DAMP`lar

advertisement
OTOİMMÜN HASTALIKLARIN
İMMÜNOLOJİK MEKANİZMASI
Neşe Akış Sansa
21.08.2017
TÜ Tıp Fakültesi
Tıp Lisans Programı 4. Sınıf 1. Staj Kurulu
1
Normal Otoimmünite
Normal Otoimmünitede DAMP Gelişimi
• Travma veya iskemi gibi doku hasarı sonucu, veya, ölen hücre
sitoplazmasının hücre dışına saçılarak nötralize olması sonucu, veya,
çevresel veya diğer nedenlerle hücrede istenmeyen birikim sonucu 
Endojen hasarla ilişkili moleküler paternler (DAMP) denilen yeni moleküller
gelişir.
• Bu DAMP'lar parçalanmış doku ve hücre parçaları veya şikayet eden
hücrelerden stres molekülüyle atılan veya sunulan moleküllerdir.
• Ayrıca, alınan ilaç, enfeksiyonla kazanılan mikrobiyal antijen, çevre kiri ve
sokma zehirinin detoksifiye edilememesi sonucu dokuda yeni moleküller
artar ve çoğu haptenle birleşerek yabancı DAMP'lar üretir.
• Vücutta DAMP gelişimi olağan yaşamda normal işleyişin bir parçasıdır.
Tanıdık veya yabancı DAMP'lardan bazıları dokuya yapışarak çöker.
Dolaşanlar ise immün kompleksler haline gelir ve bazıları dolaşımda
kalırken diğerleri devleşerek dokuya çöker.
DAMP'a Lokal Normal
İnflamasyon (Yangı) Yanıtı
• Şikayet eden hücrenin içindeki sorunlar stres proteinleri tarafından algılanır
Bunlardan Sestrinler (bakteri AhpD geninin insana mirası), ''hipoksiyle
uyarılan faktör 1’e yanıt veren RTP801 gen'' ürünü ve ''strese yanıt veren
Hi95 gen'' ürünü ifade edilir.
• Eşzamanlı olarak hücreiçi DAMP'lar hücre içinde TLR (Toll-benzeri/tanıyıcı
reseptörler), RLH (RIG [retinoik asitle uyarılan gen]-benzeri helikaz) ve NLR
(NOD-benzeri/görücü reseptör) aile üyeleri tarafından tanınır.
• Hücre dışında hücre ve doku hasarı yangı aracılarını uyarır. Eş zamanlı
olarak hücredışındaki DAMP'lar hücre dışındaki TLR'ler tarafından tanınır.
• Yukarıda sayılan hücreiçi ve hücredışı faaliyetler sorunlu alandaki
hücrelerin membranındaki membran-dibi kinazlar aktifler, hücreler
aktiflenir Hücrelerde dev inflamazom (özellikle NLRP3) kompleksi inşaa
olur.
Lokal DAMP Yangısına Normal Otoimmün Yanıt
• NLRP3 özellikle IL-1b ve IL-18 salgılanmasını sağlayarak yangı kaskadını
başlatır hücrede yang NFkB geninin aktiflenmesine yol açar  hücrenin
hem oksijenaz (HO)-1 gibi koruyucu genleri aktiflenir ve gen ürünü üretir.
• (HO)-1 sayesinde çevredeki hem’ler parçalanır; biliverdin, bilirubin ve CO
oluşur, bunlar hep birlikte anti-inflamatuvar ortam sağlar. Sürecin bu şekilde
seyretmesinde Temel İmmünoloji derslerinde işlenen diğer düzenleyici lokal
faktör ve hücrelerin önemli biyokimyasal desteği vardır.
• Bu ortamda ve kişi normal besleniyorsa yeterli glikoz varlığında çevredeki
CD4+ T hücrelerinin serin/treonin kinaz mTORC1 molekülü, adipoz dokudaki
lipid tanıyan iNKT hücresi ile sinyalleşerek çevredeki T-yardımcı hücrelerinin
T-düzenleyici hücreye dönüşmesine yol açar. Eşzamanlı olarak Vitamin D
varlığında dokudan IFN-beta ve IL27 salgılanır.
