiviteyi arttırdığı, plazma viskositesini ve plazmada
serbest katekolamin düzeyini düşürerek aritmojenik aktiviteyi azalttığı
bilinmektedir.
• Periferik adaptasyon mekanizmaları sayesinde alt ekstremite
kaslarında mitokondri sayısında ve oksidadif enzimlerde, iskelet
kasının kapiller dansitesinde, kasın arteriollerden O2 alım yeteneğinde
ve arteriovenöz O2 gradientinde artma meydana gelmekte ve bunlara
bağlı olarak ATP oluşumunu sağlayan aerobik metabolizma
hızlanmakta, dolayısıyla iskelet kasının dayanıklılığı artmaktadır.
2-Semptomatik
• Anjina sıklığında azalma ve eşiğinde yükselme, dispne, klodikasyo ve
bitkinlikte (fatique) azalma sağlanmaktadır.
3-Anatomik
• Koroner kalp hastalığının progresyonunda yavaşlama veya regresyon
olup olmadığı tartışmalıdır. Egzersizin koroner kolleteral dolaşımı
düzelttiğine dair deliler bulunmakla birlikte koroner arter hastalığında
regresyon sağladığına dair yeterli klinik veri yoktur. Bunlar olası, ispatı
gereken, potansiyel yararlardır.
4-Psikolojik
• Anksiyete ve depresyon düzeyinde azalma, kendine saygı ve güvende
artış egzersiz eğitimin belirgin yararlarındandır.
5-Epidemiyolojik
• Çeşitli çalışmaların meta-anlizleri sonucunda uzun süreli egzersiz
eğitiminin kardiyovasküler mortaliteyi % 25, nonfatal reinfarktüs
insidansını da anlamlı düzeyde azaltığı ortaya konmuştur.
6-Risk faktörleri
• Egzersiz eğitimi sırasında hastanın sigarayı bırakma olasılığının
artması, total kolesterol ve trigliserid düzeyinin düşmesi, HDL’nin
yükselmesi, obesite ve hipertansiyonun kontrolü ve glukoz
toleransında artma sonucu kan şekerinin regulasyonu risk faktörü
modifikasyonuna ilişkin olumlu etkilerdir.
7-Ekonomik
• Fonksiyonel kapasiteye ilişkin tüm olumlu değişiklikler, hastanın
üretkenliğinde artma, kardiyovasküler hastalığa bağlı özürlülükte,
hekim kontrolu sıklığında ve kullanılan ilaç miktarında azalma
sağlayarak, egzersiz eğitimi için harcanan zaman ve finansal kaynağın
ekonomik bir yarar haline dönüşmesini sağlamaktadır.
EGZERSİZ EĞİTİMİNİN RİSKLERİ
1-Kardiyovasküler: KAH’nda egzersiz eğitimi sırasında
ani kardiyak arrest gelişme olasılığı, 6000-120 000
egzersiz saatinde bir, non-fatal Mİ gelişme olasılığı 294
000 egzersiz saatinde bir, ölüm olasılığı ise 784 000
egzersiz saatinde bir gibi düşük oranlar ortaya
koymaktadır.
2-Ortopedik: Egzersize bağlı kas-iskelet sistemine ilişkin
yaralanmalar egzersizin tipi, şiddeti ve uygulanış şekli ile
yakından ilgilidir. KR amaçlı egzersiz eğitiminde ortopedik
yaralanma olasılığını en aza indirmek için egzersiz
seanslarını günaşırı düzenlemekte yarar vardır.
ÖZEL DURUMLARDA EGZERSİZ EĞİTİMİ
İLKELERİ
Perkütan translüminal koroner anjiyoplasti:
• PTKA geçirmiş olan hastalarda, ilk 5-6 ayda restenoz
gelişme olasılığı % 23-30 olarak bilinmektedir.
• Bu nedenle bu hastaların egzersiz eğitimi sırasında yakın
monitörizasyonu ve takibi önemlidir.
