T.B.M.M. B : 46 14 . 12 . 1989 O :3 Sayın milletvekilleri, aynca, Diyanet İşleri Başkanlığımızın ve Millî Eğitim Bakanlığının ülkede mevcut ve son zamanlarda çığ gibi büyüyen okul, yurt, pansiyon ve kur'an kurslarının en ciddî şekilde denetlemesini istiyoruz. Bugüne kadar bunların en az yılda bir defa denetlene­ ceği yasanın emri olduğu halde denetlenmedikleri anlaşılmıştır. Bu konuda bir yetkili şunları söylüyor : "Bu yurtları denetlemeye müfettişlerimiz açıkça çekiniyor. Yurtlar hakkında olum­ suz rapor vermeleri halinde başlarının belaya gireceğinden endişe ediyorlar. Millî Eğitim Ba­ kanlığının yapısı belli. Bakanlık üzerinde tarikatların etkisi büyük. Yurtların ne zaman denet­ leneceğinden bile haberleri var. Müfettişlerin araştıracağı konular bir form haline getirildi. Mü­ fettişler bir yerde bu formları doldurmakla yetinecekler". Buna göre denetlemelerin ciddî şe­ kilde yapılmamış olduğu anlaşılmaktadır. Bakanlığımızın bu konu üzerinde etkili olmasını is­ tiyoruz. Keza yurt dışında çalışan işçilerimiz de çeşitli dernek ve gruplara ayrılmıştır. İbadetlerin kimi Humeyniçilerin, kimi başka düşünce sahiplerinin kontrolüne geçmiştir. Biri diğerinin git­ tiği ibadethaneye gitmez olmuştur. İşçilerimizi din maskesi altında soyan, laik Cumhuriyeti ve mevcut yasalarımızı kötüleyen gruplar vardır. Bunları aydınlatmak Islamiyetin gerçek özünü anlatarak birlik ve beraberliği kurmak Diyanet İşleri Başkanlığımızın ve din adamlarımızın gö­ revidir. Sayın milletvekilleri, hepimiz bu ülkenin fertleriyiz. Çağdaş uygarlık ve içinde bulundu­ ğumuz modern ve laik cumhuriyeti korumak hepimizin görevidir. Çünkü çağı yakalamaya, an­ cak modern cumhuriyet içinde ve onun kurallarına, kanunlarına uymak suretiyle ekonomik, siyasal ve sosyal bakımdan kalkınarak ulaşacağımıza inanıyoruz. Biz, Sosyaldemokrat Halkçı Parti olarak,' inanan, iman eden, dinî ibadeti yerine getiren­ lere saygı duyuyoruz; İslam dininin, mantıkî çağdaş, insancıl ve toplumsal kuralları olan, ilme ters düşmeyen ilerici bir din olduğunu biliyoruz; aydın din adamlarının yanında olduğumuzu ilan ediyoruz; fakat, irticaa, gericiliğe, yobazlığa, siyasî eylem peşinde koşan tarikatçılığa, si­ yasal ve ekonomik çıkarları için din kisvesi altında halkımızı kandıranlara, soyanlara karşıyız. (SHP sıralarından alkışlar) Bu çıkarcılar, insanı köleleştirip, onları baskı altında tutup, felakete sürüklemek isteyen­ lerdir. Bu çıkarcıların, devletimizin temeline dinamit koyma girişimlerine her zaman rastlan­ mıştır. Mukaddes dini parçalamak ve dini, çıkarı için kullanmak isteyen, laik cumhuriyete kar­ şı teokratik devlet düzeni özlemini çeken kişi ve fikirlere karşıyız. Biz, sosyal demokratlar olarak, siyasal partiler arasında dinsel ayrım yapan zihniyete kar­ şıyız. Biz, Üniversitede, lisede, tüm eğitim kurumlarında ibadethane açarak, "Namaz kılmı­ yor, oruç tutmuyor" diye bir kısım üniversite öğrencisine saldıran bağnazlara karşıyız. Biz, laik cumhuriyetin resmî dairelerinde, cuma namazına gitmeyenlerin amirleri tarafından tespit edilerek fişlenmesine ve ezilmesine karşıyız. Keza Ramazan ayında, yemekhaneler kapatılarak, oruç tutmayanların açlığa mahkûm edilmesine karşıyız. Biz, İslam dininin, her türlü gösteriş dışında, Allah'la kul arasında, araya peygamberler dışında kimsenin girmediği, ilerici bir din olduğuna inanıyoruz. Sosyaldemokrat Halkçı Parti olarak, halkımıza da dinimize de özüyle-sözüyle bağlıyız. İnsana insan olarak değer veriyoruz. Irk, dil, din farkı gözetmeksizin, ülkenin tüm insanlannı eşit gören zihniyete,sahibiz. Bunlara hizmet için iktidar mücadelesi veriyoruz. (SHP sıraların­ dan alkışlar) • — 91 —