• T düzenleyici, IFN-beta ve IL27 birlikte çevredeki yangıcı Th17 hücre
metabolizmasını yavaşlatır dengeli/koruyucu bir Th17 yangı yanıtı gelişir 
bağışıklık sistemi bu kontrollü Th17 eşliğinde normal bir otoimmün yanıt
geliştirir ve DAMP sorununu giderir.
2
Temel İmmünoloji derslerinde işlenen yangı
yapıcı mekanizmalar ve düzenleyici faktör ve
hücreler
Yangı yapıcı mekanizmalar
 Proinflamatuvar sitokinler: IL1, TNF-α (endotel geçirgenliği artar, ateş ayarı değişir)
 Kemokinler: IL-8, C5a’nın etkisi (kandan lökosit çağrılır)
 Stres yanıtını aktifleyici: INF-α ve INF-β (tip-1 interferonlar)
 Anafilatoksinler: C5a, C3a, C4a (endotel geçirgenliği artar)
 Akut Faz Proteinleri: Ateş ayarını arttırarak bakterinin demir kullanımına engel olur
 Sinir sitemine bilgi vericiler: Bradikinin ile ağrı, histamin ile kaşıntı
 Pıhtılaşma-Fibrinolitik Sistem: Trombin salınımıyla tromosit, fibrinojen ve eritrosit yırtılan
damardan sıvı kaçağını önleyen tıkaç üretir, plasminojen sistemiyle fazla tıkaç yıkılır
 Vasküler aminler: Histamin, PAF, vb.. (damar geçirgenliği ayarı)
 Vasküler kinin sistemi: Endotellerdeki kininojen salgılanır (endotel gevşetme ayarı)
 Prostaglandin, prostasiklinler, tromboksan: Yırtılan doku anyonik yüzeylerinden çıkar, anyonik
yüzeye yangısal tepkileri başlatır
 Lökotrienler: LTR2, LTR3, LTR4 (anyonik yüzeye yangısal tepkileri uzatır)
Komplemanın meydana getirdiği doku hasarının
azaltılması ve kontrolünde rol oynayan düzenleyici
moleküller
• Plazmadaki alternatif kompleman kontrol proteinleri:
– Faktör I, Faktör H
– Karboksipeptidaz N, Klusterin, Vitronektin
• Plazmadaki klasik kompleman kontrol proteinleri:
– C1-inh
– C4 bağlayan protein
• Vücut hücreleri yüzeyindeki kontrol proteinleri:
– DAF: CD55
– CD59
– Membran kofaktör protein (MCP, CD46)
Düzenleyici doğal immünite hücreleri
aşırı yangıyı tamir moduna yöneltir
• Düzenleyici nötrofiller
• Düzenleyici bazofiller
• Düzenleyici mast hücreleri
• Düzenleyici γδ-T hücreleri (inter epitelya lenfositler= IEL)
• Düzenleyici NK hücreleri
• Alternatif aktiflenen makrofaj
Mukozal lenfoid dokudaki
özgün SAVUNMACI ve DÜZENLEYİCİ hücreler
GEREKLİ DOZDA YANGI YAPANLAR
1.
CD8+ αα T hücre stres
proteininin tanır ve sitotoksik
etkilidir
GEREKSİZ YANGI OLUNCA BASTIRICILAR
1.
γδ T hücre (IEL) yiyeceklerin lipitli
yapılarının tanır ve yanıtı düzenler
1.
Lamina propiada CD4+ T
sitotoksik hücre
Enterosit tabakada CD8+ Tdüzenleyici hücre (TGF-beta üretiyor)
2.
CD4+ T-düzenleyici (IL10 üretiyor)
3.
Yangıcı Th17
3.
Mukozal dendritik hücre
4.
Doğal lenfosit 3
4.
NKT doğal immünitenin özelliklerini
gösteren bir alfa-beta THR reseptörlü
NK hücresidir ve düzenleyicidir
2.
Düzenleyici hücreler edinsel gereksiz yanıtın
baskılanmasına yol açar
• CD4+ T-düzenleyici lenfositi TGF-beta ile deneyimli hücre
gelişimine engel olur; TGF-beta ve IL10 ile Th17
gelişimine engel olur.