• Dikkatli bir monitörizasyon sırasında restenoz şüphesi
ortaya çıktığı takdirde, hastanın kardiyak açıdan yeniden
değerlendirilmesi yaşam kurtarıcı olabilir.
Kalp transplantasyonu
• Transplante edilmiş olan bir kalbin otonomik innervasyonu
olmadığından, kalbin egzersize yanıtı farklı olacaktır.
• İstirahatte taşikardi, maksimal kalp hızında azalma,
KB’nda yükselme kardiyak output ve aerobik kapasitede
azalma, anjinal samptomların görülmemesi gibi faktörler
egzersiz reçetesini oluştururken dikkate alınması gereken
noktalardır.
• Bu hastalarda ısınma ve soğuma periodları uzun tutulmalı,
egzersiz şiddetini belirlemede zorlanma derecesi ve dispne
skalası kullanılmalı, çoğunlukla kullanılan siklosporin gibi
immün supresif ilaçların yan etkileri göz önünde
bulundurulmalıdır.
ANJİNA PEKTORİS VE DİSPNE SKALALARI
Anjina skalası
1+
2+
3+
4+
Dişpne skalası
1+
2+
3+
4+
Hafif, ancak hissedilir
Orta, can sıkıcı
Şiddetli, çok rahatsız edici
O ana kadar duyulan en şiddetli ağrı
Hafif, ancak hasta tarafından hissedilebilir.
Hafif, gözlemci tarafından hissedilir.
Orta, zorlanmaya karşın egzersize devam
edebilir.
Şiddetli zorlanma, egzersize devam edemez.
•
•
•
•
Konjestif kalp yetmezliği (KKY) ve kardiyomyopati
Son yıllarda sol ventrikül ejeksiyon fraksiyonu % 30’un
altında olan bu grup hastaların egzersiz eğitimi programına
alınmaları giderek daha çok kabul görmektedir.
KKY olan hastaların egzersiz kapasitesi, Mİ veya KABG
geçiren kalp hastalarına göre çok daha düşük olup, ani
ölüm riskleri de daha yüksektir. Egzersizle beklenen KH
ve KB değişiklikleri bu hastalarda görülmemekte olup, sol
ventrikül ejeksiyon fraksiyonunda ve KB’ nda azalma
meydana gelebilir.
Endurans düşüklüğü ve bitkinlik bu hastaların yaşadığı en
önemli problemlerdir. Egzersiz sırasında iskelet kasında
mitokondrial oksidasyon yetersizliği, bu hastaların egzersiz
toleransının azalmasının önemli bir nedenidir.
Bu hastalarda egzersiz eğitimi sırasında ısınma ve soğuma
periodları uzun tutulmalı ve hedef KH, egzersiz testinde
semptomların ortaya çıktığı KH’nın 10 atım/dak altında
tutulmalı, ya da zorlanma derecesi kullanılmalı, tercihan
aralıklı tipte egzersiz uygulanmalıdır.
Kalp kapak hastalığı
Bu hastalar, operasyon sonrasında KABG geçirmiş olan
hastalar gibi ele alınıp benzer ilkeler ışığında egzersiz
eğitimi görebilirler, ancak, ameliyat sonrası büyük bir
kısmı antikoagülan ilaç kullanmakta olduklarından,
yaralanma ve hemartroz vb. gibi kanamalardan kaçınmak
için eğitilmeli ve egzersiz programları buna göre
düzenlenmelidir.
Kalp pili
Hastanın kullandığı kalp pilinin tipi ve kullanım
endikasyonunu bilmek çok önemlidir.
Kalp pili kullanan hastalarda ETT ve egzersiz eğitimi
yakın monitörizasyon altında gerçekleştirilmedir.
Değişik popülasyonlarda KR’nun özellikleri
Kadınlar
• Kadınlarda ETT’nde hatalı pozitiflik oranı daha yüksektir.
KH yanıtı ile anaerobik eşik arasındaki ilişki erkeklerden
farklı olup, % 85’i geçen kalp hızlarında bile anaerobik
eşiğe ulaşılamayabilir.
