M. Meclisi B : 129 3.9. 1963 O : 1 557
advertisement
M. Meclisi B : 129 3 . 9 . 1963 O : 1 için kısaca arz etmek istiyorum. Biliyorsunuz mevcut Sosyal Sigorta mevzuatı 4772, 5502 ve 6900 sayılı kanunlarla sağlanmış ve bu ka­ nunlar 3008 sayılı Kanuna paralel bir sistem kabul etmiştir. Yani 3008 sayılı îş Kanununa tabi iş yerinde çalışanları Sosyal Sigorta mev­ zuatına almaktadır. Biliyorsunuz iş Kanunu ikli temel istisna koymuştur. Birisi işçi vasfı bakımından, diğeri iş yeri vasfı bakımından. 'işçi vasfı bakımındım bir, iş Kanununa tabi müstahdemlerin dışında bütün fikir işçilerine, bir do 5953 sayılı Kanuna tabi, bütün fikir işçilerinin dışında kalan, sadece işçiye inhisar ettirmiştir. Yeni tasarı beden işçisi, fikir iş­ çisi, gibi suni bir tefriki kaldırmış ol­ makla Sosyal Sigorta mevzuatı bakımın­ dan büyük bir genişleme kaydetmiş bulun­ maktadır ki.'bu kadar geniş bir hak getiren, hak genişlemesi yapan bir tasarının sadece isim değiştirdiğini iddia etmek zannederim doğru olmıyacaktır. Bundan başka ayrıca iş yeri vasfı bakı­ mından, yani dört bâzı ahvalde 10 işçi çalıştır­ ma ölçüsüne göre yine nıer'i mevzuatın tat­ bik ettiği muhtelif Bakanlar Kurulu teşmili kararlarına rağmen yine dar sahada kararla­ rına rağmen mevzuubahsedilen mazereti tahdit zarureti, tutulan bu tahdidi de yeni getirilen tassın kaldırılmış olmaktadır. Gerek işçi adedi bakımından gerek işçi tarifi bakımından müs: fakil bir esas kabul etmekle, sigortalı zümresi­ ni. büyük.ölçüde genişlemektedir ki, bütün bu genişletmeye rağmen, tasarının sadece isim değiştirdiğini iddia etmek zannediyorum hak­ sızlık olacaktır. Bundan. Başka sayın arkadaşlarım, halen birtakım özel yardım sandıklariyle idare edilın'ekte olan Devlet Demiryolları işçilerinin de bu kuruma ithali için hazırlıklar yapılmakta­ dır. Uzman kadrosu bakımından tasarı ha­ zırlanmış gibidir. Ayrıca askerî fabrikalarda çalışan işçilerin de Sosyal Sigorta içine so­ kulması için de hazırlıklar ilerlemektedir. Bundan başka tarım işçileri bahsinde Sa­ yın Turhan Bilgin arkadaşım bâzı hususlar üzerinde durdular. Halbuki Sayın Bakan zan­ nediyorum ki, yeter izahatı vermişlerdi. Ta­ rım işçilerinin elbette iş vereni vardır. Ama tarım işçisi vasfının tesbit edilmesinde, bir­ takım dağınık işletmeler halinde olması, kü- çük işletmeler halinde olması 'hattâ tarım iş­ çisi kavramını tesbitteki birtakım fiilî zorluklar isler istemez etraflı ıbir hazırlık yapmıya Hü­ kümeti mecbur etmektedir. DBu noktada da Hü­ kümet etraflı surette hazırlanmaktadır. Bundan başka ayrıca plân hedeflerine daya­ narak serbest işçilerin, esnafın da sosyal sigorta düzenine alınması bakımından hazırlıklar var­ dır. Bunlar sosyal sigorta düzenine sokulacaktır. ([örülüyor ki, etraflı 'bir surette hazırlık var­ dır. Bütün bunlar sadece bir isim değişikliğim­ den ibaret değildir. Birtakım temel haklar ge­ tirmektedir. Geniş bir vatandaş kütlesini sigor­ talı zümresine sokmaktadır. Bilhassa sayın ar­ kadaşlarım, evvelki tatbikatta işçiler bakımından ıbüyük bir haksızlık vardı. Meselâ dört işçinin aşağısında işçi çalıştıran iş yerlerindeki işçiler sigortaya bağlanamıyorlardı. Bu farklılık bu ta­ sarı ile kaldırılmış olacaktır. Sayın arkadaşlarım, bundan başka ihsan Bey arkadaşımın, serbest hekimliğin ihdası ba­ kımından yani sigortalının, sigorta hekiminin dı­ şında hekim seçebilmesi hakkının tanınimamasını istiyen görüşüne cevap vermek istiyorum. Haddizatında her yerde kabul edilmektedir, ki sigorta hekimliği ayrı birtakım mevzuat 'bilgisi istiyen, ayrı bir hususiyet istiyen bir hekimlik branşıdır. Bu itibarla hastanın sosyal sigorta kurumıuna bağlı hekimlere tedavi ettirilmesi bu işin mahiyetinden gelen bir zarurettir. Kaldı ki işçiler, sigorta hekimleri arasından istediği he­ kimi .seçmekte senbestir. Ayrıca bunda (Sayın Çalışma Bakanı da anlattılar) suiistimal edilme korkusu mühimdir. Hattâ hugün, hekimler Sos­ yal Sigorta Kurumuna bağlı olduğu halde ıgeniş «urette suiistimal olmaktadır. Bilhassa, istatis­ tikler gösteriyor ki, meselâ, bir Fenerbahçe-Galatasaray .maçının yapıldığı günde geniş bir isti­ rahatı i kütlesi meydana çıkmaktadır. Yani he­ kim sigortaya bağlı olduğu halde FenerbahçeGalatasaray maçında dahi istirahati 'alabildiğine geniş tutacak şekilde, bu ölçüde imkân verirken, bu düzen bunu serbest hekim haline getirdiğiniz zaman büsbütün suiistimal edileceği açıktır. Devletin prime iştirak meselesine gelince; bunu da Sayın Apaydın, Sayın Ünal, Sayın Sil­ gin arkadaşlarım istediler. Gerçekten Batıdaki temayülde bu. Hom de o derecede ki, primler, iş veren ve Devlet arasında taksim edilir 'haliç 557 —