• Dokunun diğer hücreleri salgıladıkları baskılayıcı
faktörlerle (TGF-beta, baskılayıcı prostaglandinler, vb..)
lokal yangıyı azaltır
3
Patolojik Otoimmünite
Otoimmün ve Otoyangısal
Patolojilerde Başlatıcı Neden;
a) Bireyde genetik nedenlerle uygunsuz
yanıt gelişebilmesi veya
b) Çevresel nedenlerle uygun yanıtın
gelişememesidir
Otoimmün ve Otoyangısal
Patolojilerde Sorunlu Antijenler
ANTİJEN
1- Fazla olduğundan
temizlenemeyen,
2- Haptenle birleştiğinde
değişen ve çözünemeyen,
3- Dolaşırken çözünmediğinden
dokuya çöken,
4- Dokuya bağlandığında
çözünemeyen,
5- Anti-anti-...-anti antikor
bağlantılarıyla devleşerek
çöken immün kompleksler
ÖZ ANTİJEN
İZLENEN
YANIT
Gereksiz savunma
SOKMA, İLAÇ, MİKROP VE
ÇEVRE KİRİ ZEHIRLERİ
KSENOBİYOTİKLERLE
DETOKSİFİYE EDİLEMEMİŞ
Yangı sönmüyor
BAŞARILI ENFEKSİYON
AJANI
Uyarıcı bitmiyor
SENDROM
Otoimmünite
Otoyangısal
İLGİLİ KLİNİKLER
(9) Göz,
(10)
(1) Romatoloji,
(2) Neroloji,
Dermatoloji,
(3) Gastroenterohepatoloji,
(4) Endokrinoloji
(11) Hematoloji,
(12) Kardiyoloji,
(5) Fizik Tedavi ve Rehabil,
(6) Metabolizma,
(7) Meslek Hast,
(8) İç Hast
(13) Nöroloji,
(14) Acil
(15) Dermatoloji
(16) Alerji
Aşırı yanıt patolojileri
Başlayan yanıtın zamanında
susturulamaması nedeniyle
(virülans, çevre, genetik)
Yanlış yanıt
sınıfı nedeniyle
DAMP’lar/ haptenler
nedeniyle
Tanımsız MHC
nedeniyle
• Otoimmün hastalıklar
• Otoyangısal hastalıklar
Transplant reddi sendromu
• Alerjik hastalıklar
• Tip-I haricindeki döküntülü sendromlar
•
DAMP: Doku tahribatında ortaya çıkan nükleer ve sitozolik artıklar, nekrotik artıklar ve diğer hücre artıkları
hücredışında denatüre olarak immünojenik özellik gösterirler.
Uygunsuz Yanıt, Yangı Düzenlenmesinin
Kontrol Yetersizliğinden Kaynaklanır
• Tam anti-inflamatuvar ortam sağlanacağı zaman Temel İmmünoloji
derslerinde işlenen diğer düzenleyici lokal faktör ve hücreler antiinflamasyonun biyokimyasal desteğini vermez. Bu nedenle
mikroçevredeki sitokin kompozisyonu inflamasyon yönünde farklılaşır ve
T-düzenleyici'den Th17’ye geri dönüşüm başlar.
• Th17 hücrelerinin metabolizması yavaşlatılamadığından Th17 artık
yangıcıdır ve bunlardan bir miktarı Th1’e geri dönüşür.
• Yangıcı Th17 hücre sayısında baskınlık yangıyı hızlandırır oksidatif stres
aşırıdır patolojik yangı ve Th1 aracılı hücresel immün yanıt başlar.
• Bu ortamda gereksiz aktive olan hücreler aracılığıyla edinsel immün yanıt
DAMP'lı hedefi yok etmeye başlar, ortaya otoimmün ve otoyangısal
hastalıklar çıkar.
Masum DAMP'tan Otoimmün Hastalığa
• Örneğin, eklem hasarına neden olan kemik absorbe eden osteoklastların
aktivasyonu, oksidatif stresle başlar ve süregenleşir.
• Örneğin, aşırı anti-E.coli antikor üretimi sonucu amiloid plak gelişimi,
gereksiz aktifleşen B lenfositleriyle gelişir.
• Örneğin, hücre içinde ürik asit çoğalması ile gelişen DAMP normal
otoimmün yanıtla giderilecekken kontrolsüz yangı nedeniyle gut
hastalığına neden olur.