Çocuklar
• Bu hastalarda fiziksel aktivitenin kısıtlanması genellikle
gerekli değildir.Ancak soğuktan ve derin sularda
yüzmekten, kompetetif ve ağır sporlardan kaçınmaları
konusunda eğitilmeleri gerekir.Siyanotik hastalarda
egzersiz sırasında arteriel O2 satürasyonunun izlenmesi
gerekebilir.
Yaşlılar
• Yaşlılarda maksimal kalp hızında, vital kapasitede azalma,
romatolojik ve ortopedik hastalık sıklığında artma gibi
nedenlerle, fonksiyonel kapasite düşüş gözlenmekteysede,
bu düşüş egzersiz eğitimi ile geçiktirilebilmektedir.
Özürlüler
• Koşu bandı veya egzersiz bisikleti kullanamayan özürlü
hastalar kol ergometresi, terkerlekli sandalye ergometresi
veya yatar bisiklet ile egzersiz programına alınabilirler.
• Üst ekstremiteleri ilgilendiren supin pozisyonunda yapılan
ve izometrik komponent içeren egzersizlerin kardiyak
fonksiyon üzerinde daha fazla stres oluşturduğu
unutulmamalıdır.Örneğin minder üzerinde yapılan köprü
egzersizleri ve yürümeye yardımcı olarak kullanılan
bastonun, el kaslarının kuvvetli izometrik kasılmasını
gerektirmesi kalp hastalığı olan özürlü için riskli olabilir
• Spinal yaralı hastalarda anjina pektorisin asemptomatik
olabileceği gözden uzak tutulmamalıdır..
EGZERSİZ EĞİTİMİNİN SONLANDIRILMASI
• Faz III egzersiz eğitimi programı, hastanın egzersiz
kapasitesi, kardiyolojik durum, fiziksel uyum ve eğitim
açısından hedeflenen düzeye veya platoya ulaştığında
sonlandırılabilir.
• Fazın sonunda maksimal ETT tekrarlanarak hastanın
rehabilitasyon çalışmaları ile kaydetmiş olduğu gelişmeler
değerlendirilir. Daha sonra bu kazançların hasta tarafından
idame ettirilmesinin esas olduğu Faz IV (idame fazı)
başlar.
FAZ IV: İDAME DÖNEMİ
• KR’nun belkide en önemli fazı olan idame dönemi, önceki
fazlarda kazanılan bilgi, kondüsyon ve sağlıklı yaşam tarzı
ile ilgili alışkanlıkların, hasta tarafından idame ettirileceği,
hekim kontrolü sıklığının azalacağı bir dönemdir.
• Rutin aerobik egzersizler ihmal edildiği takdirde, egzersiz
eğitimi ile sağlanmış olan kardiyovasküler dayanıklılık
birkaç hafta içinde kaybolacaktır.
• Bu dönemde hekim süpervizyonu olmaksızın, haftada 2
veya 3 kez 30 dak süre ile yapılacak olan ve tercihan
hastanın kolaylıkla uygulayabileceği ve zevk alabileceği
türde bir aerobik egzersiz, kazanılan kondüsyonun idame
edilebilmesi için yeterli olacaktır.
İŞE DÖNÜŞ
• Hastanın egzersiz eğitimi bitiminde gerçekleştirilecek olan
ETT’nde gösterdiği performansı işe dönüş konusunda
oldukça belirleyicidir
• Egzersiz testinde 7 MET ve daha fazlası düzeye çıkan
hastalar, ağır sanayi işçiliği gibi çok fazla efor gerektiren
işler hariç, hemen tüm mesleki ve günlük yaşam
aktivitelerini rahatlıkla sürdürebilirler.
5-7 MET düzeyinde olanlar, sedanter işleri rahatlıkla
sürdürebilirken, 3-4 MET düzeyinde kalanların işe
dönmesi uygun olmayabilir.
KARDİYAK REHABİLİTASYON
YAŞAMA YILLAR, YILLARA
YAŞAM KATMAKTIR
Hellerstain
Sağlık Slayt Arşivi: http://hastaneciyiz.blogspot.com
Download