M. Meclisi B : 42 mış gibi tahsisatını bütçeye koymuştur, program gerçekleşecek kısmını koymuştur. Bu suretle arada 400 000 000 liralık bir fark husule gel­ miştir. Muhterem Milletvekilleri; arada 400 000 000 dan başka 352 milyon liralık daha fark kalmak­ tadır. Bütçelerin ödenekleri tamamiyle sarfedilmemektedir. Son yıllarda gerek otomatik tasarruf, gerek mecburi tasarruf tedbirleriyle bütçelerde yüzde 8,5 nisbetinde ödeneğin sarfedilmediği görülmektedir. Buna karşılık, bu yüzde 8 lik marjın içinde olmak üzere 352 000 000 liralık bir fark da buradan husule gelmektedir. Bu mütalâalardan sonra masraf rakamları bakımından bütçe ile program ara­ sında bir uygunluk mevcut olduğu, esas itiba­ riyle hiçbir fark bulunmadığı anlaşılmaktadır. Şimdi gelir rakamlarına geliyorum. Progra­ mın gelir rakamlarıyla, bütçenin gelir rakam­ ları arasında 1 116 000 000 liralık fark vardır. Sayın Feyzioğlu, bu farkın 1 117 000 000 lira olduğunu burada ifade ettiler ki, demek ki kü­ suratın benim tarafımdan kaale alınmamasın­ dan, Sayın Fevzioğlu tarafından da tama iblâğ edilmesinden ileri gelen 1 000 000 liralık bir fark mevcut olduğu anlaşılıyor. Gelir rakamları, programla bütçe itibariyle 1 116 000 000 lira farklıdır, bütçe daha fazladır. Şimdi bunun da bâzı sebepleri mevcuttur. Yıllık program; yapıldığı tarihte yürürlük­ te olan vergi kanunlarına göre hesaplanmış tahminleri ihtiva etmektedir. Bütçe ise, Mecli­ se sunulduğu tarihteki durum ve yıl içindeki gelir kanunlarında yapılacak derişiklik hesa­ ba katılmak suretiyle bulunan tahminleri ak­ settirmektedir. Program tanzim edildiği sıra­ da, asgari geçim indirimi sisteminde değişiklik yapan 980 sayılı Kanun henüz Menlilerden çık­ mamıştı. Bu kanunla sağlanan gelir 350 000 000 liradır. Program hazırlandıktan sonra katma bütçeli idareler için temin edilen proie kredileri doîayısiyle 241 000 000 lira tutarında bir fark hâsıl olmuştur. Motorlu kara taşıtlarıyla vergisiyle ilgili ka­ nunda yapılacak değişikliklerden 100 000 000 lira beklenmektedir. Veraset Vergisi Kanununda yapılacak deği­ şikliklerden 17 000 000 lira beklenmektedir. Gi­ der Verdileri Kanununda yapılan değişiklikler­ den de 150 000 000 lira beklenmektedir. 16 , 2 . 1968 O :2 Katma bütçeli idarelerin gelirlerinde tahsi­ latın son durumuna göre 100 000 000 liralık bir gelişme olduğu Sayın Maliye Bakanının Sena­ toda yaptığı konuşmalardan anlaşılmıştır. Bu rakamlar toplanırsa, 1 116 000 000 lira tut­ makta ve farkın sebebi bulunmaktadır. Bu iza­ hat, yıllık gelir rakamlarıyla, bütçenin gelir ra­ kamları arasında hakikatte bir farklılık mev­ cut olmadığını göstermektedir. 1968 yılı Bütçe tasarısı şu halde, ikinci Beş Yıllık Kalkınma Plânına ve 1968 programına uygun olarak ha­ zırlanmıştır. Muhterem milletvekilleri; vaktinizi fazla almamak ve sabrınızı suistimal etmemek için söylemek istediğim bâzı konuları geçiyorum. Ezcümle dış ticaret açıklarıyla ilgili mütalâam­ dan, sarfınazar ediyorum. Yalnız, dış ticaret açıklarını ve genellikle tediye muvazenesi açık­ larını azaltmak için şu iki tedbirin üzerinde du­ rulması lâzımgeldiğini söylemeden geçemiyeceğim, Birisi, resmî kanallar haricinde Türkiye'ye giren ve resmî kanallar haricinde Türkiye'den çıkan dövizlerin Merkez Bankası kayıtlarına in­ tikal ettirilmesi için gerekli tedbirlerin alınma­ sıdır. Bizim kanaatimizce bu istikamette yeni­ den kambiyo kontrolü ile ilgili mevzuat tanzim edildiği takdirde büyük iyileşme olacaktır. Bu­ nun için serbest döviz piyasasını besliyen mua­ meleler teker teker araştırılıp bulunmalı ve bu muamelelerin resmî kanallara intikal etmesi sağlanmalıdır. Ayrıca, programda ve plânda ya­ zılı ithala.t projeksiyonlarının gerçekleşmesini şüpheye düşürecek fiil ve hareketlerden sakın­ malıdır. Turizm Türkiye'de bir potansiyeli haizdir, turizm yatırımları üzerinde önemle durulmalı­ dır. Yunanistan'da devlet, özel sektöre samimivetle bağlı olduğu halde, 11 000 yataklı turis­ tik tesisler meydana getirmiştir. Biz de tediye bilançosunun açıklarının arz ettiği önem kar­ sısında, Devletin özendirici olmaktan, örnek olmaktan ve öncü olmaktan daha ileri bu saf­ hada bâzı turizm yatırımlarını yapmasının mu­ vafık olacağı kanısındayız. Muhterem milletvekilleri; bir mevzua daha kısaca temas etmek isteriz. Türkiye'nin kalkın­ ma plânının finansmanı mevzuu vardır ve ga­ yet önemli bir mevzudur. 1963 ilâ 1967 ara­ sında finansman açığı 6 851 000 000 lira idi. 650 —