• Benzer şekilde; kolesterol kristalleri, alkoliklerdeki ateroskleroz nedeni;
adacık amloyid polypeptidi artışı, DM nedeni; amiloyid-beta artışı,
amiloidoz etkeni; yağ asit birikimi, ateroskleroz etkeni; kalsiyum fosfast
kristalleri, osteoariritik eklem oluşturucusu; desmogelin, pemfigus etkeni
haline dönüşür.
4
Yanlış Otoimmün Yanıttan
Otoimmün Fizyopatolojiye
Mekanizma-1: KAÇAK KLONLARIN YARDIMI
• Merkezi Tolerans esnasında timusda AIRE geni sayesinde gerçekleşen öz
antijen sunumu genetik bozukluk nedeniyle tam gerçekleşmediğinde
merkezi tolerans hasar alır, bazı otoimmün klonlar olgunlaşarak perifere
çıkar.
• Bu klonlar periferal
toleransla ölmek yerine bir
enfeksiyon esnasında
yanlışlıkla eşuyarım alırsa
deneyimli hale geçer ve öz
antijene saldırır.
Şekilde solda normal ve sağda APS1 (otoimmün poliendokrin sendrom)
hastalarındaki kaçak klonların
gelişimi (TİMUS KAÇAĞI ve ÇAPRAZ
AKTİVASYON).
Mekanizma-2: ÖLMEYEN KLONLARIN YARDIMI
• Periferal toleransla apoptoza girecek klonlar bunu sağlayan
FAS geninin bozukluğunda ölmez.
• Bu klonlar bir enfeksiyon esnasında yanlışlıkla eşuyarım alırsa
deneyimli hale geçer ve öz antijene saldırır.
Şekilde normal periferal
tolerans mekanizması
görülüyor. ALPS
hastalarında FAS geninde
lezyon apoptozu engeller
ve otoreaktif hücreler
deneyimli halde yaşamını
sürdürür.
ALPS: otoimmün lenfoproliferatif sendrom
Mekanizma-3: ANTİJENİK BENZERLİK ve HLA
• Epitop üretme düzeneği PAMP'lardan öz antijene benzeyen
epitopları üretiyor ve özgün bir MHC çeşidi de bu epitopları
sunuyor olabilir. Bu epitoplarla deneyim kazanan lenfositler
benzer öz antijenlere saldıracaktır (ANTİJENİK/MOLEKÜLER
BENZEŞME).
Ankilozan spondilitli hastaların
%90'ında HLA-B'nin bir çeşidi
(HLA-B-27) ve Tip-1 DM'li
hastaların %35'inde HLA-DR'nin
bir çeşidi (HLA-DR-B1) mutlaka
bulunur.
Şekilde MHC tarafından
sunulan viral epitopla
etkinleşen T hücrenin benzer
oto antijene bağlanması.
Otolog hücre
Oto
antijen...
...
Mekanizma-4: MİKROBİYOTA-BAĞIŞIKLIK SİSTEMİ İLİŞKİSİ
 Flora alanlarında gereksiz yangı olmaması
sağlıklı mikrobiyota ve Doğal Lenfositler arasındaki
işbirliği ile sağlanır.
 Tip-1 ve tip-2 diyabet, romatoid artitit, kas
distrofisi, MS, fibromiyalji, neonatal nekrozan
enterokolit, IBD, vajinoz gibi hastalık ve
sendromların gelişiminde mikrobiyotadaki belirli
türlerin aşırı yangı üretmesinin rol oynadığı
anlaşılmaktadır.
Mekanizma-5: Temel İmmünoloji derslerinde işlenen diğer
düzenleyici lokal faktör ve hücrelerin yetersizliğine ilave olarak
aşağıdaki gen ve işlevlerin yetersizliği ve yaşlanma özellikle
uygunsuz otoimmün yanıt gelişiminde etkilidir
•
•
•
•
•
•
CTLA-4 işlevi
Otoimmüniteye eğilim sağlayan 8 gen
FoxP-3 üretimi
TNF-alfa üretimi
Proteasomun bireye özgün aktivitesi
Doğal antikor repertuvarı
5
OTOİMMÜN HASTALIKLARDA HASAR
MEKANİZMALARI-1:
Tip-2 ve Tip-5 aşırı duyarlık tepkimeleri ile
lezyon gelişimi
Tip-2 aşırı duyarlık ortamını sağlama
basamakları
Özgül IgG üretim aşaması
A- DAMP dokuya veya vücut hücresine
bağlanmış
veya
B- Ekspozomal partikül/molekül önce
haptene bağlanmış ve bu bileşik sonra
dokuya veya vücut hücresine bağlanmış
STRES +
Hafızalı B
Özgül
B lenfositleri
antikor
üretirken
afinitesini de
arttırıyor
Hücre yüzeyine yapışık immün kompleks oluşumu ve antikora saldırı aşaması
Özgül IgG'ler hücre veya doku yüzeyinde antijenine bağlanarak onu opsonize
eder. Antikorun Fc ucu üzerinden saldırı yanıtları gelişir
Yüzeyinde immün kompleks gelişmiş hücrenin klasik
kompleman yolağı ile lizisi + ve fagositozu
Komplemana bağlı mekanizma...
