B : 46 İ8.2 . 1953 O

advertisement
B : 46
İ8.2 . 1953
Muhterem arkadaşlar, bu lüzumu, sizler ve
bizler, hattâ sayın muhalefet, vaktinde ve za­
manında keşfetmemiş olmakla itham olunabili­
riz. Kul kusursuz olmaz. Burada bir kusur
varsa, o da bunu vaktinde keşfedip de kabul
ve tatbik edilecek bir halde Yüksek Heyeti­
nize getirmemiş olandadır. 2 - 3 sene sonra,
şu şöyle olmuştur, bu böyle olmuştur diye
hakikaten parlak ve mutena fikirlerin sahibi
olmasını iddia etmekten başka fazla değer taşı-'
mıyaeak yolda hareket etmek, bizim için fayda
temin etmez. C) zaman bunları söylemek lâzımgelirdi. Fakat muhterem arkadaşlarım, o zaman,
Gümrük Vergilerinde yükseltme, yapmak, dü­
şündüğümüz işlerden değildi. Hep birlikte, hat­
tâ vergilerde, ekseriyeti azimeniz, hatırlıyacaksmız, tenzilât yolundaydık. Hayatı ve nispeti
ucuzlatmak mümkünse, o nispette ucuzlatmak
yolundaydık. Hepinize hatırlatmak isterim : O
zaman da, uzun müddet tatbik edilmiş olan bariyer sisteminin, iç piyasayı dış piyasadan ayı­
ran sistemlerin zararlarını gereği gibi görüyor­
duk ve iç piyasayı dünya piyasalariyle ser­
best temasa geçebilecek ve mütevasıl kaplardaki
sular gibi biribirine rahatça intikal edebilecek
bir hale getirmek prensip ve düşüncesi hepimi­
zin kafalarında yer etmiş bir hakikat idi. Şimdi,
o zaman neden böyle yapılmamıştır, diye tenkid
etmek, dedikleri doğru olsa dahi, insafa sığa­
cak bir tenkid olmaz zannederim. Kendisinin,
bunu vaktinde söylememiş olmasının kefareti
olarak, bu sözlerimi hazımla ve sabırla karşıla­
masını rica ederim.
O : İ
mış tatbik edersiniz, açık vermeye başlanır. Mu­
ayyen bîr devrede, bir senede açık verir, başka
bir devrede, başka bir «enede açık vermez.
Şimdi, mutlak surette, bünyevi olarak, dış ti­
carette defisiterdir veya eksedanter denilebile­
cek memleketler dünyada belki iki, belki üç, bel­
ki de dört tanedir. Bunun dışında kalan mem­
leketlerin eksedanter veya defisiter
olmaları
keyfiyeti, tatbik ettikleri dış ticaret rejiminin
hüviyetine ve mahiyetine bağlı bir keyfiyettir. Bi­
naenaleyh burada, bünyevi demekten çıkan bedbin
mâna, memleketimizin realiteleri ile kabili telif mi­
dir, değil midir, meselesiyle karşı karşıya bulunu­
yoruz. Kanaatimce, memleketin ne dış ticaretin­
de, ne iç ticaretinde, ne para politikasında, ne
kalkınmasında, ne susunda, ne busunda, endişe­
ye mahal verecek her hangi bir vaziyet yoktur.
Bunu bize yerinde ve rakam ve hâdise zikret­
mek suretiyle söylerler ve bunun üzerine vak­
tinde dikkatimizi çekerlerse, tedbir almamız va­
zife olur. Almadığımız takdirde de bunu ten­
kid etmeye kendilerinin hakkı olur.
Muhterem arkadaşlar; dış ticaret rejiminde­
ki açık meselesi, yalnız bir mesele olarak vehametini ve ciddiyetini kaybetmiş değil, hattâ bir
mesele olmak hüviyetini bugünden kaybetmiş
bulunuyor. (Bravo sesleri) Muhterem arkadaş­
lar, kendisi, dar bir iktisat politikasının taraf­
tarı olduğunu, sözleriyle ispat etmiş oluyor. Di­
yorlar ki : Bütçe artırılacak olursa, bu artış
dolayısiyle Devlet dış tediyeye geniş yer verir,
bu takdirde memleketin para politikası, iktisadi
politikası, malî politikası zarara uğrar. Kendi­
leri işte böyle bir mantık içinde yürümektedir­
Muhterem arkadaşlar; yanlış zehaplara mey­
ler.
dan vermemek için arzetmek mecburiyetinde­
yim, diyorlar ki : Elimizde biraz pamuk var,
Muhterem arkadaşlar; Devlet eliyle yapılan
biraz buğday var, bunlar satılacak ve bu sı­
dış tediyelerin % 99 unun, iktisadi cihazlanma
kıntı geçecek ama, gelecek sene işler tıkırında
masrafları olduğunu dikkatinizden uzak tutma­
gidecek, biz böyle bir nikbin görüş ve düşünüş
manızı rica ederim. Hususi sektördeki dış tedi­
taraftarı değiliz. Olabilir. Türkiye'nin defisiyelerin % 10 u, 15 i veya % 3 ü, 5 i lüzumsuz
ter olması hali, bir bünyevi haldir ve bu tabiî­
maddelere mütaallik olabilir. Ama bilhassa
dir, diyorlar. Arkadaşlar; bu bünyevidir, değil­
Devlet sektöründen yapılan dış tediyelerin % 99
dir, meselesinin ne derecelerde nispî olduğunu
unu memleketin iktisadi cihazlanmasma masruf
arz ve ifade edeyim. Dış ticaret rejiminin şek­
tahsisler olduğunu hatırdan çıkarmamak icabeline, tatbik edilen usule göre, bunun tecellileri­
der.
ni bir an nazarınızda canlandırmaya çalışayım. !
Şimdi arkadaşlarım, ayrıca bir hırka bir lok­
Bir liberasyon sistemi vardır; yüzde kırk tat­
ma politikası da v.ardır. Ben dışardan iktisadi
bik edersiniz, yüzde altmışı tahdit edersiniz, bu
cihazlanmara için madde getirmiyeceğim, ma­
takdirde dış ticaretimiz açık vermez. Yüzde
kine, alet getirmiyeceğim, çünkü, onları biraz
elli tatbik edersiniz başabaş gelir. Yüzde altfazlaca getirmiş olursam malî imkânlarım zede-
— 436 —
Download