Slayt 1

advertisement
ALTINCI HAFTA
Moleküller arası çekim
kuvvetleri. Sıvılar ve katılar.
Madde, Element, Bileşik
Hepside insanın beş duyusundan en az biri ile
hissedilebilen cisimlerdir. Tarif olarak madde, sabit bir
bileşimi olan ve ayrı ayrı parçaları her zaman aynı
özellikleri gösteren cisimlerdir. Element, tek bir cins
atomların yığılımından oluşmuş bir maddedir; bileşik,
birbiriyle kimyasal bağlarla birleşmiş farklı atomların
yığılımından meydana gelen maddelerdir. Örnek olarak
oksijen (element), elmas (karbon elementi), demir
(element), tuz (bileşik), şeker (bileşik), naftalin (bileşik),
bakır sülfat (bileşik) ..vs hepsi birer maddedir.
Moleküller arası çekim kuvvetleri
Moleküler kovalent bağlı maddelerde
moleküllerin birbirine yapışıp yığılımı
sağlayan metalik, iyonik ve kovalent
bağlardan daha zayıf olan kuvvetlere
moleküller arası çekim kuvvetleri denir.
Moleküller arası çekim kuvvetleri
çeşitleri
Bunlar, -en kuvvetlisinden en zayıfına
doğru-:
Dipol çekim kuvvetleri,
Hidrojen bağları,
London (van der Waals) çekim
kuvvetleri
ve Sürtünme yüzeyidir.
Maddenin Halleri
Madde gaz halde, katı halde ve sıvı halde
bulunabilir. Gaz halde maddeyi oluşturan
moleküller birbirinden bağımsız bir şekilde
uçuşurlar. Moleküller arası çekim kuvvetleri yok
denecek kadar azdır. Gaz halin fiziksel özellikleri
bundan sonraki konuda daha geniş olarak
incelenecektir.
Sıvılar
Yüzey Gerilimi
Sıvının yüzeyindeki moleküllerin içeri ve yanlara doğru çekim
kuvvetleri yaparak sıvı yüzeyini ince bir zarla örtmesi özelliğidir. Sıvı
içindeki moleküller her yönde çekim kuvvetleri gösterirken yüzeydeki
moleküller sıvı yüzeyinde ince bir zar meydana getirecek çekim
kuvvetlerine sahip olurlar.
Islatma özellikleri
Islatan sıvılar kaba yapışıp tırmanmak ister; bu özellik çok
küçük çaplı bir kapiler boruda daha belirgin bir yükselme
gösterir. Islatmayan sıvılarda sıvı kaba yapışmaz,
tırmanmaz ve bu yüzden sıvı kapiler boruda kabın içindeki
sıvı seviyesinin altında kalır. Islatan sıvı yüzeyi kenarları
çeperlere doğru uzanan bir çukur şeklindedir ve buna
menüsküs adı verilir. Islatmayan sıvıda ise kapilerdeki sıvı
yüzeyi tümsek şeklindedir.
Buhar Baskısı (Buhar Basıncı)
Bir sıvının buhar baskısı dengede olduğu buharının
basıncıdır. Katıların buharlaşması ihmal edilecek
kadar azdır ve bu yüzden dikkate alınmaz.
Kloroformun buhar basıncının
ölçülmesi
Sıvıların buhar baskısı eğrileri
Hal Değişimleri
Bir madde uygun şartlarda gaz, sıvı ve katı hallere
geçebilir. Gaz soğutularak sıvı hale; sıvı, katı hale
dönüştürülebilir. Gaz halde moleküller birbirinden
tamamen bağımsız hareket eder, bulunduğu kabın
şeklini alır.
Aşırı ısınma, Aşırı soğuma
ve Kritik nokta
Aşırı ısınma, bir sıvının kaynama noktası üzerinde
ısıtıldığı halde kaynamanın meydana gelmemesi
olayıdır.
Aşırı soğuma (veya aşırı kaynama) olayının tersi aşırı
ısınmadır (veya aşırı kaynama). Aşırı soğuma, su 2C ye soğuduğu halde donmayabilir. Bu aşırı
soğumadır. Ama bir kaç kristal parçası atıldığında
veya çözelti karıştırıldığında hemen donma
gerçekleşir.
Kritik Nokta: Bir tüpün içine yarıya
kadar su koyalım. Tüpün ağzını alevle
eriterek kapatalım ve bu kapalı tüpü
ısıtalım. Isıtmaya devam ettikçe sıvı ile
gaz fazının kaybolup tek bir faz
oluştuğunu görürüz. İşte bu andaki
sıcaklık kritik sıcaklık ve bu sıcaklıktaki
basınç da kritik basınçtır.
Faz diyagramları bir maddenin katısıvı-gaz hallerinin buhar baskısı
sıcaklık ilişkilerini bir arada gösteren
eğrilerdir.
Sıvı Kristaller
Oda sıcaklığında kristal-katı olan bu maddeler,
ısıtıldıklarında, birkaç erime noktasından
geçerek düzensiz moleküllü sıvı hale ulaşırlar.
Aradaki geçtikleri erime noktaları halen daha
düzenli molekül dizilişine sahip sıvı haller olup
bu özelliği gösterdiğinden dolayı böyle
maddelere hem sıvı, bulunduğu kabın şeklini
alacak, hem akıcı olacak fakat hem de kristal
yapıda olduğu gibi düzenli sıralanmış
moleküllere sahip olacak anlamına gelen sıvı
kristaller denmiştir.
Camlar
Camlar viskozitesi çok yüksek olan sıvılar gibi
düşünülebilir. Pencere camları tipik bir örnektir.
Bunlar çok yavaş bir şekilde akarlar.
Kristal Katılar
Kristal katılarda moleküller atomlar veya iyonlar
yüksek derecede düzenli olarak birbirine
yapışmıştırlar.
Kristal Yapının Belirlenmesi
X-ışınlarının dalga boyu atom boyutunda olduğu
için kristal yapı aydınlatılmasında başarı ile
kullanılır.
Bu belirlemede prensip, kristal üzerine gönderilen
x-ışınlarının yansımalarını takip etmektir.
Download