Membranın
osmotik
eritilmesi...
(kompleman aracılı
hücresel sitotoksisite)
Güçlenmiş
opsonizasyonla
fagositoz..
Yüzeyinde immün kompleks gelişmiş hücrenin
sitotoksik hücreler tarafından saldırıya uğraması
(antikor aracılı hücresel sitotoksisite)
Yüzeyde antijen
Antijen ve Fc reseptöre
bağlı antikor
Hede
g
f
hücre
Reseptöründe immün kompleks gelişmiş
hücrenin reseptörünün işlevsizleşmesi
(Tip-5 aşırı duyarlık)
6
OTOİMMÜN HASTALIKLARDA HASAR
MEKANİZMALARI-2:
Tip-3 aşırı duyarlık tepkimeleri
Tip-3 aşırı duyarlık ortamını sağlama
basamakları
Özgül IgG üretim aşaması
A- DAMP veya PAMP plazmada çözünebilir
formda ve fagosite ediliyor. Ancak miktarı o
kadar yüksek ki temizlenemiyor
STRES +
deneyimsiz
B lenfositi
Özgül
IgG'ler
Dolaşan immün kompleksin dokulara çökerek amiloidoz klinik tablosuna yol açması
Özgül IgG'ler antijenine bağlanarak dev moleküller gelişir. Miktarı çok olduğundan
opsonizasyonla temizlenmesi yavaştır. Bu nedenle:
A- Bağlanmanın pKa sabiti değişir ve tepkime sağa kayar, immün kompleksler dev
boyuyla da önce kapilerlere ve glomerüle,
B- daha sonra afinite sağladıkları diğer bölgelere çökmeye başlar,
C- çökelekler tip-2'nin eylemcilerini aktive ederek benzer lezyonlara yol açarken
yığışmanın boyu da büyür,
D- yığışmaların oluşturduğu stres ile antikor üretimi ardarada döngüye girer ve
dokuda amiloid plaklar oluşur
Amiloidoz etkenleri ve görülen ilgili hastalıklar
7
OTOİMMÜN HASTALIKLARDA HASAR
MEKANİZMALARI-3:
Tip-4 aşırı duyarlık tepkimeleri
Başı dertte monositin kurtarılması operasyonu
Sorunla başa çıkamayan Makrofaj/Monosit stres bildiriyor
Hafızalı özgül Th1 CD40
aracılığıyla Makrofaj/Monosite
doğrudan temas ederek onu
aktifliyor
Hafızalı özgül Th1
tarafından sitokin aracılığı ile
Makrofaj/Monosit aktifleniyor
Makrofajda hücreiçi sindirme sistemi özel aktive oluyor
Makrofaj ve karşılıklı
yardımlaştığı STL tarafından tahrip ediliyor
Hedef, Th1 ile özel aktiflenen
8
Otoimmün Hastalıklarda Kronikleşme
SÜREGEN STRES ve YANGI
Sosyoekonomik/ Psikolojik problemler
Ortak
nokta?
Yangı ve
Okisidatif
stres
Enfeksiyon/İmmün problemler
Ekpozomal/ Endozomal problemler
- Travmalar
- Çevresel etkenler
- Gıda, kimyasal, ilaç
Organ yetmezlikleri
KRONİSİTE
•
Akut yangı amacına ulaşamadığı zaman entegratif fizyolojik
sistemin zararlının etkilerini kontrollü yavaşlattığı durumda kronik
yangıdan bahsedilir.
