Danışma Meclisi B : 178 ihracatın azalması ve dış fiyatlardaki büyük gerile­ medir. Sınaî mamul ihracatında yüzde 14.0 oranında önemli sayılabilecek bir artış olmakla beraber, tarım­ sal ürünlerde, özellikle baklagiller, tütün, pamuk, üzümde büyük gerileme vardır. Ayrıca Ortak Pazar ülkelerinin korumacı tutumları da sınaî ihraç potan­ siyelimizden, daha (büyük ölçüde yararlanmamızı önlemektedir. 1984 yılında 6.8 milyar dolarlık bir ihracatın gerçekleştirilmesi ihedef alınmıştır. Ekonominin ithal ihtiyacı yeterli ve düzenli bir şekilde karşılanmaktadır. Hampetrol fiyatlarının düş­ mesi ithalatın finansmanında avantaj sağlamaktadır. Gerek 'dış ticaret dengesinde, gerekse cari işlem­ ler dengesinde 1983 yılında geçen yıla göre bir kö­ tüleşme beklenmemektedir 1984 geçiş programında ise her iki açığın azaltılması hedef alınmıştır. Sayın Başkan, sayın üyeler; Son üç yılda çok önem verdiğimiz bir diğer olum­ lu gelişme kamu maliyesi alanında gerçekleştirilmiş­ tir. izlediğimiz kamu Ihârcama ve gelir politikası so­ nucunda bütçe açıkları kontrol altına alınmış, 1979*da 67, 1980'de 23 milyar lira zarar etmiş olan Kamu İktisadî Teşebbüsleri 1981'de 8, 1982*de 67 milyar lira kâra geçmişlerdir. 1983 kârlarının da 52 milyar lira olması beklenmektedir.- Bu gelişmeye paralel ola­ rak KİT'lerin kaynak açıkları azalmış, Merkez Ban­ kası ve Bütçe tkaynaklarından yararlanma imkânları kısıtlanmıştır. 1983 yılında KİT'lere bütçeden yapı­ lacak transferler 1980 yılma göre reel olarak yüzde 15 kadar daha az olacaktır. Görev süremiz boyunca çeşitli vesilelerle belirt­ tiğim gibi, ekonomi politikamızın anahedefi, ekono­ mimizi kendi gücüyle büyüyebilir bir duruma getir­ mek olmuştur. Bunun için ekonomiyi işlemez hale getiren, üretimi aksatan sebeple teşhis edilmiş ve kri­ zin başladığı 1973've yoğunlaştığı 1977 yılından son­ ra alınan ve sonuçsuz kalmış tedbirler değerlendirile­ rek gereken ekonomi politikasının araçları kullanıl­ mıştır. Araçları amaç haline getiren ideolojik bir saplantımız olmamıştır. Geçersizliği tecrübe ile saJbit olmuş uygulamalarda İsrarın memleket hayrına ol­ mayacağı aşikârdır. Problemler, öncelikler ve mevcut imkânlar doğ­ ru olarak teşhis ve tespit edildiğinde, geçirilen tec­ rübeler doğru olarak değerlendirildiğinde, hangi ted­ birlerin alınması gerektiği temel hatlarıyla ortaya çık­ maktadır. Biraz önce belirttiğim gibi, döviz darboğa­ zının aşılması, büyümenin daha büyük oranda dö­ 14 , 10 . 1983 O: 3 viz kazandıran ekonomik faaliyetlere dayandırılma­ sı, reel kaynakların artırılması ve rasyonel tarzda kullanılması, temel tercihlerimiz olmuştur^ Şu hususu önemle kaydetmeliyim ki, izlediğimiz politikalar sadece enflasyonla mücadeleden ibaret ol­ mayıp, ekonominin büyümeyi kendi gücüyle sürdü­ rebilir bir yapıya kavuşturulması, amacını da ihtiva etmektedir. Bu da; bütün toplum kesimlerini etkile­ miş ve fedakârlık gerektirmiştir. IBiz bu fedakârlık­ ların adil olmasına elimizden gelen bütün itinayı gös­ termiş bulunuyoruz. Sayın Başkan, değerli üyeler; Bu noktada kısaca 'beş yıllık kalkınma planı açı­ sından durumu değerlendirmek istiyorum. Bilindiği gibi, IV üncü Beş Yıllık Planın süresi 1983'te bitmekte ve yeni planın 1984'ten itibaren yü­ rürlüğe girmesi gerekmekte idi. Yeni plamn, genel seçimler sonucunda teşekkül edecek meclis ve uygu­ lamasını yürütecek olan hükümet tarafından hazır­ lanmasına imkân verme ve bundan sonraki dönem­ lerde plan takvimiyle Meclislerin görev süreleri ara­ sında uyum sağlamak 'amacıyla V inci Beş Yıllık Pla­ nın bir yıl ertelenmesi ve uygulamanın 1985 yılında başlatılması öngörülmüş ve bu amaçla hazırlanan tasarı Yüce Meclisinizde kanunlaşmıştır. Bu plan da müsvette halinde hazırdır, bizden sonraki iktidara devredilecektir. V inci Beş Yıllık Plan öncesinde halen en kri­ tik darboğazımız enerjidir. Özellikle 1983'te hidro­ elektrik santralların su azlığı sebebiyle yeterince elektrik üretememesi sanayimizi etkilemiştir. Bunun­ la Ibirlikte memleketimiz yeni bir döneme bazı önem­ li hazırlıkları yapmış olarak ve birkaç noktada bek­ lenen olumlu gelişmelerin sağlayacağı avantajla gir­ mektedir. Son üç yılda ekonomi derlenip toparlanmış, büt­ çe, 1DT ve KİK'ler 'disiplin altına alınmış, istikrar sağlanmış, döviz darboğazı giderilmiş, rezervler tak­ viye edilmiş, vergi, banka sistemi, sermaye piyasası, çalışma hayatı, 1DT - KİK sistemi, devlet- ihaleleri konularında temel kanunî düzenlemeler yapılmıştır. Diğer taraftan geçmişte dış ödemeler dengesi üzerinde büyük baskı yaratan petrol fiyat artışları durmuş, aksine gerileme »başlamıştır. önümüzdeki birkaç yıl içinde petrol fiyatlarında önemli bir artış (beklenmemektedir. Bu husus, ödemeler dengesinin finansmanında önemli bir rahatlık sağlayacaktır. Gelişmiş Batı ülkelerinin, İkinci Dünya Savaşın­ dan beri artan oranda enflasyona bağlı olarak izlenen aşırı sosyal refah politikalarının yükünden sıyrılmak — 400 —