100’den fazla sık rastlanan hastalıkta alttaki sebep
kronik yangı ve tepki veren edinsel immün yanıttır
Kalp: Yüksek
tansiyon,
iskemi, kalp
hastalığı
Gözler:
Cilt: Cilt
yaşlanması,
Psöriazis,
Melanoma
Maküler
dejenerasyon,
Katarakt
Çokluorgan:
Böbrek:
Böbrek
hastalıkları,
Nefritler
Diyabetler,
Yaşlanma,
Yangı
Eklemler:
Bağışıklık:
Artrit,
Romatoid,
Osteo
Lupus, MS,
Kanser
Akciğer:
Beyin:
Kanser,
Migren
Asatım,
Alerjiler,
Kanser
Uygunsuz Yanıt Sonucu Sık Görülen
Otoimmün Hastalıklar
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
Gut,
• sjögren sendromu,
ateroskleroz,
• spondiloartirid,
Tip 2 diyabet,
• vaskülit sendromları,
multiple skleroz (MS),
• behçet’s sendromu,
romatoid artirid (RA),
• polimiyosit,
psoriazis,
• dermatomiyosit,
pemfigus vulgaris,
• inkülüzyon cisimcikli miyosit,
lupus,
• sarkaidoz,
antifosfolipid sendrom,
• IgG4 ilişkili hastalıklar,
akut romatizmal ateş,
• ailesel akdeniz ateşi,
skleroderma,
Fibromiyalji
obesite kaynaklı kardiyovasküler hastalıklar,
Alzheimer's hastalığı gibi yangı kaynaklı nörodejeneratif hastalıklar,
Bir sistemdeki problem asla yanlız
kalmaz ve hızla diğer sistemleri etkiler
etkisi
etkisi
Yangının kökeni ve akut veya kronik olması
immünonöroendokrin sistemi farklı etkiler
Düşük parasempatik
ton kontrolsüz kronik
yangıya sebep olur
Akut yangı, plazma
sempatik nörotransmiter
konsantrasyonunu
yükseltir (N ve A tiplerinde
farklı profiller gelişir)
Kronik yangı, plazma
sempatik nörotransmiter
konsantrasyonunu
düşürür
Klinikte sempatik tonun tanımlanması ve
düzeltilmesinde sorun çıkar
Modern toplumun başlıca 6
hastalığında altta yatan yangısal
sorunlar mutlaka araştırılmalıdır
•
•
•
•
•
Uykusuzluk
Endişe hastalığı
Depresyon
Yorgunluk
Kavrama güçlüğü/ dikkat yokluğuyla süregen
hiperaktivite hastalığı
• Metabolik bozukluk- obesite
YANGI ve SEMPATİK SİNİR SİSTEMİ
 Nörotransmiter dengesinin bir amacı pro- ve anti inflamatuvar sitokin sentezini
kontrol ederek yangı oluşumunu düzenlemek ve kontrol etmektir. Eğer
nörotransmiter dengesi bozulmuşsa yangının kontrolü de zorlaşır.
 Diğer yandan, yangısı olan hastalarda immün sistem tüm sistemler üzerinde
dominant etki gösterir. Çünkü, akut yangı vakalarında gösterildiği gibi, immün
hücre kaynaklı epinefrin, norepinefrin, dopamin, glutamat ve asetilkolin (labda
ölçülemiyor) seviyeleri artarak sinir sisteminin oluşturduğu nörotransmitter
dengesini değiştirir. Benzer şekilde, kronik yangı vakalarında gösterildiği gibi,
immün hücre kaynaklı nörotransmitter baskılayıcıları sinir sistemine dengeli
nörotransmitter sentezi yaptırmaz. Sonuçta, nörotransmiter seviyeleri
dengesizleşir ve sinir sisteminin çalışması kilitlenir.
SONUÇ: Düşük sempatik ton problemleri olan hastada eğer ayrıca yangı ve
immün problemler varsa önce bunlar çözümlenmeden düşük sempatik ton
problemleri psikiyartik ilaçlarla düzeltilemez. Kronik yangıyla savaşmadan önce
hastaya SNRI verilerek normal nörotransmiter seviyesini sağlamak gerekir.
YANGI ve PARASEMPATİK SİNİR SİSTEMİ
 Parasempatik ton tedavisinde hastanın ikincil immün yetmezlikle karşı
karşıya kalmaması için, düşük N-semptik aktivasyon azaltılıp adrenal ton
arttırılırken aynı zamanda yangı sorununun da anlaşılıp paralel çözülmesi
gerekir.
9
Tıp Müfredatında Bağışıklık Sistemi
Bilgisinin Yeri
Hacettepe Üniv Tıp Fak
İstanbul Tıp Fak
Cerrahpaşa Tıp Fak
Uludağ Üniv Tıp Fak
Bilkent Üniv Mol.Biol.
ODTÜ Mol. Biol.
Sabancı Üniv. Mol.Biol.
----------------------------Ahmet Tezel
Doğal ve Edinsel Bağışıklık Yanıtı
Sağlık ve Hastalıkta Mikrobiyota
Konak-Patojen İlişkisi ve Enfeksiyon İmmünolojisi
Primer İmmün Yetersizlikler ve Türkiye
Figen Kuloğlu
Bülent Erdoğan
Hakan Emmungil
Tümör İmmünolojisi ve Kanser İmmünoterapisi
Mehtap Yazıcıoğlu
Otoimmünite ve Hastalıklar
Neşe Akış
Allerjik İmmün Reaksiyonlar ve Terapi / İmmünoterapi
Hilmi/ Jülide Tozkır
Transplantasyon İmmünolojisi
Mehmet Yabaş
Toleran Hücre Tedavileri
Bağışıklık sistemi eğitimi 5 yıl boyunca
6 aşamada verilmektedir
• Temel immünoloji eğitiminde sistemin normal işleyişi, nasıl eğitilmesi gerektiği
ve hangi stres faktörlerinden sakınılması gerektiği öğrenilmektedir.
• İmmünopatoloji eğitiminde bağışıklık sistemi ve yangı mekanizmasının hangi
hastalıklarda yer aldığı öğrenilmektedir.
• İmmünofizyopatoloji eğitiminde ilgili hastalıkların etyogenezi ve moleküler ve
hücresel gelişim mekanizmaları, entegratif fizyoloji yaklaşımıyla
beklenebilecek sekonder problemler, ve koruyucu tıp önlemleri
öğrenilmektedir.
• Klinik immünoloji eğitiminde ilgili hastalıkların klinik formları, teşhis ve tedavi
yöntemleri öğrenilmektedir.
• İmmünoloji tıbbi laboratuvarı ve immünokimya teknolojisi eğitiminde
anomalinin laboratuvarda bağışıklık sistemini taklit ederek nasıl tanındığı
öğrenilmektedir.
• İmmün farmakoterapi eğitiminde bağışıklık sisteminin kendi elemanlarını
kullanarak veya taklit ederek bağışıklık sisteminin problemleriyle nasıl başa
çıkılabileceği öğrenilmektedir.
46
Bağışıklık Sistemi Eğitiminin Mezunlara Hangi
Becerileri Kazandırması Beklenir?
 Bağışıklık sistem yanıtı ve yangı mekanizması vücudun jandarması gibi
davrandığından ilgisiz gibi gözüken birçok patolojinin kaynağı veya sonucu
aslında sistemin fazla veya az yanıtı ile ilgilidir. Bu nedenle hastaya
yaklaşırken ilgili yanıt ve mekanizmanın izini sürmek, bunun için hastaya
sorulacak doğru soruları geliştirmek hekimlikte kazanılması gereken bir
reflekstir. Sık rastlanan her tıbbi problemde bağışıklık sisteminin işin
neresinde olduğunu düşünme nosyonu kazanılmalıdır.
 Hekim elindeki verilerle sorunun bağışıklık sisteminin akut veya kronik, aşırı
veya yetersiz yanıtından mı kaynaklandığını öngörebilmelidir
 Uygun laboratuvar testi isteyebilmelidir
 İmmünopatolojilerde uygun ilaç ve/veya diğer tedavi tekniklerini
seçebilmeli, ek olarak ilerleyişi mutlaka takip etmeli ve gereken aşamada
tedavi değişikliğini yapabilmeli, yeni immün farmakoterapötikleri ve
immünoterapileri tedaviye sokabilmelidir
 Toplumda ilgili hastalığı önleyici önlemleri alabilmelidir
Download